Yeni Üyelik
8.
Bölüm

8|"Saklı Aşkın Belirtileri"

@mydarkqueene

Nerdesin kızıl başlı meleğim? İntikam, canına mı kıydı? Ölü gibisin, ölü olmayacak kadar güzelsin. Her yaraya bir çare bulursun da kendi yaralarına bir çare bulamazsın.. Kapatmıştı gözlerini herkese kaçmak için an kolluyor küçüğüm. Ne buradaki ailesi nede arkadaşları. Ona göre herkes bu ülkede tektir!

 

Şimdiyse balkondan dışarıdaki yıldızlara bakıyordu. Elindeki sigara, gözlerinde yaşlar, dudaklarının arasından süzülen duman..

 

Kendine gelmelisin yavru kaplan!

 

Dün gece olan konuşmadan sonra soğuk sessizlik olmuştu. Bir anda yanımdan uzaklaşıp gitmiş, yarım saat sonra ben umutsuz bir vaka gibi koltukta otururken ilk yardım çantasıyla gelmişti. Hiçbir şey konuşmadı. Bu sefer benim de konuşmaya merakım yoktu. İkimiz de sessizlik istiyorduk..

 

Şimdiyse balkonda otururken kapının orada belirdi bedenim. Geldiğimi sesten fark etse de bakmadı bile. Bir duman daha çekti yarım kalmış sigarasından.

 

Bundan cesaret alıp yanına oturdum. Yerde soğuk parkeler içimizi çekiyordu ama Taehyung hasta olmayı bile kafaya takmıyor, elindeki sigarayla ilgileniyordu. Kendini kapatmak istiyordu! Kulakları yardım çığlıklarını duymasın, gözleri önündeki kan ve vahşeti görmesin, teni cesetlerin hissiyle titremesine müsade etmek istemiyordu.

 

Ona bakıyordum, o ise sabaha yakın yıldızları sayıyordu. Düşünmek istemiyordu. Gözlerindeki yaşları kolunun arkasına silip tekrar baktı kapkara gökyüzüne.

 

"Özür dilerim."

 

Dediğimde anlamadı ve bana baktı yorgun yeşil gözleri. Zorla yutkundu.

 

"Neden özür dilediğini anlamıyorum."

 

"Özür dilerim, çünkü sana takip etmediğimi söylerken yalan söyledim. Seni kandırmak istemiyorum ve bunu düzeltmek istiyorum."

 

Önüne döndü. Elindeki hemen bitirdiği sigarayı söndürüp dışarı attı.

 

"Özür mü? Özrünü kabul etmedim! İnsanların işlerine burnunu sokmak favori aktiviten heralde!"

 

"Oysa ki insanların işlerini kökten bitirmek daha doğru bir aktivite olur benim için."

 

Bana ters bir bakış atıp geri önüne döndü. Cebinden bir sigara daha alıp dudaklarının arasına alıp çakmakla yaktı. Önüne siper ettiği elini çekip yine dışarıya saldı dumanı.

 

"Sigara içmeyi seviyor musun?"

 

"Her zaman değil ama, evet."

 

"İçme. Çok zararlı sana da zarar verir."

 

"Bu ülkenin kendisi zarar şu elimdeki sigara mı zararlı olacak sende!"

 

Dedi ve bir fırt daha çekti içine.

 

"Hayata karşı umursamaz ruh halin gözlerimi yaşatıyor doğrusu."

 

Dediğimde ekmek yanakları bunu demem ile iki yana ayrılarak gülüyordu. Dudakları kare şeklini alıp sevimli bir gülümsemeye yer verirken, izlerken içim gitmişti. Hayrandım ben bu çocuğa..

 

"Sana yardım etmek istiyorum!"

 

Durdu. Gülüşü dudaklarından sıyrılıp giderken ağzı açılmış şaşkınlık içinde bana bakıyordu. Gözlerini zorla kırptı ve kaşlarını çattı.

 

"Ne dedin sen?"

 

"Doğru duydun, Taehyung. Sana yardım etmek istiyorum!"

 

Zorlukla yutkundum.

 

"Bana ihtiyacın olduğunu biliyorum!"

 

Durdu. Gözleri korkuyla titredi. Elindeki yeni yakmış olduğu sigarayı söndürüp dışarı attı. Ayağa kalkarken hiç bana bile bakmadı.

 

"Soğuk oldu. Artık içeri geçsek iyi olacak."

 

Yanımdan geçip gideceği sırada buna izin vermeden ayağa kalkıp kolunu tuttum.

 

"Kaçma benden!"

 

Bir anda bağırmaya başladı.

 

"Senden neden kaçtığı mı iyi biliyorsun, Binbaşı!"

 

Dediğinde kolunu benden çekti. Yakalanıp geri gönderilmek istemiyordu. Ortamı hain bir kasvet sarar iken başımı iki yana salladım.

 

"Buna izin vermem!"

 

Taehyung'u kendine çektiğim gibi sarıldım. Ne kadar sıkı sarar ve kendimi ona bırakırsam o kadar bana gelecekmiş gibi hissediyordum. Buna olduğundan fazla şaşırdı. Yine de devam ettim konuşmaya.

 

"Sana katılacağım yavru kaplan.. ne kadar hayır dersen de buradan en çok kaçıp gitmeni ben isterim!"

 

"Bunu neden yapar ki bir insan!"

 

"Çünkü, seninle her anlamda birlikte olmak istiyorum!"

 

Evet. Burası ikimizin de kayışları kopardığını fark ettiğimiz yerdi..

Loading...
0%