GÜNEŞ SOYLU

Sabah alarımın sesiyle uyandım hiç bişey olmamış gibi ne yaşarsam yaşıyım işe yansıtamazdım aşağı indiğimde yıldız uyanmış kahvaltı hazırlıyordu

-"sen niye uyandın "dedi yıldız

-"işe gitmek için"dedim alaycı bir tavırla

Ne kadar denese de beni ikna edemedi biraz işkolok biriydim yıldızla birlikte şirkete gittik (tasarım şirketi) yıldız kulandı arabayı şirkete gittiğimde direk odama geçtim ve oturdum hiç bir iş yapasım gelmiyordu o sırada telefonum çaldı beni kaçıran mafya olmalıydı gıcıklık olsun diye biraz bekletim ama açmak zorunda olduğum için açtım bir cesaretle

-" ne var mafya" dedim

-" bana lazımsın saat 1'de attığım konumda ol " dedi

-" çok beklersin "

-" seni yine kaçırmamı istemiyorsan gel " dedi ve kapatı itiraz bile edemedim ama girmek zorundaydım biraz sövdükten sonra saate baktım saat 12:30 tu bende çantamı alıp çıktım

*Beni kaçıran *adlı kişiden bir bildiri geldi*

Konum atmıştı ormanlık bir alandı acaba yine beni kaçırır mı diye merak ettim kaçırcak olsa beni bırakmazdı diyip gittim

Her yer aynıydı her yerde ağaçlar vardı kayboldum diye düşünürken birinin elimi tuttu elimi çekip yüzüne tokat attım onun olduğunu bilmiyordum bilsem yapmazdım

Ona baktığımda

-" bişeyin var mı "dedim gülerek

-" kızım sen benim başıma bela mısın "dedi bir an korktum

-"galiba öyleyim ama sen beni kendine bela yaptın hatırlatırım "dedim korkuyla

-" malesef ben bela yaptım "dedi

-"hadi yürü "dedi beni cekiştirerek

Onu itip"nereye ayrıca ben senin neyine lazımım"

"Karım olcaksın ona lazımsın" dedi beni kucağına alarak

-" karın mı ya bırak beni " diye bağırdım

-"Kızım yerinde dur bi"

-"ya bırak beni bırak ya" bağırsam da beni bırakmadı bir evin önünde geldik ev onun değildi çünkü beni götürdügü ev dağın tam ortasında değildi beni kucağından bıraktığında

-" niye geldik buraya burası neresi "dedim

-" burası babamın evi ve onunla bu gün tanışacaksın"

-" ne olarak kaçırdğın kız mı "

-" hayır kız arkadaşım olarak"

-"ne ben senin kız arkadaşın değilim ve" dediğimde sözümü kesti

-" olcaksın zorundasın"

-"yo zorunda falan değilim ben gidiyorum ne kadar saçma bişey ya" dediğimde ben giderken kolumdan tuttu ve kendine çekti

-" zorundasın bu gün babamla tanışmasan senin o çok sevdiğin atkadaşına zarar veririm neydi ismi Yıldız mı" dedi

Bişey yapamazdım yıldız benim bu hayataki tek arkadaşımdı aslında arkadaş değil kardeşimdi yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmazdi ve şu an beni kaçıran gözümün önünde Yusuf'a ölümden daha beter hale getiren kişi yıldıza da yapıcağını söylüyordu çok korkuyordun yıldızdan daha değerli hiç bir şey yoktu olmazdı

-" onu iterek senden nefret ediyorum" dedim beni tekrar kendine çekerek

-" ayıp oluyo ama insan müstakbel eşine senden nefret ediyorum der mi " dedi

-" ne müstakbel eşi ne diyorsun sen"

-" ben babama evlenceğimizi söyledim hatta düyün hazırlıklarına başladılar" yüzüne tokat attım

-" ben seninle evlenmicem "

-" tamam o zaman ben Yusuf'a yaptığımı Yıldız'a da yapıyım şimdi cevap ver benimle evlenmek misin? evlenmicem misin?"

Yere bakıp " tamam evlenicem" dedim göz yaşım akarken elini yüzümde hissettim

" Sen ağlamak nedir bilir misin ya" dedi göz yaşımı silerek yüzüne tokat attım

" Ağlamak nedir bilmem ama tokat atmayı iyi bilirim" dedim

" Kızım sen bana zarar vermekten başka bişeye yaramıyorsun ama olmaz böyle evlencez biz " dedi

" Sana hep bişey hatırlatmak zorundayım"

" Hm neymiş o "

" Senden nefret ettiğim "

" Senden nefret ediyorum mafya "

" İsmin mafya değil emir "

" İsmin bundan sonra mafya " diyip içeri gittik

Buraya kadar okuduysanız oy vermeyi unutmayın lütfen:)🫀