- söyle lan üsteki adamı' diye yumruk yumruğa girdi barış

- söyleyemem, söylemem' tam bir tane daha atacak iken Zeren tuttu.

- yeter adamı öldüreceksin'

- gebersin şerefsiz'

- komutanınız gibi mi?' ardından pis pis sırıttı ' hatta o ölmek üzereyken siz hiç bir şey yapamıyorsunuz değil mi?'

- sus lan sus'diye bağırdı

- ya aptallık yapmış aslında size bir şey olmasın diye kendi canını ortaya koydu'

- Zeren bırak beni geberteceğim bunu'

Zeren sürükleyerek barışı dışarı çıkardı ve

- Zeren değil komutanım ayrıca sakin olacaksın

- bunu benden isteme Zeren

- bu bir emirdir

- emredersiniz komutanım' deyip ters yöne doğru gitti hep böyle tartışırlar dı ama herşeye rağmen küsmezlerdi.

- Zeren noldu?' diye izleme odasından çıktı Eralp

- komutanım elinden zor aldım

- hak ediyor aslında ama' dedi ve ' şimdilik bu kadar yeter ayrıca Görkem komutanın durumundan haberin var mı?'

- evet konuştuk ama hala aynıymış hala 48 saat diyorlar

- eğer barış uslu durmazsa onu oraya gönder Ulaş da buraya gelir'

- emredersiniz komutanım'

- Zeren

- efendim Komutanım'

- neyse bir şey yok' deyip moralini bozup gitti Eralp ve anlamayan bakışlarla da sorgu odasına gitti Zeren de

...

- Atilla'm çok yoruyorsun kendini'

- Güzelim o benim askerim'

- artık genç değilsin, kendine dikkat etmek zorundasın, haplarını içmek gibi mesela oradan oraya koşturmamak gibi mesela

- güzelim yapma böyle benim için ne kadar önemliler biliyorsun

- evet bilirim yani rüyanda bile onları sayıklıyorsun

- operasyondaydık o zaman

- konuyu değiştirmeyelim bence'

- bak papatyam'

- ben geldimmm' diye odaya girdi Kağan

- benim oğlum mu gelmiş' diye sarıldı Sema oğluna

- aslan oğlum' dedi ve sarıldı oğluna

- oğlum sen nerelerdesin?'

- ee baba bizde çalışıyoruz'

- iyi bakalım aslan oğluma

- bak bak nasıl da laf karıştırdı araya'

- noldu validem?

- birazcık kızdırmış olabilirim galiba

- Babanın timinden biri yaralanmış sürekli hastane karargah, hastane karargah arasında gidip geliyor kendine dikkat etmiyor.

- babam

- biliyorum oğlum ama sen benim için ne kadar önemliysen onlar da o kadar önemli

- tamam ama dikkat et araba ile git

- aman arabada sürekli elleri titriyor kaza yapacak görecek gününü

- annen haklı galiba' dedi Atilla ve

- annem haklıysa biraz dikkat et karargaha gitme hastanede de fazla durma sen sapasağlam ol da onlar bakar kendilerine

- of tamam ya'

- Benim dediğim olduğuna göre kim sarma ister

- ben ben ' diye annesinin arkasından koştu Kağan 26 yaşında olsa da annesinin yemeklerine bayılırdı.

Atilla oğlu ve karısına bakarak bir kez daha şükür etti yaradana.

Masaya geçtikten sonra Sema çorbaları koyarken Kağan da çayları koyuyordu.

- oğlum bırak ben hallederim

- ay anne ikimiz de yapıyoruz bak hatta bitti' dedi son bardağı koyarken

- Allah iyiliğini versin ya' dedi ve yemeye başladılar

- baba sen hastaneye gitme evde dinlen hem hava çok sıcak malum temmuz ayındayız ben gideyim durumu nasılsa sana söylerim olur mu?

- hah çok yaşa oğlum sen. olabilir değil mi Atilla bey'

- tamam oğlum öyle olsun bu sefer de'

- okey o zaman' dedi ve yemeklerine devam ettiler

...

Tansu odasında imzalanması gereken dosyaları imzalarken kapı çaldı 'gel' demesine rağmen kimse gelmedi biraz daha yüksek sesle 'gell' dedi bu sefer de kimse gelmedi ve kalkıp kapıyı açtı.

Kapının önünde kimse yoktu ve yerde bir poşet vardı aldı ve tam o zaman da

- sürpriz' diye bağırdı Tuana

- Tuanaa ' diye sarıldı kardeşine Tansu

- sen ne zaman geldin? gir içeri' deyip kardeşini odasına girmesini sağladı.

- Az önce uçaktan indim'

- niye haber vermedin? Almaya gelirdim'

- sürpriz olsun dedim! Açmayacak misin?'dedi elindeki kutuyu kast ederek

- Tabiki de açacağım bakalım ne aldın bana?'

- çok beğeneceksin' dedi

Tansu cevap vermezken kutuyu açmaya çalışıyordu ki açtı.

Hemen hediyeye ulaşırken gözleri parıl parıl parladı.

- Gerçekten mi?

- evet kardeşin mezun oldu'

- ya sonunda be bir daha gitmeyeceksin.

- ablam artık hep yanınızdayım

- bı dakika annemlere haber vermedin değil mi?

- hayır onlara da sürpriz olacak '

- yaa hadi eve gidelim'

- senin işin bitti mi? Bu arada gerçek hediyeni de vereyim' dedi ve çantasından küçük bir kutu çıkardı ve

- al bakalım ablam ' gerçek hediyesi aldı ve kutunun kapağını açtı içindeki doktor şeklindeki figürü baya sevmişti doğrusu.

- ama'

- noldu ya?

- benim çok önemli hastam var gelemem ki burada olmam lazım

- nasıl ya? Abla boşver bak ben geldim koca hastanede başka doktor mu yok?

- Ah Tuana ama gerçekten burada kalmam lazım

- 1 saatliğine gelemez misin?

- gelebilirim galiba' dedi ve sırıtarak üzerindekini çıkardı ve mantosunu giydi çantasını da aldı tam çıkarken bı hemşire geldi

- doktor hanım asker hastanın kontrolleri yapılacak biz mi yapalım siz mi geleceksiniz?

- ben geleyim ' dedi ve hemşire çıkarken o da çantasını bıraktı ve

- Tuana muhakkak gelmeye çalışacağım den taksi çağır git ben annemi arar söylerim bu seferlik böyle oldun olur mu?

- geçen sefer de bı kız çocuğu için gelmemiştim ben uyuduktan sonra gelmiştin.

- ben doktorum gecenin köründe gidiyorum yapma böyle hadi güzelim' derken de önlüğünü giyiyordu.

- Bak bu hasta çok önemli asker ve biliyorsun ameliyatına girdiğim hiçbir askeri şehit vermedim

- he iyileşmesini bekleyeceğim sonrada nikah masası diyorsun

- Tuana ne saçmalıyorsun?

- evlen artık ya'

- bu kimseyi ilgilendirmez güzelim'

- iyi be ne yaparsan yap' deyip çıktı Tuana

Arkasından çıkan Tansu arkasından bağırdı

- taksiye bin

Telefonunu çıkarırken bir yandan da yoğum bakıma gidiyordu. Uyandırmaktan son dakika vaz geçmişti.

Hemşirenin dediği doğruydu daha tam iyileşmesi ama ya uyumaya alışır ve hiçbir ilaç tesir etmez ve uyanmazsa diye düşündü.

Hiç düşünmeden telefonu açan annesi ile konuşmaya başladı

? Anne sana bı müjdem var

? Ne oldu kız?

? Bugün yanıma kim geldi sence?

? Kim?

? Ya anne tahmin etsene!

? Kız meraktan öldürmek mi istiyorsun söyle işte kim geldi?

? Bizim uzun zamandır görmediğimiz kişi kim?

? Yakın mi?

? Evet hemde cok

? Tuana mi?

? Evet benim işim olduğu için gelemeyecek gibiyim ama Tuana yola çıktı şimdi

? Tamam hemen en sevdiği yemeklerden yapacağım

? Bana da bırakın

? Tamam bırakırız belki

? Anne ya

? Tamam ya bırakırız

? Neyse anne önemli bir hastama bakmam lazım iyi eğlenin

? Tamam kuzum Allah şifa versin

? Amin kızım görüşürüz

? Görüşürüz annem' der ve kapatırlar

Yoğum kapısına gelen Tansu derin bir nefes alır ve açık kapıdan içeri girer.

...

- taksiye bin' ablasının bağırmasından sonra gülümsedi ne kadar onunla fazla vakit geçirmese de onun onu sevdiğini çok iyi biliyordu.

Hastanedeki insanları teker teker inceledi ve bir sürü asker vardı ne oldu diye düşünürken ablasının asker hastası ile ilgili olabileceğini düşündü

Tam hastaneden çıkarken biri ile çarpıştı

- yavaş olsana ya' dedi tuana kafasını tutarak

- sen yavaş ol ' diye çıkıştı çarpıştığı adam halbuki bu adamda Kağan'dı

- seninle kavga edemeyeceğim şekil önümden'

- bende edemeyeceğim büyüklük bende kalsın o zaman' dedi ve çekildi Kağan

Tuana sinirle giderken düşürdüğü şeyin farkında değildi ve tam Kağan üzerine bastı ki ayağı yerden kesiliyordu az kaldı eline aldı küçük kartı bu t.c. kimlik kartı idi.

- demek ki adın Tuana Asena' dedi ve sırıtarak kartı cebine attı

- biraz ara bakalım' dedi sessizce ve danışmaya gitti

- merhabalar Görkem Aslan hangi yoğum bakımda acaba?

- neyi oluyorsunuz?

- babam komutanı!

Nerede yattığını öğrenince hemen oraya doğru ilerledi.

Tam önünde durdu ve anında da içeriden Tansu çıktı

- Görkem komutan nasıl?

- Siz kim oluyorsunuz ?

- Yine mi? Babam komutanı

- aynı

Bıkmış gözlerle bakarken Tansu'nun göğsündeki kart dikkatini çekti Tansu Asena

- Tuana asena kardeşimiz mi?

- evet siz nereden biliyorsunuz?

- söyleyin eşyalarına sahip çıksın' dedi ve cebinden kimliğini çıkarıp Tansu ya uzattı o arada Tansu'nun telefonu çaldı

? Abla kimliğimi kaybettim

? Bende

? Senin odanda mi düşürmüşüm?

? Hayır bir adam getirdi. Görkem komutanın, Komutanının oğluymuş

? Yani babası senin hastanın komutanı tamam ya banane

? Ne bilim ya hastamı sormaya gelen biri

? Ben eve gelirken getiririm geri dönme sen

? Bende taksiye bindim o zaman fark ettim zaten

? Tamam dikkatli git

? Saol bb

Kağan timin yanına gittikten sonra

- komutanınızın durumu aynıymış

- sen kimsin?

- cidden neden bugün herkes bunu soruyor?

- seni tanımadığımız için olabilir misin?

- olabilir Atilla komutanın tek ve yakışıklı oğlu Kağan

Bir şey demediler

- bir hoşgeldin yok mu ya?

- Atilla komutana hiç benzemiyor!

-aa ben en çok babama benzerim'

- Atilla Komutan genelde şımarığı sevmez de o yüzden '

- siz onu evde görün' dedi sırıtarak

- bu arada ben Ulaş Tuna memnun oldum'

- o Ulaş sen misin ya?

- ne oldu ki?'

- babam senin aldığın cezayı gülerek anlatmıştı da'

- tek ben almadım barış da aldı' dedi ve el sıkıştıktan sonra

- bu güzel kadın kimmiş? Acaba'

- Asena Akar'

- Kağan Taner' dedi ve ' ah merak etme babamın timinde ki herkes kardeşimin yerine koyarım'

- öyle olması gerek' dedi

- bende Pars Akın' dedi ve el sıkıştılar ' memnun oldum'

- sen ne iş yapıyorsun?' dedi Pars

- çocuk şube başkomiseriyim'

- iyiymiş' dedi

- birşeye ihtiyacınız var mı?

- sadece bekleyeceğiz' dedi ve derin bir nefes aldı ' saatler geçmiyor ama'

- Babamın anlattığına göre Görkem komutan çok dayanıklı biri kurtulur buradan da'

- inşallah dedi sessiz bir şekilde Asena

...