"İyiki doğdun. İyiki doğdun. " deyip tüm gücümle alkışlamaya başladım. Bugün 13 Kasım'dı ve Özgür abimin doğum günüydü. İlk defa bir abimin doğum gününü kutluyordum. Güzel bir duyguydu.

Annem ve babam 23 Eylül'de doğmuş. Aynı gün doğduklarını öğrenince şaşırmıştım. Tuhaf gelmişti ama güzeldi. Akın abim 27 Eylül , Barış abim 3 Ekim ve Ömer abim ise 10 Ağustos'ta doğmuştu.

Ailemin doğum günlerini yeni öğrenmek üzse de yapacak bir şey yoktu. Önemli olan şu andı. Ailem yanımda ve mutluyum.

"Şu afişi yapsa yapsa ergen Batu yapar." Kahkaha sesleri yükselirken Batu havalı bir şekilde yürümeye başladı. "Böyle harikulade bir fikir anca benden çıkar zaten."

Özgür abimin uyurken çektiği bir fotoğrafı afiş yapmıştı. İyiki doğdun yakışıklı avukat yazısı ile komik görünüyordu. Tabi fotoğrafta birkaç oynama da yapmıştı.

Kapalı gözlerine kalpli gözlük koymuştu. Bıyık eklemişti ve kırmızı ruj sürmüştü. Annemler gördüğü an kahkaha atmıştı. Özgür abim ise ayılıp bayılmıştı.

Birkaç adımda abimin yanına yaklaştım. Elimdeki kutuyu ona uzattım. "Ne seveceğini bilemedim. Umarım seversin. İyiki doğdun abi. İyiki varsın." Abim kocaman gülümserken elimdeki kutuyu alıp masaya bırakmıştı. "Sen zaten benim için bir hediyesin ergen Peri'm." Sıkıca bana sarılırken kollarımı beline sardım.

Tabi diğer abilerim kıskandığı için bizi hemen ayırmıştı. Ondan sonra gece eğlenceli geçmişti. Özgür abimin komik şarkıları , Barış abimin sürekli pasta yemesi , Batu'nun yastık savaşı yapması ve sonunda annemin çıldırıp bizi azarlaması.

Ailem ile vakit geçirmek çok güzeldi. Onları çok seviyorum.

Birkaç gün sonra

Yarışmaya 3 gün kalmıştı ve ben çok heyecanlıydım. Söyleyeceğim şarkıyı bulmuştum ve bu bir hafta içinde birkaç kere prova yapmıştım. Bu hafta çok yoğun geçmişti. Çünkü sınav haftamızdı. Bugün son sınavlara giriyorduk. Pazartesi günü de yarışma vardı.

Sınıftakiler son kez notlarına bakarken Kaan sızlanıyordu. İlk sınavımız coğrafyaydı. Son sınavda matematikti. "2 dakika sonra coğrafyanın içinden geçiyoruz arkadaşlar. Düşük not alana ceza vereceğim. " Hakan'ın bağırması ile Ebru yüzünü buruşturdu.

"Hakan biraz sakin mi olsan ? "

Hakan gülümseyip "Sen nasıl istersen Ebru'm." dedi.

Hakan ve Ebru bir haftadır sevgiliydiler. Zaten Hakan'ın Ebru'yu sevdiğini herkes biliyordu ve çok yakışıyorlar. Selim , Ayşe'nin yanına oturup "Ayşeciğim okuldan sonra çiğ köfte yemeğe gidelim mi ?" diye sordu. Batu göz devirip "Ne kadar odunsun ya . " diye söylendi.

Sınıftakiler gülerken Kaan "Kanka sen onlara bakma. Onlar öyle anlaşıyorlar. " dedi.Selim "Kaynaklık yapmayın lan. Ayşeciğim cevabın ne ?" dedi ve zil çaldı.

Ayşe gülüp "Olur Selimciğim ama önce abime haber vermem lazım." dedi. Selim ayağa kalkıp "Abin izin vermezse kaçırırım." deyince gülmeye başladık. Ercan hoca içeriye girince sınıfta sessizlik oluştu.

"Evet çocuklar. Masanın üstünde bir şey kalmasın. Zaten sınav iki grup şekilinde. "

Notları çantaya koyarken hoca da kağıtları dağıtmaya başladı. Cem ile iki haftadır doğru dürüst konuşamadık. Sadece o adamın şimdilik gittiğini biliyordum ama dediğine göre yine gelecekti. Abim de adam hakkında bir şey bulamamıştı ama işin peşini bırakamayacağını da söylemişti. Sınav kağıdı önüme gelince derin bir nefes aldım.

🧚🏻‍♀️

"Onlar nasıl soruydu lan ? Beynim yandı resmen. " Ahmet' in bağırması ile Seren " Sinem hoca soruları hazırlamış. " diye cevap verdi. Son sınava da girmiştik. Teneffüs olunca herkes isyan modunu açmıştı. "Keşke abim hazırlasaydı. Onu bayıltıp soruları alırdık." Batu'nun dediği ile güldüm.

"Sen çok zekisin. Abimde sonra bizi bayıltırdı. " Bartu'nun cevabı ile Batu ofladı.

"Pericik?"

Cem'in sesi ile oraya döndüm. Gülümseyerek yanımıza geldi. Önümüzdeki sıraya oturdu. "Cemcik ?" demem ile yüzünü buruşturdu. "Iyy deme öyle. " Gülümseyip " Niye ki ? Bence çok güzel." dedim. Cem'de gülümseyip "Sen sevdiysen de o zaman." dedi.

"Havada aşk kokusu var. Benden uzaklaşın lütfen. Ben daha küçüğüm. Piskolojim bozuluyor." Kaan'ın kısık sesle konuşması ile gözlerimi devirdim.

"Küçül de cebime gir. Kazık kadarsın." Cem'in dediği ile güldüm.

Kaan sırıtıp "Olur bebeğim. " dedi ve göz kırptı.

Cem yüzünü buruşturup "Uzak dur lan benden. Millet yanlış anlayacak. " dedi.

Kaan gülüp " Tamam canım. Aşkımızı gizlemeye devam edelim." diye cevap verdi.

Şaşkınlıkla ikisine bakıyordum.Cem ayağa kalkıp "Tövbe tövbe. Peri , sen şunun kafasına vur. Matematik sınavı çarpmış. Kafası uçmuş. Ben sonra yanına gelirim." dedi ve sınıftan çıktı. Kaan kahkaha atınca dayanamayıp bende güldüm. "Kaçırdın çocuğu."

"Sevdiceğini azıcık korkuttum. Bir şey olmaz. Artık hep yanına gelmez. "

Gülüp test kitabımı çıkardım. Sevdiceğim. Sanırım Cem'den hoşlanıyorum. Kendime itiraf etmeye korksam da evet... hoşlanıyorum.

🧚🏻‍♀️

"Ay ben çok heyecanlandım." Akın abi bana gülümseyip "Sakin ol birtanem. Sadece tanışma." dedi. Okuldan sonra Bartu ve Batu Barış abim ile gitmişti. Akın abide beni alıp kafeye getirmişti. Defne abla ile tanışacaktım. Aslında daha erken tanışacaktık ama Defne ablanın işleri uzayınca bugüne kısmet oldu.

"Akın ?"

Sağa dönünce yeşil gözlü siyah saçlı bir kadını gördüm. Akın abi gülümseyip ayağa kalktı.

"Hoş geldin canım." İkisi sarılırken ayağa kalktım. Ayrılınca Defne abla bana yaklaşıp gülümsedi.

"Sonunda seninle tanıştık. Akın anlata anlata bitiremiyordu. Bir an önce seninle tanışmak istiyordum. " dedi ve bana sarıldı. Benden ayrılınca gülümsedim. "Bende tanışmayı çok istiyordum. " dedim.Yerlerimize geçince Akın abi siparişleri verdi. Defne abla bana dönüp gülümsedi. "Akın senden çok bahsetti. 17 yıl sonra yeni bir aile. Gerçekten çok zor. Kendimi senin yerine koyuyorum...bilmiyorum yapamazdım sanırım. "

Akın abime dönüp gülümsedim. "Zor...çok zor ama ailem iyi olunca alışıyorsun. Şu an çok mutluyum." Akın abimde gülümseyip göz kırptı. Siparişler gelince Defne abla sohbet etmeye devam ettik. Akın abi arada katılıyordu. Daha çok bizi izleyip gülümsüyordu.

Meyve suyumu içtikten sonra masaya bıraktım. "Eee aileler ne zaman tanışacak ? Düğün ne zaman?" deyince Defne abla ve abim öksürmeye başladı. Bu hallerine güldüm. "Tamam...Tamam heyecan yapmayın."

Akın abim "O günlerde yakın birtanem." dedi. Defne ablanın yanakları kızarmıştı. Biraz daha sohbet ettikten sonra kafeden ayrıldık. Ben arabada beklerken ikisi bir şeyler konuşuyordu. Daha sonra Defne abla arabasına binince abimde yanıma geldi.

Akın abi ile eve giderken "Yengem çok tatlı ve güzel. Çok yakışıyorsunuz." dedim.Akın abimin gülümsediğini gördüm. "O da senin için aynısını söyledi. Seni çok sevmiş."

"Bende onu çok sevdim. " Yolun geri kalanı sessiz geçmişti. Eve gelince direkt odama çıktım. Duş aldıktan sonra akşam yemeği için aşağıya indim.

Pazar günü

"Ya abi bırak beni. "

"Sus ve gerçekleri söyle. "

"Abi susunca nasıl söyleyeyim?"

Özgür abim beni omzundan indirip "Doğru diyorsun. Neyse sen bana gerçekleri söyle. " dedi. Tam kaçmaya hazırlanıyordum ki abim beni kolunun altına aldı. Evde kimsenin olmaması benim için kötüydü. Pazar günü herkesin mi işi olur ?

Cem ile görüntülü konuşurken Özgür abim aniden odama girmişti. Cem'i biraz tehdit ettikten sonra beni sorguya almıştı. Dediği şeyler aklıma gelince gülmemek için zor duruyordum.

"Kardeşimden uzak dur. Benim 3 tane abim var. Biri seni döver. Biri hapse atar ve en kötüsü olan Barış abim sana bir sürü soru ödevi verir." Bunu deyince kahkaha atmıştım. Cem ise gülmemek için zor duruyordu.

Abime dönüp " Abi. Sen Cem'e dedin ya bir sürü soru ödevi verir. Barış abi onun dersine girmiyor. Yani veremez." dedim.Özgür abim dizine vurup "Bu kötü oldu. Neyse elimizde iki seçenek daha var." dedi.

Göz devirip "Abi artık bıraksan mı ?" dedim. Özgür abim oflayıp beni bıraktı. Elini beline koyup "Ondan hoşlanıyor musun ?" diye sordu. Gözlerini kısarak bana bakıyordu.

Sessiz kaldığımı görünce " Peri'm güzel kardeşim. Bana söyleyebilirsin. Ben o kadar odun değilim. Tabiki sevgilin olabilir. Sadece sevdiğin kişinin birkaç dişi eksik olur. Ya da bir gözü mor olur. En kötüsü kafasını kırarım." deyince şaşkınlıkla ona baktım.

"Abi yuh diyorum başka da bir şey demiyorum." dedim ve kollarımı göğsümde birleştirdim. "Ya sanki ne dedim ? " Göz devirip arkamı döndüm. Odadan çıkacakken tekrar beni tuttu. Bu sefer yatağa oturtup ciddi bir şekilde bana baktı.

"Tamam ciddi bir şekilde soruyorum. Sevgilin mi ?"

Tırnaklarımı avucuma batırdım. Açıkçası tepkilerinden çekiniyordum. Bana gülümseyip ellerimi tuttu. "Minik ergenim. Sevgilin olabilir. Bu çok normal. Sen mutluysan bize bir şey demek düşmez ama seni üzerse de bizden korksun."

"Sevgili değiliz ama seviyorum. O da seviyor."

Anlamsızca bana bakıyordu. Derin bir nefes alıp baştan anlatmaya başladım. "Vay be ! Ergenler sizi. Neyse sen mutluysan sorun yok. Ayrıca madem seviyorsunuz bir zahmet sevginizi söyleyin. " Abime şaşkınca bakarken "Bakma öyle çiçeğim. Senin mutlu olman benim için her şeyden daha önemli." dedi.

Daha sonra sırıtıp "Yine de onu dövmeme engel değil." dedi. Koluna vurup "Uslu dur ve karışma." diye cevap verdim.

Abim ayağa kalkıp kafama vurdu. "Sevdiğini de nasıl koruyor ? Neyse ben odama gidiyorum. Sende bana soğuk su getir." dedi ve odadan çıktı.

Oflayıp bende odadan çıktım. "SUYU KENDİN ALAMIYOR MUSUN ?" diye bağırdım.

Odasından çıkıp "Sen dururken ben niye alayım? " dedi ve odaya geri girdi.

Göz devirip aşağıya indim.

🧚🏻‍♀️

"Kızım yarın için heyecanlı mısın ?" Babamın sorusu ile bakışlarımı televizyondan ayırıp ona döndüm. Akşam yemeğinden sonra salona geçip televizyon izliyorduk. Batu hariç. Çünkü o kafasını Ömer abinin bacağına koymuş uyuyordu. "Evet. Okulda da yarışmaya katılmıştık ama bu daha farklı. Umarım güzel geçer."

"Heyecan yapma. Sakin ol. Sanki karşında jüri değil de arkadaşın var gibi düşün. Rahat rahat şarkını söyle." Barış abime gülümsedim. Bartu "Kaan ve Cem'de gelecekmiş. " dedi.

Özgür abim direkt bana dönüp sırıtırken ben "Evet." demiştim.

Akın abi kaşlarını çatıp "Cem kim ?" demişti. Kaan'ı hepsi tanıyordu ama Cem'i tanımıyorlar. "Arkadaşım." diye mırıldandım. Ömer abi "Yarın bir tanışalım arkadaşın ile." deyip gülümsedi. Allah'ım sen Cem'i abilerimden koru.

Başımı annemin dizlerine yaslayınca o da saçımla oynamaya başladı.

Yarışma saati

"Bana bak Pericik . Sakın heyecan yapmıyorsun. Zaten çok fazla kişi yok."

"Aynen sadece 100 kişi falan tek var müzik perim. "

Kaan'ın dediği ile daha da strese girdim. Cem , Kaan'ın ensesine vurup "Ben sakinleştirmeye çalışyorum. Sen ne yapıyorsun?" dedi. " Tamam ikinizde sakin olun. Ben iyiyim. Zaten birazdan bana sıra gelecek. Hadi gidin." Kaan son kez başarılar deyip yanımızdan ayrıldı. Cem cebinden bir kutu çıkarıp bana uzattı.

"Senin için aldım. Umarım beğenirisin ve şans getirir." Gülümseyip kutuyu aldım. Açınca içinden kolye çıktı.

"Cem...bu Çok güzel. " kolyeyi kutusundan çıkarıp ona uzattım. "Takar mısın ?" İki zinciri vardı. Üstteki zincirde küçük bir kelebek varken alttakinde büyük bir kelebek vardı. Gerçekten çok güzeldi.

Cem kolyeyi takınca gülümseyip ona döndüm. Kaan'ın kolyesi de boynumdaydı ve ikisi çok güzel duruyodu. "Beğenmene sevindim. Ben artık gideyim. Sıran gelmek üzeredir. Zaten gizlice girdik. " Cem yanımdan ayrılırken yüzümde halen gülümseme vardı.

Yaklaşık 10 dakika sonra benim ismimi anons ettiler. Derin bir nefes alıp sahneye adımladım . Mikrofonun önünde durunca seyircilere ve jürilere baktım. Ailem ortada yan yana oturuyordu. Cem ve Kaan ise arkalarındaki sırada. Müzik sesi ile derin bir nefes alıp şarkıya başladım.

"Ayıp etmişim, kayıp etmişim

Her güzel şeyi kırıp dökmüşüm

Ben çöpmüşüm, ben çökmüşüm"

Aileme bakınca yüzlerinde tebessüm vardı.

"Denizin bittiği yerde sahil evleri

Ben biterim, sen başla, ey sevgili

Ey sevgili, ey sevgili"

Bartu, Kaan ve Cem videoya alıyordu.

"Gittiğimde eşyalar evde kalsın

Onları kim alıyo'sa onlar alsın

Onlar alsın, onlar alsın

Bilmiyorum yanıtları

Sormadım ki ben soruları"

Elim Cem'in kolyesinin üstüne gidince gözlerimi kapattım ve yüksek sesle şarkıya devam ettim.

"Kalp hanım, nasılsınız?

Ah, ne çok kırıksınız

Kim dedi, "Her şey yoluna

Girecek" diye?

Kalp hanım, nasılsınız?

Ah, ne çok kırıksınız

Kim dedi, "Her şey yoluna

Girecek diye?""

Sözleri bir nevi beni anlatıyordu. Gerçek ailemden önceki hayatım ve ilk tanışmamızdaki tavırları...Gözlerimi açtım. Cem'e bakınca kocaman gülümsedi. Gülümseyip sözlere devam ettim.

"Ayıp etmişim, kayıp etmişim

Her güzel şeyi kırıp dökmüşüm

Ben çöpmüşüm, ben çökmüşüm

Denizin bittiği yerde sahil evleri

Ben biterim, sen başla, ey sevgili

Ey sevgili, ey sevgili, ah

Bilmiyorum yanıtları

Sormadım ki ben soruları

Kalp hanım, nasılsınız?

Ah, ne çok kırıksınız

Kim dedi, "Her şey yoluna

Girecek" diye?

Kalp hanım, nasılsınız?

Ah, ne çok kırıksınız

Kim dedi, "Her şey yoluna

Girecek" diye ?

Şarkı bitince seyircilerden alkış sesleri yükseldi. Selamlayıp içeriye geçtim. Elimi kalbime koydum. Çok hızlı atıyordu ve ben çok mutluydum. Benden sonra 2 yarışmacı daha var. Bize verilen odaya girdim. Kimse yoktu. Sanırım terastalar.

Kapı açılınca oraya döndüm. Cem gelmişti. Kapıyı kapatıp önümde durdu. "Çok...çok iyiydin. Gözlerimi senden alamadım. " dedi hayranlıkla.

"Gerçekten mi ? Ay şu an çok sevindim. "

Yutkundu ve bir adım daha atıp ellerimi tuttu. "Ben daha fazla kaçmayacağım." Ne diyeceğini tahmin ediyorum ve şu an aşırı strese girmiştim.

"Peri sana söyledim ya birinden hoşlanıyorum. O kişi sensin. Peri ben seni çok seviyorum."

Bölüm sonu

Huh ! Bitti

Nasıl olmuş papatyalarım

Kaan ve Cem sjsjjssj

Özgür abimiz ?

Cem sonunda itiraf etti???

Instagram Hesabım : nisaa_yazar_1

Sizleri seviyorum diğer bölümde görüşmek üzere :)♡♡♡