Yeni Üyelik
10.
Bölüm

10|"Sözler Tutulmak İçin Vardır"

@mydarkqueene

"Tavşancıkk! Uyan hadii."

 

Yanaklarımı sert bir şekilde avuçlayıp severken kıkır kıkır gülüyordu. Uyanmak istemiyordum. Elleri yanaklarımı her sevdiğinde uykum geliyordu. Gözlerim onun küçük gülüş sesleriyle huzura varıp dalarken tekrar konuştu.

 

"Ama sen uyanmaz isen benim günüm başlayamaz ki.."

 

Gülüp gözlerimi geri açtım. Bir anda uykum onun iç ısıtan nazlı konuşması yüzünden pıtı pıtı kaçmıştı. Gülerek bakıyordum yavru kaplanıma.

 

"Şimdi günün aydı mı bakalım?"

 

Gülüp yanaklarımı sevmeyi bıraktı. Yanakları sıcaktan al al olmuş, kömür karası kızıl saçları her yana dağılmıştı. Yüzünde benleri bana göstermek ister gibi daha da yaklaştırdı. Belki utanıp kapatmak isteyeceği benler onun yüzüne çok yakışıyor, bana izlemek için davet sunuyordu.

 

"Bugün jimin'in yanına gidelim mi? Seni onunla tanıştırmak istiyorum."

 

Dediğinde yüzüm düştü. O herifi bulduğum yerde parçalamak istemem yetmiyormuş gibi birde tanışmam mı gerekiyor yani..

 

Aslında kaçış planına sonradan dahil olan bendim. Bu onların planı olmasına rağmen onunla konuşmak bile zahmetli geliyordu. Derin bir nefes aldım.

 

Sabretmek zorundaydım!

 

"Peki, gideriz yavru kaplan."

 

"Tavşancık, sen kaç yaşındasın? Bir Binbaşı'ya göre fazla gençsin."

 

Kendi içimden konuşmadan edemedim.

 

"Tavşancık yesin seni!"

 

"Efendim?"

 

Anlamaz gözlerle bana bakarken kendimi düzelttim. Kısık sesle konuştuğum için duymamıştı beni.

 

"Ah yok bir şey. 28 yaşındayım ben."

 

"Ay oha ben 20 yaşındayım! 2 ay sonra 21 olacağım."

 

"Hiç yasaklı dizi izledin mi?"

 

Başını iki yana salladı.

 

"Ben satarım ama izlemem. Yakalanıp gözaltına alınırken bilmediğimizden dolayı kurtarma riski var."

 

"Burada nasıl yakalanmadan durdun anlamıyorum."

 

"Çok basit. Benim bir kimliğim yok!"

 

Dediğinde durdum. Endişeyle bakarken tekrar sordum.

 

"Sen eğitimden yararlanmak yerine kaçmayı seçtin! Sağlıktan yararlanmak istemeyip kimlik yaptırmak yerine yerinde durmayı seçtim.. sen bu zamana kadar nasıl geldin?"

 

Anlamaz gözlerle bakıyordum Taehyung'un yeşil gözlerine. Mahçupyan bakışları benim gözlerim dışında her yerdeydi. Endişeyle korku arasında cevap bekliyordum ondan.

 

"Pek kolay olmadı.. kaçak yollardan ilerlemeyi bildiğimden dolayı parayla birkaç defa ameliyat oldum. İlerlemek bu yüzden biraz sıkıntı oldu benim için. Birikmesi uzun sürdü.."

 

Kollarımda güvence altında alıp onu koklayıp öperken biraz durgun bir halim vardı.

 

"Hiç dışarıda gezmek istediğin bir yer oldu mu?"

 

Bir heyecanla bana baktı. Gözleri bunu duyar duymaz ışıldayan bir yıldız olmuştu.

 

"Filmlerde aşk şehri Paris'in göbeğindeki Eyfel kulesini çok merak ediyorum! Yemek lezzetleri tatmak istediğim çok yer var. Denize girmek istiyorum. Ay özellikle Türkiye'de Kapadokya diye bir yer var! Orası da çok güzel diyorlar. Birkaç film resimleri görmüştüm balon gibi bir şeye binip uçuyorlar. Bende hep binmek istemiştim.."

 

"Eğer kaçmayı başarır bunların hepsini yapacağız. Sana söz veriyorum yavru kaplan."

 

Elini kaldırıp serçe parmağını gözümün önüne getirdi.

 

"Söz mü tavşancık?"

 

Bende serçe parmağımı getirip gülerek birleştirdim.

 

"Söz.."

 

Benim sözüm sözdür yavru kaplan!

.

.

.

.

.

.

.

.

.

Oy ve yorum yapmayı unutmadan okuyalım güzellerim. Sizleri seviyorum ve kendinize dikkat etmenizi istiyorum.

 

 

✨ ✨🐯🫀🐇✨ ✨

Loading...
0%