Yeni Üyelik
13.
Bölüm

PEKİ YA SİZ NE SAKLIYORSUNUZ?

@nebiyye.bkrtrbz

Yazardan

Yerde yatan iki kişinin başında selinin çığlıkları eşlik ediyordu.

Ambulans sirenleri duyulunca selin dikkat ederek periyi kendin çekti " Geldiler. Kurtulacaksın kardeşim tamam mı? "

Paramedikler periyi Selin'den zar zor alıp sedyeye koydular ve hemen ambulansa bindirdiler. Pusat perinin yanına geçti hemen.

" İkizim nasıl? Çok mu kötü durumu? " Dedi pusat göz yaşları akarken

" Bir şey söyleyemeyiz maalesef" Dedi paramedik üzüntü ile.

İki ambulans ard arda ilerlerken sadece oğuz ve veldayı aradılar . Görkemden dolayı arayayamamışlardı viranları. Kavga sebebiylede sinanları.

Kuzey ise... Ailesi yoktu zaten. Tek ailesi olan kerem ler yeterdi ona

Hastane bahçesine son sürat giren iki ambulansla herkesin eli yüreğine gitti. İki kanlar içinde yatan genci görenler çoktan dua etmeye başlamıştı

" Kardeşim" Dedi selin perinin elini tutarak. Kuzeyin yarası tam omurgasına denk gelmişti ve o yüzden yüz üstü yatırmışlardı.

Perinin karnına giren kurşun hala içerdeydi. Hızla ameliyata soktular ikisinide.

Selin ağlayarak duvar dibine çöktü. Onu anlayan, dinleyen biriydi peri. Öyle bir vakitte tanışmışlardı ki. Hem gülüyor hem ağlıyorlardı o anı anlatırken.

Oğuz ve velda koşarak geldi ameliyathane önüne. Oğuz pusata sarılırken velda yere diz çöküp selinin yüzünü avuçladı

" İyi misiniz kızım? " . Velda herkesin annesi olmuştu, sadece umut ve boraya değil. Belki bir öğretmen olduğu içindi belkide gerçek güzel kalbinden. Verda ise herkese abla olmuştu. Lara ise... Belirsiz.

 

İki saat sonra

Kapı açılınca iki doktora da çıktı.

" Peri hanımın yakınları" Dedi

" Biziz".

" Peri hanımın durumu gayet iyi. Bir süre dikkatli ayağa kalkıp otursun yeter " Dedi ve gülümseyip gitti

" Kuzey beyin durumu biraz daha ağırdı. Omurgaya gelen kurşun sıyırmış ama bir ay yürüyemeyecek. Sonra yavaşça yürümeye başlar" Diyince sarsıldılar.

" Nasıl yani? "

" Dediğim gibi. Omurgayı sıyırmış. Bu kadarına şükredelim çünkü bir cm daha kaysaydı ömrü boyunca yürüyemezdi. Geçmiş olsun" Dedi ve gitti

Peri ve Kuzey aynı odaya konuldu. İkiside bir süre uyutulacaktı.

 

İki gün sonra

Gözlerimi yavaşça açtığımda beni beyaz tavan karşıladı. Bıktım artık beyaz tavan lardan. En son ne olmuştu? Kuzeyle sevgili olmuştuk, sarılacaltık kurşun... Kurşun. Kuzey.

Tam doğrulacaktım ki " Dur peri" Diyen sese döndüm. Kuzeydi.

Yatak başlığına yaslanmış kafası bana dönüktü

" İyi misin? " Dedim hemen

" İyim sadece bir ay yürüyemeyeceğim " Dedi.

" Olsun yanındayım ben senin" Dedim ona gülümseyerek. Yüzünde tebessüm oluştu

" Tamda sevgili olmuştuk. Ne güzel dudaklarının tadına bakacaktım tekrar"

" Diyorsun " Dedim ve yavaşça yataktan kalktım. Aşk için savaşırım arkadaş. (O sırada aşk sevmeyen ben)

Yavaşça ayağa kalktım ve hemen yanımda olan kuzeyin yatağına oturdum. " Öp bakayım ,bak tekrar tadına " Dedim gözlerini bakarak

Hafif kıkırdadı " Utanmıyor musun? " Diyince omzuna vurdum

" Kuzey. Deli et-" Demeden dudaklarıma yapıştı. Kollarımı boynuna sardım ve kendime çektim. Elleri belime sarıldı.

Dudaklarımı aralayıp dilini sürdü. Biz soluksuz öpüşürken kapının pat diye açılması ile kuzeye vurdum. O kafasını duvara çarparken ben yarayı unutmuş ayağa kalkmıştım. İkimizde inleyince " Ay çocuklar iyi misiniz? " Diyen velda teyzem girdi

" İyiz" Dedim saçımı kaşıyarak. Velda teyzem bana arkasını dönünce kuzeye yavaşça döndüm.

Yüzümü buruşturdum. Çocuğun kafa bodoslama duvara daldı tabii ağrır.

" Ben doktoru çağırıyım" Diyip çıktı.

Kapı kapanınca " Kuzey" Dedim mırıldanarak " Özür dilerim" .

Bana ters ters baktı " Nefesim niye çekiniyorsun san ki? Hadi çekindin. Sadece vursanda olurdu. Niye kafamı duvara karpuz fırlatır gibi fırlatıyorsun . Kafam üçyüz beşyüz " Dedi ovalayarak.

Yavaşça yanına oturdum ve kafasını avucuma alıp ovalamaya başladım" Hayvan gibisin kuzey" Dedim " Hödüksün"

O laflarımı takmayıp yeşil gözlerime bakıyordu. " Ne bakıyorsun? " Dedim.

O sadece baktı öylece. Bende baktım gözlerine " Hiç değişmemişsin. Hala benim beş yaşında ki nefesimsin " Dedi yanağımı okşayarak.

" Hiç hatırlamıyorum. Sadece rüyalarda görüyordum " Dedim mırıldanarak.

Bana bakan gözleri doldu " Seni bulmak için bu teklifi kabul etmiştik biliyor musun? " Dedi mırıldanarak. Şokla onlara baktım " Bize geldiler. Bizi bu örgüte alıp eğitti ler. Tek bir şartla kabul etmiştik. Bize, miniğimize ,benim nefesimi bulmamıza yardım edeceklerdi. Onlar bulmadan biz bulduk zaten birbirimizi "

Uzanıp dudağına tüy kadar öpücük bıraktım ve geri çekildim, kafamı göğsüne koydum. Oda ellerini belime sardı.

Kapı açılıp kapandı " Oo keyfiniz yerinizde " Diyen sesle kafamı sese çevirdim kaldırmadan. Umutlardı.

" Ne oluyor lan burada? " Diyen babamın sesini duydum. Takmadım.

" Sakın ol sinan" Diyen viran amcamın sesini duydum. Oflayıp kafamı kaldırdım kuzeyden.

Babam sinirden kızarmış annem yanında bana bakıyordu. Gözlerinde duygu dahi yoktu

" Kızım ne oluyor? Sen niye kuzeyle yan yanasın" Dedi

Sinirlenmeyeceğim " Sevgilim baba oldu mu? " Dedim yatağıma yavaşça yatarak.

" Senin sevgilin olamaz " Diye bağırdı

" Sebep" Dedim tek kaşım havada " Siz benim hayatıma sıçarken izin almıyorsunuzda ben sevgili yaparken mi izin alıcam? " Dedim soru sorar gibi

" Babanım ben senin peri. Bir şey saklama benden. Niye söylemedin?"

" Pardon sadece siz bir şey saklayabilirdiniz doğru" Dedim acı çeker gibi " Çok özür dilerim. Sizin saklama katagorinize girdim izinsiz. Desenize daha kaç kişi hayatıma sıçtıda haberim yok. Daha sıda var peki kim bunlar? " Dedim.

Sustular " Bende öyle düşünmüştüm" Dedim ve arkamı döndüm " Kendi hayatından ders çıkarmamış kişiler bana ahkam kesmesin. Kapı az ilerleyip hafif sağ yaptığınızda karşınızda olacak" Dedim ve gözlerimi kapatıp uykumun gelmesini bekledim.

Çı olmuyor. Sinirliyken uyuyamam ki. Haksız mıyım adostlar.

Bir insan daha kendini düzeltmemişken başkalarına birşey söylese uyarsa ne anlamı kalır ki. Demezler mi aynısını yapıyorsun diye.

Kendileri bir şeyler saklarken bana suç bulamazlardı. Benimkide saklanacak birşey değildi aslında.

Sevgilim vardı. Yıllar önce beni kopardıkları kişinin sevgilisiydim. Gittiğim yere, koparıldığım yuvaya dönmüştüm.

Ne fark ediyordu şimdi? Bana gelip 'benden bir şey saklama babanım' demesi o kadar saçma ki. Ben kapıda ki köpek miyim o zaman ? Bana niye bir söylenmiyor da ben söylemek zorunda kalıyorum. Saçmalığa gel amq.

Tövbe yatan tövbe ya.

" Güzelim daha ne kadar sövmeyi düşünüyorsun? " Diyen kuzeye döndüm. Odada sadece ben ve o kalmıştık

" Dışımdan mı söyledim? " Dedim mırıldanarak.

" Evet güzelimde? Söyle bakalım o söz mü canını sıktı? "

Kafamla onayladım " Anlaşılan seninle uzun bir konuşma yapacağız. Şu hastaneden çıkalım bir de sağ salim. Sonrada bizi vuran kişiyi buluruz "

" Tamam" Dedim ve ona dönüp yan şekilde yattım. Oda zar zor uzandı ve elini uzattı. Bende elini tuttum ve parmaklarımızı iç içe geçirdim.

Elimin üstünü okşarken " İyi ki bana döndün nefesim" Dedi

" İyi ki sana geldim nefesim" Dedim. Onun yüzünden bariz bir heyecan ve mutluluk oluşurken bende gözlerimi yorgunlukla kapattım. Son duyduğum" Annele babanın gerçekleri bilsen keşke nefesim " Di.

Ne demek istemişti?

                       ***

Şuanda bu mooddayım arkadaşlar. Hayat bana hep götüyle gülmek zorunda mı? Neden yarab neden? Var mı böyle mutlu anlarda hayattan en büyük silleyi yiyip göt olan? Yoksa canımı verecem çünkü ? Sadece ben yaşayamam?

Neyse evet gelelim bölüme ;

Bölüm biraz kısa oldu farkındayım ama yarın iki bölüm atacağım bu yüzden. Şimdilik iyi akşamlar civcivlerim .Umarım beğenmişsinizdir bölümü.😍🥰🥰

 

Loading...
0%