ÇETE (2.B)

Hepimiz toplantı salonuna gelmiş oturmuştuk sağ tarafta üç,siyah ve dokuz sol tarafta ise pelin ve saka,önümde ise çete ile ilgili dosya açıktı adamların fotoğraflarını masa'nın tam ortasına koydum,saka fotoğraflardan birini eline aldı kafasını kaldırıp bana baktı "bu çete lideri değil mi?"
"evet çetenin lideri victor,diğer fotoğraflardaki adamları" dedim sandalyemi çekip oturdum dirseklerimi masaya yerleştirip kendimi dikleştirdim.

"bunlar kaçak silah ticareti,kara para aklama ve-"
"ve çocuk istismarı" diye cümlemi tamamladı üç,ardından devam ettim "çocukların üzerinden şantaj" siyah,saka'nın elindeki fotoğrafı'da alarak bakmaya başladı fotoğraflara,baktıktan sonra geri bıraktı "yani sen aralarına girdiğinde çocuklarla karşılaşabilirsin" dudaklarımı bir birine bastırdım "maalesef keşke olmasa"
"keşke" diye mırıldandı dokuz.

"bu mekanlar basıldı mı? yoksa-" pelin'in sözünü keserek üç,"hepsine baskın verildi pelin" dedi sesi ve tavırları git gide soğuyuyordu "tamam sorumu cevapladığın teşekkür ederim s-"
"kod adım üç!" diye yükseldi "ne oldu yanlış bir şey mi dedim üç?" başımı çevirip pelin'e baktım "kod adı yerine adını söylemeye kalktın biz burda ve görevlerde kod adlarımızı kullanırız pelin"
"özür dilerim üç bilmiyordum" bu seferde üç'e baktım "bir daha olmasın yeter" dedi.

Ayağa kalkmamla hepsi ayağa kalktı "toplantı bitmiştir" dedim ardından gülümsedim "hadi evlere benimle kalanları benim araba'ya alayım" saka ve dokuz benim peşimden gelerek siyah jip arabama bindik,siyah ve üç ise diğer siyah jip'e bindiler.

&&&

Eve vardığımızda hepimiz yıkanmak,üstümüzü başımızı değiştirmek için odalarımıza çekilmiştik,banyodan çıkıp üstüme siyah kısa kollu altıma gri eşofman altı giymiştim,saçlarımı havlu ile nemini alıp toka yardımıyla bağlayıp aşağıya bizimkilerin yanına indim

Saka'da benim gibi üstüne beyaz kısa kollu altına gri eşofman altı giymişti,saka'nın yanına ilerliyip yanına oturdum,dokuz'un altında siyah eşofman altı vardı üstünde ise siyah atlet vardı

"film izleyelim mi? ne dersin dokuz?" dedim "dokuz!" duymadığı için sesi azıcık yükselttim sonunda başını telefondan kaldırıp yüzümüze baktı "efendim?"
"film izleyelim mi?" dedi saka söylediğimi tekrar etti "olur izleyelim" film bakmaya başlamıştık,güzel bir film bulmuştum üçümüzün'de sevdiği türden'di filmi seçip başlattım "sen kiminle yazışıyorsun dokuz?" dedim,kumandayı alıp filmi durdum.

"eski istihbaratçı olan yağız var ya onunla yazışıyordum"
"yağız alaca?" kaşlarım şaşkınlık ile kalırdım,yağız bize ilk eğitim veren'di "evet onunla,evli ve iki çocuğu varmış"
"Aaa...ebru'dan sonra tekrardan mı çocuğu olmuş?" dedi saka meraklı bir şekilde "evet,beren adında bir kadınla evliymiş" gülümsedim,beren'ni tanıyordum üniversitede görmüştüm tabii ben oraya sadece orda tanıdığım birisi hocalık yapıyor diye gitmiştim orda tanışmıştık "beren ile tanışıyorum,fotoğraf falan var mı?"

Dokuz başını hafifçe sallayıp telefonu bize çevirdi iki tane çocuk vardı biri ebru'ydu on altı,on yedi yaşında bir genç kız olmuştu,ebru'nun yanında ise kardeşi vardı "ebru çok büyümüş en son gördüğümde on yaşındaydı" dokuz telefonunu kapatarak arkasına yaslandı "aynen öyle baya büyümüş,görev bitince bir görmeye gidelim hep beraber" saka gülümseyerek "iyi fikir he!" diye atıldık dokuz'la,kumandayı elime alıp durduğum filmi başlattım,arkamıza yaslanıp izlemeye başladık,tabii dokuz kalkıp mutfaktan abur cubur getirmişti bir sürü...

Kim toplayacak tı burayı;Tabiki de ben!

&&&

SİYAH&ÜÇ'ÜN EVİ
İkimizde duş alıp koltuğa atmıştık kendimizi,üç daha yeni eve gelmemize rağmen rağmen kalkıp playStation'ı kurdu kollardan birini bana verdi ben elimi dahi kıpırtıtmadım üç'te benim yanıma koydu.

"oğlum bir bıraksanda uyusak"
"umarım bir gün uyursun canım" gözlerimi devirdim,bu adam benim sonum olacak "tamam ama biliyorsun ki ben uykumu tam alamayınca sinirli oluyorum" başını çevirip bana baktı sonunda "çekerim sıkıntı yok,kaç senedir çekiyorum zaten" evet haklıydı tanıştığımız günden beri çekiyordu,çekiyorlardı "iyi tamam o zaman oynayalım"

Futbol oyunu açmıştı ikimizde takımlarımızı seçtik,işin şöyle bir yanı vardı o Fenerbahçe'yi ben Beşiktaş'ı seçmiştim bu nasıl denk gelmişti bilmiyordum.

"sen beşiktaşlı mıydın?" gülerek "evet oğlum yeni mi öğrendin bunu?" üç'te güldü "evet,sadece on beşiktaşlı diye biliyordum" dedi "iyi o zaman öğrenmiş oldun" dedim,takımların ardından oyuncuları seçtik "oğlum benim oyuncular baya yanlış dizilmiş" üç ekrana 'bu nasıl takım' dermişçisine bakıyordu "e,o zaman düzelt,hem benimde düzeltmem lazım" dedim.

Düzeltme panelini açıp düzeltmeye başladık en az on en fazla on beş dakikanın ardından düzeltmeyi bitirdik "hadi düzeltmen bittiyse başlayalım" dedim,onaylamak için tuşa bastı ve oyun başladı.

Daha oyunun ilk dakikasından gol yemiştim,eh pek şaşırtıcı değildi ben çok fazla PlayStation ile oynayan biri değildim en fazla on,üç ve dokuz oynardı.

Oyun sona ermişti tabiki de 5-2 ben kaybetmişim,üç gülmekten yere yatmıştı ama gerçekten yere yatmış gülüyordu "benim oynamayı beceremediğimi bildiğin için oynamak istedin değil mi lan?" dedim ve hâlâ gülüyordu ama en azından gülüşü azda olsa durmuştu yattığı yerden doğruldu "evet ne kadar konsol oyunlarında becereksiz olduğunu göstermek istedim tekrardan" dedi,elime yastıklar'dan birini alıp üç'ün yüzüne attım.

"yavaş oğlum canım acıdı!" derken burnunu ovuşturdu "oyunculuğun iyiymiş he!" dedim bu seferde o benim yüzüme attı "lan hadi kalk uyuyalım kapat televizyonu,etrafıda topla" dedim odama doğru yürürken eminim ki üç bana sövüyordur her şeyi ona bıraktığım için,napayım ben buyum

&&&

Hepimiz toplanmış bir şekilde siyah'ın kardeşinin yanına onu görmeye gidiyorduk ardından ise ben adamların mekanına bizimkiler ise güvenli eve gideceklerdi.

"victor'un bazı adamları türk,onlara dikkat etmen lazım,onlar seni anlarlarsa anında infaz ederler yada daha başka şeylerde yapabilirler" diye beni uyarıda bulundu saka,arabayı o kullanıyordu,hepimize göre daha iyiydi "ederim,ilk kez olmuyor biliyorsun" diyerek onu sakinleştirmek istercesine "biliyoruz herhalde yinede dikkatli ol" bu kez'de dokuz beni uyardı,"off! biriniz daha 'dikkatli ol' derse dediğinizin tersini yapacağım nasıl?" dedim,dikiz aynasından bana bakan siyah'la karşılaştım "yap yap bizimde güvenli evde canımızdan can gitsin değil mi?"

"gitmez gitmez,buna izin vermem" dedim karşılık olarak siyah rahatlamış bir şekilde arkasına yaslandı "hadi geldik" dedi saka,siyah daha saka'nın cümlesi bitmeden arabadan indi tabii bizde peşinden ilerledik.

Önümüzde burada görevli olan bir adam çıktı,nereye gitsek önümüze biri atlıyor
Bir gün yanlışlıkla birini vuracağım hadi hayırlısı

Merkezin bahçesine çıkmıştık,merkezin bahçesi büyük ve genişti koltuklar,sandalyeler,masalar vardı,tavla,satranç,kutu oyunları gibi oyunlarda vardı oynayabilmeleri için.

Siyah kardeşine doğru yürüyordu bizde peşinden "MİNE!" diye seslendi mine başını okuduğu çizgi roman'dan kaldırdı abisini görünce oturduğu yerden kalkıp abisinin boynuna atladı "abim nasılsın?" kardeşini kucağından indirince "iyim ağabey sen" gözlerini üzerimizde gezdirdi "yani siz?" dedi

"iyiyiz abim" dedi hep beraber koltuklara karşılıklı bir şekilde oturduk mine ise abisinin bacağına oturmuştu üç'ün yanında pelin vardı,pelin üç'ün bakışları yüzünden rahatsız olmuştu belli ki "pelin sen bu tarafa gel istersen" dedim pelin benim olduğum tarafa gelip oturdu

"bu kim ağabey?" dedi önce pelin'e baktı sonra abisine baktı ,konuyu saka ele aldı "bizden,ekibe bu aylık geldi" diye açıkladı tabii ekibe giremezdi,mine kafasına sanki bir şey dank etmiş gibi gözleri büyüdü "siz görev mi gideceksiniz" diye sordu abisinin bacağından kalkıp hepimizin gözlerini hepimizin üzerinde gezdirdi ve gözleri benim üzerimde durdu "siz görev mi gideceksiniz?" diye tekrardan sordu

"evet görev gideceğiz canım" dedim mine abisine döndü "dikkat et" dedi sadece siyah ise sadece gülümsedi mine'nin ise kaşlarını çatılmıştı "Ağabey!" diye çıkıştı siyah ise ağızını açmadı "canım yani abin istihbaratçı'ya tehlikeli yerlere girebilir,yaralanabilir öle-" lafını daha bitirmeden saka'yla beraber pelin'nin ağızını kapattık,saka pelin'nin kulağına eğilip "lafını devamını sakın getirme pelin" diye fısıldadı.

Artık dayanamadığım için araya girdim "yeter pelin, siyah mine'nin abisi,abisi için korkabilir çok normal" dedim gerçekten artık sabırım'ın sonuna gelmiştim,pelin şimdiden böyle ise görevdeyken neler olurdu kim bilir?,dokuz bir anda ayaklandı "biz çıkıp arabada bekleyelim siyah kardeşiyle baş başa kalsın" dedi hepimiz ayaklanıp psikolojik destek merkezinden çıkıp arabadaki yerlerimize geçtik tabii ben önce üstüme başımı değiştirdim,rozetimi,cüzdanımı bizimkilere emanet ettim yanımda sadece SAR9 SP olan silahım vardı,birde yanıma ikinci olarak YAVUZ 14/MC P35 aldım

&&&

Victor'un mekanına kapısının önündeydim kapıyı çalarak içeriye girdim ve masanın önünde durdum ve rusça "Здравствуйте, господин Виктор. (Merhaba Bay Victor)" dedim

Victor'da karşılık olarak "привет, почему ты пришел (merhaba neden geldin)" diye sordu ve masanın yanında karşılıklı olan koltuklardan birine oturdum "Ты искал помощи, поэтому я пришел (Yardımcı arıyormuşsunuz,o yüzden geldim)" diye açıkladım başını hafifçe sallayıp arkasına yaslandı bir elinde kalem vardı onunla masaya çok ses olmayacak şekilde vuruyordu ama yinede sinirim ne kadar bozulmuş olsada sakin kalmaya çalıştım.

"Да, я звоню, ты говоришь только по-русски? Как вас зовут? (Evet, arıyorum, sadece Rusça mı konuşuyorsunuz? Adın ne?)" diye sordu derin nefes alıp verdim.

"Помимо русского, я говорю на французском, английском и турецком языках, меня зовут Ангел. (Rusçanın yanı sıra Fransızca, İngilizce ve Türkçe de biliyorum, adım Angel.)" diye cevapladım onu hangi dilde konuşmamı isterse o dilde konuşacaktım ne derse onu yapacaktım.

"Говори по-турецки, я знаю турецкий (Türkçe konuş, Türkçe biliyorum)" dedi en azından sevmediğim bir dilde konuşmak zorunda değildim,ardından anahtarla açtığı çekmeceye eğilip bir şeyler aldı eline,çekmeceyi kapatım doğruldu ve bana telefon ve araba anahtarını önüme koydu.

"al bunlar senin yardımcım" dedi

Kabul etmişti,bilmeden tanımadığı halde beni yardımcısı olarak almıştı
ona göre hain olan birini,bana göre ise hain değil,Türkiye Cumhurbaşkanlığına bağlı Mit Ajan'ıydım.

//////////////////////////////////////////////////

Yorum yazmayı unutmayın :))