Gözlerimi araladığımda hastanedeydim. Kolumda serum vardı ve başım sarılıydı. En son duyduklarımı düşününce gözlerim doldu. İçeriye abim ve babamla birlikte kavga ettikleri kadınla adam geldi. Hepsi bana endişeli gözlerle bakıyorlardı. Abim ilk defa başını yere eğmiş yüzüme bakamıyordu.

"Bana biri ne olduğunu anlatacak mı?! Duyduklarım doğru mu?" Hepsi birbirlerine baktı. En sonunda babam boğazını temizledi. "Kızım anlatmanın vakti geldi. Annenle bir gece doğum için hastaneye gittimizde bebeğimizi kaybettiğimizi öğrendik. O sırada annenin psikolojisi çok kötüydü. Benim de karım için yapamayacağım hiçbir şey yoktur. Tam çıkarken düşman ailemizin bir kızı olduğunu öğrendik. Annen de seni çok beğendi ve onların mutlu olmasını istemedi bu yüzden bende seni kaçırdım." Dehşetle babama baktım. Sanki normal bir şey anlatır gibi bakıyordu gözlerime.

"S-sen ne dediğinin farkında mısın?" Kızgınlıkla bağırmıştım. O sırada gerçek annem ellerimden tuttu. "Kızım biz seni de alıp gitmek istiyoruz. Evet de lütfen. Kaybolmuş kaç senemiz var." Sözlerini bitirdiğinde gözlerime ağlamaktan kırmızılaşmış gözleriyle baktı. Ne yapacaktım ben şimdi? Tam bir şey söyleyecekken içeriye o gün beni yakan adam ve arkasında üç polis girdi.

"Fikir sormayı boş verin. O kız benim kardeşim ve ben kardeşimi bırakmayacağım. Başkomiser Kağan Maver. Kız kaçırmaktan tutuklusunuz. Alın bunları."

Dehşetle Kağan'a baktım. "H-hayır. Onları götürmeyin ben şikayetçi değilim. Bırakın abimi ve babamı!" Ne yapacağımı şaşırmış bir şekilde onlara bakıyordum ama ailesi, oğluna dur bile demiyorlardı aksine şikayetçiyiz demişti. Babamlar gitmişti. Beni biyoljik babam belime kollarını sarıp tutmuştu. Ağlıyordum. Kağan yanıma geldi. "Eğer hala daha öğrendiklerinden sonra baban gibi gördüğün adamın hapse girmesini istemiyorsan anlaşma yapmalısız." Hemen kafamı salladım. "Tamam anlaşma yapalım." Dudakları kıvrıldı. "Bizimle yaşayacaksın bende onları serbest bırakacağım. Anlaşılmayan bir şey var mı maviş?" Kaşlarım çatıldı. Birkaç dakika düşündükten sonra kabul ettim. Yapabileceğim başka bir şey yoktu.

Sizce Aleda onlarla anlaşabilecek mi?

Kağan'ın yaptığını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Oy vermeyi ve beni takip etmeyi unutmayın lütfen.