@nehir_16
|
*** Merdivenin taş basamaklarından sakince iniyorduk. İçimizde ne kadar gürültü kopsa da bunu yansıtmıyorduk. Şimdilik. Önümde duran çocuğun suratından tedirgin olduğu anlaşılsa da sesindeki titrekliği engellemeye çalışarak konuştu "Ne saçmalıyorsunuz siz! Ben buradan gidiyorum." Ama kral yanındaki muhafızlara bir emir vererek adamı alıp götürdüler. Herkes sessizce izledi. Kimse bu duruma karşılık vermedi. Tahminimce; karşılık vermek isteyenler de ikinci kez düşününce kararlarının saçma olduğunun farkına varmışlardı. Ama o adamın yerinde olma düşüncesi içlerinde bir korku olarak yaşayacaktı. Her şekilde bu işin sonu ölüme gidiyordu. İlk ölenlerden olmaktansa son ölen olmayı tercih ederdim. Bu sefer konuşan zırhlı bir muhafızdı "Şimdi odalarınıza gidebilirsiniz. Yarın gruplara ayrılacaksınız." Bahsettiği gruplar tam olarak neydi bilmiyordum. Bu sorumun cevabını almak için yarına kadar bekleyecektim. Şimdilik herkesin yaptığı gibi odama gidip güzel bir uyku çekmek kendime yapacağım en güzel iyilik olurdu. Ama oda dedikleri yer eğer ki az önce bulunduğumuz yer ise bunun iyilik olacağını pek sanmıyorum. Korkarak da olsa diğerlerine dönüp "Nerede uyuyacağız?" diye sordum. Onların da bilmediğini yine yüz ifadelerinden anlamıştım. Hızlıca bir muhafız gözüme kestirip aynı şeyi ona sordum ama o, korktuğum cevabı vermişti. "Buraya geldiğinizde uyandığınız yerde tekrar uyuyacaksınız." Bizden hem onlar için savaşmamızı isteyip hem de böyle acımasızlık yapmaları hiç adil değildi. Hep birlikte üst kata çıkıp aynı şekilde konumlandık ama burası uyumak için fazla kirliydi. Neva buna aldırış etmeden üzerindeki ceketten yastık yapıp yere uzandı. O öyle uzanınca ben de onun gibi uzandım. Diğerleri şaşkınca bize bakıyordu ama mecburen artık böyle yatacaktık. Bize bakmaları uzun sürünce "Bir sorun mu var?" diye onları tersledim. Sanki keyfimizden uzanmıştık buraya. Kapı birden açılıp muhafızlar ellerinde uyku tulumlarıyla girince Neva ile birlikte bakıştık. Gerçekten tam anlamıyla rezil olmuştuk. Gözümü kapatıp "Kahretsin" diye fısıldadım. Ama ilk günden de olmazdı ya. Sanki az önceki şey yaşanmamış gibi Neva iki uyku tulumu alıp birini bana uzattı. Elinden alıp teşekkür ettim. Alin ile Laren hala daha şaşkın şaşkın bize bakıyordu. Alin "Siz önceden tanışıyor muydunuz?" diye sorduğu gibi ikimiz de kafamızı hayır dercesine salladık. Nereden çıkarıyordu bunları. Herkes uyku tulumuna girmiş uyuyordu. Belki de uyuyamıyorlardı. Ama uykum zihnimdeki düşünceleri yenerek beni kollarına aldı. |
0% |