Yeni Üyelik
1.
Bölüm

1. Bölüm

@nebahatsarca

~ İNTİKAM ~

1 . BÖLÜM SIZLERLE

KEYİFLİ OKUMALAR

 

16 yıl önce...

27.12.2008

 

11 yaşında'ki deniz abisinin 16. Yaş'ını kutlamak için ailesi ile dağ evlerindeydi . Anne ve babası şehir dışında oldukları için abisi miraç 'ın doğum gününü bugün kutlayacaklardı .

 

Deniz abisinin doğum gününe özel siyah bir elbise giymişti . Uzun , siyah saçları ise omuzlarından dökülüyordu .

 

"Abi ! Abi !" Diye diye evi turladı .

 

Abisi üstüne sade birşeyler giymişti . Beyaz gömlek ve altına normal bir kot seçmişti .

 

Deniz en sonunda abisinin odasını çalmadan girdi .

 

"Efendim deniz " dedi abisi o sırada da saçlarını yapmakla meşguldu.

 

"Nasıl olmuşum " dedi deniz ve etrafında 2 tur attı.

 

Abisi saçlarını yapmayı bitirip etrafında dolanan küçük kızı durdurdu ve saçlarına bir öpücük bıraktı .

 

" çok güzel olmuş benim güzeller güzeli kardeşim ."

 

" sende çok yakışıklı olmuşsun ." Dedi deniz abisini beğeniyle süzerken .

 

Tam o sırada açık kapıdan annesi ve kucağında küçük kardesleri girmişti.

 

" bakıyorum da hazırsınız " dedi annesi .

 

O sırada küçük ayperi elinde diş karıştırıcısıyla sesler çıkartıyordu .

 

"Evet anne bak nasıl olmuşuz " dedi ve abisini dürtükledi , ona etrafında dönmesini ima etmişti deniz .

 

Abiside kardeşini kırmamak için hemen dediğini yapmıştı .

 

Anneleri efsun hemen beğeniyle süzdü çocuklarını . " çok güzel olmuş benim çocuklarım" dedi ve saçlarından öptü ikisininde .

 

Ayperi ise annesinin kucağında debelenmeye başladı .

 

Hemen deniz duruma el attı ve annesinin kucağındaki kardeşini alıp koşturmaya başladı .

 

Annesi hemen panikle bağırdı . "Yavaş deniz düşeceksiniz bir yerlerinize bir şey olacak " dedi.

 

Koşarken annesine bağırdı deniz " bir şey olmaz anne hem ben onun ablasıyım korurum onu " dedi ve aşağıda oturan aile üyelerine baktı .

 

Babası tekli koltukda oturuyor , dedeleriyle bir şey ler konuşuyorlardı. Babaanne ve annenesi birlikte masayı hazırlıyordu .

 

Hemen babasına yanına koştu deniz . " bak baba ayperiyi artık taşıyabiliyorum " dedi ayperide ablasına gülmekle meşguldu .

 

Babası hemen küçük kızını denizden alıp kucakladı . " tamam kızım taşıyorsun ama bir dahakine koşma ikinizede zarar gelebilir . "

 

Deniz babasının üzerine çıktı . Kardeşinin hep ilgi görmesinden şikayetciydi .

 

"Baba ya beni de alsana " dedi .

 

Babası onuda kırmadı . Onuda diğer koluyla kucakladı . Denizde hemen babasının göğüsüne sindi .

 

"Hadi herşey hazır gelin " diye bağırdı anneannesi .

 

Deniz babasından hemen fırlayarak kalktı . Bir süre sonra bütün aile üyeleri masanın yanındaydı. Deniz hemen abisinin yanına kurulmuştu . Abisinin pastasındaki mumları o üflemeyi planlıyordu .

 

Anneleri efsun hemen elindeki pastayla geniş salona giriş yapmıştı . O sırada herkes iyi ki doğdun miraç diye bağırıyorlardı . Denizde ellerini çırpıyordu . Abisi için mutluydu .

 

Annesi hemen pastayı miraç'ın önüne koymuştu.

 

Miraç hemen mumları üfliyecekken deniz dişlerini çıkartarak güldü .

 

"Abi dilek dilemiyecek misin ? " dedi .

 

Abisi hemen hatırlamış olucak ki gözlerini kapatıp dilek dilemeye başladı .

 

Tüm aile üyeleri abisine odaklanmışken deniz bir anda sandalyesinden ayaklanıp pastanın mumlarını üfledi .

Abisi tam o sırada gözlerini açtı . Kaşlarıda çatıktı . "Deniz napıyorsun abicim " dedi .

 

" napabilirim abi mumlara zaafım var ." Dedi ve bütün aile üyeleri gülmeye başladı buna abiside dahildi .

 

"Tamam dağılmak yok bir daha yakarız mumları ama bu sefer miraç üfleyecek " dedi babaannesi .

 

Bu gece'yi yemek yiyerek eğlenerek geçirmişlerdi. Ailenin hepsi mutluydu . En çokta deniz çünkü böyle aktiviteleri seviyordu .

 

Ama deniz herkes eğlenirken tekli koltukta uyuya kalmıştı .

 

Onu fark eden babası hemen denizi kucakladı ve odasına götürmeye başladı .

 

O sırada deniz havalandığını anladı ve gözlerini kısık bir şekilde açtı . Kucaklayan kişinin babası olduğunu anlayınca babasının gövdesine dahada sinmişti . Deniz babasına bağlı bir kız dı .

Babası yavaş bir şekilde üstünü çıkartmadan yatağına yatırdı . Ama deniz babasını sıkıca kolunu kavramış bir şekilde tutuyordu .

 

Babası deniz in saçını okşadı . " hadi kızım bırakda uyumaya gideyim " demişti .

 

" istemiyorum baba " dedi yarı açık bilinciyle .

 

"Ama kızım bu mümkün değil lütfen hem bırakırsan sana hikaye okurum . " dedi babası .

 

Deniz hikayeyi duyunca babasının sıkıca kavradığı kolunu bıraktı . Babası ise dağ evinde ki denizin hikayelerini bulmaya çalıştı .

 

Bir süre sonra elinde deniz kızı masalıyla döndü babası .

 

Babası deniz o gece uykuya dalana kadar kızına masalını okudu .

 

Uykuya daldıktan sonra ise kızının saçını koklayıp öptü ve odadan çıktı .

🐚 

 

Deniz ayaklarının ucunda sıcaklık hissedince derin olan uykusundan uyandı . Sıcaklığı başka bir şey sanmıştı ama heryeri alev alev görünce öyle bir çığlık attı ki . Dağ evi yerinden oynamış gibi oldu .

 

Hemen yatağından doğruldu küçük kız . Her yer yanıyordu .

 

"BABA ! " diye bağırdı . Ama kimseden cevap gelmedi .

 

" ANNE ! " dedi korkuyla . Ama yine cevap yoktu .

 

Deniz direk hiç düşünmeden yanan odasından çıkamaya başladı . Tam odadan çıkacakken tavandan bir tahta parçası düştü . Bağırıyordu deniz ama kimse duymuyordu .

 

" yardım edin ! " diye yine bağırdı .

 

Zehirli havayı çektikce başı daha da dönüyordu .

Ailesini bulmak için zar zor ilerledi .

 

Ev de sarsak adımlarla ilerliyordu . Bir kapını oraya doğru en sonun da yaslandı . Nefes alamıyor başıda dönüyordu .

 

"ABİ ! NERDESİNİZ , YARDIM EDİN " dedi zar zor. Sesi gittikçe kısılıyordu . Lütfen diye fısıldadı .

 

Ama beklemediği anda üzerine bir tahta parçası daha düştü . Bundan kaçamadı . Koluna isabet etmişti .

 

Kolu cayır cayır dı artık sağ kolunu hissetmemeye başlamıştı .

 

Son kalan sesinlede yardım feryatları ile inledi .

 

Deniz nefes alamadı ve kendini artık güç bulamayıp kendini bıraktı .

 

🐚 

 

"Beni duyan var mı ? " diye bir ses işidince gözlerini kıstı deniz . Birden öksürmeye başladı .

 

"BURDAYIM " diye bağırdı .

 

Bir süre sonra bir beden belirdi ama deniz onu seçememişti .

 

"Geldim kızım dayan " dedi tanık bir ses.

 

"Kolumu hissetmiyorum , acıyor çok a..acıyor " diyebildi .

 

" az daha dayan küçük kız kurtarıcam seni " dedi tanıdık ses ve öylede olmuştu . Denizi evden çıkartmışlardı .

 

Hemen ambulans'a götürdüler denizi . Ağzına solunum cihazı bağladılar ve yanan koluna bakmaya başladılar.

 

Ama deniz yanan kolunda umrunda değildi . İçeride ailesi vardı .

 

Gözlerinden dahada çok yaş aktı .

 

"Ailem içeride onlara da yardım edin , lütfen beni bırakın , içeride ler , onları kurtarın " diye bağırdı .

Denizi kurtaran kişi dedelerinden birisi olan eyüp karataydı .

 

Dedesi kafasını eğmiş öylece oturuyordu . Onunda içi acıyordu ama elinden bir şey gelmiyordu . Zaten torununuda zar zor kurtarmıştı . Sonra ise onuda eve sokmamışları .

 

Deniz dedesine döndü . "Dede birşey yap lütfen . İçerideler . Ayperi var o daha çok küçük kaldıramaz bunları " dedi .

 

Dedesi torununun yanına gitti ve yaşlarını sildi .

 

" yapma deniz elimde olsa giderim . " dedi.

 

Deniz içinde ailesinin canlı çıkması için bir sürü dua etti .

 

Birden sönmüş evin içinden ard arda yedi tane siyah poşete sarılmış şeyler çıktı .

 

Deniz hemen ağzındaki cihazdan kurtuldu ve o tarafa koşmaya başladı .

 

"ABİ ! " diye bağırdı ama poşetleri tutan adamlar denizi yaklaştırmadılar .

 

Deniz ağlaması şiddetlendi . Dedesi hemen arkasından koşmuş denizin yanına eğildi .

 

"Dede noluyor hepsi nerdeler " dedi .

 

Dedesi cevap vermedi . Bir süre sonra adamlardan biri yanlarına gelmişti .

 

"Başınız sağ olsun hepsini kaybettik " dedi.

 

Deniz için 11 yaşında hayat bitmişti .

 

Dünyada 8 çiçek birden soldu . 7 ' si ölen ailesiydi . 1 'ise 11 yaşında yaşayan ama aynı zaman da solan bir çocuktu yani her zaman 11 yaşında kalacak deniz içindi .

 

"Yalan söylüyorsun yalan " diye feryatlar etti .

 

Dedesi denizi daha da tuttu . Yangını kim yaptığını tahmin ediyordu . Ailesi için de canı yanıyordu .

 

"Yapmayın lütfen ben daha onlara doyamadım , lütfen , şimdi değil .. olmasın " diyerek kendini yere bıraktı .

 

Bir umutla dedesine döndü küçük kız " bu amca yalan söylüyor değilmi dede ailem beni bırakamaz ... bu haksızlık ben daha onlarala daha neler yapıcaktım " diye bağırdı .

 

Dedesi kül olan eve baktı ve derin nefes aldı . Ama o da gözünden bir damla düşen yaşa engel olamadı .

 

" ben varım denizim " dedi torununu ve bağrına bastı .

 

" hayır dede hayır anlamıyorsunuz . Ben ailemi istiyorum . "

 

" yapacak bir şey yok bir tanem " dedi .

 

" deme dede öyle içim yanıyor "

 

Dedesi bir anda kucağında olan kızı karşısına aldı .

 

"Deniz evladım . Aileni mutlu etmek istermisin ?" dedi.

 

"Tabi ki " dedi küçük kız göz yaşlarının arasında .

 

" o zaman ailenin intikamını sen alıcaksın küçük denizim " dedi dedesi evet bunların zamanı değildi . Ama öğrenmesi gerekiyordu .

 

" intikam mı ? , ne zaman olucak peki bu " diye sordu dedesine küçük kız.

 

" sen büyüyeceksin ve eğitimlerin tamamlanınca"

 

" o zaman hızlı büyümek istiyorum ." Dedi küçük kız . Ağlamasının şiddeti az da olsa dinmişti .

 

Eyüp karatay küçük kızın o gün neler yapabileceğini gözlerinden anladı .

 

Küçük kız deniz o günden sonra küçük değildi .

 

Artık babasının ve annesinin ; güzel kızı

 

Abisinin ; yaramaz kardeşi

 

Ya da 

 

Küçük kardeşi ayperinin ; ablasıda değildi.

 

Artık o sadece ailesinin intikamını almak için yetişen Deniz Karataydı .

 

🐚 

 

Günümüz...

 

Sigaramdan bir nefes daha çektim ve masa' ya uzanan bacaklarımı daha da açtım .

 

Birden gelen aramayı açmak için bacaklarımı aşağıya indirdim ve aramayı açtım .

 

" deniz yeni sipariş var " dedi karşımdaki arayan kişi.

 

" sercan uzatmada detayları benim bilgisayar 'a aktar ." Dedim ve aramayı sonlandırmadan masanın üzerine koydum .

 

Elimde olan sigaramdan bir nefes daha çekip kültablasına geri bıraktım .

 

Sercan 16 yıldan beri beraberdik bir nevi kardeşim sayılırdı . Dedemin ailemi kaybettikten sonra benim yanıma yardımcı olması için yanımıza aldığı manevi oğluydu . Sercan herşeyi harfi harfine bilir ve görevlerimde bana yardım ederdi o da ben nasıl yetiştirildiysem aynı şekilde dedem tarafından eğitilmişti .

 

Ben dedem tarafından intikam için 11 yaşından yetiştirilmeye başlayan bir çocuktum şuan 27 yaşındaydım artık bazı şeylere alışmıştım . Şuan da suikastçiydim . Dedem ne zaman intikam için tam zamanı derse o zaman harekete geçecektim.

 

Hemen bilgiyasar'ıma gelen dosyayı açtım ve bugün kü kurbanıma baktım .

 

Kurbanım bir bağımlı bir manyaktı . Salak salak fantezileri felanda vardı .

 

Bir barı vardı ve ben bugün o barda canını alıcaktım .

 

"Banka'ya param yattı mı ?" dedim para her şeyden önce gelirdi .

 

"Tabiki esmer bombam " dedi telefondaki sercan.

 

" o zaman hazırlan bugün bu kurbanımızı gebertmeye gidiyoruz . " dedim .

 

" tamam " dedi ve telefonu kapattı .

 

Hemen yerimde doğruldum . Bugün bar ' a bir dansöz olarak girecek ve kurbanı kafesime öyle sıkıştıracaktım .

 

Kültablasında tamamen bitmiş olan sigarama baktım ve burnumu karıştırdım .

 

İçemeden bitmişti .

 

Yerimden kalktım ve asansore binmeden önce gizli yerimin lambalarını kapattım.

 

Odayı karanlık kaplamıştı .

 

Asansöre bindikten sonra 2 katlı villa şeklinde olan evimin 2. katına bastım.

 

Bu ev bana ailemden kalan son yerdi . 16 yıldan beri hiçbir yeri değiştirmemiştim sadece yer altına gizli kendime ait gizli bir yer yapmıştım.

 

Asansörün kapısı açılınca geniş salonda yürümeye başladım . Kos koca evde sadece topuklu ayakkabılarımın tok sesi yankılanıyordu .

 

Kurbanımı ölüdürmeye gece gidecektim . Daha gece olmasına bir yada iki saat vardı . Bu kalan zaman içerisinde hazırlanmaya başlıyacaktım.

 

Büyük odama girdiğimde beni buram buram lavanta kokusu karşıladı .

 

Yüzümde silik bir tebbessüm oluştu .

 

Hemen geniş makyaj masamın önündeki sandalyeyi çektim ve oturdum .

 

Raflardan ipad'imi çıkartıp oradan bugün dönüşeceğim kadına baktım . Kadın benim gibi esmerdi , bende esmer olduğum için vücudum için pek bişey kullanmıyacaktım . Gözleri aynı deniz gibi masmaviydi . Onun içinle lens kullanıcaktım .

 

Bugün ki işim çok kolayıma gelmişti .

 

Yüzüme dansözlerin yaptığı renkli bir göz makyajı seçtim . Dudaklarıma ise kostümümle aynı renk olan can alıcı kırmızı sürdüm . Tam o sırada evin zili çaldı .

 

Yerimden hemen kalktım ve koşmaya başladım büyük ihtimalle sercan kostumümü getirmişti .

 

Kapının önüne gelince nefesimi kontrol edip kapıyı açtım .

 

Gelen tamda tahmin ettiğim gibi sercan dı . Elinde de poşet vardı .

 

Elindeki poşeti hemen alıp arkamı dönerek ilerledim .

 

"Kızım bir hoş geldin yok mu ?" Dedi arkamdan kapıyı kapayıp içeriye gormişti .

 

"Hoşgeldin serco " dedim .

 

" hoşbuldum dino da bu yüzünün hali ne tövbe şeytan çarpmış gibi olmuş. "

 

"Ya bir siktir git sen ne anlarsın makyaj dan"

 

"Neyse ben anlamam da , çabuk çıkalım hemen halledip gelelim . "

 

" giyinip geliyim , sen otur salonda " deyip odama çıkmaya başladım .

 

"Çabuk gel dino valla gelmesen basar giderim ha benden demesi "

 

" aynen canım 5 dakikaya hazırım . " dedi bağırarak .

 

Odaya çıktıktan sonra direk dolabıma ilerleyip içinden bir tane kırmızı kısa mini vücudu tam saran bir elbise aldım .

 

Bu elbise'yi zaten bar'a gidince değişecektim .

 

Topuklularımı giyip , çantamı aldım . Tam çıkacakken odadın kenarında kürkümü gördüm . Aklımda acaba yakışırmı geçmişti ama yine de aldım .

 

" sercan ellerim dolu gel kostümümü al " diye ses tellerimi yırtarcasına bağırdım .

 

Bir kaç saniye sonra son sürat benim üzerime koşarken gördüm ve hemen duvara yaslandım .

 

Son sürat koşarken yeri boyladı .

 

Düştüğü yerden bana bakarak inledi . " kızım sen akıllanmaz mısın niye bağrıyorsun bişey oldu zannettim ."

 

Üstündeki takım elbiselerini görünce beğeniyle süzdüm onu . Eve girerken görmemiştim daha yeni görüyordum .

 

" hadi ne ağladın be serco , hızlı ol ve kostümümü al odadan " deyip haline güldüm .

 

"Kızım mal mısın bunun için mi o kadar bağırdın."

Diye söylenerek odama girdi .

 

Bende aşağıya inmeye başladım .

 

En sonunda evden çıktığımızda sercanın ayarladığı lüks araca bindim ve oda benim arkamdan ilerledi.

 

"Kimliğimi ver bakayım " dedim .

 

Hemen elini cebine attı ve bana kimliği uzattı kendisine ise büründüğü kişinin bilgileri olan yaka kartını taktı .

 

"Alev yontma ha iyimiş " dedim kimliği okuyarak .

 

"Senden iyi olma ihtimali yok esmer bombam " diyerek bana eğildi ve yanağımdan makas aldı .

 

"Neyse al şu kulaklıkları burdan iletişime geçicez , beni sakın dinlememezlik yapma yoksa biteriz ."

 

"Aşk olsun be ben ne zaman senin sözünü dinlemedim "

 

"En son kinde ne yaptığını gördük gerizekalı ." Dedim .

 

" napabilirim kızım kız yapıştı yakama gel beni öp diye tuturdu yani hayır öpülmicek adam değilimde kız abarttı ."

 

" kız mı seni öpmek istedi yoksa sen mi orası şüpheli be serco'm " deyip ensesine bir şaplak geçirdim .

 

"Ne vuruyorsun be ! " bağırdı .

 

O sırada bar'a yaklaştığımızı anladım ve hemen sercanı arabadan kışkışladım . Onla ayrı ayrı girecektik .

 

Şoför hemen barın önünde durdu ve kapı mı açtı . Elime kostümümü alıp öyle çıktım dışarıya .

 

Temiz havayı soluyup . Hadi dino'm ya bismillah diye geçirip emin adımlarla yürümeye başladım .

 

Kapının yanında iki tane iri yarı adam ellerini önüme geçirip benim içeri geçmemi engelledi .

 

"Kimlik " dedi .

 

Bunlar salak olabilirmi dino

 

Konuşmadan çantamdan kimliğimi çıkarttım .

 

Kimliğimi alan adam bir bana bir kimliğe baktı . Sonra gecmem için ellerini açtı .

 

İçeriye giderken arkamdan adamlardan biri diğerine fısıldadı .

 

" oğlum bu dansöz alev miş lan ! "

 

"Hangi alev kardo ? "

"Olum şu orosbu olan lan !" Dedi arkamdan .

 

Bir orosbu olmadığın kaldı dino .

 

İçeriye girerken girişte olan sercan la karşılaştım . Sercan hemen beni görünce göz kırptı .

 

Bende ona aynısı yapıp hemen hazırlanma odasına geçtim .

 

Odada iki tane ben gibi kızlar vardı . Beni görünce gülümsediler . Bende onlara samimi olmaya çalışarak gülümsedim ve soyunma dolaplarının bir tanesine girdim .

 

Çantamı ve çıkardığım üstleri askılıga astım . Çantamı asmadan önce benim şirketimden olan özel bıçak setimi bacaklarıma bir aparat yardımıyla tuturdum .

 

Bıçakların kenarında ; M . E. C . D. A yazıyordu .

 

Bacağıma takmamın nedeni bacağımın bir kısmı kapalıydı üstüme ise göğüslerimin çok azını kapatan bir şey vardı .

 

kendimi bir kere süzdüm cidden alev olmuştum sonra ise hemen soyunma dolabından çıktım .

 

Kızların biri bana baktı "yakıyorsun yine alev " dedi .

 

Bende gülümsedim . Bugün konuşmak yoktu kızın ses tonunu araştırmayı unutmuştum .

 

Kızlardan birisi makyaj masasının da makyajını tazelerken . " kızım bu volkan bey 'de beni çok sık boğaz ediyor ha " dedi.

 

Onların volkan beyi bugün ölüm fermanı çoktan verilmişti .

 

Birden kapı tıklandı . Hemen makyaj masasında oturan kız ayağa kalktı . Bende rahat bir şekilde yerine kuruldum .

 

Kapı birden açıldı . İçeriye otuzlu yaşlarında diye tahmin ettiğim bir kişi girdi . Giren kişiyi umursamadan makyajımı tazelemeye başladım .

 

Kızlardan biri hemen " volkan bey , bir isteğiniz mi var dı . " dedi .

 

Kurbanım ayağıma gelmişti .

 

" yok bir isteğim siz çıkın alev odada kalsın "

 

Koca bi siktir.

 

Deyip üzerime yürümeye başladı .

 

Kızlar hemen volkan beyciklerinin dediğini yaptı ve beni kurbanımla tek bıraktı .

 

Kurbanım arkamda durdu omzuma dokunarak kafasını kafama denk getirdi .

 

Omzuma dokunan elini evire çevir bir yerine so-..

 

Dudaklarımı birden boynuma bastırdı . Kasıldım , dondum kaldım .

"Alevim benle neden konuşmuyorsun ." Dedi . Ne konuşacak senle alev .

 

Konuşmadım aynadan sadece onu izledim .

 

" yoksa darıldın mı geçenki geceden sonra " dedi ve daha da öptü boynumu .

 

Alev kızım sende tam orosbu çıktın ama ha !

 

Bu sefer boynuma burnunu yasladı . Kokumu içine çekince burnunu karıştıdı . " sen neden lavanta kokuyorsun , genellikle amber gibi kokardın " dedi .

 

Kokunu beğenmedi dino !

 

Hemen daha da şüphelenmeden yüzümü bozulmuş gibi yaptım .

 

Bu yüzümü görmüş olucak ki kafasını bu sefer daha da eğdi ve bu seferde bir dudaklarıma bir de göğüslerime bakmaya başladı .

 

" kızma alevim " dedi ve gözlerime bakarak bir nefes çekti . " bu gece sonunda beni aleve vermek istermisin ? " dedi .

 

Bu sana ne teklif ediyir dino .

 

Kafamı hemen olumluca salladım . Plan tamamiyle değişmişti .

 

Onu kendi teklifiyle öldürecektim.

 

Bu seferde gözlerime baka baka bana yaklaşmaya başladı.

 

Kurtarın beni bu bağımlıdan .

 

Dudaklarımızın arasında bir nefes kadar boşluk kalınca kapı çalındı ve kurbanım gir demeden kapı açıldı .

 

Giren tabikide benim kutarıcım sercan dı .

 

"Patron böldüysem özür dilerim ama alev hanım birazdan sahneye çıkacak " dedi .

 

Kurbanım hemen üzerimden çekilmedi . Bana baktı baktı iki elini birleştirdi ve kendi dudaklarına bastırdıktan sonra benim dudaklarıma bastırdı , üzerimden kalkmadan önce " seni bekliyor olacağım her zaman ki yerimizde " dedi ve üzerimden çekildi .

 

Adamsın seco'm ! Tam zamanında .

 

Kurbanım odadan çıktıktan sonra bende yerimden kalktım ve odadan çıkmaya başladım .

 

"Kızım adam üstüne atlıcak tı ben kurtarmasaydım " dedi .

 

"Tam zamanında geldin . " dedim ve sahneye çıkan yola doğru yürümeye başladım .

 

Sercan da hemen arkamdan koşarak geldi .

 

Kulağıma eğilmeden hemen önce birisi varmı diye etrafı kolaçan etti ve "bide bu üstündekiler ne be kızım tövbe yolumu şaşırtacaksın ! " dedi tabikide onun bana yavşama gibi bir düşüncesi yoktu tamamen kıskançlıktı .

 

" salyalarını topla salak " dedim ve yürümeye devam ettim .

 

" neyse kulaklığın açık bu arada seni duyabiliyorum , unutma burdan haberleşeceğiz" dedi arabada uyardığı gibi burda uyardı . Sanki ilk defa yapıyordum .

 

" salak değilim anlıyorum bir kere anlatsan yeter." Dedim ve sahnenin önünü kapatan kırmızı perdenin orda beklemeye başladım .

 

Sercan 'da daha fazla dikkat çekmemek ve beni daha rahat görecek yerine gitti.

 

Bir yandan "alev hanım bir dakika sonra çıkıyorsunuz . " diye bağırıyorladı .

 

Üstüme düzeltim sonra içime bir nefes çektim .

 

"Sahne sırası sizde " dedi çalışan . Bende hem kalçamı kıvırtarak hemde ellerimi iki yana açmış bir şekilde oynamaya başladım .

 

Ben çıktığım gibi ıslıklar , alkışlamalar başladı .

 

Şarkıyla uyumlu olarak ortada oyuyordum ve bütün gözler benim üzerimdeydi .

 

Bir süre böyle dans ettim sonra ise masaların yanlarına gittim .

 

Adamlar beni gördükleri an gözleri parladı ve göğüsümün açık olan kısımlarına para sıkıştırmaya başladılar.

 

Bugün de karlıyız.

 

Onlar para verdiklerinde daha çok kıvırttım sonra ise birden kurbanımla göz göze geldim. Adam beni yiyecek gibi bakıyordu .

 

O sırada sercan kulağımda çığırdı . "Kızım sakın bu sefer kurtarmam o adamdan seni "

 

"Kurtarmanı kim istedi " diye fısıldayıp kurbanıma daha da yaklaştım .

 

"Lan sen salak mısın deniz , delleniyorum bak " diye dahada bağırdı .

 

Kıvıra kıvıra naz yapa yapa gittim .

 

Kurbanım volkan içkisini yudumladı . Bana daha da baktı . En sonunda ben kıvırtırken kendisinin içtiği içkisini bana uzattı .

 

Sal beni volkan.

 

Düşünmeden direk bardağından içtim .

 

" gel yanıma otur zaten senin sıran şimdi bitecek" dedi ve beni kolumdan çekiştirdi .

 

Kafamı olumluca salladım .

 

"Çok özledim kız seni " dedi kafasını omzuma koyarak .

 

Ben seni gebertirken de öyle diyebilecekmisin bakalım .

 

Ben de alt dudağımı ağzımın içine aldım . Bende der gibi ona baktım.

 

"Deniz kızım öldürürken benide bekle bir tane de ben vurayım şuna " diye inledi sol kulağımdaki sercan .

 

Kurban bana daha dayanamayıp kendiyle beni kolumdan çekiştirerek kaldırdı .

 

"Yakıyorsun beni alev alev " diyerek yukarıya çıkan merdivenlere yöneldi .

 

Kenarda duran sercan 'la göz göze geldik . Ama o çok sinirliydi . Bende ona tek gözümü kırpıp bende der gibi baktım ona.

 

Bir odanın önüne geldik ve içine bir nefes cekip hemen kapı kolunu açtı .

 

Kendiyle birlikte benide sokmuştu .

 

Odaya girdim içimden dedim tövbe bismillah .

 

Sercan çık içimden .

 

Fantezi odası gibiydi. Yatağın yanlarında iki tane kelepçe asılıydı .

 

Kurban bana döndü . Üstünü birden çıkarmaya başladı.

 

İçimden kahkaha attım.

 

Gittim yatağa oturdum . Şimdi bıçaklarımdan birini çıkartıp fırlatabilirdim ama bu düşüncelerimden sıyıran kurbanımın bana seslenmesiydi .

 

" senin kolunda böyle büyük bir yanık izimi vardı yoksa ben mi yanlış hatırlıyorum alev 'im "

 

Daha yeni fark etti sağ kolumun yarısını kaplayan yanık izini .

 

"Sen yanlış hatırlıyorsun canım benim " dediğim gibi baldırımdaki aparattan bıçaklarımdan birini alıp fırlattım .

 

Tam alnının ortasından vurmuştum .

 

" bingo " dedim ve kulaklığa konuştum .

 

" sercan nerdesin " dedim kulaklığı tutarak .

 

" kamera odasındayım görüntüleri siliyorum sen naptın . " dedi .

 

" iş tamam çabuk ol sildikten sonra yanıma gel " dedim .

 

"Tamam az kaldı beş dakikaya ordayım "

 

" tamam " diyerek elimi kulaklıktan çektim .

 

Sercan gelene kadar bende odayı incelemeye başladım .

 

Kelepçelerin yanına gittim ve kelepçlere dokunmak gibi büyük hata yaptım.

 

Kelepçeler yapış yapıştı .

 

Lütfen düşündüğümüz şey olmasın .

 

Hemen elimi cin çarpmış gibi geri çektim .

 

Tam o sırada kapıdan tok bir ses yükseldi .

 

Ne olduğumu şaşırdım . Kapı çalındığına göre büyük ihtimalle sercan değildi . Onun kapı çalma gibi özellikleri yoktu .

 

Hemen yatağın altına geçtim . Kapı tam da o zaman açıldı .

 

" volkan bey " diyerek girdi birisi .

 

Volkan bey tahtalı köyü boyladı canısı .

 

"En son buraya kimle geldi ." Diyerek bağırdı .

 

" en son onu alev hanımla görmüşler " dedi odadaki diğer ses.

 

" çabuk alev'i bulun bana " diye kükredi .

 

Odanın içinde iki tane silah sesi duyuldu .

 

" yok ya , ben size denizimi yedirttirirmiyim bak bakayım var mı bende o göz " diyerek bağırdı sercan .

 

Bende hemen yatağından altından çıktım .

 

Sercan arkası dönük bir şekilde söylenmeye devam ediyordu .

 

Emekleyerek yanına gittim ve bacağına sarıldım .

 

Bacağına sarıldığım an hemen sıçradı ve silahla arkasına dönmeye çalıştı .

 

" aşk olsun serco kardeşine silah doğrultmak mı ? " ardından onaylanmayan bir ses çıkarttım . "ayıp " dedim ve bacağını rahat bırakıp ayağa kalktım .

 

" oğlum ödüm bokuma karıştı niye birden bacağıma sarılıyorsun . " dedi .

 

" sende korkmaya çok meraklısın ben napabilirim . "

 

" aynen , neyse hadi şimdi polis ler gelcekler hemen çıkalım . " dedi . Hemen onu onayladım .

 

Kapıya doğru yaklaştı ve kafasını çıkardı ama hemen korkuyla geri soktu .

 

" gelmişler bile " dedi .

 

Bende hemen cama koşarak baktım . Cam dan dün sarkıttığımız bir ip var dı .

 

Ama polisler de ordaydı .

 

Büyük bir siktir.

 

" lan burdada polis var . " diyerek bağırdım ve arkamı döndüm .

 

Sercan kapıyı kilitleyip önüne bir şeyler koymaya çalışıyordu .

 

" bilmiyorum amına koyayım bu polislerde biraz geç gelecekleri tutmadı . "

 

Odanın içine bakınmaya başladım . Siktiğimin odasında sadece lavabo vardı . Hemen oraya girdi .

 

Bakın dım bakındım .

 

Bingo .

 

Havalandırma bacası . Lavabo'da olması biraz garipti ama işe yaramıydı yarardı .

 

" sercan buraya gel buldum " diyerek bağırdım ve havalandırma bacasının kapağını bıçağımda açtım .

 

Sercan nefes nefese yanıma geldi ." Lavabo'dan mı ? Kaçıcağız . " dedi.

 

" evet ." Dedim ve ona baktım .

 

Sercan ' da saf gibi etrafa baktı en sonunda klozette baka kaldı .

 

" balık olup burdan çıkmayacağız , inşallah "

 

Sesiz kaldım . Öylece yüzüne baktım , zamanımız da daralıyordu . Arkadan kapı vurulma sesleride geliyordu .

 

"Sen ciddisin balık mı olacaz " dedi ve tepeye bakmaya başladı . " yüce Allahım balık olmadığımızda kalmamıştı , onuda oluyoruz . " diyerek söylendi ve üstündeki ceketi çıkarttı .

 

" lan salak ne zaman anlayacaksın diye bakıyorum sen hala ne saçmalıyorsun , ben ilk giriyorum sonra sen gir " diyerek hemen havalandırma bacasının içine girdim .

 

"Oha flim lerdeki gibi " diyerek oda arkamdan gelmeye başladı .

 

" kızım çok zor ben burdan nasıl geçicem " diye devam etti.

 

" zayıfla o zaman serco , napabilirim bende burdan çıkmak istemezdim . "

 

" ben zaten zayıfım burası çok dar "

 

" aynen "

 

Girdiğimiz yerde bir sürü örümcek ağı ve fare sesleri geliyordu .

 

Sercan fare sesi gelince bağırmaya başladı.

" lan burda fare mi var "

 

" sus da ilerle "

 

" ama benim farelere tikim var "

 

" yalan söyleme sercan şimdi seni bırakırım burda görürüz . "

 

" tamam ya "

 

En sonunda iki yol ayrımına geldik . Ben hemen nereden hava geliyor diye kontrol etmek için parmağımı ıslattım .

 

Hava sağ taraftan geliyordu .

 

" sercan sence hangi yoldan gidelim " diye sordum . Büyük ihtimalle sol'u seçecekti.

 

" sol " dedi ve benim tahminim yine doğru çıkmıştı .

 

" işimiz sana kalsaydı , buradan çıkamazdık heralde " diyerek sağ tarafa ilerledim .

 

Biraz daha ilerledikten sonra bir kapağın önüne geldik .

 

Kapağı hemen elimle itekledim . Geldiğimiz yer bar'ın arka kısmıydı .

 

Yere bakındım atlayacağım yer varmı diye , ağzı kapalı çöp kutusu var dı . Hemen bacaklarımı boşluğa salladım ve kendimi kapalı çöp kutusu na attım .

 

" oh be hava varmış . " diyerek yere indim .

 

Sercan hala içerideydi .

 

Çöp kutusunun kapağını açta sercan oraya düşsün dino .

 

Hemen kapağı kapalı olan çöp kutusunu açtım . Sercan hemen hiç bakınmadan kendini attı ve çöpü boyladı .

 

" ben nereye geldim . " diyerek inledi.

 

" tahtalı köye hoşgeldin " dedim kahkaha atarak .

 

 

1 . Bölümün sonu .....

 

 

Tik tok ve Instegram : edit_b00ks30 takip etmeyi unutmayın.

 

Sercan ' la denizi nasıl buldunuz ?

 

sizce denizin ailesine bunları yapan kimler ?

 

Yazılım yanlışlarım yada yanlış telefuz ettiğim kelimeler olabilir o yüzden hepinizden özür diliyorum.

 

 

2 . Bölümde görüşmek üzereee...

 

 

 

~NK~

Loading...
0%