@nisaa_nurr
|
🌺
Kendine çekince hiç bir hamle yapamadım. Ama sol kolum boştaydı. Yüzüne isabet ettirip okkalı bir tokat attım. Yüzü yana kaydı, gözlerini kapatıp tekrar bana döndü bu sefer iki bileğimide sıkıca kavrayıp beni kızgın kızgın izlemeye başladı."Bana böyle şeyler yapamazsın Sungun!" dedi hiddetle.
Birgün önce tanıdığım adam bana göre nazik, sahiplenen, kadınını seven bir erkeğe benziyordu. Ama yanılmışım çok güzel yanılmış, yıkılmışım. "Beni dinleyecek misin Nihan ?" dedi. Burnundan soluyordu. Kızgındı ve beni tekrar kendisine zorla kabullendirmek istiyordu.
"Neyi dinleyeceğim adam, hem aldatmışsın, hem de kardeşin yaşındaki kıza sahip çıkamıyorsun. Gerçi aptallık bende. Sana inanıp buralara kadar geldim. Hayatımda ikinci defa birine güvenebilirim sanmıştım ama yanılmışım. Hayatımda gördüğüm ikinci adi, şerefsiz, pezevenk, kendini kusursuz sa-" diyecektim ki kendimi bir anda onun sıcak dudaklarının arasında buldum.
Dudakları sıcak, ateşli, ve sinir içeriyordu. Karşılık vermek istemesem de karşılığı iki taraftan kendisi veriyordu. Bir anda onu geriye iterek boşta olan taksiye bindim ve hızlıca olanları tekrar aklıma getirdim.
Aklıma geldikçe dudaklımı silip kan çanağına döndürüyordum. Bir anda yine telefonuma mesaj geldi;
YAKIŞIKLI VARLIK KİŞİSİNİ MİRAN OLARAK DEĞİŞTİRDİNİZ.
Miran: Ne olur böyle yapma Nihan, yalvarırım. Miran:Her şeyi sana anlatacağım ama beni sadece dinleyeceksin. Miran:Lütfen?? Nihan Sungun:Dinliyorum... Miran:Sude bana 28 yaşından beri bağımlıydı. Sonunda ben de ona bağlanmıştım. Sonra gitti Nihan, gitti anlıyor musun? Beni Yavuz denen şerefsiz bı adamla aldatıp gitti Nihan. Lütfen sen de beni bırakıp gitme Nihan. Nihan Sungun:Yavuz'un soyismini biliyor musun? Miran:Hatırladığım kadarıyla Kırca'ydı galiba. Ne oldu da? Nihan Sungun:O pezevenk benim eski sevgilim Miran :(( Miran:Anladın mı artık beni, anlıyor musun Nihan? Bence artık kendimizi tanımayalımda görüşmeyelimde. Kendine iyi bak Nihan. Nihan Sungun:Miran ben asla yalvarmam. Gelip kapıma dayanıp, köpek gibi havlayacaksın!!! MİRAN ÇEVRİM DIŞI Kendimi kandırmıştım. Önceden kaldığım arkadaşım Beyza'nın yanına gidecektim. Mardin'de tek tanıdığım o vardı. Bir de Miran... Beyza Aranıyor... Siz:Alo Beyza. Beyza:Şuan konuşmamam Nihan, sonra konuşalım canım. Siz:Tamam. Dedim ve arabadan indim. Ağlamak bu kadar kötü olmamalıydı, en azından benim için.Burada kalacak yerim yoktu ama şuan karnım zil çalıyordu. Bir restoranta girip yemek yemek istedim. Restoranta girip cam kenarında bir masaya oturdum. Garson gelene kadar dışarıyı izledim. İçeri bir anda telaşlı bir kadın girdi ve ne olduğunu anlamadan karşıma oturdu. "Tanıdığın bir avukat var mı hamımefendi?" dedi, yeterinden fazla telaşlı görünüyordu. "Sakin olun, telaşla yanıma oturdunuz, ne olduğunu anlamadın." dedim sevecen tavırla. "Ban avukatım nasıl yardımcı olabilirim?". "Allah seni bana gönderdi, hemen benim işimi halledemez miyiz?" dedi. "Avukat Nihan Sungun siz de?" dedim tanımak için. "Çok özür dilerim Dilan Demirsoy tanıştığıma memnun oldum." dedi. "Miran Demirsoy'u tanıyor musunuz?", "Erkek kardeşim." dedi. Bunu mesleğime yapmak istemezdim ama kadının yanından kalkıp gittim. İyi değildim, kendime biraz zaman ayırmam gerekiyordu. Kadın koşarak yanıma geldi ve oturduğum banka oturdu. "İyi misin?" dedi saçımı geri iterek. "Miran'a terbiye verin lütfen, kiminle konuştuğunu bilmiyor o." dedim ve bana sarıldı. "Kalacak bir yerin var mı, buralı gözükmüyorsun?", "Hayır, duruşma için gelmiştim, yarın gece de yola çıkacaktım senle karşılaştım.", "Bize gel. Hem Miran'a haddini konuşmadan bildirmiş olursun." dedim. Kabul ettim ve onu takip ettim. Durduğumuzda mavi bir BMW'yi çalıştırdı ve ikimizde bindik. O bana nerede olursam olayım havlayacaktı. Ne kadar yanlış yaptığını bu akşam fark edecekti, ben onun bildiği kadınlardan değildim. "Miran gerçekte nasıl biri?" dedim tek nefeste. "Kendini hep yükseklerde görürdü, silah eğitimi aldığından beri Yavuz Kırca'yı öldürmek istiyor." dedi. Kanım donmuştu, neler yapıyordu bu aptal herif? Yavuz'un telefonu bende vardı, ne olursa olsun onu Miran tarafıdan öldürülmüş bilmek istemezdim. Nihan Sungun:Yavuz?? Yavuz Kırca: Ne var? Nihan Sungun:Can güvenliğin tehlikede Yavuz. Sude'nin eski sevgilisi seni öldürecek. Yavuz Kırca:Sen nerden biliyorsun? Nihan Sungun:Orasını boş ver, sonra ölmezsen anlatırım belkii. Yavuz Kırca:Nihan... Nihan Sungun: Efendim Yavuz. Yavuz Kırca:Çok sağol. NİHAN SUNGUN ÇEVRİM DIŞI Tekrar eski günleri hatırlatması yüzümün düşmesine sebep olmuştu. "Kız dondun kaldın. Diyorum ki açsın bizim konakta kahvaltı yap. Dur ben Fadime'yi arayım da sana kahvaltı hazırlasın.", "Gerek yoktu, zaten öyle fazla yemek yiyen birisi değilim." "Olur mu öyle şey. Ben Demirsoy'lar insanı boş çevirdi dedirtmem." dedi, söyledikleri emin içeriyordu. Araba durunca yanımıza elinde uzun tabancası olan adam geldi ve arabanın kapısını açtı. Ürkütücüydü, sıra gelip benim kapımı açtı ve arabadan indim. Aklıma siyah kasımpatı gelmişti. Tamamen kanmıştım. Ama artık intikam alma vaktiydi. Gözlerimi etrafa göz gezdirdim. Büyük, geniş, merdivenli, ortasında taş duvarla çevrilmiş bir Mardin eviydi. Yeterince kendini belli ediyordu. Kaldığım evlerden trilyon kat daha büyüktü ve içerisinde töre olan bir eve benziyordu. İçeriden küçük bir oğlan çocuğu geldi ve Dilan'a sarıldı. "Anne geldin mi?", "Geldim kuzum geldim. Seni çok özledim oğlum." dedi, boyuna eğildi saçını kokladı, yanağını öptü. Çok masumdu. "Demir hadi avukat ablayla tanış bebeğim.", "Merhaba abla." dedi minik vücudunu bana çevirerek.Arkadan bir anda "Demir dayıcım buraya gel, künyeni düşürmüşsün." dedi. Kafamı kaldırmamla Miran'ı gördüm.
... Devam edecek ...
|
0% |