Yeni Üyelik
18.
Bölüm

6.Bölüm - Konser (Part I V)

@mrsmilagros

Şarkı -> Escape - Enrique Iglesias

Hey sen,

Müziği başlatmayı sakın unutma ☝🏻


***


 


"Bırak beni diyorum Chris! Ben ne istersem onu yaparım!"

Önce bir kadının yakarışı duyuldu. Ardından aceleyle yanlarına yaklaşmakta olan adım sesleri. Her kim geliyorsa eğer topukluları üzerinde adeta etrafındakileri ezercesine ilerliyordu. Kızların arkalarındaydı ve attığı her adımla kargaşa yaratıyordu.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen!" dedi başka bir kadın. "Öylece gelip önüme geçemezsin!"

"Şöyle çekilirsen eğer!"

Yanından geçtiği kızı kenara iteleyip itirazların havada uçuşmasına sebep olduğunda kızlar nihayet gelenin kim olduğunu görebildiler. Bu kız Natalie'ydi. Daha önce Esin'in Christopher'ın yanında gördüğü ve sevgilisi olabileceğinden şüphelendiği o sarışın. Son birkaç günde olduğu gibi arkasında da yine Christopher vardı ve Natalie dur durak bilmeden en ön sıraya ilerlemeye devam ederken ona söz dinletmeye çalışıyordu.

"Tanrı aşkına Natalie! Şunu yapmayı keser misin artık! Burada olmaman gerekiyordu!"

Kızın bileğini kavradı ve onu bir kez daha durdurmaya çalıştı ama çabaları nafileydi. Natalie bileğini kurtardı ve aksine sözler onu daha da hırslandırmış gibi adımları hızlandı. Kızların yanına vardığında aralarına girerek kendine yer açtı. Kızlar aniden kendilerini sıkış tıkış bir vaziyetin içinde bulmuşlardı. Natalie ,kolunda asılı duran çantanın Esin'in elbisesine takıldığını fark etmedi.

"Of! Ayağıma bastın!"

Günce'nin sızlanışı Natalie'nin umurunda olmadı. Elini Leo'ya uzatmıştı ve onun kendisini sahneye çıkartacağını düşünerek keyifle gülümsüyordu. Diğer taraftan Leo şaşkın görünüyordu. Az önce Aylin'in durduğu noktada şimdi Natalie'yi görmek beklemediği bir şeydi fakat tepki vermeye fırsatı olmadan Christopher yanlarına ulaştı ve Natalie'yi kendine çevirdi. Leo bu sırada sahnenin diğer kısımlarına yönelmişti.

"Seni seçmediğini görmüyor musun? Bu kadar yeter! Gidiyoruz!"

Ardından kızın bir şey söylemesine izin vermeden onu çekiştirdi ama bir iki adım atmıştı ki Natalie'nin çantası onları durdurdu. Çanta, Esin'in elbisesine takılıydı ve oradan hiç de ayrılmaya niyeti yokmuş gibiydi.

Esin bunu fark ettiğinde çantayı eline aldı ve elbisesini kurtarmaya çalıştı ama fermuar inatçıydı. Kumaştan bir türlü ayrılmıyordu. Natalie de yanına gelip çekiştirmeye başladığında elbise sökülmeye başladı.

"Hey dur! Görmüyor musun? Yırtacaksın!"

Ama bu kez de Esin'in serzenişi Natalie'nin umurunda değildi. Tek düşündüğü çantasıydı ve geçen her saniyeyle birlikte parmakları daha da sabırsız olmuştu. En sonunda daha fazla dayanamadı ve çantasını çekerek kurtarmaya çalıştı. Bu, Esin'in sabrını taşıran son damla olmuştu. Çantayı elinden kaptığı gibi arkasını döndü ve elbisesiyle tek başına uğraşmaya başladı.

Ama bu da Natalie'yi daha çok sinirlendirmişti. O da çantasına uzanmaya çalışıp inadına Esin'i çekiştirdi. Esin'inse ondan farkı yoktu. Arkasına dönmeyi reddederek işine devam ediyordu. Diğerleri ikisi arasındaki bu tuhaf anı şaşkınca izlerken Esin, kumaşı kurtarıp ferahlamak üzereydi ki Natalie çantayı çekip elbisesinin pililerinde kocaman bir yırtığa sebep oldu.

Esin'in yüzü hüsranla doldu. Öfkeyle Natalie'ye döndü ve dönerken de savurduğu eli sertçe Chris'in gözüne çarptı. Chris aniden gelen darbenin etkisiyle kısa bir an olduğu yerde sendeledi.

"Ah lanet olsun!"

Elini gözüne bastırdı ve burnundan soluyarak Esin'e baktı. Esin parmaklarını dudaklarına götürdü ve kısa bir an ne söyleyeceğini bilemedi. Öfkesi bu kez yerini şaşkınlığa bırakmıştı. Natalie'yse Christopher'ın elini gözünden çekmiş, hasarın boyutunu incelemekle meşguldü. Chris'in göz çevresi kızarmıştı ve muhtemelen hafif bir morluk onu bekliyordu.

"Ben çok özür dilerim. İstemeden oldu," dedi Esin. Kendini tam olarak nasıl ifade edeceğini bilmiyordu ama aklına yatan en makul açıklama buydu. Christopher'sa buna takılacak durumda değildi. Belli belirsiz bir baş sallamasıyla özrünü kabul etti ve Natalie'nin ellerini yüzünden çekip daha fazla karışıklığa sebep olmadan onu konser alanından uzaklaştırdı.

Kızlar yeniden sahneye döndüklerinde Leo Martinez başka bir kızı sahneye çıkartmış ona şarkısını söylüyordu. Bu, Aylin'de bir nebze hayıflanma isteği uyandırsa da diğerleri ona bakarken sakinliğini korudu.

"Sakın bana neden kabul etmediğimi sormayın. Çünkü son birkaç dakikadır ben bu soruyu kendime yeterince soruyorum zaten."

Kızlar bakışlarını sahneye çevirdiler ve sessizce Leo'yu izlerken o kızın yerinde olmak nasıldır hayal ettiler. Aylin'se bunu düşünmemeye çalışıyor, sadece konserin son anlarını yaşıyordu.

Esin'in aklıysa ara sıra az önce yaşadıklarına gidiyordu.

Natalie denen kızın aşırı takıntılı bir hayran olduğunu düşünmüştü ve bunun dışında zor bir karaktere sahip olduğu kesindi. Christopher, o kızla birlikteyse ya aklını kaçırmıştı ya da tuhaf bir sevgi anlayışı vardı. Yine de bu onu ilgilendirmezdi. Öte yandan elbisesindeki yırtık onu rahatsız ediyordu ve Chris'e bir nevi yumruk atmış sayıldığı için biraz suçlu hissediyordu kendini ama kazayla olmuştu. Şimdi bunları da düşünmenin zamanı değildi. Dikkatini sahneye odakladı ve kendini Leo'nun buğulu sesine bıraktı.

Şarkı bittiğinde Leo Martinez kıza sarılıp onu sahneden indirdi ve hayranlarına el sallayıp herkese teşekkür etti. Lucas ve Peter da veda ettiğinde hepsi alkışlar eşliğinde sahneden ayrıldı ve konser sona erdi.

Aylin ve Esin'in yaşadıklarını saymazsalar eğer kızlar gayet hoş bir gece geçirmişlerdi. Eğlenmişlerdi ve önemli olan da buydu. Memnun halde konser alanından ayrıldılar ve otele giden yolu tuttular.

 

***


Ne derler bilirsiniz: Göze göz, dişe diş 😏

 

Loading...
0%