Yeni Üyelik
10.
Bölüm

10. Bölüm

@morsesilya40

Ertesi sabah uykusuzluktan dolayı başımı yastıktan zorla kaldırdığımda iş saatimin başlamasına sadece yirmi beş dakika kalmıştı.Çalan alarmı tam iki kez ertelemiş olduğumu,başucumda duran telefonuma uzanınca fark ederek hızlıca yataktan doğruymuş ve banyodaki işlerimi bitirdikten sonra dolaptan elime geçen ilk kıyafetlerle evden çıkmıştım.

İş yerine ulaştığımda öğlen erken çıkabilmek için yerime bakabilecek bir personel bularak dört saat kadar aralıksız çalıştım.

Mecburen erken çıkarak anneme hazırlıklar için yardım edecektim.Kendim için hiçbir hazırlık yapmayı düşünmüyor hatta olabildiğim en doğal halimle onları karşılamayı planlıyordum.

Kartımı basarak hastahaneden çıktığımda ise tam öğlen vaktiydi ve ben büyük dòner kapının çıkış bölümünden dışarıya doğru çıkıyordum.

İşte tam o anda diğer kapının giriş camından bana bakan Özgür'ü yani Kartal'ı fark etmiştim.

Kapıdan içeriye girip ardından tekrar geri çıkarak yanıma geldiğinde gülüyordu.

"Buna da tesadüf değil diyemezsin."

"Hayır demiyorum artık bundan sonrasını ancak istatistik birimi açıklayabilir."

"Sare,var ya sen aslında eğlenceli,neşeli bir kızsın."

"Niye öyle dedin,uzaktan soğuk ve suratsız mi duruyorum."

Alaycı bir şekilde gülüyordu ve aslında gülünce daha da yakışıklı görünüyordu.

"Hayır tabii de biraz sert duruyorsun.Belki biraz fazla mesafeli."

"Bilmiyorum ama haklısın sanırım, yeni tanıdığım insanlar genelde böyle söylüyorlar."

Bir taraftandan trafiğin hızlı akan sesinde onunla konuşmaya çabalıyor,bir taraftan da hızlı adımlarla az sonra geçecek olan minibüse yetişmeye çalışıyordum.

"Acelen var sanıyorum,nereye böyle."

"Evde işlerim var."

Yürürken acele etmeme rağmen aynı zaman da dikkat kesilmiş halde Kartal olduğunu bana açık edecek bir söz söylemesini bekliyordum.

"Yalnız senin gece vardiyasında ki işlerin yorucu değil sanıyorum,gayet iyi ve dinç görünüyorsun."

Gülümseyerek başını çevirdi.

"Bizim sektörde genelde dinlenmek isteyenler gece vardiyasında çalışır."

"İyiymiş o halde."

Karşıdan gelen minibüse binmek için durduğumda vedalaşmak için ona doğru dönmüştüm.

"Şey Kartal ben..."

Ve işte tam o an da gözlerimiz buluştu.

Özgür yerine Kartal demiştim.

"Anladın değil mi benim olduğumu."

"Evet anlamıştım ancak senden itiraf duymak için bekledim."

O sırada önümüzde duran minibüse gitmesi için işaret ettikten sonra bana doğru dönerek sordu;

"Vaktin yok görüyorum ancak kısa da olsa biraz konuşmak için oturabilirmiyiz senin için uygun olan bir yere."

Belki daha sonraya erteleyebilirdik ancak sesi,duruşu ve yüzü birden ciddileşmişti.

"Aslında benim için çok fazla yok ancak konuşmamız gerekli."

"Karşıdaki çay bahçesine geçelim o halde fazla vakit kaybetmemiş oluruz,ne dersin?"

O kısacık yolda aklımdan geçen yüzlerce soru vardı ancak sormaya cesaretim olup olmadığını bilmiyordum.

Masaya oturduktan sonra ise çaylar gelince ilk konuşmaya ilk olarak başlayan Kartal oldu.

"Yani işte her şeyi başından biliyorsun aslında ve tahmin ettiğin gibi.Senin radyoya gönderdiğin sms'den sonra kim olduğunu merak ederek telefon numarandan profil resmine baktım.Sonrası kesinlikle ben de değildi.Yani avm'de tekrar karşılaştığımızda bu kadar tesadüfün bir araya geleceğini söyleselerdi ben de kesinlikle inanmazdım."

Doğal olarak o an sana bunu söyleyemezdim çünkü duruma göre çok saçma kalırdı.Düşünsene ne diyebilirdim ki?

"Selam ben Kartal,sen dün de gece radyoya mesaj gönderen kızsın.Numaranı kaydederek profil resmine baktım."

"Evet saçma ve biraz korkutucu olurdu."

"Yani işte."

"Yine de seninle bir şekilde konuşmaya devam etmek istiyordum ve bu işlerde iyi olan bir arkadaşım bana bu konuda biraz yardımcı oldu.Telefon numarandan kim olduğuna,oradan da işte neler yaptığına baktım."

"Tamam Kartal buraya kadar gerçekten makul olan bu şekilde davranmandı ancak ikinci karşılaşmaya bilerek geldin ve yemek yediğimiz esnada bunu söyleyebilirdin."

"Bunu senin fark etmen benim için önemliydi Sare kaldı ki sesimi tanıyacağına emindim."

"O da doğru."

"Bu arada özel değilse Rumuzun neden Siyah Perçem."

"Hayır tabii ki özel bir nedeni yok.Yalnızca ben mum ışığı ve loş ışıkta oturmayı çok severim.Saçlarımda küçüklüğümde hep kahkül kesilir gözlerimin önüne bir tutam düşerdi.Bu o zamanlardan bu yana kullandığım bir rumuz oldu işte."

"Anladım."

Sonra masaya kısa bir sessizlik çöktü.Bu kez bu durumu bozan ben oldum.

"Peki senin neden radyoda kullandığın isim gerçek ismin değil.Yani hangisi gerçek ismin onu dahi bilmiyorum ya."

İşte yine yüzü olmuştu.

Yüzü ciddileşmiş ve keyfi kaçmıştı.

"Yani nasıl anlatsam bilemedim ancak ailevi bazı durumlar,düşmanlarımız var Sare,bir şekilde gizlenmem gerekiyor.Geniş bir vakitte detaylı olarak anlatırım"

"Anlıyorum."

"Bu sırrı en yakın arkadaşımdan sonra bilen ilk kişisin sen."

"Merak etme,güvendesin."

Bu sözüm sonrası ikimiz gözgöze gelince bir süre güldük.

"Saat epey geç olmuş Kartal ay Özgür benim gitmem gerekiyor."

Gerçekten de eve çok geç kalmıştım.

"Tabii bu gece yayında görüşürüz o halde.Hem artık numaramı da kaydedersin."

"Tabii ki,artık seni tanıyorum."

"Kolay gelsin sana,evdeki işlerinde yani"

Buna cevap veremeyerek yalnızca gülümsedim.

Gelen ilk minibüse binmiş eve giderken,tesadüf denilen şeyin aslında tam da kaderin getirdikleri olduğunu ancak bazen hiçbir şekilde doğru zamanı seçmediğini düşünüyordum.

Gerçekten de öyle oluyordu.

Küçük bir anla,ansızın başlayan tuhaf duygular kalbinize geldiğinde her şeyinizle değişerek yenilenmiş bir kimliğe kavuşuyordunuz.

Bundan iki hafta ònce bir arkadaşım ya da tanıdığım biri bana gelerek bunları yaşayacağımı söylese kesinlikle çok fazla saçmaladığını söylerdim.

Düşüncelere dalmışken yolu kaçırmış ve evin bir alt caddesinde inmiştim.

Kapının önüne geldiğimde ise yüzleşmem gereken gerçeklerin içeride beni beklediğini biliyordum.


Loading...
0%