YAZDIĞI KİTAPLAR
devam ediyor 6g önce güncellendi
ÖLÜ RUHLARIN FISILTISI
@mrs.rose
Okuma
78 Oy
28 Bölüm
6 Yorum
7 "Seni bırakacağım. Eğer kaçmaya çalışırsan veya çığlık atarsan ölürsün. Gerçi çığlık atsan bile burada kimse sana yardım etmez. Bu yüzden uslu bir kız ol ve sözümü dinle"
Umudun bana sunduğu imkanı fırsat bilerek hemen kafamı onaylar anlamında salladım. Daha az önce elimde olan bıçaklarımın yokluğunu fark etmem uzun sürmüştü. Belki bir umut bıçaklarımı boğazına geçiririm diye düşünmüştüm.
"Aferin uslu kız"
Güçlü parmaklarını ellerimden ve ağzımdan bırakır bırakmaz hemen ondan uzaklaştım ve az önce yerde düşürtdüğü bıçağımın bir tanesini alarak ona doğru tuttum. Karşımda beni şaşırtan derecede yüzü güzel ve vücudu yapılı bir adam duruyordu. Üstüne giydiği siyah zırh ve belindeki uzun kılıç onu sanki bir muhafız olduğunu gösterir gibiydi. Başında kask yoktu. Bu yüzden yüzüne kan bulaşmış ve uzun dalgalı siyah saçları yüzüne düşmüştü. Yeşil gözleri bedenimi baştan aşağı süzerken titrek elimle bıçağımı ona doğru tutmaya devam ettim. Ondan deli gibi korkuyordum ve o da bunun farkındaydı. Biraz daha onu inceledikten sonra zırhındaki Mortimer İmparatorluğu`na ait arma dikkatimi çekti. Bu oydu. Zayne Robert karşımdaydı. Onu bulmuş olabilirdim fakat yinede emin olmalıydım.
"B-ben Zayne Robert`ı arıyorum"
dedim titrek sesimle.
Karşımdaki adam hiç istifini bozmadan ciddi bir yüz ifadesiyle bana bakıyordu.
"Neden?"
dedi tek kaşını havaya kaldırıp. Hala elimdeki bıçağı ona doğru tutuyordum. Birşey olsa kazanma ihtimalim yüzde sıfırdı fakat ölmeye de niyetim yoktu.
"Yardımına ihtiyacım var. "
Artık sesim az da olsa titremeyi kesmişti. Karşımdaki adamın yarattığı gergin atmosfer kalbimi şiddetli bir gümbürtüyle attırıyordu.
"Zayne Robert benim."
İçim az da olsa rahatlamıştı fakat tam tatmin olamamıştım. Yalan söylüyorda olabilirdi.
"Sana nasıl inananilirim?"
Heralde canıma susamıştım. Adam beni şuracıkta öldürse kimsenin ruhu duymazdı ve ben kaşınmaya devam ediyordum. Karşımdaki adam bana yaklaştı ve elimdeki bıçağı umursamadan tam dibine sokuldu.
"Adımı lekeleme köylü kız. Zayne Robert olmasam sence o yatan ceset ben mi olurdum?"
Zayne Robert her zaman kazanırdı. Mortimer da dahil her yerde meşhur olan bir suikastçiydi. Mortimer armalı zırhıda oradan geldiğini gösteriyor olabilirdi. Ona inanıp güvenmekten başka çarem yoktu. Yardıma ihtiyacım vardı ve bu adamın yerde yatan cesetten daha kullanışlı olacağına emindim. Elimdeki bıçağı indirdim ve çantamın içinden dört altın keseyi ona doğru fırlattım. Artık omuzlarımı dikmiştim ve korkumu gidermiştim. Zayne şaşırmış olacakki bana baktı.
"Devamını işini bitirdikten sonra vereceğim."
Zayne bana bakıp ukalaca güldü.
"Bak seeeen. Az önce korkudan altına yapacak olan köylü kızına özgüven gelmiş."
Seni aptal diye geçirdim. Karşında prenses olduğunun bile farkında değilsin. Babam bu yaptıklarını öğrenseydi peşine bir ordu yollardı. Ama Zayne`e asla bir prenses olduğumu söylemeyecektim. Babam kesin kaçtığımı öğrenip çoktan peşime beni bulana ödül koymuştur bile. Ona söylersem kesin o da beni geri babama götürürdü.Elimi Zayne`e uzattım.
"Anlaştık mı o zaman?"
Zayne yeşil gözlerini mavi gözlerime kilitlemişti. Bana şüpheci bakışlar atarken elim havada onun sıkmasını bekliyordum. Sonunda Zayne eliyle elimi sıktı ve aklıma o parmaklarıyla ağzımı kapattığı geldi. Bu düşünceden sıyrılıp şu anki Zayne`e odaklandım.
"Pekala köylü kızı. Kimi öldürüyoruz?" |