@ncletprk
|
Nehir, okul yolunda ağır adımlarla ilerlerken, sabahki aile kahvaltısında yaşananları zihninden çıkaramıyordu.Kafasının içinde sürekli tekrarlanan babasının ve annesinin sözleri, onu baskı altına alıyordu: “Bu yıl çok çalışmalısın. Hedeflerine ulaşmak kolay değil.” Ama hangi hedefler? Nehir’in hedefleri miydi, yoksa onların istedikleri mi? Bir an için durdu, derin bir nefes aldı.Soguk havanın tenine işlemesine izin verdi.Bir kere bile olsa zihninin ona oynadığı oyunları unutmak istedi.Fakat düşünmemek elinde değildi. Kendi hayatı üzerinde hiç bu kadar kontrolsüz hissetmemişti.Neyse ki yol boyunca ona eşlıik eden müzik vardı.Her zaman okula giderken ve eve dönerken müzik dinlerdi. Aslında bu sadece okul-ev arasında olan bir şey değildi.Nehir olabildiğince her boş vaktinde müzik dinlerdi. Nehir'in müzik ile olan bağını anaokulu öğretmeni fark etmişti. Öğretmeni müzik etkinlikleri yaparken sürekli olarak Nehir katılır,çok eğlendiği gözlerinden anlaşılırdı.Öğretmenleri notaları anlatırken ilk ve tek katılan kişi de Nehir oluyordu.Biraz da ileri gidersek; Ortaokulu zamanlarında müzik öğretmenleri tarafından yapılan müzik yarışmalarında başarılı oluyordu.Öğretmenleri ailesiyle konuştuğunda ailesi bunun sadece Nehir için bir hobi olduğunu,onun başka hedefleri olması gerektiğinden bahsediyorlardı. Sonuç olarak Nehir'in bu denli içinde çıkmaza çıkması ve kontrolsüz hissetmesi küçüklüğünden beri devam ediyordu. Okula yaklaşmaya başlayınca öğrencilerin çokluğu da artmaya başlamıştı.Yeni eski bir sürü öğrenci kendi oluşturdukları ortamlarda sohbet ederek okulun kapısından içeri giriyordu.Nehir de okula yaklaşınca adımlarını yavaşlattı.Okula tam girerken omzunda bir el hissetti. İrkilerek arkasını döndüğünde geçen senelerden arkadaşı olan Ece'yi gördü.Gördüğü gibi sarıldı ve kulaklığını çıkardı. Ece açık sarı saçlara sahipti.Bu sabah saçını iki yandan örüp gelmişti.Yüzüne hafiften dökülen kakülü ile yanakları belirginleşmişti.Ela gözleri ile çok doğal bir güzelliği vardı.Nehir için her zaman onu eğlendiren biri olmuştu. Fakat şu an çok hızlı bir şekilde nefes alıp veriyordu. Öne doğru eğilmişti.Nehir Ece'nin omuzlarından tuttu.Ne olduğunu anlayamamıştı. "Ece ne oldu?İyi misin?" "Of Nehir..sana yetişeceğim diye.. depar attım resmen."dedi Ece.Nefes almak için arada durarak konuşuyordu. Ardından: "Niye bu kadar hızlı yürüyorsun ya?"diye ekledi.Son kelimelerinde sahte bir sinirle söylemişti.Nehir bu kadar tatlı olması karşısında gülerek cevap verdi. "Gerçekten hiç duymadım.Kulaklıkta vardı,onun veriği gazla hızlı yürümüşüm hiç haberim yok"dedi kulaklığını gösterirken. Ece gülümseyerek tekrar sarıldı."Yerim senin o müzik dinlemeni,eşşek."Nehir,gülerek sarılmasına karşılık verdi. "Çok özledim seni Ece." "Bende Nehir."dedi Ece.Sarılmalarının ardından Ece,Nehirin koluna girdi. "Bir daha müziğin sesini çok açma da,tekrar depar atmak zorunda kalmayayım."Nehir kafasını olumlu anlamda salladı, "Kesinlikle,hiç şüphen olmasın." "Hadi geç kalmadan sınıfa çıkalım."dedi Ece. Nehir bir süre de olsa düşüncelerini bir kenara bırakarak gününün güzel geçmesini umdu.Mutlu bir şekilde merdivenleri çıktılar ve sınıfa doğru ilerlediler. |
0% |