@nisaa_yazar_1
|
"Biri ne olduğunu açıklayabilir mi ?" Oğuz'un sorusu ile Ömer abim bize döndü. Kırgınlıkla ona bakıyordum. Sevgilisi olduğunu niye saklamıştı ki ? Ben Cem ile sevgili olunca söylemem için neler yapmışlardı. En azından Akın abim gibi sevdiğim biri var diyebilirdi.
"Ben açıklayayım. Ben Ömer'in sevgilisiyim. Ömer'e ulaşamayınca Özgür'ü aradım. Onunla tanışıyoruz ama Ömer ile sevgili olduğumu bilmiyor. İşte aradığımda bana Ömer'in en kısa sürede evleneceğini söyledi. Hatta birkaç güne aileler bile tanışacakmış. " Telefonum çalınca yanlarından uzaklaştım. Barış abim arıyordu. Açıp kulağıma yaklaşırdım.
"Fıstığım neredesiniz ? "
"Akın abinin yanındayız. Birazdan geliyoruz abi."
"Peri'm bir şey mi oldu ? Sesin kötü çıkıyor." abimlere dönünce konuştuklarını gördüm.
"Gelince konuşuruz abim.
"Tamam güzelim. Dikkat et kendine. Seni seviyorum."
"Bende seni seviyorum abiciğim." deyip telefonu kapattım. Onların yanına gidince Akın abiye döndüm. "Barış abim aradı. Bizi bekliyorlar."
"Biz eve geçiyoruz. Sizde kendi aranızdaki meseleyi çözün ve Özgür'e karışma." Arabaya binince kafamı Bartu'nun omzuna yasladım.
Kırgındım. Kızgındım. Ama bana neydi dimi ? Ben kimim sonuçta? Bana değer verildiğini söylüyordu ama sevdiğini benden saklamıştı.
🧚🏻♀️
"Aferin size. Bir karakola düşmediğiniz kalmıştı. O da oldu. " Babam ve amcam geldiğimizden beri bizi azarlıyordu. Haklı oldukları için bizde başımızı eğip halıyı izliyorduk.
Halının modeli güzelmiş.
"Tamam hayatım. Çocuklar bir daha yapmayacak. Akıllandılar." Anneme emin misin demek istedim. Şahsen Oğuz ve Batu asla akıllanmadı.
"İlk günden karakola düştüler. Aynı okula gidince düşünemiyorum bile." Dedem de konuşmaya katılınca ona baktım.
"Kızlar da sorun yok ki. Şu üçlü baş belası."
Babaannem seni seviyorum.
"Baba aynı okul derken ?" Şilan sormuştu.
"Buraya taşınmayı uzun süredir düşünüyorduk. Karar verdik. Artık İstanbul'da yaşayacağız. Sizde Bartu'ların okuduğu okula gideceksiniz." İrem yengemin dedikleri ile mutlu olmuştum. Oğuz ve Şilan ile iyi anlaşmıştık.
"Bu yüzden bize İstanbul'a taşınsak nasıl olur demiştiniz. " Oğuz'un sesi şaşkın çıkmıştı. Ayağa kalkıp "Oley be ! Artık buradayız." diye bağırdı. Nihat amca onun kafasına vurup "Cezalısın Oğuz Bey. Çok sevinme." dedi.
Halam ben ve Şilan'a dönüp "Kızlar siz iyisiniz değil mi ? Bu afacanlar yüzünden bir şey olmadı değil mi ?" diye sordu. "İyiyiz hala. " dedim.
"Zaten akşam geri döneceğiz. Bu yüzden yarın ceza verin." dedemin dediği ile yüzüm düştü. "Niye bu kadar erken ?"
"Güzel torunum biz yine geliriz. Hem tatilde sizde gelin. " Babaannem bana sarılınca bende ona sarıldım.
"3 tane ergen vardı. Şimdi 5'e çıktı. Ayy tansiyonum." Özgür abi bayılıyormuş gibi yapınca gülmeye başladık.
🧚🏻♀️
"Birkaç güne görüşürüz zaten. Ev işleri, okul derken anca." Oğuz bize sarılıp yengemin yanına gitti. Son olarak halam ile vedalaştım. Onlar arabalara binip giderken arkalarından el sallıyordum. "Üzülme Periciğim yine gelirler zaten." Bartu'yu onaylayıp içeriye geçtim.
Ömer abi ile konuşmuyordum. Dedemler burada olduğu için Özgür abiye de karışamıyordu ama şimdi ayağa kalktığına göre Özgür abim için iyi şeyler olmayacak. "Özgür. Bugün ne yaptın?" Sesi fazla sakin çıkıyordu. Özgür abi yutkunup ayağa kalktı.
"Duruşmalarım vardı. Biraz motor ile gezdim. Başka da bir şey yapmadin abi."
"Emin misin Özgür ? Biraz daha düşün. Bugün kimlerle konuştun?" Özgür abi geriye gittikçe Ömer abi ona yaklaşıyordu. "Birtanecik kız kardeşim ile konuştum." deyince gülümsedim. Özgür abi kaçamadan Ömer abi onu kolunun altına almıştı. Annem ve babam yukarıya çıktığı için salonda yoktular.
"Evet sayın seyirciler. Ömer Akbulut , Özgür Akbulut'u yakaladı. Bakalım Özgür Akbulut kaçabilecek mi ?" Batu eline televizyon kumandasını alıp haber sunar gibi konuşuyordu. Yanımda oturan Barış abim ise havuç yiyordu. "Abi bir şey yapmadım ya!" Kumandayı bu sefer Bartu aldı.
"Özgür Akbulut'tan inandırıcı olmayan bir savunma. Bakalım Ömer Akbulut'un tepkisi ne olacak?"
"Lan ! Ela'ya evleneceğimi söylemişsin. Daha ne olsun. " Akın abi ayaklarını sehpaya uzatıp " Allah ondan razı olsun. Özgür olmasaydı sevgilin olduğunu bile bilmeyecektik." dedi. Özgür abimden kurtulup şaşkınca "Siz sevgili misiniz ? Oha ! Nasıl? Ne zaman ? Niye ?" diye peş peşe sordu. Kumandayı bu sefer ben alıp "Gerçekler ortaya çıktı. Ömer Akbulut acaba ne diyecek? Gerçi ne dese de umurumda değil. " dedim.Kumandayı Barış abime verip salondan çıktım.
Odama çıkıp pijamalarımı giydim. Saçımı ördükten sonra Barış abimin odasına gitmek için odadan çıktım. Kapısını tıklatıp içeriye girdim. Abim beni görünce yatakta doğrulup "Peri bir şey mi oldu ?" dedi. Kapıyı kapatıp yanına geçtim. Yatağa uzanınca kollarını bana sardı.
"Abime kırgınsın . Haklısın bu yüzden bir şey diyemem."
"Benim kırgın olduğum nokta ben ona her şeyimi anlatıyorum. O ise saklıyor. Sanki bana sevgilim var deseydi ben yakasına yapışıp ayrıl mı diyecektim ? Aksine mutlu olurdum. " Saçımı okşarken "Ne desen haklısın çiçeğim. " dedi."Akın abinin de sevgilisi var. Bana söyleyince mutlu oldum. Hatta kaç defa tanışmak istediğimi söyledim. Doğruyu söyle senin sevgilin var mı ? " Barış abim gülüp "Yok güzelim. Hem olsa söz ilk sana söylerim. " dedi.
"İyi...Sonra yanlışlıkla öğrenmeyelim."
"Yarın pazar. Ailecek bir şey mi yapsak ? " Sorusu ile düşünmeye başladım. Ne yapabiliriz ki ? "Ne yapalım ?"
"Aklıma bir şey geliyor. Özgür çok beğenecek." Kulağıma yapacağımız aktiviteyi fısıldayınca gülümsedim. "Çok eğlenceli olacak. "
🧚🏻♀️
"Bensiz karakola düştüğün için çok kırıldım. Bensiz bensiz...dostunsuz nasıl düşersin?" Kaan'a göz devirdim. Sabah kahvaltıdan sonra Ömer abi benimle konuşmak istemişti ama Kaan görüntülü aradığı için odama çıkmıştım. Yaklaşık yarım saattir Kaan ve Cem'e dün yaşananları anlatıyordum.
"Kusura bakma Kaan. Polislere durun benim kankam gelecek. Onsuz hayatta gelmem demem lazımdı." Cem dediğime güldü. "Peri'm sen o üçlüden uzak dur. Ne olur ne olmaz ."
"Suçlu perim seni şimdilik affediyorum. Cem biz seninle karakola düşeriz. Değil mi hayatım?" Kahkaha atınca Cem yüzünü buruşturdu.
"Bana yürümeyi bırakır mısın ?"
Kaan sırıtıp "Hayır...Neyse bugün boşsan halısahaya gidelim." dedi. Konuyu değiştirmede usta resmen. "Olur...Annemden izin alayım. Haber veririrm."
"Güneş perim sende gelsene."
Kafamı iki yana sallayıp "Olmaz. Barış abim ile planımız var. Siz gidin." dedim. Barış abim içeriye girince ona döndüm. Telefonla konuştuğumu görünce arkasını döndü. Tam çıkacakken Kaan'ın sesi ile durdu.
Kaan yüzünü buruşturdu. "Gıcık matçı . Dün bütün gün verdiği soruları çözmeye çalıştım. Beynimi masada bırakıp kalktım. Hayır...bu soruları uzaydan mı getirdi ? İnşallah soru çözerken yanlış formül kullanır da rezil olur. Ya da hazırladığı sorular kaybolur da yenisini hazırlar ve sonra sorular çekmecesinde çıkar."
Barış abimin geldiğini fark etmemişti. Kafasını eğmiş bir şey ile ilgileniyordu. Konuşmaya devam edecekken Cem "Kaan sus." dedi. Barış abiye bakınca sırıtarak buraya baktığını gördüm. Yanıma gelip "Kaan." dedi. Kaan kafasını hızlıca kaldırıp abim ile göz göze geldi.
"Ho-hocam."
Cem ile gülmemek için zor duruyorduk."Benim hakkimdaki düşüncelerin ne güzel." Kaan yutkunup "Hocam ben sizi çok seviyorum. O düşünceler Cem'e ait. Ben onun düşüncelerini dile getirdim." dedi. Cem şaşkınca bakarken abim "Biz yarın görüşelim Kaan. " dedi ve odamdan çıktı.
"Allah'ım beni yok et ! Mümkünse şu an olsun ."
Cem ile gülerken Kaan sızlanıyordu. "Size de aşk olsun. İnsan bir haber verir."
"Köpek! Beni niye ortaya atıyorsun?" Kaan " Şu an bunu tartışamam. Gidip babama diyeyim beni okuldan alsın. Sanayide Reşat usta var. İyi anlaşıyoruz zaten. Ben oraya gideyim." dedi ve aramayı kapattı.
Gülüp " Yarın görüşürüz." dedim. Cem ile vedalaşıp aşağıya indim. Mutfağa girince herkesin burada olduğunu gördüm. Bartu kepçeyi eline alıp "Peri'de geldiğine göre Akbulutlar Mutfakta yarışması başlayabilir ." dedi.
"Sizden korkuyorum. Mutfağım yanabilir."
Annemin dediği ile Özgür abim kafasındaki şef şapkasını düzeltti. "Annem merak etme burası bana emanet."
"O zaman daha da korkmamız lazım. " Babamın dediği ile güldüm.
"Tamam tamam . Size yarışmamızı anlatayım." Barış abi anlatmaya başladı.
"Anne ve baba siz jüri olacaksınız. Bizde yemek yapacağız. Hepimiz ayrı ayrı yemek yapacağız. Birbirimize yardım etmek yok. Kopya çekmek yok. En önemlisi sabote etmek yok. Özgür ve Batu özellıkle siz akıllı durun. " Batu annemin önlüğünü giymişti. "Özgür abim beni yoldan çıkarmasa akıllı olurum." dedi.
"Her şeyi bana bağlıyorsunuz. En baş belası ben miyim ? "
Hepimiz evet deyince göz devirdi.
🧚🏻♀️
Annem kahve yapıp babam ile salona geçmişti. Bizde yemek yapmaya başlamıştık. Akın abi pizza yapıyordu. Özgür abi bunu görünce küçük çaplı bir kriz geçirmişti. Ömer abinin ne yaptığını bende anlamadım. Et ve sebzelerle bir şey yapıyordu.
Barış abi daha önce yemediğim bir yemeği yapıyordu. Fellah köfte diye bir yemek. Özgür abi şaşırtmayıp hamur yapmıştı. Bu sefer Çin mantısı deniyordu. Sanırım en güzelini Batu ve Bartu yapıyordu. Kısır ve patates salatası. Batu salata , Bartu kısır yapıyordu.Onlardan böyle bir performans beklemiyordum. Sorduğumda ise annem bir ara arkadaşları ile gün yapıyormuş ve Batu ile Bartu'yu zorla mutfağa sokuyormuş.
Çoğu gün yemeğini biliyorlarmış. Ben ise en sevdiğim yemek olan sarma yapıyordum. İçini yaparken annemden gizlice yardım almış olabilirim ama sorun değil. Kimse görmedi sonuçta. Bir de ince sarabilsem çok güzel olacak ama yapamıyorum. Önemli olan lezzet sonuçta.
Açıkçası yarışmayı Akın abinin kazanacağını düşünüyorum. Sonuncu ben ya da Özgür abim olur.
"Abi ya!"
Bartu'nun bağırması ile ona döndüm. Özgür abim suratına un atmıştı. "Lan! Sabote etmek yasak demedim mi ?" Barış abinin bağırması ile Özgür abi ellerini havaya kaldırdı.
"Yanlışlıkla ol-" Sözünü kesen Akın abinin ona un atmasıydı. "Kusura bakma Özgürcüğüm yanlışlıkla oldu ." Bartu ve Batu kahkaha atarken Ömer abi yanıma gelmişti.
"Küs müyüz?"
Ona bakmayıp "Evet." dedim.
"Çocuklar o ses ne?" Annemin bağırması ile Akın abi "Bir şey yok anne . Her şey kontrol altında." dedi. Aynen her şey kontrol altında.
Asla Özgür abim Batu'nun kafasında yumurta kırmadı. Barış abi de oklava ile Özgür abiyi dövmüyor.
Akın abi ise doğradığı sucukları sakince diziyordu.
"Güzelim konuşmama iz-" Sardığım sarmayı ağzına koyunca susmak zorunda kaldı."Sus ! Şu an önemli bir iş yapıyorum."
"Abi patateslerimi yemesene!" Özgür abi Batu'yu takmadı bile. "Güzel olmuş ama biraz kalın sarmışsın. " Ona bakmadım. "Ben böyle seviyorum. Sen yeme zaten. " Son sarmayı da tencereye koyup ayağa kalktım. Bu sırada Ömer abi yanımıza gelen Özgür abinin kafasına vuruyordu. "Uslu dur demedik mi ? Hani mantıların nerede ?"
Tencereyi ocağa koyarken Özgür abim yaptığı mantıları bize gösterdi.
"Böyle yetenek görülmedi. Nasıl da güzel yapmışım. Bir tabak ayıracağım. Cem'e yollayacağım. Canım benim...geçenki mantıyı çok beğenmişti. " Akın abi kulağıma eğildi. "Cem'e söyle şehri bir süreliğine terk etsin." Dediği ile güldüm. "Özgür abi onu yine bulur."
Suratıma soğuk su gelmesi ile irkildim. "Peri'm özür dilerim. Batu'ya atacakken sana geldi." Barış abi yanıma gelip tişörtü ile yüzümü silmeye başladı. "Hayır benim suçum ne ? Niye kafmada yumurta kırıldı? Niye bana su atılıyor ? Benim günahım ne ?" Batu isyan ederken diğerleri gülüyordu.
"Ah Esnad'ım olsaydı beni kurtarırdı. O sizin gibi zalim değil. Bana kıyamaz."
"Esnad kim lan ?" Özgür abi sormuştu. Batu "Bu sizi alakadar etmez." deyip işine geri döndü. Tabi sırtına terlik de yemişti. "Yeter be! İstifa ediyorum." deyip kendini yere attı. Ömer abi gülüp onu yerden kaldırdı.
"Tamam akıllı olun. Yemekler bitsin sonra eğleniriz." Uzun uğraşlar sonucu yemekler bitmişti. Saat 13.25'te mutfağa girmiştik ve şu an saat 17.38. Annem mutfağa girince gözleri şokla açıldı.
"BU MUTFAĞIN HALİ NE? "
Şimdi bittik.
🧚🏻♀️
"Hep senin yüzünden Özgür abi ! Biz niye temizliyoruz ki ?" Bartu'nun isyanı ile Özgür abi oklava ile kafasına vurdu.
"Sus ve çalış köle!"
"Özgür sen oturuyor musun?" Akın abinin sesi ile Özgür abi hemen ayağa kalktı. "Yoo. Ne münasebet. Siliyorum işte." Bu haline gülüp masayı silmeye devam ettim. Annem mutfağı gördüğü an bizi bir güzel azarlamıştı. İşin komik tarafı Akın abi ve Ömer abi de başlarını eğip annem ne dese haklısın diyordu. Sonra bize temzilik malzemeleri verip mutfağı temizlememizi istedi. Yemekler pişerken bizde temizliyorduk.
"Peri...abiciğim sen banyoya gidebilirsin ben buraları hallederim." Barış abinin dediği ile gülümseyip elimdeki bezi bıraktım."İtiraz ediyorum." Bartu'nun dediği ile Akın abi "İstediğin kadar et. Burayı dağıtan sen , Batu ve Özgür. Dua edin bizde yardım ediyoruz." dedi. "O zaman size kolay gelsin. Ben kaçtım." koşarak mutfaktan çıktım. Odama girdiğim gibi banyoya girdim.
Akşam yemeği saati
"Umarım hastanelik olmayız." babamın dediği ile Özgür abim "Aşk olsun baba. Bizim ne kafar marifetli olduğumuzu bilmiyor musun ?" dedi. "Akın , Ömer ve Peri dışında size güvenmiyorum. Mâlum geri kalanınız yüzünden hastanelik olmuştuk. " Şaşkınlıkla onlara baktım.
"Nasıl ?"
"Şimdi şöyle...biz dördümüz çorba yapmıştık ve biraz değişik oldu. Önümüze gelen her şeyi koyduk. Sonuç babamın midesi yıkandı." Bartu'nun dedikleri ile ağzım açık kaldı. "Yuh! Ben acaba yemesem mi ? " deyince gülmeye başladılar. Bütün yemekleri tabaklara koyup sofraya getirmiştik. Babam Bartu'nun kısırını alıp "Aferin ! Annenizden bir şeyler öğrenmişsiniz." dedi. Bir kaşık alıp yemeye başladı. Bu sırada Barış abi de annem ve babama servis yapıyordu.
Babam aniden öksürünce Özgür abi sırtına vurdu. "Helal helal. Gitti gül gibi adam. Al baba mantıdan ye." yaptığı kocaman mantıyı babama yedirmeye çalıştı. Babam zorla bir ısırık aldı. "Oğlum sakin ol ! Su vermen lazım." Babam yüzünü buruşturup Özgür abinin kafasına vurdu. Lokmasını zorla yutunca annemin uzattığı suyu içti.
"Beni öldürmek mi istiyorsunuz? Bartu...evlâdım biraz daha acı yapsaydın. Belki beyaz ışığı görürdüm. Özgür sen mantı yapamıyorsun. Vaz geç bu sevdadan. Aşırı tuzlu olmuş. Hayatım sen bu ikisini yeme. Ben diğerlerinin tadına bakayım ona göre sana vereyim."
Akın abi ve Ömer abi kahkaha atarken Özgür abi ve Bartu surat asıyordu. "Olmaz öyle şey. Çocukların yapmış. Tadına bakacağım." annem kısırdan yemeye başladı. Barış abi direkt su bardağını önüne koydu.
Annem zorla yutup "Oğlum...Bu biraz acı ama güzel." dedi. "Anam...canım anam. Seni seviyorum." Bartu bağırarak konuşurken annem bu sefer mantıyı aldı. "Özgür bu niye bu kadar büyük?"
"Anneciğim o benim özel tarifim. O yüzden." Annem tamam deyip bu sefer onu yedi. "Lütfen sen tuzdan uzak dur abi. Olmayan tansiyonum kalktı. " Batu'nun dediği ile güldük."Sen merak etme biz bu tuz işini halledeceğiz. Tuzlu olmasa ve daha küçük olsa daha iyi olur." Abim anneme eliyle kalp yapınca güldüm. Çok tatlıydı. Barış abimin köftesi çok güzel olmuştu. Biraz sertti ama tadı çok güzeldi. Ömer abinin yemeğindeki etler sert kalmıştı. Onun dışında güzeldi. Akın abinin en güzeliydi. Pizzası aşırı iyi olmuştu. Benim sarmam ise baş parmağı kalınlığında olmuştu. Onu da düzelteceğiz inşallah.
"Yine de ilk denemene göre güzel olmuş kızım. Eline sağlık. Hepinizin ellerinize sağlık." Anneme gülümsedim. "Eğlenceli bir yemek oldu. Kazanan zaten belli. Akın...Bir dilim pizza daha alabilir miyim ?" Babamın dediği ile Özgür abim tabağını aldı. "Babacığım mantı yer misin?" gülerek sormuştu.
"Ölmek için daha gencim. "
Hepimiz gülerken Akın abim tabaklarımıza pizza koydu. "Mümkünse Cem'i saklayın. Hepsini ona yedirmeyi düşünüyor. " Ömer abinin konuşması ile Özgür abim bana döndü.
"Numarasını versene."
"Asla !" Tepkime güldüler.
Kahkahalar eksik olmadan sohbet edip yemek yedik. Sanırım ailem ile yediğim en güzel akşam yemeği bu oldu.
Bölüm sonu
Huh bitti!
Beğendiniz mi???
Ömer ve Ela ??
Özgür??
Kaan ve Barış sahnesi sjsjjsjs
Yemek yarışması ???
Ömer'e tripliyiz ve haklıyız da 💅🏻
En sevdiğiniz sahne?
Cem...üzümlü kekim...her şeyden habersiz.
Diğer bölümde görüşmek üzere sizleri seviyorum ♡♡♡♡
|
0% |