Merhaba Sevgili Okurlarım.

11. Bölüm ile karşınızdayım.

Dün bölümü atacaktım ancak bölüm silinince atamadım.Lütfen kusura bakmayın.

Bu yüzden bugün iki bölüm gelecek. Biri gündüz diğeri bildiğiniz gibi akşam.

Sizleri seviyorum.❤😘

İyi okumalar.

Çalar saatimden gelen sesle yerimden hopladım. Okul vakti gelmişti ve ben kalkmak istemiyordum. Saati kapatıp yatakta kalkmamak için bir sağa bir sola döndüm. Ancak vücuduma dolanan pike yüzünden yeri boyladım. Kollarımda dolandığı için kafamı koruyamamıştım. Kafamı fazla sert vurmuş olmalıyım ki zonkluyordu. Başımı tuta tuta vücudumdaki pikeden kurtuldum. Yine yapmıştım yapacağımı. Başımı tutarak banyoma doğru ilerledim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra aynadan başıma baktım. Alnımda minik bir kızarıklık vardı ve büyük bir ihtimalle morarıp şişecekti. E napalım fondoten kullanacım. Makyaj masamdan fondoteni alıp alnıma kızarıklığın üzerine yedirmeye başladım. Süngeri tam bir daha alnıma bastıracaktım ki telefonumdan bildirim sesi geldi. Elimdeki süngeri masaya bırakıp telefonuma yapıştım. Mesajları açıp baktım. İki tane vardı. İkisi de farklı kişiden... Baştakine tıkladım.

Kutlu: Günaydın Mavimtırak

Yazmıştı. Gülümseyerek hemen cevap verdim.

Ben: Günaydın Kutlu

Yazdıktan sonra diğer mesaja tıkladım. Yaşıtım'dan gelmişti. Off çocuğun adını bilmediğim için ne koyacağımı bilemedim ya. Yaşıtım diye kaldı.

Yaşıtım: Günaydın rastgele numara çeviren kız

Anonim: Günaydın adını bilmediğim şahıs

Yazıp gönderdim. Gıcık ya. Günaydın derken bile iğnelenilir mi ya.

Anonim: Adın ne?

Anonim: Seni nasıl kaydedeceğimi bilemedim

Anonim: Sjsjjs

Anonim: Hangi ilde oturuyorsun?

Anonim: Acaba aynı yerde mi oturuyoruz

Anonim: Yani aynı ilde mi oturuyoruz

Anonim: Aynı yerde oturuyorsak acaba karşılaşmış mıyızdır

Anonim: Sjsjsj

Yaşıtım: Sen söylemediğin sürece ben de adımı söylemicem

Yaşıtım: İzmirde oturuyorum.

Yaşıtım: Zaten aynı okuldanız

(Gönderilmedi)

Yaşıtım: Tanışıyoruz bile

(Gönderilmedi)

Yaşıtım: Sadece sen bilmiyorsun

(Gönderilmedi)

Anonim: Aaaa aynı ildeniz

Anonim: Ben de İzmirde oturuyorum

Anonim: O zaman ben adımı söyleyeyim

Anonim: Sare

Yaşıtım: Sare mi?

Yaşıtım: Güzel isimmiş

Anonim: Teşekkür ederim.

Yaşıtım: Benim adım ise Kaan,

Başımdan aşağı kaynar sular döküldü. İzmir'de ve ismi Kaan. Yoksa kafede Kutay ile beni izleyen, motoruma binen ve kasa bana sataşan Kaan ile aynı kişi mi? En önemlisi bize misafirliğe gelen kişiyle aynı ise benim kim olduğumu biliyordur. Amanın yandım. Deşifre mi oldum ben? Belki bir ihtimal akıl etmemiştir de mi? Kimi kandırıyorum kesin kim olduğumu biliyor. Ama adımın Sare olduğunu söyledim. Belki kafası karışır? Evet evet karışabilir. Çaktırmamaya karar vererek mesaj attım.

Anonim: Senin adın da çok güzelmiş

Yaşıtım: Teşekkür ederim

Anonim: Okula vardın mı sen?

Yaşıtım: Hayır

Anonim: E şu an napıyorsun

Yaşıtım: Seninle yazışmak dışında yemek yiyorum

Anonim: Afiyet olsun

Yaşıtım: Teşekkür ederim

Yaşıtım: Sen ne yapıyorsun?

Anonim: Mutfağa gidiyorum. Daha anca işim bitti.

Yaşıtım: O zaman ben seni tutmayayım kahvaltını yap.

Yaşıtım: Görüşürüz

Anonim: Görüşürüz

Oh sonunda konuşma bitmişti. O kadar çok gergindimki ellerim titriyordu. Ben bitirmeden konuşmayı o bitirmesi çok iyi oldu. Kafam karışık olduundan konuştuğumuz konuya bile tam adapte olamadım. Derin bir nefes alarak yumurta pişirmeye başladım.

Sonunda kahvaltı faslı bitmişti. Birkaç dakikadır servis bekliyordum. Ve hala gelmemişti. Saate baktım. 07.47 geçiyordu. Kafamı kaldırmıştımki servisi gördüm. Sonunda gelmişti. Hızlıca servise bindim. Her zamanki yerime oturdum. Çoğu kişi buradaydı. En fazla beş kişi eksikti. Yanım boştu. Demek ki rahatlayabilirim. Tam derin bir nefes almıştım ki servis durdu ve Kaan servise bindi. Derin nefesim boğazıma takıldı. Birkaç kere öksürmüştüm ki yanıma oturuverdi. Gözlerimi çaktırmamaya çalışarak ona döndürdüm. Ancak yakalanmıştım zaten bana bakıyormuş. Utançla başımı eğdim. Çantamı izlerken bana eğilmesiyle irkildim. Telefonu uzatmış bana doğru eğiliyordu. O kadar yakınıma geldi ki burnundaki birkaç çili gördüm. Uzaktan hiç de fark edilmiyordu. Belimi bükdüğüm için belim ağrımaya başlamıştı.

"Neden üzerimdesin? Çekilsene." Diyip hafifçe göğsünden ittim. Sanırım pek bir faydası olmamıştı. Çünkü hiç de geriye gitmiş gibi durmuyordu. Aksine üzerime daha çok eğilip birkaç fotoğraf çekti. Beni mi çekiyor yoksa dışarıyı mı anlayamadım. Fotoğraf çektikten sonra yerinden doğruldu. "Bir kere üzerinde değil yanındayım. Ayrıca sana çekil desem çekilecek miydin?" Deyince onu bir tık haklı buldum ama yine de söyleyebilirdi. Konuyu daha fazla uzatmamak adına yerime sindim.

_____________________________

Beden dersindeydik. Ve daha birinci derse yeni girdik. Hoca yirmi şınav erkeklere on şınav kızlara çektirmişti. Ben daha yeni bitirmiştim, nefes nefese soluklanırken spor salonuna biri daldı. Umursamayarak yere bağdaş kurdum. Canım çıktı ya. Sızlana sızlana kafamı kaldırıp gözleri yumdum. Ellerimi iki yanıma koyup kumlardaymış gibi oturdum. Derin nefesler alırken Aysima'nın koluma yapışmasıyla irkildim. Öyle bir korkmuştum ki elimi kalbimin üzerine koydum. "Napıyon kızım ya? Ödüm patladı." Diyerek azarladım. Bana bakarken cümlelerimi önemsememişti bile. Heyecanlıydı. Hem de çok. "Niye bu kadar heyecanlısın Aysima?" Dedim. Ve merakla yüzünü inceledim. "Ne zaman soracaksın diye bekliyordum. Çok şükür sordun." Dedikten sonra hemen çipil çipil bakan gözlerini kırpıştırıp anlatmaya başladı. "Sınıfa yeni biri geldi." Ona bakıp göz devirim. "Eeee, ne var bunda gelemez mi?" Dedim. Elini hafif olacak şekilde kafama vurdu. Ters ters bakarken "A şubesinden gelmiş. Baksana bir çocuğa." Dedi ve kolumu çekiştirip yerimden kaldırdı. "Çok yakışıklı değil mi?" Dedi. Çocuğu tanımıyordum ama yakışıklıydı. Yanımdakine dönüp "Evet ama bizene." Dediğimde bir daha kafama vurdu. "Galiba ben aşık oldum ya." Dedi, gözlerim yerinden pörtledi. "İlk görüşte mi? Şaka mısın?" Dedim. Gülüp "Hayır ya. Daha önce de onu izliyordum." Dediğinde bu sefer ben onun kafasına vurdum. "Allah'ın akıllısı, yürü!" Kolundan tutup sürükledim. Oflaya puflaya benimle geçip bir köşeye oturdu. Ama onu izlemeye devam etti.

______________________________

İkinci dersteydik ve uzun bir süredir maç yapıyorduk. Hoca karışık voleybol oynatıyordu. Aysima ve ben karşı takımlardaydık. İkimiz de çok iyi oynardık. Kaan'ı siz merak etmeyin diye söylüyorum. Hemen sol tarafımda pasördü.

Gelen servisi alıp Kaan'a attım. Bana kaldırıp geriye çekildi. Smaç basıp karşıya attım. Top tekrar bize öndü. tam topu alacaktım ki arkamdaki Cihat bana çarptı. Top ikimizin ortasına düştü. Onun bana çarpmasıyla dengem bozuldu ve yere kapaklandım. Ben yere düşerken Cihat kolumdan tutmuştu ancak o da benim üzerime düştü. Altında pestil olurken bir anda üzerimdeki ağırlığı yok oldu. Ben derin nefesler alırken sesler geliyordu. Kafamı kaldırıp baktım ve Kaan onun üzerindeydi. Panikle kalktım ancak Cihat üzerime düşerken sağ olsun ayağımı da ezmişti. Tek ayakla seke seke Kaan'ın koluna yapıştım. Tam bir daha yumruk atacakken "Yapma Kaan!" diye bağırmamla durmuştu. Herkes derin bir nefes alırken bana döndü ve başımdan ayaklarıma kadar baktı. Hasar tespiti yapar gibi. Ayağımın birinin havada olmasını fark edince tuttuğu gibi kucağına alıp dış kapıya doğru ilerledi. Kimse bir şey demezken arkada bize gülümseyerek bakan hocaya gözüm takıldı. Bu manyak herif neyi komik buldu?

"Kaan indirir misin?" Dedim ve cevap netti. "Hayır." Sustum. Zaten sinirliydi bu sinirle beni duvara fırlatırdı.

Eve kadar bırakmıştı. Gerek yok dememe bile izin vermemişti. Telefonumu açıp mesajlara girdim.

Anonim: Teşekkür ederim.

Kaan: Rica ederim.

______________________

Merhaba Sevgili Okurlarım uzun bir bölüm oldu.

Düşünceleriniz neler?

Sizşeri Seviyorum.❤😘

Görüşürüz.