@nisaa_yazar_1
|
"Kaan nerede ?"
Cem'e dönüp "Abimin yanında. Dünkü olaydan sonra okula gelmeyecekti ama annesi zorla göndermiş. " dedim . "Yazık ya. Abin inşallah insaflı çıkar."
Omuz silktim. "Her an her şey olabilir. Ayrıca Özgür abimi gördüğün an kaç. Dün yine mantı yapmıştı ve tuzlu olmuştu. Cem'e götüreceğim diye tutturdu. Seni çok sevmiş. Numaranı bile istedi. Vermedim." dedim gülerek. Cem korkuyla bana baktı ." Beni sevmesi çok güzel bir şey ama mantı...lütfen benden uzak dursun."
"Bıktım ya! Öğrencilikten istifa edeceğim."
Kaan sinirle çimlere oturup bize döndü. "Ne oldu ?" Abim kim bilir ne yaptı da böyle sinirli. "Abin bugünkü boş derste yanıma gel çözemediğin soruları anlatayım dedi."
"Eeee bunda ne var ? Ne güzel işte." Cem'in kafasına vurdu. "Şimdi öğle arası. Sonra 2 dersimiz ona ve boş derste ondan sonra. Ben 3 ders matematik görmek istemiyorum. Babam sanayiye vermiyor. Başka iş bulmam lazım." Bu haline Cem ile gülünce bize kötü kötü bakmaya başladı.
"Öğle arasının bitmesine kaç dakika var ?"
Saatime bakıp "20 dakika var. " dedim.
Bu sırada Batu ve Esnad yanımıza gelmişti. "Nabersiniz?" Kaan sinirle nefes aldı "Abin istifa etseydi daha iyi olabilirdim." Kaan isyan ederken Esnad'a döndüm. "Nasılsın?"
"İyiyim. Sen nasılsın? " Gülümseyip "Bende iyiyim. Çıkışta işin yoksa kafeye gidelim mi ?" diye sordum. "Olur. Çok güzel olur." Erkekler kendi aralarında sohbete girmişti bile. Esnad ile sohbet ederken Kaan aniden ayağa kalktı.
"Size iyi sohbetler. Ben Efsa'nın yanına gidiyorum. En azından isyanlarıma gülmüyor." Tripli sesine göz devirdim. "Efsa kim ? " diye sordum sorgulayan bir sesle. "Yan sınıfta biri. Arada konuşuyoruz. Neyse ben kaçtım." Kaan yanımızdan ayrılınca görüş alanıma Bartu girdi. Saçımı karıştırıp yere oturdu.
"Oğuz ne zaman gelecek?" Batu sormuştu. "Yarın gelir herhalde. O Yağız mı ?" Bartu, Yağız'a seslenip yanımıza çağırdı. "Sevgilin olduktan sonra bizi unuttun ! Hayırsız arkadaş." Yağız'ın yanındaki kız tanıdık gelmişti. Daha önce nerede görmüştüm?
"Diyene bak. Asıl sen bizi unuttun! " Yağız gülüp Batu'nun yanına oturdu. Yanındaki kız da banka Esnad'ın yanına oturdu. "Biz tanışmıyoruz. Ben Ecrin. 12-A sınıfındayım." Ecrin ile selamlaşıp sohbet etmeye başladık. Şimdi hatırladım.
Sınıfta Yağız'ın öptüğü kişi.
"Peri? Peri ? " Ecrin' in sesi ile irkilip ona döndüm. "Dalmışım. Ne diyordunuz ?"
"Hiç. Daldığını fark ettim. O yüzden seslendim." Ecrin'e gülümseyip "Okul çıkışı Esnad ile kafeye gideceğiz. Sende gelsene." dedim."Anneme haber vermem lazım. İzin verirse gelirim." Zil çalana kadar sohbet etmiştik. Zil çalınca Esnad , Ecrin ve Cem kendi sınıflarına giderken bizde sınıfa çıktık. Sırama oturup Kaan'a döndüm.
"Sen Efsa'dan hoşlanıyor musun?"
Kaan içtiği sütü masaya bırakıp "Yoo. Ne alakası var ? Hem hoşlansam ilk sana söylerim." dedi. "İşte benim kankam." deyip yumruğumu kaldırdım. O da kaldırınca tokuşturup güldük.
"O değil de. Ben daha önce birinden hoşlanmadım. Sen Cem'den hoşlandığını nasıl anladın ?" Kaan'ın sorusu ile elimi çeneme koyup masaya yasladım.
"Onunla konuşurken çok iyi hissediyorum. Yanımda olması güven verici. Onunla eğlenceli vakit geçiriyorum. Kötü bir andaysam bana sarılması rahatlatıyor. En basiti. Bir konu hakkında konuşsa sabaha kadar onu dinlerim. En nefret ettiğim bir konu hakkında olsa bile. Ya-"
"Ay yeter. Fazla romantik oldu. Ben böyle romantikliğe gelemem. Allah'tan Efsa'da benim gibi. Bir rahatladım. Yani dediklerine gelirsek...onun konuşması bana iyi geliyor. Gülümsemesi çok tatlı. En önemlisi sıkılmadan benim dertlerimi dinliyor. Peri..." Kaan'a gülümseyip omzunu sıktım.
"Geçmiş olsun kardeşim. Sen Efsa'dan hoşlanıyorsun."
Kaan bağırınca abimin sesini duydum.
"Kaan ? Ne oldu ? Niye bağırıyorsun?" Kaan ayağa kalkıp elini kalbine bastırdı.
"Hocam...Bu konu sizin ilgi alanınıza girmiyor. Yoksa uzun uzun anlatırdım." dedi ve yerine oturdu.
Sınıftakiler bu hâline gülerken abim "Hangi konu?" diye sordu. "Aşk hocam. Aşk. Kusura bakmayın ama siz birazcık bu konularda geridesiniz." Barış abim kaşlarını çatınca Kaan'ın kolunu sıktım. "Öyle mi ? Bu kanıya nasıl vardın ?"
"Emel hocanın size aşık olduğunu bile görmüyorsunuz." Bunu kısık sesle söylemişti ve sadece ben duymuştum.
"NE ?" Bağırmam ile Kaan alnına vurdu. "Peri bir şey mi oldu ?" Abim endişeyle sorunca "İyiyim iyi. Aniden yükseldim." dedim. "Bu kadar goygoy yeter. Derse geçiyoruz ." Abim sandalyeye oturunca Kaan'a yaklaştım.
"Emel hoca ne alaka ? Bana niye söylemedin ? Hemen anlat !"
"Şimdi olmaz. Teneffüste anlatırım." deyince tamam deyip defterimi çıkardım. Ömer abiden sonra bir de Barış abi...Ne oluyor?
🧚🏻♀️
"Yuh ! Nasıl ya? Emel hoca mı? Kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi." Ben şaşkın bir sesle konuşurken Cem saçımla oynuyordu."Bende asla düşünmezdim. Tesadüfen duydum diyorum ya. Barış' a onu sevdiğimi nasıl söyleyeceğim diyordu. Tamam Barış hoca ile konuşurken görüyordum. Hatta okulda en anlaştığı kişi Emel hoca...ama . Anası var işte. Barış hoca hiç o gözle bakmıyor. Kusura bakma ama abin odun." Kaan'ın dediklerini düşündüm. Bende kaç defa konuşurken gördüm ama Emel hocanın abimden hoşlandığını tahmin etmemiştim.
"Belki Barış hoca da seviyordur ama belli etmiyordur." Cem'e dönüp "Yok...yani abim ile geçen akşam konuştuk. Sevdiğim biri olursa ilk sana söylerim dedi. Kaan'ın dediği gibi abim biraz odun." dedim. Zil çalınca ayağa kalktık. Sınıfa giderken Emel hoca ve abimi düşünüyordum.
🧚🏻♀️
"Batu mu ?"
Esnad telefonu kapatıp bana döndü. "Evet. Testim onda kalmış. Onu söyledi." diye cevap verdi. Ecrin ve Esnad ile kafeye gelmiştik. Akşam da Defne ablalar bize gelecekmiş. Bir an önce tanışıp yüzükleri takmak istiyorlar. Akın abim de Defne abla da istediği için bir şey demiyorlardı. "Ecrin?" bir kız yanımıza gelmişti. Ecrin ayağa kalkıp ona sarıldı.
"Okula gelmedin. Bir sorun mu var ?" daha sonra bize dönüp "Kızlar tanıştırayım. Rümeysa. Rümeysa , Esnad ve Peri. " dedi."Seni görmüştüm. Sende 12- A sınıfındasın. " Esnad konuşmuştu. Gülümseyip "Müsaitsen sende bize katıl." dedim. "Olur. Teşekkürler." dedi ve Ecrin'in yanına oturdu.
"Hastaneye gitmiştim. Kansızlık için. Yarın da sonuçlar çıkacak." Hepimiz geçmiş olsun deyince gülümsedi. Konuşkan, samimi biriydi. Yaklaşık 1 saat sohbet edip tatlı yemiştik. Daha sonra Özgür abim beni almaya gelmişti. Kızlarla vedalaştıktan sonra motora bindim.
"Uçmaya hazır mısın ?"
"EVET !" diye bağırınca abim motoru çalıştırdı.
Beline sıkıca sarılıp çığlık atmıştım. Hızlı sürüyordu ve çok eğlenceliydi. Evin önüne gelince motordan indim. Kaskı ona uzatıp "Çok iyiydi. Bunu tekrarlamamız lazım. " dedim. Abim yanağımdan öpüp "Sen iste ben hep gezdiririm ." dedi. Kocaman gülümseyip yanağından öptüm ve eve doğru koşmaya başladım.
Arkamdan güldüğünü duyuyordum. Kapıyı annem açınca onun da yanağından öpüp "Ben odama çıkıyorum. Duş almam lazım." dedim.Merdivenden çıkarken "Deli kız yavaş ol. Acele et yemek hazır olmak üzere." dedi. "Tamam." deyip odama girdim .
🧚🏻♀️
"Ne uzattılar ama. Bence direkt düğün yapalım." Bartu'nun kulağıma fısıldaması ile bakışlarımı babamdan alıp ona döndüm. "Sende Akın abiyi vermeye ne meraklısın ? Ayrıca bu işler öyle kolay değil. Kız isteme, nişan , kına , düğün. Bir sürü iş var."
Defne ablanın ailesi gelmişti. Abdullah amca , Gül teyze annemler ile iyi anlaşmışlardı. Defne ablanın abisi Deniz abi ise Akın abiye kötü kötü bakıyordu. O da biraz kıskançtı. Karısı Hülya ve 3 yaşındaki kızı Tuana ise çok cana yakınlardı. Defne abla ile sohbet ediyorlardı. Özgür abi ve Barış abi bahçeye çıkmıştı. Burası fazla boğucuymuş.
"Seni dinlerken yoruldum. Abime Allah yardım etsin. İşi zor valla." Batu sağıma oturup "2 gün sonra istemeye gidecekmişiz. Büyükler hemen düğün istiyor." dedi. Bartu sırıtıp "Düğünde çok eğleneceğiz. Cem , Kaan ve Yağız da gelecek. Aşırı eğlenceli olacak." dedi. Kaşlarımı çatıp "Düğün mahvedecek bir şey yapmayın." dedim.
"Merak etme güzel kardeşim. Aksine daha güzel şeyler olacak. "
"Anne bu aceleniz ne ? Belki anlaşamayıp ayrılacaklar."
Deniz abinin dediği ile Batu kısıkça güldü. Akın abi gibi kıskançtı. "Ben Defne'yi çok seviyorum ve ayrılma gibi bir düşüncem yok. Ne desen de evleneceğiz. " Akın abinin sözlerinden sonra ona döndü."Senin de kız kardeşin var. Onu da istemeye gelecekler. O zaman seni görürüm. "
Akın abi hızlıca bana dönüp " O daha küçük. Evlenemez." dedi.
Bu tepkisine herkes gülmüştü. Saat 23.13 olunca Defne ablalar eve gitmek için ayağa kalktı. Onlarla vedalaştıktan sonra odama çıktım. Çok uykum vardı. Ayıcıklı pijamamı giyip saçımı ördüm. Bu sırada kapım çalınmıştı ve Ömer abim içeriye girdi. "Biraz konuşalım mı ?"
"Uykum var abi ." desem de içeriye girdi. Yatağa oturunca yanıma gelmişti. "Bana kızgınsın..."
"Kırgınım." dedim.
Ellerimi tuttu. "Sana söylemem lazımdı. Biliyorum ama Ela...o kaç defa uyardı. Kimseye söyleme diye. " "Bak güzelim...senden asla bir şey saklamam. Hatta ilk sana söylemek istedim ama Ela'nın korkuları var. Zaten 2 haftadır sevgiliyiz. Babası 3 yıl önce onu zorla evlendirmeye çalışmış. Annesi ve babası Ela 16 yaşındayken boşanmış zaten. Annesi başka biri ile evlenmiş. Üvey babası ile çok mutlular ama öz babası rahat bırakmıyor. Bana söz verdirtti. Babası hayatından çıkana kadar kimseye söyleme dedi. Gerçekten özür dilerim ama söz vermiştim."
Dedikleri ile yutkundum. Aklıma Cem gelmişti. O da öz babasından çekmişti. Ela ablaya üzülmüştüm. "Ben...bilmiyordum. Üzüldüm. Onu anlıyorum. Ne diyeceğimi de bilmiyorum." diye mırıldandım. Ömer abim bir şey demeyip bana sarıldı. Kollarımı ona sarınca saçımdan öptü. "Babasının bir açığını bulamadığım için karışamıyorum. İkimiz de uğraşıyoruz. Yoksa ilk sana söylerdim güzelim."
"Biliyorum abi...sana güveniyorum. Sen halledersin ama şu an çok uykum var." Esneyince gülüp burnuma vurdu. "Barıştığımıza göre kay yana. Beraber uyuyalım." Yana kayınca uzanıp beni göğsüne çekti. Abimin huzurlu kollarında kısa sürede uykuya dalmıştım.
Bölüm sonu
Umarım beğenmişsinizdir
Diğer bölümde görüşmek üzere sizleri seviyorum ♡
|
0% |