Yeni Üyelik
10.
Bölüm

Engellenen iş

@nedide_t79

Selamm, yine ben:)

Bölümler biraz gecikti maalesef çünkü ne yalan söyleyeyim bu ara hiçbir şey yapasım yok. Hala yok aslında ama sizin için atıyorum işte.

Umarım beğenirsiniz. Beğenmeyi unutmayın:)

 

Gözlerimi yeni bir güne açınca yine ve yine burada olduğum için lanetler ettim içimden.

Nerede miydim?

Dünyada, ne kadar komik dimi? Ölmedim ama bunu istiyorum.

Bu hayatta olmak gerçekten içler acısıydı.

Hergün yeni bir haber, her gün bir kadının katledilmesi, bir bebeğin öldürülmesi...

Ve bunların yanlarına kalması. Hiç bişey olmamış gibi ellerini kollarını sallayıp gezebilmesi.

İçler acısıydı herşey bu hayat, yaşananlar, insanlar... hepsi ama hepsi.

İçimdeki düşüncelerden kurtulmam mümkün değilde zaten ama biraz da olsun kafamı dağıtabilmek için yataktan çıktım.

Sabaha böyle başlamak çok kötüydü ama yapabileceğim birşey yoktu. Geçen günlerde bir kadının daha katledilmesi beni kötü etkilemişti.

Elimi yüzümü yıkayıp banyodan çıktım. Bugün biraz daha erken kalkmıştım ve bunu değerlendirmek için yoga yapmaya başladım. Vücudumu esnetip, hareket etmek iyi gelmişti.

Yogadan sonra duşa girip kendimi soğuk suyun altına bıraktım.

Duştan çıkınca vücudumu, yüzümü ve saçlarımı nemlendirdikten sonra saçlarımı kuruttum.

Üstüme yeşil bir takım giydim. Bu rengi nedense kendime çok yakıştırmıştım.

Saçlarımı da dağınık bir topuz yapıp makyaj masama oturmuştum.

Yüzüme biraz allık sürdüm. Biraz da maskara son olarak da hafif bir rengi olan ruju sürdükten sonra yüzümle işim birmişti.

Ağır makyaj sevmiyordum.

Kahvaltımı bugün dışarıda yapacaktım. Zaten bir iş görüşmem vardı onu da oraya çağırırdım ama Aykut'un kızının bir şeyler yemesi gerekti.

Hemen bir tost yapıp yanına da meyve suyu koydum. Üst kata çıkıp kapıyı açtım. İçeride koltuk da oturup kitap okuyan kızı görünce gülümsedim. Hemen de alışmıştı.

-Aç olmalısın. Sana yiyecek bir şeyler getirdim.

-Teşekkürler, beni ne zaman bırakacaksın.

-Büyük ihtimalle yarın.

Komidendeki sürahiye baktım. Bitmişti. Sürahiyi elime alıp su doldurmak için üst katta ki küçük mutfağa geçtim. Suyu doldurup kızın yanına gittim. Tostu yemeye başlamıştı. Tepsiye suyu da koyduktan sonra kapıya yöneldim.

Görüşürüz demekten de geri kalmadım.

******

Şirkete gelip Aslıyı aradım. Babamla anlaşmayı bozmuştu Aykut söylediği gibi. Kızı yarın değil bugün akşam verirdim.

Şirketteki son ayların değerlendirmesini yaparken telefonum çalmaya başladı.

Bilinmeyen numara arıyordu.

-Alo, buyurun

-Alo

Babamın sesini duymamamla önce biraz şaşırdım sonra da konuşmaya başladım.

-Buyurun ben Nilda

-Sen seni pislik kız, son işimi de elimden aldın.

-Benim aldığımı kim söyledi acaba? Ne saçmalıyorsun benim paramın onda biri etmeyecek paranı neden engellemeye çalışayım?

-Kim mi söyledi sence anlamak zor mu? Aykut geldi ve bir anda işi bozdu hemde hiçbir şey söylemeden!

Aykut'a aferindi.

-Ee ben napayım demek ki adamın isteklerine uygun değilmişsin.

-Seninle görüşeceğim Nilda ama bu sefer elimden kaçamayacaksın.

-Dediğin gibi görüşeceğiz. Ama sen değil ben seni elimden kaçırmayacağım. Sana daha önce kişisel bir saldırıda bulunmadım ama bulunsam öleceğini biliyorsun.

Telefonu suratına kapattım. Ve şirketten çıkıp kahvaltıya geçtim.

Kahvaltıya adamı da davet ettim.

*******

Sandalyede oturken hala adamı bekliyordum. Ve çok acıkmıştım. Tam adamı arayıp nerde kaldınız diyecektim ki 2 adamla birlikte restorana biri girdi. Zaten kendini hemen belli etmişti bu benim telefonda konuştuğum adamdı ama bu bu kadar genç miydi ya?

Tekrar selamm. Umarım beğenerek okumuştursunuz. Bu bölüm biraz kısa oldu ama bence kötü de değil.

Bir sonraki bölüm pazar günü gelebilir ama gelmeyedebilir. Ama gelirse pazar gelir onu bilin.

Beğenmeyi unutmayın.

Bir sonraki bölüm görüşmek üzere....

 

 

 

 

 

 

Loading...
0%