GÜNEŞTEN DEVAM

Şuan bir orman daydım hava açık ve çok güzeldi herkes burda oturmuş piknik yapıyorduk ama ben borayla evliyim ve bir çocuğum vardı hatta erkek ti herkes aşırı mutluydu sonra bir anda hava karardı gökyüzündeki bulutlar yerini karanlığa bıraktı etrafımı baktığımda herkesin gitmiş olduğunu gördüm

"ANNE BABA ABI KEREM OGLUM NERDESINIZ"

sonra bir şey oldu bir ses duydum

"GERI DON HERKESIN SANA IHTIYACI VAR"

Ama ben nerdeyidim ve nereye donecektim yanıma biri geldi eliyle gel işareti yaptı ya onu takip edecektim yada arkamdaki yola gidecektim karar galiba bana kalmisti

EMREDEN DEVAM

şuan kardeşim o sandalyenin üstünde kanlar içinde yatıyordu silahımı hiç tereddüt etmeden onun eline sıktım eline sıkmamın nedeni elindeki silahı bırakmasaydın onu kalbindende vurup işini bitirebilirim ama bu şekilde acısız bir şekilde geberecekti simdi acılar içinde işkence yapa yapa geberecekti korumaları işaret verdim egeyi kolundan tutup dışarı çıkardılar bende hemen kardeşimin yanına koştum

"KEREM CABUK ARABAYI HAZIRLA"

Dedim hiç durmadan dışarı çıktı bende hemen güneşin elindeki ipleri çözdüm ve onu kucağıma alıp arabaya bindirip yanına oturdum sağ göğsü kanlar içinde kalmıştı

"KEREM DAHA HIZLI SÜR ŞUNU"

diye bağırdım o ege bence kendine şimdiden 3 ihlas 1 fatiha okumaya başlasın anca arınır günahlarından

....

Hastanenin bahçesine araba girer girmez Kerem arabadan indi ve bir sedye istedi benim kollarımda derman kalmamıştı o yüzden keremden taşımasını rica ettim oda hemen güneşi alıp sedyeye yatırdı doktorlarla birlikte içeri girdik

Ameliyathanenin kapısının önüne gelmiştik bundan sonrasını gidemitecegimizi biliyordum borayla birlikte o kapıdan içeri bakakaldık simdi yapmamız gereken tek şey çıkmasını beklemek bende o sırada annemlere durumu anlatacaktım Bora zaten kendinde değil sanki sevdiği birine birsey olmuş gibiydi ama yüzünde okunan tek ve güçlü bir duygu vardı

ÖFKE

....

Birkaç saat geçmişti zaman kavramını yitirmiştir bu süre zarfında annemler gelmişti hatta keremin annesigilde gelmiş 2 saat bekleyip rahatsızlık vermemek adına gitmişti

Benim bu süre zarfında fark ettiğim tek şey bu egenin bulunması çok kolay olmuştu bunun içinden bir iş çıkabilirdi o yuzden dikkatli olmalıydık yani neden polise giderim deyince hemen yerini soylesinki bu işte bir iş var ama hayırlısı

O sırada ameliyathaneden doktor çıktı direkt yanına gittik

"Güneş hanımın yakınları sizmisiniz"

"Evet biziz doktor kızımın nesi var"

"Kurşunu çıkarmayı başardık yanliz bu 48 saat çok önemli o yüzden yoğun bakımda tutucaz"

"Peki kardeşimi görebileceksiniz"

"Simdilik hayır ama yoğun bakımın önünde cam var dilerseniz oradan izleyebilirsiniz izninizle"

Dedi ve gitti onun ardından sedyede uzanan güneş geçti önümüzden gözleri kapalı yüzü solmuş gibiydi çok berbat haldeydi bizde hemen ardından onunla gittik

...

8 saat geçmişti ben ayçayı eve bırakmıştım kerem zaten yoğun bakıma alınmadığını duyunca ortadan kaybolmuştu annem babam ve ben güneşin başında bekliyorduk

"Emre biz biraz babanla hava alıcaz tamamı?"

"Tamam anne siz gidin ben beklerim"

Dedim ve onlarda bir süre sonra gözden kayboldu bende camın önüne geçtim

"Güneşim canım kardeşim hadi kalk gidelim ben çok yoruldum önce çocuğumu kaybettim şimdide seni kaybedemem bu bünye bunu kaldıramaz hadi kalk gel yine benle uğraş ama kalk gerçekten ben çok yoruldum güçlü durmaktan"

Evet çocuğumu kaybetmiştim daha 2 yaşına basmamışti hazar kumral saçlı bir bebekti ama düşmanım tarafından kaçırılmış ve aç bırakılmıştı bünyesi dayanamamış 1 hafta yoğun bakımda kalmıştı ardından onu kaybetmiştik

O sırada icerden bir ses geldi içerideki makina otuyordu içeri iki hemşire girdi ve müdahale etmeye başladı ama ses kalp cihazından gelmiyordu ses solunum cihazından çıkıyordu cama yapışmış çıkmalarını bekliyordum en sonunda makine ötmeyi bıraktı ve hemşireler dışarı çıktı

"Ne oldu icerde az önce"

"Solunumu kesilmiş endişelenmeye bir durum yok şuan tekrar nefes aliyo"

"Tamam teşekkürler"

Dedim ve hemşire oradan ayrıldı ben de yoğun bakımın karşısındaki koltuğa oturup beklemeye başladım

KEREMDEN DEVAM

(GÜNESI HASTANETE GETİRDİĞİ ANDAN İTİBAREN)

şuan güneşi hastaneye getirmiştik doktorun içerden çıkmasını bekliyorduk bir süre sonra annemler de geldi aslında burda durmamın tek nedeni dedem eğer eve gidersem büyük ihtimalle kavga edecektik o yüzden bende burda bekliyordum

bir süre sonra annemler eve gitti bizde burda tekrar beklemeye başladık

.....

Kac saat oldu haberim yoktu ama ben hala bekliyordum tek bir haberle zaten buradan tüyecektim

Daha sonra ameliyathaneden doktor çıktı ve bize bilgi verdi

Durumunu öğrendiğime göre şimdi asıl meseleye dönebiliriz ceylan beni hiç zorlamadan güneşin yerini söyledi bu işte bir şeyler vardı bunu öğrenmek için önce egenin yanına uğrayacaktır

Ege neden onunla çalışsinki sonuçta kendide ağa torunu istese güneşi şıp diye kaçırabilirdi

Bu işin içinde kesin bir iş var ceylan egeyi Büyük ihtimalle tehdit etti ama kim kiminle tehdit etti bunu bilmenin tek yolu egeye sormak o yüzden şimdi egenin yanına gidecektim

Hastaneden çıktığım gibi arabama bindim ve yola koyuldum

Güneşi sevmiyorum ama kadına şiddet gösteren birinin cezasını çekmesi gerekirdi

....

Şuan depoya gelmiştim egenin elleri kolları zincire bağlanmıştı ve uyuyordu bir kova suyu uyanması için başından aşağı döktüm

"KALK HADI"

"ÖHÖ OHO"

"BAK SIMDI TEK SORU NEDEN GÜNEŞI KACIRDIN"

....(*sesizlik)*

"IYI TAMAM SOYLEME BEN OGRENIRIM"

elime bıçağı aldım ve bacağına sapladım depoyu inleyecek kadar bağırdı bıçağı diğer bacağına saplayacakken;

"Tamam dur ahh anlatıcam"

"HADI ANLAT"

"mehmet ağa istedi ceylan ve beni ailemizi öldürmekle tehdit etti ahh önce güneşle sevgili olacak sonra güvenini kazanıp onu Mehmet ağa ya götürecektim ama güneşi gerçekten sevince onu Mehmet ağa ya götürmedim

onu aldattığını görüncede benim olsun istedim "

"TAMAM KAAN SEN BENLE GEL GERI KALANINIZ BURDA KALSIN BIR DOKTOR CAGIRIN BACAGINA PANSUMAN YAPSIN"

Dedim ve depodan çıktım Kaan benim sağ kolumudu onuda alıp hastaneye doğru yola çıktık

...

Hastaneye gelmiştik güneşin annesi babası abisi ve bir çocuk daha vardı kınada da görmüştüm bu çocuğu ama tanımıyordum onu

Sonra içeri biri girdi ve bizim gördüğümüz panjuru kapadı içeride olan hicbirseyi gormuyorduk

Daha sonra doktor içeriden çıktı "BAŞINIZ SAG OLSUN "dedi hayır bu imkansız güneş ölmüşmüydü

Bir dakika bu doktor bana çok tanıdık gelmişti güneşin ailesi feryat ediyordu doktor uzaklaşırken kolunu tuttum

ADINIZ NE SIZIN

"EE SEY AHMET ISMIM AHMET IYI GUNER "dedi ve aceleci bir şekilde yanımızdan ayrıldı

"KAAN GIT BU AHMET DOKTORU ARASTIR"

tamam abi dedi ve gitti birkaç dakika sonra üstü kapalı sedyede güneş geldi onu morga götürdüler ama bizi morga almadılar biz kapının önünde bekliyorduk daha sonra bir temizlik görevlisi temizlik kasasiyla içeri girdi içeride çarşaf falan vardı bu işte birsey vardı güneşin ailesi feryat ediyordu

5 dakika sonra temizlik görevlisi kasasiyla birlikte dışarı çıktı ama bir dakika kasanın içinde carsaftan dışarı çıkmış bir tutuam sarı saç vardı bu carsaflarin altında biri vardı

Daha sonra temizlik görevlisi yavaş yavaş yanımdan ayrıldı emreye lavaboya gidicem diye ikna edip oradan ayrıldım o kasanın içindeki büyük ihtimalle güneşte ama kim neden kaciriyordu bunu bilmiyordum

Sonra temizlik görevlisi takip ederken telefonum çaldı arayan kaandı

"Ne oldu kaan ne buldun doktor hakkında?"

"Abi hastanede öyle bir doktor yok o adam Mehmet ağanın adamı"

"Tamam kapat ve hemen hastaneye gel "

"Tamam abi"

Ben hala temizlik gorevlisini takip ediyordum en sonunda arka bahçeye gitti ve bir araba geldi

tahmin ettiğim gibi kasada güneş vardı onu alıp arkaya bindirdiler ve beklenen adam Ahmet doktor kıyafetlerini çıkarmış bir şekilde geldi ve öne oturdu

Ne dönüyordu bu deli yerde