5. Bölüm

Real CEO

Staaa
mr.cb97

Chapter 4 || real ceo

by Kim Tae-hyung

 

O kapıyı kapatıp yanımdan uzaklaşırken içimde beliren o hafif boşluk hissine engel olamıyordum. Daha kapının kapanış sesini duyar duymaz, kendimi o gülüşünü özlerken buldum. Her defasında aynı şey oluyordu. Kollarımın arasındayken huzur bulan, minik dokunuşlarıyla beni sakinleştiren o kişi, yanımdan birkaç adım uzaklaşınca sanki dünyam biraz daha sessizleşiyordu.

 

Kendi kendime güldüm. Beni böyle bir hale getirebilen tek kişi o zaten.

 

Ama şimdi işleri ciddiye almanın vaktiydi. Derin bir nefes alıp salona doğru yürüdüm. Kapıyı açar açmaz Yoongi hyung’un kararlı bakışlarını gördüm. Yanında Namjoon vardı. İkisi de ciddi bir ifadeyle beni bekliyorlardı. Yoongi’nin böyle yüz ifadeleri genelde karmaşık işler anlamına gelirdi ve bu işler hiçbir zaman basit ya da masum olmazdı.

 

“Bay Min,” dedim hafifçe gülümseyerek, “Bu ne güzel sürpriz. Namjoon, hoş geldin. Ne içersiniz?”

 

Yoongi, doğrudan konuya girdi, her zamanki gibi.

“Teşekkürler, ama zamanımız yok. Taehyung, seninle konuşmamız lazım. Önemli.”

 

Yoongi’nin bu kadar hızlı ve kesin konuşması, işin düşündüğümden daha ciddi olduğunu anlamama yetmişti. Oturdum ve onları dinlemeye başladım.

 

“Dinliyorum.”

 

Yoongi, bana doğru birkaç adım atıp ciddiyetle konuşmaya devam etti:

“Taehyung, senin güvenliğinle ilgili bir sorun var. Seni takip eden bir grup tespit ettik. Organize bir şekilde hareket ediyorlar ve bir şeyin peşindeler. Ama bu sadece seninle ilgili değil.”

 

Duraksadı, yüzünde hafif bir kararsızlık vardı.

 

“Sadece sen değil... JK de tehlikede olabilir.”

 

Bu cümleyi duyar duymaz içimde bir şey koptu. Ellerimi yumruk yapıp sakin kalmaya çalıştım. Gözlerimi Yoongi’ye diktim.

“Kim olduklarını biliyor musunuz?”

 

Bu kez Namjoon konuştu:

“Henüz kim olduklarından emin değiliz, ama güçlü bir grup. Seni devre dışı bırakmak istiyorlar. Etrafındaki herkes bu tehdit altında olabilir.”

 

Yavaşça yerimden kalktım, pencerenin önüne yürüdüm. Dışarı bakarken, onu düşündüm. Küçüğümü... Gülüşünü, bana sarılışını, dünyadaki en güzel sesle söylediği o masum kelimeleri... Onu korumak için her şeyi yapardım. Bu iş ciddiye binmişti.

 

“Ne istiyorlar?” diye sordum alçak bir sesle. Sakin görünmeye çalışıyordum, ama içimde fırtınalar kopuyordu.

 

Yoongi, gözlerimin içine bakarak cevap verdi:

“Hedeflerinde sadece sen yoksun. Ama senin üzerinden ulaşmak istedikleri şeyler var. Seni kontrol altına alabilirlerse, diğer her şey onlar için daha kolay olacak.”

 

Derin bir nefes alıp arkamı döndüm. Gözlerim ciddiydi.

“Onları koruyacağım, Yoongi. Kimse benim sevdiklerime zarar veremez. Daha fazla bir şey biliyorsanız, şimdi söyleyin.”

 

Yoongi, başını hafifçe eğdi.

“Şimdilik bildiklerimiz bunlar. Daha fazla detay topladığımızda sana haber vereceğiz. Ama bu süre zarfında, hiçbir şeyi hafife alma. Senin ve JK'in güvende olduğundan emin olmalıyız.”

 

Onlar odadan çıkarken, içimdeki koruma içgüdüsü gittikçe büyüyordu. Telefonumu çıkarıp ona bir mesaj yazdım:

“Bir şey olursa hemen beni ara. Neredeysen yanına gelirim.”

 

Mesajı gönderdikten sonra, telefonu elimde bir süre tuttum. Gözlerim mesaj kutusunda takılı kalırken, dudaklarımda istemsiz bir gülümseme belirdi. “Babacık,” dediği o sevimli ses tonunu hatırladım. Ne olursa olsun, kimsenin ona zarar vermesine izin vermeyecektim.

 

Bu dünyada o benimdi. Ve bunu değiştirebilecek kimse yoktu.

 

 

Bölüm : 24.11.2024 19:16 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...