Yeni Üyelik
17.
Bölüm

BÖLÜM 17: Hizmetçi

@nightdarkgirl34

Merhaba arkadaşlar bu bölümle Umut Demirkan ve Hayal'in karşılaşmasını göreceğiz.

"Uykun gelmiyor diye gözlerini suçlama. Belki de beklediğin uyku değildir."

Bob Marley

Umut Demirkan:

Sabah işlerim için evde kalırken Vedat yeni hizmetçi için birkaç konuşma yapıyordu.

Ellerim bilgisayarın önünde, parmaklarım bilgisayarın üzerinde idi. Vpn ile başka bir ülkeye bağlanıp öyle yazmayı düşündüm.

Ondan haber almak isterken hiç haber alamadım. Bu yüzden güvenli bir VPN uygulamasını indirip başka bir ülkeye bağladım.

Dmrknxumt: Hayal Hanım sizden neden bir atak alamıyorum yoksa korktunuz mu?

Cevap beklerken masanın üzerindeki içkiyi tek dikişte içtim.

Parmaklarımı kıtlarken yavaşça boynumu sağa sola eğdim. Omzumu oynatıp gerildim.

O sırada mesaj gelmişti. Muhtemelen nasıl e-postasına ulaştığımı merak etmişti.

Hylzt: Nasıl ulaştın demeyeceğim. Seni az çok anladım,asla benim gibi vazgeçmeyecek gibisin. Lakin unutma ben hayaletim. Bir görünmez. İçeriye sızsam haberin olmaz o derece yani.

Dmrknxumt: Emin misin? Bu demek içeriye gireceğim anlamına mı geliyor?

Hylzt: Hayır ama bu olmayacağını göstermez. Dikkatli Umut Demirkan, ansızın bir gün...

Kahkaha attım. Mizah yapıyordu hem de ülkece bilinen sözle.

Ansızın bir gün...

Gülüşümü durduran şey Vedat'ın içeriye girmesi. Bir anda gülüşüm solarken onun şaşkın bakışları altında bilgisayarı kapattım.

"Patron,az önce gülen sen miydin?" Diye sordu şaşırarak.

"Nerden çıktı bu, bilgisayardan geliyordu." Diye yalan söyledim.

Tek kaşını kaldırdı. Elindeki dosyayı masama bırakıp bana baktı.

"Senin sesine benzeyen bir ses, ilginç." Gözlerini kısıp beni izledi.

Kaşlarımı çatıp bu durumdan kurtulmak için masamdaki dosyaya baktım.

"Bu ne?"

"Dosya."

"Görüyorum,ne dosyası bu?" Diye sordum bu kez.

"Yeni hizmetçi dosyası. Aralarında en temizi bu çıktı." Tek kaşım istemsiz havalandı.

"Vedat,bunu sakın unutma hiçbir insan temiz çıkmaz. Bunu sakın aklından çıkarma." Diye tembih ettikten sonra elimi uzatıp masadaki dosyayı aldım.

Kapağı açıp bilgileri okuduktan sonra gözlerimi hemen sağ üstteki fotoğrafa çevirdim.

Güzel bir kadındı. Oldukça güzel. Mavi gözleri, simsiyah saçları ve beyaz teniyle öyle güzeldi ki biraz daha baktım. Fotoğrafta saçını topuz yapmıştı.

Bilgilerini okudum tekrar.

Adı: Esra
Soyadı: Türk
Yaşı: 25
Şehir: İstanbul

Lise mezunu.

Gözlerimi kıstım biraz daha bilgilerini okumak için diğer sayfaya çevirdim.

İlkokul,ortaokul ve liseyi de İstanbul'da okumuş. Ailesi ölmüş. Tek başına bir gecekondu mahallesinde yaşıyordu. Liseden sonra daha doğrusu ailesi öldükten sonra okumayıp çalışmaya,evlere temizlik yapmaya çalışıyordu.

Geçimini böylece sağlıyordu.

"Nasıl patron gözlerin tuttu mu?" Diye sordu Vedat, yüzümdeki ifadeden hiçbir ifade göremiyordu.

"Bundan emin miyiz,iyicene araştırdın mı bunu?" Diye sordum merakla.

"Evet patron. İyicene araştırdım. Temiz bu kız. Hem ailesi ölmüş. Kimsesiz kız." Yine vicdanı araya girmişti.

"Bizi ilgilendiren güvenli mi değil mi,bize ne kimsesiz olmasından?" Diye acımazca sordum.

"Peki patron, güvenli kız." Dedi ve daha fazla başka bir şey demeden çekip gitti.

Gözlerimi devirip dosyayı biraz daha inceleyip onun hakkında daha ne kadar bilgi alırım diye internetten güvendiğim bir adama gönderdim.

O da dosyadaki bilgilerden başka bilgi vermedi. Bu kadardı.

Nefesimi verip bilgisayarın başından ayrılıp ayağa kalktım. Su içmek için mutfağa indiğimde buzdolabından soğuk su şişesini elime alıp içmeye başladım. Daha bundan binlercesi evimde,dolapta ve buzdolapta vardı.

Bazen yemekten daha çok su tükettiğim oluyordu. Ama bu fit olmama engel değildi. Günde iki saat spor yapıyordum sabahları ve bu benim için vazgeçilmez bir rutindi.

Suyu içtikten sonra işlerimin başına geçtim.

...

Birkaç gün böyle geçti ve bugün hizmetçi eve gelecekti. Evet izin vermiştim. Bunu Vedat'a güvenerek kabul etmiştim.

Bana kalsa biraz daha araştırması gerekiyordu. Çünkü daha önceki hizmetçi iyi araştırmasına rağmen casus çıkmıştı. Bir daha böyle tedbirsizlik etmemek için derin bir araştırmaya ihtiyacım vardı. Ama elime gelen bilgiler bu kadardı.

Sanırım fazla kuruntu yapıyordum.

Ben masanın üzerinde notlarıma bakıp yeni bir algoritma yaparken kapı zili çalması ile elimdekilerini masaya bırakmadım. Sanırım hizmetçi gelmişti.

Kapıyı açan Vedat ve yeni gelen hizmetçinin sesini duyduğumda kulağımı kabarttım.

"Hoş geldin Esra." Dedi Vedat samimi bir tonla.

Göz devirdim. Her gelenle bu kadar samimi olmaması için uyarmıştım oysa onu.

"Hoş buldum efendim."

"Bana efendim demene gerek yok. Bana Vedat de yeter."

Kızın kıkırtısını duydum. Bir melodi gibi hoştu sesi.

"Peki Vedat..."

Salonun girişinde durduklarını kesilen ayak seslerinden anlamıştım. Başımı kaldırıp ikisine baktığımda önce gözlerim Vedat'ın gülen yüzüne ki hemen soldu daha sonra o kadına,yani yeni hizmetçiye değdi.

Karşımdaki kadında başka bir şey vardı. Sanki diğer hizmetçiler gibi değildi. Bakışları direkt ben ona baktığım vakitte gözlerime çevirdi.

Fotoğraftaki gibi değildi, gözlük vardı gözlerinde. Siyah dikdörtgen çerçeveli bir gözlük ona yakışmıştı.

Şaşırdım ama bunu ustaca gizlemiştim.

"Hiç hoş geldin demeyeceğim. Kuralları biliyorsun. Yanlışın olursa ölürsün. Sanırım sana bunu anlatabildim?" Tek kaşımı kaldırıp sorduğumda kadın yutkunup başını salladı.

"Evet Umut Bey."

"Bana efendim diyeceksin,ben senin dedikodu yapacağın o aptal kızlara benziyor muyum?" Diye sinirle sordum.

Başını iki yana salladı korkuyla.
"Hayır, hayır efendim. Üzgünüm. Vedat öyle diyince," Sözünü kestim.

"Vedat değilim ayrıca işe alan benim o değil." Diye sertçe uyardım onu.

"Peki efendim dikkat ederim ve diğer kurallar, onlara da dikkat ederim efendim." Dedi sessizce.

"Çıkabilirsin." Dediğimde kadın Vedat'a baktı.

"Gel sana nerede kalacağını göstereyim." Vedat uyaran bakışları ile bana son kez bakıp kadınla salondan uzaklaştı.

Tekrar işlerime dönerken onlardan yana bir ses duymadım. Bu da işime yaramıştı.

Ah Umut Demirkan neden böyle birisin?

Hizmetçi kim,tahmin ettiniz mi?

Görüşmek üzere:)

Loading...
0%