Yeni Üyelik
5.
Bölüm

ˊ˗DUYGUSAL AÇILIŞˊ˗

@ncletprk

"Ellerine sağlık anne" diyerek masadan kalkmıştı Mete. Ailesinin Nehir ile ilgili sohbeti onun çok sinirini bozuyordu.

Arkasına bakmadan dış kapıya yönelmişti.Eğer, arkasına baksaydı ailesinin onu sinirli görecekti ve sayısız sorgu fırtınası dönecekti.Ya da Mete öyle düşünmek istedi.Çantasını alıp kapıdan çıktı.

Okul yolu boyunca durgun bir yüz ifadesi ile yürüyordu. O da ailesini düşünüyordu.Bir kere olsun onun hakkında endişelenmelerini istiyordu.Fakat düşünmeyeceklerini adı kadar emindi.Asla öyle olmuyordu,olmayacaktı.

Küçüklüğünden beri her zaman el üstünde tutulan Nehir'di.Nehir ile her zaman gurur duyulur,her zaman endişelenilirdi.Bu durum Mete'yi derinden etkiliyordu.

Ailesine göre; Mete'nin tek becerisi basketboldu.O yüzden çok abartılacak bir tarafı olmadığını savunurlardı.Durum böyle olunca,Mete'nin çok canı yanıyordu.

Çekip gitmesinin sebebide buydu.Ailesi tekrar Nehir'i tembihliyorlardı. Hâlbuki ikisini de yeni bir okul yılı bekliyordu.Ama tek düşünülen yine Nehir'di...

Mete, elleri cebinde bir şekilde yürümeye devam etti.Etraftaki sis,sanki onun içinin bir temsili gibiydi;hissiz ve soğuk. Yukarıda ki Güneş ise sadece onun için bir teselliydi.

Dalgın bir şekilde yürürken,sokağın sonunda bir aile gözüne çarptı.Ailede küçük çocuk mızmızlanarak derdini anlatmaya çalışıyor fakat ailesi onu çok takmıyor gibiydi.Mete adımlarını hızlandırdı.Neler olduğunu merak ediyordu.

"Anne,okula tek ben gidecektim.Neden siz de geliyorsunuz ki?"dedi çocuk.

Kollarını önünde birleştirmiş bir şekilde annesinin merdivenlerden inmesini bekliyordu.Sinirli ve büyük adam gibi gözükmeye çalışıyordu fakat al yanakları buna izin vermiyordu.

"Hayır oğlum olmaz dedim ya. Sabahın köründe nasıl yalnız başına gönderelim seni.Başına bir iş gelir falan..Yok yok,Allah korusun."dedi annesi.Sırtında çocuğun çantası vardı.Bir yandan olumsuz anlamda kafa sallayarak aşağı indi.

Çocuk tekrar mızmızlanırken babası da kapıdan çıktı.Elinde araba anahtarıyla merdivenlerden aşağıya indi. "Evet!Okulun ilk gününe hazır mıyız bakalım?"Diğer eliyle çocuğun saçlarını okşamıştı babası.

Aile,çocuğun itiraz etmesine rağmen arabaya binip gözden kayboldular.Geride bir tek Mete kalmıştı.Onları uzaktan izlemişti.İster istemez de duygulanmıştı.Çocuk ailesinin verdiği değerin kıymetini bilmeliydi, diye düşündü Mete.Tıpkı kardeşi Nehir 'e benzetti.

Nehir'de ailesinin onu,böyle düşünmelerine sevinmesi gerekirken; O ise küçük çocuklar gibi mızmızlanıyordu.Elleri cebinde ve gözleri dolu bir şekilde yürümeye devam etti.

Okula yaklaşmıştı bile.Olduğu yerde durdu ve temiz havayı içine çekti.Sis,gözle görülmeyecek şekilde ortadan kaybolmuştu.Mete'de yüzüne sahte bir gülümseme kondurdu.Şu an kimseye kendini anlatmakla uğraşamazdı.

Okula girmeden önce,gününü biraz da olsun güzelleştirecek olan Dost'u gördü.Dost,onun en yakın arkadaşlarından biriydi.

Tanışma hikayeleri çok tatlıdır aslında.Mete'nin okuldaki ilk yılıydı ve ilk günden morali çok bozuktu.Gözleri yaşlı bir şekilde taşların üzerinde otururken, karşıdan kabarık beyaz tüyleri olan minik bir yavru onun yanına geliyordu.Tüylerinin arasında gri renkler vardı ve gözleri ışıl ışıl parlıyordu.Mete'nin yanına gelmişti ve sevmesi için bacaklarının arasında dolaşıyordu.

Böylelikle ilk kez Dost ile tanışmıştı Mete. O gün orada Mete'nin düşüncelerinden uzaklaşmasını sağlamıştı,o yavru köpek. Tanımadığı bir insana böyle sevecen yaklaşması üzerine adını Dost koymuştu.

Sonrasında ise Dost her gün onu karşılıyordu.Her sabah selamlaşırlar ve her okul çıkışı da vedalaşırlardı.Aralarındaki bağı zaman güçlendirmişti.

Dost'u gördüğü gibi Mete, Mete'yi gördüğü gibi Dost hızla birbirlerine yaklaştılar.Mete,elini köpeğin tüylerinde gezdiyordu.Dost'un mutluluğu da zaten gözlerinden anlaşılıyordu.

"Dost,oğlum!Ne kadar büyümüşsün sen." diye sevdi Mete.Evet,geçen yıllara göre Dost'un biraz daha büyüdüğü anlaşılıyordu. İkili selamlaşırken tanıdık bir ses araya girdi:

"Vay,kardeşim! Dost'una kavuşmuşsun,bakıyorum da."

Mete,başını kaldırdığında Emre ile karşılaştı.

Emre uzun boylu ve gayet fit bir vücuda sahipti.Koyu ve hacimli saçları karizmasını artırıyordu.Koyu kahve gözlerine gözlükleri eşlik ediyordu.Gözlükleri onu, hem zeki hemde çekiçi gösteriyordu.

Mete'nin bu okulda ilk sıra arkadaşı Emre'ydi.Emre'nin şakaları ile Mete'nin neşesi hiç eksilmezdi.Derslerde de Mete'ye yardımcı olurdu.Basketbolda da takım arkadaşlarıydı.Takım ruhunu en iyi hissettiren kişilerden biriydi.Çok iyi bir arkadaştı,Emre.

Dost'u yeterince sevdiği için Emre'ye selamlaşmak için elini havaya kaldırdı.Emre'de aynı şekilde elini kaldırdı ve tatmin edici bir ses sonunda sarıldılar.

"Emre,nerelerdesin sen,abi? Haber alamıyor olduk senden ya." dedi Mete. Ardından tekrar tanıdık bir ses Mete'nin sorusunu havada bırakmadı:

"Hiç sorma Mete,yazın babasının yanında çıraklık yaptığından çok yoğun oluyormuş beyefendi."

Bu ses Anıl'a aitti.Mete arkasını dödüğünde onlara yaklaşan Anıl'ı gördü.Oldukça mutlu bir şekilde yaklaşıyordu.

Anıl'ın kumral ve dalgalı bir saçı vardı.Gözleri'nin açık yeşili onu ön plana atıyordu.Boyu uzundu,fit bir vücudu vardı.Boş zamanlarında spor yapardı ve derslerini aksatmazdı. Sakin ama bir o kadar da eğlenceli bir tarafı vardı.Sevdiklerine karşı fedakardı.

Hayvanseverdi.Fındık adında da kedisi vardı.Mete ve Emre'nin basketbol maçlarını kaçırmayan,en ön sıradan desteğini esirgemeyen biriydi.Sorunlarını konuşarak çözen birisidir Anıl.Anıl da,Emre gibi çok iyi bir dosttur.

Anıl'ın dediğine Mete gülmüştü.Anıl ile de aynı selamlaşmayı ve sarılmayı yaptıktan sonra Emre'ye döndü.

"Gerçekten,baban seni tekrar yanında mı götürdü?"dedi ve güldü Mete.

"Of oğlum hiç sormayın ya.Salmıyor adam.Tamircisin sen,ne gibi bir yardımım olabilir."dedi sitem ederek Emre.

Bunu dedikten sonra üçü yan yana okula girdiler.Konuşmaya da devam ediyorlardı.

"Şimdi ne yorulmuşsundur sen değil mi?" dedi Anıl. Sesinde alay edercesine bir ton vardı.

"Yalan yok yoruluyordum kanka.Evden eve koşturduk o kadar tamirciliği yargılamayalım şimdi."Bunu derken kendinden emin bir şekilde konuştu Emre.

Emre'nin bu kadar kendi içinde çelişmesi,ikisini de güldürmüştü.Sohbet ederek merdivenleri çıkmaya başladılar.

Dostlukları geçen senelere dayanıyordu.Emre ve Mete sıra arkadaşı olduğundan zaten arkadaşlardı.Anıl,o zamanlar da babasının emekliliğinin sonucunda oraya taşınmıştı. Kayıt olduktan sonra da onların sınıfa yerleştirilmişti.Böylelikle tanıştılar ve arkadaş olmuşlardı.

Sınıfa girdiler. Taş kağıt makas sonucu; orta sıra beşinci sıraya Mete,dördüncü sıraya da Emre ve Anıl oturacaktı.Daha vakit olduğundan kafeteryaya inmeye karar verdiler.Kafeterya da bir köşede ki masaya oturup konuşmaya başladılar.

Böylelikle Mete içinde yeni bir dönem başlamıştı.

Loading...
0%