Yeni Üyelik
9.
Bölüm

9. Bölüm

@morsesilya40

"Baban seninle birşey konuşacakmış Sare"

"Tamam anne...ellerimi yıkayıp üzerimi değiştireyim,geliyorum."

Çalışma saatim bitip eve döndüğümde annem sanki kapıda beni bekliyordu.

Üst kata odama çıkarak hazırlandıktan sonra aşağıya indim.Babam ise her zaman olduğu gibi yine akşam yemeği hazır olana kadar dinlediği köşesinde gazetesini okuyordu.

"Sare gel kızım yanıma,seninle konuşacaklarım var."

"Tabii baba."

"Eee anlat bakalım hastanede işler nasıl,kpss hazırlıkların nasıl gidiyor."

"Bir sıkıntım yok babacım,bazen yoğun,bazen sakiniz.Sınava da hazırlanıyorum devam."

"İyi,iyi güzel maşallah bakalım.Şimdi asıl konuya geleyim.Malum artık büyüdün,okulunu bitirdin hatta kendi paranı kazanmaya başladın.Aslinda bu tür konuları genelde anneler çıtlatır kızlarına ancak beni biliyorsun her zaman açıkça herşeyi konuştum seninle."

"Biliyorum babacım,evet."

Bu arada da kalbim yerinden çıkacak gürültülü atıyordu.Tahmin ettiğim şeyi söylememesi için içimden dualar ediyordum.Ve yıllardır da bugünün birgün geleceğini biliyordum.

"İş ortağım Hasan amcanı biliyorsun ,çok sever,sayarım.Tabii o da bizim aileyi öyle.Oğlu Berat vardı bilirsin,küçükken beraber oynardınız dükkanın önünde.Senin gibi okulunu bitirdi hatta bu yıl Manisa'da memurluğa başladı bile.İşte şimdi kızım diyeceğim o ki seni görmeye,istemeye gelecekler."

"Baba şey biliyorsun ben daha sınavı kazanıp atanmadım,ekmeğimi elime almadan evlenmeyi düşünüyorum."

"Tamam canım ben öyle düşünüyorum,zaten hemen düğün yapalım demiyorlar ya,adını koyalım diye işte.Hem sen de sınavdan iyi puan alırsan bir nikah kıyılır eş durumdan tayinin hemen doğuya çıkmaz."

"Hayır,hayır babacım ben anlatamadım sanıyorum hem evlenmeyi düşünmüyorum hem de ne bileyim Berat benim kardeşim,yakın arkadaşım gibi "

"İyi de benim güzel kızım,sen zaten biri ile dolaşacak,edecek bir kız değilsin.Hem tanıdığımız,güvendiğimiz insanlar sonuçta.Kaldı ki iki memur gayet güzel geçinir gidersiniz.Beni bu konuda kırmayacağını umuyorum."

"Üzgünüm babacım ancak ben evlenmeyi düşünmüyorum."

Ben bu sözü söylediğimde mutfağın kapısından bana bakan annem şaşkın gözlerle beni izliyordu.

"Bak Sare,hele önce bir gelsinler,görüşün sonra istersen hayır de yine ama ben şimdi onlara kızım istemiyor,gelmeyin diyemem.Üstelik bunca yıllık dostluk hatrına çok ayıp olur.O yüzden senden ricam,annenle yarın için hazırlıklara başlayın."

"Ama baba,ben..."

"Hadi kızım hadi bişey yok bunda,bir oturmaya gelecekler diye düşün."

Gözlerim dolunca koşarak yukarıya odama çıktım.Annemde peşimden geldi ancak kapıyı kilitlediğim için içeriye giremedi."

"Sare aç kapıyı annem,konuşalım."

"Sen de biliyordun dimi anne,bana söylemedin.Düşüncelerimi bilmene rağmen ikna edemedin kocanı."

"Kızım bak,babanı biliyorsun.Hasan amcan onun kardeşi gibi,ona ne zaman hayır dedi.Berat kötü bir çocuk değil ki.Tanıyorsunuz birbirinizi sonuçta.Hem biz senin kötülüğünü istermiyiz hiç?"

Annemin bu sözleri üzerine balkona çıkarak kapıyı kapattım.Devamında söyleceklerini duymak istemiyordum.Şu an kimsenin sesini duymaya tahammülüm yoktu ayrıca.Bir süre balkonda oturarak dışarıyı ve gökyüzünü izledim.

Sesler kesildiğinde ise yatağıma yatarak gözlerimi yumdum.

Yemek saati geçip geceye yaklaştığında Deniz odamın kapısını çaldı.

"Abla iyi misin?Acıkmışsındır diye mantıdan bir tabak getirdim."

"Sağ ol ablacım,aç değilim."

"Birşey yemedin ki abla,nasıl aç değilsin.Şeyy...Üzüldüğün için yemiyorsun biliyorum.Annem masada dedi ki yarın hazırlık yapacakmışsınız,akşama Hasan amcalar gelecekmiş.Sen ona kızdın değil mi?Berat abi mi istiyormuş seninle evlenmek?"

"Deniz yeter ablam tamam,yalnız bırak beni."

"Tabağı bıraktım buraya abla,üzülme sakın zaten babam sana kıyamaz,görüp giderler,o da ne saçma şey öyle ya,hem biliyor musun ben büyünce hiç evlenmicem"

"Denizz!"

"Tamam,tamam gittim."

Aradan bir saat geçip herkesin uyuduğundan emin olduktan sonra kahve yapmak için mutfağa indim.

Deniz'in bıraktığı mantı tabağını tekrar aşağıya indirerek bilerek masanın üstüne bıraktım.Annem yemeğime hiç dokunmadığı görürse belki üzülürdü ve babamı ikna etmeye çalışır diye umuyordum.Elbette böyle birşey olmayacağını biliyorum çünkü bunu hiçbir zaman başaramayan kadınlardan biriydi.

Tekrar odama geri çıktığımda uzun bir süre kendimi derslere vererek soru çözdüm.Yaşadığım bu üzüntü beni daha fazla ders çalışmaya teşvik ediyordu.Saatin nasıl geçtiğini anlamadığım saatler sonrası dünya gerçekliğine döndüğümde dört buçuk olduğunu fark ederek hemen radyoyu açtım.

Ve Kartal'ın sesini duyduğumda sanki tüm sıkıntılar uçup gitmiş gibiydi.

"Evet radyo hayal dinleyenleri,gecenin ikinci yarısından sesleniyorum sizlere,bugün belirli bir soru üzerine konuşmak yerine Sms'lere en sevdiğiniz çizgi filmin ismini yazmanızı istiyorum.Sanıyorum ki birbirinden değişik cevaplar gelecek ve çocukluk kahramanımızın kim olduğu ortaya çıkmış olacak."

Daha fazla aklımın karışmaması için bu gece radyoyu dinlemeyi düşünmüyordum aslında.Gerçek kimliğini gizlediği için sinirlenmiştim.

Ancak yine de düşününce de ona hak vermemem elde değildi.

Avm'de ilk çarpışarak karşılaştığımızda haliyle o da çok şaşkındı ve o an ne diyebilirdi ki?

"Selam,ben radyodan Kartal.Senin numaranı kaydedip profil resmine baktım,o kız yani siyah perçem sensin."

Öyle bir durumda gerçekten çok saçma olurdu belki de onun hakkında daha kötü şeyler düşünebilirdim.

Ancak artık bana gerçeği söylemesi için önünde zaman vardı ve ben de durumu gidişatına bırakarak onu izleyecektim.

Ani bir kararla telefonumu elime alarak günün sorusuna cevap yazıp radyonun numarasına gönderdim.

"He-Man"

O sırada yayında ceza'dan garip bir şarkı çalıyordu.Hani şu sözlerini anlamak için iki,üç kez dinleyeceğiniz türde bir şarkıydı.

Hemen ardından ise reklam çıktı ve sonrasında sesi yine duyuldu.

"Gelen cevapları hızlıca okuyorum.

Mine hanım-Ninja kaplumbağalar,Kaan bey-Hayalet avcıları,Hâle hanım teletabiler,sevgili İrem-Taş devri ve rumuz Siyah perçem ise He-Man cevabını vermiş.

"Sevgili İrem."

Acaba tanıdığı birisi miydi?Belki de onun da resmine bakmıştı?Güzel,gençse demek.Aman zaten erkek milleti işte ne olacaktı ki?Hepsi aynı değil miydi yani?

Bir de benim cevabımı öyle önemsizmiş gibi 've'eki ile birleştirip okumasına delirmiştim.

Hem zaten bugün ne iyi gidiyordu ki?

Yine de radyoyu kapatmadım.O ise o sırada nostaljik bir kaç şarkıyı üst üste çalındığı programa çizgi filmlerdeki sevdiği karakterlerle hakkında konuşarak devam etti.

Sonra şöyle bir cümle duydum.

"She-Ra karakteri olmasaydı,He-Man;

He-Man olmazdı.

Bu duyduğum söz üzerine gülümseyerek kendimi yatağa bıraktım.

Yine programın son bölümünde,son şarkı girmeden benim cevabımı yorumlamıştı.

Hayat işte bazen zorluklar içinde de olsa, insanı mutlu edecek anları illa ki gönderiyordu.

Ne yaşadığımı tam olarak adlandıramasam da mutlu olmak güzeldi.


Loading...
0%