Yeni Üyelik
16.
Bölüm

16. Bölüm

@mylavanta_5

Merhabalar. Bomba gibi bir bölümle geldim. Bölümler gecikmesin diye elimden geleni yapıyorum. Umarım sizde beğeniyorsunuzdur. Destek olmanız ve benimle düşüncelerinizi paylaşmanız beni çok mutlu ediyor.

keyifli okumalar.

sametin hastaneden çıkmasının üzerinden neredeyse 1 hafta geçmişti. Bu süre zarfında derya her boş anında Sametle ilgilenmiş onun iyi olması için elinden geleni yapmıştı.

Beyza o günden sonra Kayra ile hiç karşılaşmamıştı. Bir yandan onu tekrar görmek isterken bir yandan da ondan uzak olmak istiyordu.

Ceylan da Timur ile çok fazla görüşememişti bu sürede. Abisi ile ilgilenmiş durmuştu. Zaten yaz tatilindelerdi. Sonuçlar çıkacaktı ve istediği puanı alırsa atanıp burdan gidecekti. Ama o zaman Timur ile nasıl olurdu bilmiyordu.

Birden aklına bu soru takılmıştı. Ceylan iş için başka yere atanırsa Timur ne olacaktı? Ceylan üniversitede veterinerlik bölümü okumuştu ama mesleğini yapmıyordu. KPSS'ye hazırlanmış istediği puan gelmeyince 2 sene daha beklemişti. Bu sene de olmazsa tamamen bırakacaktı.

"Off kızlar yaa ben çok sıkılıyorum. Bir şeyler mi yapsak aceba " diye fikir sundu derya.

Beyza; " ne yapıcaz akıllı kardeşim " diye sordu. Derya biraz düşündükten sonra

"Aceba kampa mı gitsek? " diye sordu. Ceylanla beyza birbirine bakarken deryanın gözleri ışıldıyordu.

"Bence harika bir fikir. Hatta yaz kampına gidelim. Orda birsürü etkinlik yapılıyor, aktiviteler oluyor inanılmaz. Bence kesin gitmeliyiz hatta yanımıza Sametle Timur abiyi de alalım. "

Kızların da aklına yatmıştı bu fikir. Hepside yerinden kalktı ve erkeklere danışmak için yola çıktılar.

*****

"Valla bana uyar " dedi Timur. Samet kuşkuyla baktı kızlara önce. "Bilmiyorum ben ya. Ne kadar kalırız ki hem nerde kalıcaz? "

Derya hemen lafa atıldı. "Aşkım bak çadırlarımızı götürüp oraya kurucaz. Zaten orda başka kalanlar da olacak sadece biz değil. Bir hafta belki de üç gün kalır geliriz "

Samet tüm bu söylenenlerden sadece tek bir lafa takılmıştı.

"Aşkım mı? "

Ceylan göz devirdi ve konuştu; "kız o kadar şey söyledi buna mı takıldın yani? Ayrıca gideceksek gidelim daha çanta hazırlıycaz. " en sonunda samet de onay verdi. Herkes eşyalarını toplamak için evlere dağıldı. 1 saatin sonunda hepsi bir yerde toplandı ve kampa doğru yola çıktı.

*****

"Ayy çok sıcak. Timur suyu uzatır mısın? "

Timur ön taraftan bir şişe suyu bana doğru uzattı. Kızlarla biz arkaya oturmuştuk, abimle Timur da öne oturmuştu. Hava o kadar sıcaktı ki klima bile fayda etmiyordu.

"Samet ne kadar yolumuz kaldı? " diye sordu derya. Abim telefona bakıp cevap verdi.

"Merak etmeyin 10 dakikalık yol kalmış "

Arkamıza yaslanıp beklemeye devam ettik. Hava gerçekten çok sıcaktı. 10 dakikanın ardından kampa geldik. Kamp görevlisi ile konuşup boş bir yere çadırlarımızı kurduk.

Olası durumlara karşı değerli eşyalarımızı yanımıza almamızı tembih ettiler.

Çadırı kurarken çok zorlanmıştık. Derya kaç kez çadır çubuğunu oramıza buramıza saplarken beyza da kaç kez başımıza yıktı. Abim de çadır kurmaktan pek anlamayınca haliyle iş Timur'a kaldı.

Ben kendim yaparım siz burayı keşfedin akşama ne yiyeceğiz diye bizi başından defederken bizde nerden yiyecek buluruz ona baktık.

Tabi burası her sene kullanıldığı için yürüme mesafesinde bakkal çakkal herşey vardı. Kamp çok kalabalık değildi bu sefer toplasan 10 kabile anca vardı. Bir kabilede 4,5 kişi olduğunu varsayarsak gayet iyiydi.

Daha sonra timuru da alıp ateş yakmak için çalı çilpi toplamaya ormana indik. Görevli çok uzaklaşmamamızı ormanda vahşi hayvanların olabileceğini söyledi.

Sen ne diyorsun aslanım bizim yanımızdakiler hayvan zaten. Neyse şaka bir yana hepimiz ormana indik.

Derya abimle baş başa kalmak için beyzayı yanından gönderip bizden ayrılmıştı. Tabi beyza da bizim yalnız kalmamızı istemiş o da başka bir yere gitmişti. Ne kadar tek başına kaybolursun gitme desek de bizi dinlememişti.

"Timur? "

"Efendim güzelim"

"Sana bir şey sorucam "

"Buyur aşkım dinliyorum. "

"Şimdi ben atanırda başka yere gidersem... " dememe kalmadı Timur lafımı yarıda kesti.

"Olmayacak öyle bir şey ceylan. Düşünme bile" ellerimizi ayırdım ve olduğum yerde kaldım.

"Ne demek olmayacak yaa? Ben atanırsam istediğim yere gidemeyecek miyim? "

"Hayır ceylan "

"Ama neden? Bu zamana kadar ne kadar çalıştım ben haberin var mı senin? "

"Ceylan bak güzelim beni yanlış anlamanı istemem. Mesleğini yine yap ama uzak bir yerde değil. Burda zaten birsürü klinik var. Burda bir yere gir. Ama uzağa gitme, benden uzak olma "

"Ne olur senden uzakta olursam? "

"Ceylan dediğim gibi bu saçma düşünceyi aklından geçirme bile. "

"Ayrılır mısın benden? "

Gözlerimin içine öylece baktı. Ne evet dedi nede hayır. Ama ben anlamıştım. Bu sessizlik hayra alamet değildi.

"İnanamıyorum sana " arkamı döndüm ve geldiğimiz yoldan geri döndüm.

"Ceylan saçmalama ben daha cevap vermedim bile "

"Ben cevabımı aldım. "

"Ceylan. ya bi bekle "

*****

Beyza çalı toplaya toplaya ilerliyordu. Hava henüz kararmamıştı ama kararmasına az bir zaman kalmıştı. Yavaş yavaş hayvan sesleri geliyordu. Geldiği yeri unutmamak için arkasını döndü.

Onların sevgilisi vardı, yalnız kalmak isterlerdi ama beyzanın kimsesi yoktu. O, kimsenin yanında duramaz kimseyi kırmak üzmek istemezdi.

Ağaçların arkasından bir çıtırtı duydu. Korkuyla o tarafa döndü. Görünürlerde bir şey yoktu. Biraz daha ilerledi, aynı çıtırtı bir daha duyuldu kulaklarına. Beyza bu sefer daha çok korkmuştu.

Bir hayvan olduğunu düşünerek hızlı hızlı yürümeye başladı. Arkasına bakarak yürürken sert bir şeye çarparak bir iki adım geriledi. Önünde dönüp baktığında çarptığı şey bir insandı ve tabikide bu insanın adı da kayraydı.

"Kayra? " ismi sorar gibi çıktı dudaklarından. Kayra da beyzayı gördüğüne şaşırmış olmalı ki

"Beyza? " diye sordu.

"Senin ne işin var burda "

"Kamp için geldik arkadaşlarla ya sen? "

"Bizde kamp için geldik " deyip saçlarını kulağının arkasına sıkıştırdı.

"Hava kararmak üzere. Beraber gidelim mi kamp alanına " diye bir fikir sundu Kayra.

Beyza da başını sallayıp onayladı. Elindeki çalılar ile yürürken birden boşluğa bastığını ve ayağını burktuğunu hissetti. Dudaklarından acı bir çığlık koptu ve elindekiler yeri boyladı.

"Ağğhhh " Kayra hemen soluna dönüp Beyza'ya baktı. Sol ayak bileğini tutmuş yandaki ağaçtan destek alarak acı içinde kıvranıyordu.

"İyi misin? Ne oldu? "

"Galiba ayağımı burktum. Çok acıyo"

"Tamam sakin ol. Kamp alanına az kaldı zaten gel ben seni götürürüm. "

Kayra beyzayı tek hamlede kucağına aldı. Beyza mahçup ve biraz da üzgünce baka kaldı.

"Ben idare ederdim. Seni de yoruyorum böyle "

"Saçmalama lütfen. Ben olmasam o kadar yolu bu ayakla gelemezdin. Ayrıca kamp alanından uzaklaşmışsın baya. Neden tek başına geldin? "

Beyza huzursuzca kıpırdandı.

"Kardeşimin ve arkadaşımın sevgilisi var. Onlar beraber gezmek ister diye düşündüm. Onlara yük olmaktansa tek gezerim daha iyi. Zaten beyza kim ki? Kimsesi yok beyzanın. Bir seveni bile yok" diye homurdandı.

Kayranın hoşuna gitmiş olacak ki bu durum keyifle gülümsedi.

"Demek senin sevgilin yok diye dışladılar seni? "

"Evet"

"Merak etme. Kimse yoksa bile yanında ben varım"

Beyza bu sözler üzerine kayraya döndü. Birden kalbi hızlı atmaya başlamış, miğdesinde kelebekler uçmaya çalışıyordu. Beyza adeta büyülenmişti.

"T- teşekkür ederim"

Kekelediği için, içinden kendine söverken yüzünün de kızardığına emindi. Kayra kamp çadırlarının olduğu yeri öğrenmiş, beyzayı oraya götürmüştü.

Derya, ceylan, Timur ve samet, beyza nerde diye düşünüp telefonla aramaya çalışıyorlardı ama telefonuna ulaşılmıyordu.

Ceylan kayranın kucağındaki beyzayı görür görmez " aa beyza işte geliyor " diyerek eliyle o tarafı gösterdi.

Derya önce beyzayı ardından da kayrayı görüp üzerilerine doğru yürümeye başladı. Kayra beyzayı yere indirip belinden tutarak yanına sabitlemişti ki deryadan sert bir tokat yüzüne iniverdi.

Herkes şok olmuş şekilde deryaya bakarken beyza panikle çıkıştı.

"Derya naptın sen? "

"Kes sesini! Ne işin var senin bu sapıkla? "

"Derya! Sapık falan değil o sakın ol önce anlatıcam"

"Ne anlatacaksın ya? Sen demedin mi bu adam beni sokak arasında öptü diye "

Sametle Timur şok olmuş gibi önce birbirine ardından beyzanın vereceği cevaba odaklandılar.

"Evet dedim doğru. Ama olay tamamen yanlış anlamadan ibaret "

"Kes ya! Hâlâ yanlış anlaşılma diyor" ceylan deryanın koluna dokundu

"Derya, bir sakın ol. Dinleyelim olay neymiş"

Beyza sakince az önce olanları anlattı.

"Ya bakın ben ormanda yürürken çıtırtılar duydum, hayvan sandım korktum kaçarken Kayra ya çarptım. O da arkadaşları ile kampa gelmiş, sonra beraber gidelim deyince yürümeye başladık ben o sıra ayağımı burktum. Kayra da sağolsun beni buraya kadar taşıdı. "

Ceylan minnetle gülümserken derya hâlâ sinirliydi. Kayra hâlâ sesini çıkarmamış sadece ona söz hakkının gelmesini bekliyordu. O sırada arkadan bir ses duyuldu.

"Kayra bir sorun mu var? "

Herkes arka tarafa odaklandı. Arkada iki erkek iki kız grup vardı. Bunlar kayranın kampa geldiği arkadaşlarıydı. Kayra ile beraber üç erkek iki kız oluyorlardı.

Ceylan karşısındaki kıza uzun uzun baktı.

"Naz? "

Şaşkınca dudaklarından nazın ismi döküldü. Naz kızıl saçlarını balık sırtı örmüş altına beyaz, sıfır kollu bir krop giymiş, birde asker yeşili bir şort ile karşısında dikiliyordu.

" ben bu kampa gelirken sıkılırım diyordum, burası baya eğlenceli olacak anlaşılan "

Herkes öylece birbirine baka kaldı. Eğlence parkında iki grup arasında kıyasıya bir rekabet, çetin bir savaş olacaktı anlaşılan.

​​​​​​*****

Canım okurlarım bölümü nasıl buldunuz?

bir sonraki bölümde neler olur sizce bir tahmini olan var mı?

düşüncelerinizi paylaşmayı ve oy vermeyi unutmayın sizleri çok seviyorum. Hoşçakalın 🤗

Loading...
0%