@nisaa_nurr
|
Askerleri yolladıktan sonra yatak odasına gidip yatağı topladım. Sonrasında Alaz'ı arayıp kilitli odayı açmak için izin istedim: -Alaz seni de rahatsız ediyorum ama bu kilitli odayı açabilir miyim? -Aç, kilit benim yatak odasında iç çamaşırların olduğu küçük masanın üzerinde. Aman kendine dikkat et bir yerlerine zarar verme. -Tamam ben hallederim, güzelcene de temizlerim. Mis olur. Zaten iki gündür evi topluyorum fakat orası pis olunca içim rahat etmiyor. Dedim ve telefonu kapattım. Aniden kapı çaldı. Gelen mobilyacıydı. Yatak odası takımı getirmişti. Şimdi hatırladım. Dün Alaz yatmadan önce bahsetmişti onlar olmalıydı. Mobilyacı adam Alazı'ın ismini ve soyismini söyledi ve bende doğru oluğunu söyledim. Tekrardan Alaz'ı arayarak: -Ne yapıyorsun Alaz, işin çok mu? -Yok Allah'a çok şükür işler hemen bitti Emre'yi evine bıraktım geliyorum şimdi eve. -Alaz sen mi aldın mobilyaları? -Evet Duha her zaman benim yatağımda yatacak değilsin ya. Bir günde özlüyorum yatağımı ne yapayım ben de böyle bir insanım. -Tamam gel de kuralım yatakla dolabı. -Ama adamların kurması gerekiyordu. Dur sen kapatta ben bi arayım şunları. -Tamam gelince haber ver dikkat et kendine. Odayı dip köşe temizlemiştim. Perdeleri vardı ve yeniydi ama çok pisti onları da makineye atıp yıkanmasını bekleyene kadar mutfağı topladım. Adamlar tekrar gelerek özür dilediler. Hemen yatağı, dolabı ve küçük çekmeceli masaları takıp gittiler. O sırada Alaz geldi. Dolabın içini dışını hep sildim. Tek sorun vardı. Nevresim. Hayır Alaz'ın olanları kullanamazdım. Alaz'a hemen konuyu açıp: -Alaz, biz şimdi dolabı, yatağı aldıkta yastığı, yorganı, nevresimi ne yapacağız? -Onu sıkıntı etme sen ben onu da hallettim. -Oy yerim seni valla Allah senden razı olsun. -Cidden yer misin? -Alaz unutma ki nasıl anlıyorsan yanlış anlıyorsun şuan. Ben sadece teşekkür amaçlı öyle söyledim tamam mı? -Tamam tamam ben yanlış anlamışım o zaman. Neyse sen benim elimde ki koca kutuyu almayacak mısın? -Ay özür dilerim dur alayım. Paketi açtım ve çok güzel bir nevresim vardı için de. Üstünde siyah kareli defter gibi desenler vardı ve kendisi beyazdı. Alaz'ın hemen boynuna atladım ve yanağına bir öpücük kondurdum. Hemen örtüleri makineye atıp içeri girdim. Alaz eline bir çay almış höpürte höpürte içiyordu. Uzun süre onu izledim kapının önünde ve içeri girdim. Aklıma babam gelmişti o da böyle içerdi. Her böyle yaptında annem ona bir bağırtı patlatırdı. Babam ve ben de gülerdik. Böyle düşününce gözümden bir yaş süzüldü. Alaz: -N'oldu gene ne geldi aklına? Uzun süre sustum. Başım ağrıyor ve fena dönüyordu. Alaz'ın yanında, ayakta duruyordum. Anında ne olduysa oldu ve ben bayılmıştım. Güllerim oy verip takip edin lütfen. Yorumlarınızı bekliyorummm♡♡♡☆☆ |
0% |