Benim evim neresiydi, bazı insanlar bir şey olduğunda mesela birisi adresini sorduğunda hemen cevap verirler ama ben Hiç bir zaman kendimi bir yere ait hissetmemiştim. O yüzden soru sorduklarında verecek bir cevabım da olmadı. Peki ben şimdi neden burdayım ait olduğum için mi yoksa sadece görevini yapmak için gelen bir öğretmen mi? "Sen artık buraya aitsin Eftal" dedi içimdeki ses ama ben nereye ait olduğumu bilmiyorum ama yinede burda kalmaya devam ediceğim.

Yağızın kelimesinden sonra derin bir düşündüm nasıl yani o daha yeni ne demişti. Yağız'ın tekrar konuşmasıyla ona döndüm "Hadi öğretmen hanım arabaya binde gidelim Yusuf albayla konuşalım" Yağız gerçekten ciddiydi bu ne demek oluyordu. Hemen Yağızla beraber arabaya bindik ve Yağız arabayı çalıştırdıktan sonra konuşmaya başladım.

"Yağız benim bildiğim askerlerden başka hiç kimseye lojman verilmiyor" Yağız bı an bana ve ciddi bir ifadeyle"Eeee ne olmuş" Allah'ım bu adam gerçekten beni sinir edicekti "Yağız Yüzbaşım ben asker değilim biliyor musunuz?" Dediğimde Yağız sırıttı, ah onu ilk defa böyle güzel görüyorum güldüğünde o derin gamzesi ona gülmek ne kadar çok yakışıyordu. Yağız benim baktığım yeri fark edince yavaş yavaş gülümsemesi silindi. Ahhh o beni fark etmişti değil mi rezil oldum şimdi. Etrafımıza baktığımda askeriyeye gelmiştik,Yağız hemen konuşmaya başladı

"İnicek misin artık" Yağız'ın bu lafıyla hemen arabadan indim Yağız da indikten sonra birlikte hemen Yusuf albayın odasına girip kapıyı tıkladıktan sonra Gel diye seslendi. İçeri girir girmez hemen bizi görünce kaşlarını çattı ve daha Yağız konuşmadan hemen bana dönüp "Eftal kızım ne oldu bir sorun mu var" bana o kadar şefkatli ve merhametli davranıyordu ki bu şefkati karşısında bı an gözlerim doldu.

Yusuf amca gözlerimi görür görmez hemen ayağa kalkıp bana doğru gelince Eftal kızım neden o boncuk yeşil gözlerin doldu" hemen ona doğru iki adım atıp tam karşısına geldiğimde hemen ona dönüp "Yusuf amca sana sarılabilir miyim?" Yusuf amca hemen kollarını açıp ona sarıldım ben ona sarılıp ağlarken o ise saçlarımı okşuyordu. Kollarındaki bu sıcaklık baba sıcaklığı mıydı? Bı an gözlerimi kapattım ve her zaman burda olmayı diledim.

Yağız Efe Şimşek

İçimdeki bu anlamsız şey de ne , ne oluyordu bana yine aynı şey oluyordu birincisi onu muhtarlığın önünde ağlarken gördüğüm de ikincisi de şimdi burda Yusuf albaya sarılıp ağlarken ne den ağlıyordu bilmiyorum ama ağlamasın o kadar içli içli ağlıyordu ki bı an kendimi kaybedip yanına gidicektim. Yusuf albay hemen konuşup"Eftal kızım bu kerata mı seni üzdü bu kadar söyle eğer bu üzmüşse bir Güzel ona cezasını vereyim." Yusuf albayın konuşmasıyla Eftal hemen başını kaldırıp bana o sulu gözleriyle bakıp tebessüm etti

"Yok Yusuf amca biraz yorgunum da bı an da her şey üst üste gelince kusura bakma ağladım bi an " gerçekten herhalde ona bir tek ağlamak yakışmıyordu o yeşil gözlerinde dolu dolu yaşlar hep kızarmış olan gözleri ama yine de gözüme hiçbir şekilde çirkin gelmiyor güzel bir kadındı ama benim bu kadından uzak durmam gerekir yoksa bütün dengelerim alt üst olacak.

Yusuf albay hemen "Bana bak öğretmen hanım ne kusuru öyle ne zaman bir şey olduğunda yanıma gel demedim mi ben sana şimdi de yanıma gelip ve ağladın bundan daha normal ne olabilir"

Yusuf albayın bu yönünü ilk defa görüyorum ve şaşkındım Eftal Yusuf albay dan ayrıldıktan sonra"Yusuf amca sana söylemem gereken şeyler var" Yusuf albay hemen kaşlarını çatıp"Önemli bir şey yok değil mi Eftal" endişelenmişti. Ben hemen

"Albayım aslında şöyle oldu........" Olanların hepsini anlattığımda Yusuf albay kaşlarını çatıp Eftal e baktı"Eftal bu ne demek oluyor sen hiç tanımadığın bir adamla aynı evde mi kalıcaktın üstelik onunda kim olduğunu bilmeden" Eftal hemen Yusuf albaya dönüp

"Ama Yusuf amca benim kalıcak hiç bir yerim yoktu o yüzden kabul edicektim zaten bir şey olduğunda hemen seni arardım." Dedi masum bir şekilde bu kız çok mu masumdu sonra hemen bana dönüp sınırlı bir şekilde "Ama işte bu dağ ayıs-ahh yani Yağız yüzbaşı hemen benim yerime konuştu."

Ne demek dağ ayısı bana dağ ayısı mı demişti o az önce hadi bakalım sen görürsün dağ ayısını Öğretmen Eftal korkmaz Yusuf albay hemen bana dönüp ben hemen konuşmaya başladım"Albayım olay böyleydi ve bende eğer sizde yardım ederseniz askeriyede kalacağını söyledim" Yusuf albay bana bakıp "artık geç oldu bugün ayarlayamam ama yarın bakarım" Eftal hemen bana bakıp "Peki ben şimdi nerden kalıcağım Yağız" ha yağız mı ne oldu dağ ayısına ah be kızım işin düşünce ne kadar da tatlı oluyorsun düşündüğüm şeyi yapmalı mıydım bilmiyorum ama neden ona bu kadar güvendiğimi de bilmiyorum Yusuf albaya dönüp

"Komutanım isterseniz öğretmen hanım bu gece benim evimde kalabilir hem ben orda olacağım için güvenli olur hem de öğretmen hanım başka yerlerde kalmaz" Yusuf albay ilk önce bana tereddütle bakıp ardından Eftal e döndü "Senin için uygun mudur kızım ama merak etme inan başka asker bunu demiş olsa belki yine tereddüt ederdim ama Yağız yüzbaşı güvenlidir sadece bu gece onda idare edebilir misin?"

Diye sorunca Eftal hemen ilk önce bana tebessüm edip bu kız niye böyle gülüyordu acaba ben den başkalarına da mı böyle güzel gülüyordu. Lan ben ne düşünüyorum kime gülmüşse gülmüş bana ne bu kızdan uzak durucakken niye tam yanıma aldım ben hay ben benim aklıma Eftal hemen albaya dönüp "Yusuf amca benim için bir sorun yok hem zaten Yağız yüzbaşımda kalıcağım" deyince ona döndüm ve Yusuf albay "tamam o zaman zaten geç oldu hadi gidin" deyince hemen Eftalle birlikte dışarıya çıkıp arabaya bindik.

Yazar anlatımı

Eftal Yağızın söyleminden sonra kalbi çok hızlı atmaya başlamıştı. Evet Eftal anlamıştı bunu Yağızla aynı evde kalmak onu heycanlandırmıştı. Eftal ve Yağız arabaya bindiğinde Eftal kendini çok yorgun hissediyordu. Hemen arabada yatabilirdi. Eftal başını cama yaslayıp hemen kısa sürede gözlerini kapatmıştı. Yağız arabaya durduğunda tam inecekken Eftalin uyuduğunu görünce eftale bakmaya başlamıştı.

Kendi içinden yağız "beni sana çeken ne öğretmen hanım bu da ne " deyince eftali izlemeye başlamıştı o güzel kumral saçları ve saçlarına zıt bembeyaz yüzü onu tam bir bebek gibi gösteriyordu. Yağız daha fazla burda kalmamak adına hemen arabadan inip derin bir soluk verdi ve kendine sinirlendi"Lan bana ne oluyor böyle ben kontrolümü neden böyle kaybediyorum" dedi ilk önce hemen Eftalin valizini çıkartıp ardından hemen Eftalin kapısını açıp onu uyandırmalı mıyım diye düşündü bir iki kere seslendiren sonra Eftal cevap vermeyince hemen onu kucağına alıp ayağıyla Arabanın kapısını kapatmıştı. İçine o derin Yasemin kokusunu çekmişti kendi içerisinden "neden bu kız bu kadar güzel kokuyor" dedi hemen kendi evinin kapısının önüne geldiğinde yavaş yavaş kapıyı açmaya başladı. Kapıyı açtığında eftali kendi odasına yatırdı. Ve tam gidecekken son bir defa eftalı izleyip öyle çıkmıştı. Eftelden sonra Yağız hemen Salona gidip ordaki koltukta kıvrandı.

Bölüm sonu..

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum

Evet arkadaşlar bu son bölümünde size kıyamayıp 4 bölümü de attım.