Yeni Üyelik
38.
Bölüm

38. Bölüm

@morsesilya40

Ben küçük oteldeki odama yerleşirken ortalık iyice kararmış ve baharın artık sonu olduğu içinse serin akşamlar yerini daha ılık esintiye bırakmıştı.

Elimde yalnızca cüzdan ve üzerimde ise kuaföre giderken giydiğim uzun elbisem üzerine de giydiğim kısa hırkam vardı.

Kendimi kötü hissetmeye başlamamın yalnızca bu heyecandan olmadığını ve artık yemek yemem gerektiğini anladığımda,lobinin de desteği ile dışarıdan küçük bir gözleme ve ayran alarak yemeğe başlamıştım.Ağzımda büyüyen lokmalara rağmen dirençsiz kalmamak için yutmaya çabalıyordum ve bir taraftanda gözyaşlarımla akmamaları için adeta savaşıyordum.Küçük balkondan gelen ılık esinti ve otelin etrafını dolayan çiçek dallarının kokusu odayı sardığında kendimi biraz daha zorlayarak da olsa bölerek yediğim gözlemeyi bitirdim.

Sonra,o küçük balkonda tek kişilik sandalyede oturup,dördüncü katta olan odadan caddenin kalabalığını izledim bir süre.Bu geçen son bir ayın tüm telaşından bir dakikalık kararla uzaklaşmış ve şu an kendimle başbaşa kalmıştım.

Ve saatler gece yarısı olduğunda her ne kadar dirensemde kapanmaya başlayan göz kapaklarıma engel olamıyordum.Sabah erken kalkmış,onca saat saçma bir şekilde hazırlık masasında oturmuş ve üzerine kaçış serüvenim ile iyice halsizleşmiştim.

Üzerime aldığım beyaz otel pikesi ve ses olması için açık bıraktığım televizyon,o an için en iyi arkadaşım sayılırdı.Uykunun tatlı hali beni sarmaladığında,çalan muziğin sesi ile pikenin ısıtan teması sonucu dünyadan uzaklaşmıştım.

Duyduğum bir ses vardı ancak o saniyelerde henüz rüyada olduğumdan çok uzaktan geliyordu.Daha sonra bu sesin gerçek olduğunu anlayarak uykudan ayıldığımda korku ile gözlerimi açmıştım.

Kapı hafifçe ancak aralıklı olarak çalıyordu.

Hızla yataktan doğrulurken titreyen adımlarla kapıya yaklaştığım esnada yeni bir tıkırtı duymuştum.

"Kim o?"

"Sare!"

Kapınım diğer tarafından gelen duyduğum o sese kalbim o an yerinden çıkacak kadar güçlü yanıt vermişti.

"Kartal!"

"Aç hadi aç."

"Sennn!nasıl buldun beni?"

"Tıpkı onlarında bulacağı gibi Sare."

Kartal içeriye girip kapıyı kapattığımda artık daha fazla dayanamayan sinirlerim kendini salarak gözyaşlarımı yanaklarımdan akıtmaya başlamıştı.

"Dur ağlama.hemen sulugöz"

"Nasıl buldun beni?"

"Düğün salonun yerini Deniz söyledi,yakındaki taksi durağını arayınca da işler çözüldü.Ama sonrasında minibüse bindiğin için burayı bulmam biraz uzun sürdü.Bu civardaki tam dört oteli gezdim."

"Saat kaç bu arada?"

"Beşi geçti,sabah olacak neredeyse.Hem toparlan hemen, onlarda bulmak üzeredir şimdi."

"Hazırım zaten bir tek cüzdanım var yanımda ama Kartal ben hallederim yani gerek yok senin gelmene.Daha kötü olacak,beni yanlış anlayacaklar. "

"Tamam kızım ya bir şurdan çıkalım izini kaybettir,hallederiz."

Az sonra lobide çıkış işlemimi yaptırırken akşam tanıştığım ablaya burada kaldığımı kimseye söylememesini tembihledik tabii bizi ne kadar ciddiye almıştı orasını bilmiyordum.Caddeye indiğimizde Gamze'nin arabasının beklediğini görmüştüm.

"Binmem ben buna"

"Sare saçmalama lütfen,Onur'dan alamazdım değil mi?Onunla daha önce görüldük."

"Off iyi tamam ya."

"Sen binde arabaya anlat şu meseleyi nasıl karar verdin bu harekete.Bu arada da Deniz heyecandan ölecek gibiydi."

"Uzun mesele birikti diyelim işte.Neyse şimdi bu önemli değil.Uzaklaşalım madem buradan çünkü şu an benim kafam durdu o yüzden nereye gitmeliyim bilmiyorum."

"Valla Sare;en son şehir şehir gezdiğimiz için ben de haritadan yer düşünüyorum şu an malum iyice alıştın bu kaçmalara."

"Aman fırsatını buldun ya illa ki hatırlat."

"Ne var kızım işte gezmiş oluyoruz fena mı?Bak,bak surata bak,tamam hemen kızma,şakaydı. Şimdiiii...Önce benim de bu arabadan kurtulmam lazım daha sonra tren ile seyyahat edeceğiz.Akıllarına en son gelecek ulaşım şekli çünkü.Hatta bir süre seyyahatte olduğumuzdan vakit kazanırız."

"Olduğumuzdan'derken Kartal?"

"Sen ve ben işte."

"Ne söylediğimi gayet iyi anladın,lafı çevirme."

"Sare,seni güvenli bir yere yerleştirene kadar yanındayım,nokta."

"Ben başımın çaresine bakıyorum,bir de sana dert açamam nokta."

"Görüyorum ben nasıl baktığını.Biraz bıraktım bak yollardasın.Bir de kaçtığını sanıyorsun,el sallasalar yanındalar.

"Seni de gördük daha önce peşindeki adam yüzünden az kalsın ölüyordun."

"Dikkatini çekerim beni de senin sayende bulmuştu."

"Hastaneye yaralı gelen de bendim zaten dimi?"

"O başka."

"Hee başka."

"Sus kızım bi dur yaa düşünüyorum nereye gideceğimizi."

"Gideceğini diyeceksin."

"Gideceğimizi."

"Kartallll!"

"Sareee!!!"

"Of valla off."

"Hem öyle dersin hem Gamze'den kıskanırsın."

"O başka."

"Bak bu da benim lafım işte.Sana ne kadar tesir etmişim anla artık."

Resmen yanımda durmuş kahkaha ile gülüyordu.

"Gülmesene yaa sen."

"Ama komik değil mi?Önce sen beni kurtarıyorsun,sonra ben seni,sonra yine sen beni ve şimdi de ben..."

"Sus artık Kartal,yeter tamam.Yola bak hem sen."

"Pekii efendim emriniz olur.Hem geldik işte ilerde otoparkta bırakıcam arabayı."

Az sonra Gamze'nin arabasını katlı otoparkın altında bırakmış,iyice aydınlanmış olan günün ilk ışıkları ile tren garına doğru yürüyorduk.

"Sare?"

"Hımm."

"Başka şartlar altında karşılaşmış olsaydık,biz çok iyi bir çift olurduk."

"Şartlar çok doğru olsaydı bence biz de sorun olurdu bu kez."

"Amma karamsar çıktın sen de.Biraz iyi düşün,iyi olsun."

"Şu an acıktım ve gerginim Kartal.'

"Tamam o halde kaçak gelini hemen doyuralım."

"Demesene öyle."

"Ah,ah...Sen de her söze bir cevap."

Yürümeye devam ederken, caddenin sonunda istasyona yakın olan bir lokantada çorba içtik ve bilet almak için perona yürüdük.

"Kartal?"

"Ne var yine başımın belası."

"Bir düşünsene Hasan amcanın seni yine yanımda gördüğünü.Bu kez herhalde elinden kurtulamazsın."

"Muhtemelen öyle olur da sorun etmiyorum."

"Şimdi nereye gidiyoruz."

"Yolun bizi götürdüğü yere işte."

"Yine biz dedin."

"Sareee!"

"Ay tamam iyi,memnunum halimden.Hem ben yolculukta fena sayılmam biraz fazla konuşurum o kadar.Bu arada cam kenarı benim.

"Iyi kabul,kabul cadı.Hem ne yapayım ki aldım bir kere belayı başıma."

"Evet,o gece,beşi beş geçe."

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Loading...
0%