Gözlerimi araladığımda uçaktaydım. Şaşkınca etrafa bakıyordum. En son Murat'ın bacaklarında uyumuştum. Yanıma baktığımda Murat beni izliyordu.

"Uyandın mı cadı?"

"Tam bir pisliksin Murat. Ne zaman bindik?"

"Çok uyudun tabii hissetmedin. İniyoruz bile."

Kafamı salladım. Aşağıya indiğimizde çantalarımızı aldık. Önce okul kaydına gitmek için taksiye bindik. Okulumuzun önüne yarım saatte geldik. Kayıt işlemlerini yaptık.

"Çillim ben çok acıktım."

"Tamam gideriz şimdi cadım. Şurada bir yer gösteriyor gel oturalım." 5 dakika yürüdükten sonra kafe bulmuştuk. Kahvaltımızı söyledik.

"Çilli sence nasıl olacak?"

"Güzel olacak bal gözlüm. Babam ev de tutabilirsiniz demişti yurt güzel görünmezse. Yurta da bakalım."

Kahvaltımızı yaptıktan sonra yurt alanına geldik fakat yaptırdığımız kayıt gözükmüyordu ve dolmuştu. Murat adamla tartışınca daha fazla para vereme verdiğini öğrendik. Murat adamı tam dövecekken araya girip tutmaya çalıştım. Bir şekilde yurttan çıktık. "Çilli sinirlenme hem çok da güzel değildi gördük. Adam takık bir şey. Gel biz ev bakalım."

Muratla birlikte ev bakmaya başladık. Tabii Murat hala sinirliydi. Beş ev gezmiştik en beğendiğim en son gezdiğimiz ev olmuştu. Dubleks şeklindeydi iki katlıydı. Bulunduğumuz bina da ilk kat boşmuş. Sonra biziz. En üstte de öğrenci yaşıyordu.

"Bal gözlüm beğendin mi sen?"

"Evet ama senin de fikrin önemli. Böyle daha rahat ederiz. İki katlı olduğundan. Hem çalışma odaları da olur. Bence çok güzel." Murat benim heyecanlı sesime gülerek adama tutalım dedi. Murat'ın da hoşuna gitmişti ev. Sonunda evi tuttuğumuz da yerleşmeye karar verdik. Eşyalarımızı babamlar oradan birini bulup getirtiyordu.

"Bal gözlüm eşyalar akşama doğru gelir. Gelmeden temizlemek gerekir."

"Malzeme alalım da yapalım."

Marketten malzemeleri aldık. Eve geçtiğimizde temizliğe girişmiştik. Ben camları siliyordum. En son kendi odam kalmıştı. Üst kata çıktım. Odamı da temizledim. Murat da gelip yerleri sildi. Daha sonra eşyalar gelmişti. Birlikte yerleştirdik acayip yoruldu*umuzdan Murat dışarıdan yemek söyledi.

"Ev çok güzel oldu çilli. Tam hayallerimdeki gibi."

"Sen beğendiysen o zaman harika olmuştur bal gözlüm. Ama çok yorulduk da deydi."

"Murat senin hep hayalin vardı piano çalmak. Aklıma şey geldi. Çalışma odalarını birleştirip müzik odası mı yapsak? Babanlar gelince kilitleriz. Ne dersin?"

Gözleri ışıldadı bir anda bana sarıldı. Murat normalde çok güzel enstrüman çalardı ama ailesi istemiyordu. Bu yüzden hem içine gömmüştü. Bir gün kendi evimize çıktığımızda yapacağını söylerdi. Murat bir yandan kafasını göğsüme dayayıp bir yandan da enstrüman satın aldı.

"Eskisi gibi çalabilir miyim ki?"

"Çilli sen çaldın gene çalarsın. Hem bende eskisi gibi dinlemek istiyorum. Üniversitede de müzik kulübüne katılırsın."

Kapı çalınca pizzaları aldım tam kapatacağım merdivenlerde kan gördüm. Kaşlarım çatıldı. İçeride Murat'ın önüne pizzaları koydum.

"Murat ben geleceğim aşağıda taşırken kolyemi düşürmüş olabilirim."

"Tamam sen bak bal gözlüm bende filim ayarlayayım."

Anahtarı ve telefonumu alıp çıktım. Kan izlerini takip edince dehşetle baktım.

Yorumlarınızı ve oy vermenizi bekliyorum.

Sizce kitap nasıl ilerliyor?