@nur_karaba77
|
2. Bölüm (Geçmişin izleri ) Küçük savaş Harabe olan evlerinde kız kardeşi Beyza ile annesinden ve babasından gizli bir şekilde mutfakta buldukları ekmeği yiyorlardı. Daha doğrusu Savaş küçük kız kardeşinin karnını doyurmakla meşguldü. Dünden beri ağızlarına bir lokma dahi koymamışlardı. Açlıktan ne uyuyabiliyorlardı nede Babasının zulümlerine karşı direnebiliyorlardı. Anneleri ayar onları yakalarsa Babalarına ispiyonlayabilirdi. Leyla kocası Cengiz için yapamayacağı şey yoktu. Kocasına aşıktı belkide takıntılı. Duvarları iğrenç bir yeşildi bu küçük gecekondunun. Mutfakta pişen çoğu yemek zaten güzel olmazdı. Güzel olanlarıda zaten onlar yiyemezdi. Leyla güzel yemekleri sadece kocasına yedirir,ona yaranmak için herşeyi yapardı. Cengiz uğruna zaten çocuklarına sırtını dönmemişmiydi? . Küçük Savaş güzeller güzeli kız kardeşinin ağzına bir lokma daha ekmek koyarken bir yandanda ona içten ve masum bir şekilde gülümsüyordu. Ne kadar kardeşine iyi davranıp koruyup kollasada onu bu lanet yerden kurtaramıyordu. Daha çok küçüktü. Elinden pek bir şey gelmiyordu . Bunun içinde arada bir kendini suçluyordu küçük Savaş . Halbuki yeterince büyük olsaydı kardeşini koruyabilir ve savunabilirdi . Onu bu dünyadaki bütün kötülüklerden, zalim insanlardan ve hayat denen bu cehennnem ateşinden kendisi yanması uğruna korurdu. Küçük kardeşler mutfakta kendi karınlarını hızlıca doyurmaya çalışırken eş zamanlı olarak sessiz kalarak evi dinliyorlardı. Anneleri ve Babaları uyuyordu. Eğer ikisinden birisi uyanırsa dışarı çıkmak için kapıyı açtığında kapı eski olduğu için mutlaka gıcırdayacaktı. Onlarda sesi duydukları an hızlı ve sessiz bir şekilde odalarına dönüp uyuma taklidi yapacaklardı. Planları buydu eğer başarılı olurlarsa- ki şu an gayet başarılı gidiyordu. Ne zaman süreceğini bilmedikleri açlıklarını biraz dindereceklerdi. Beyzanın abisine çok acıktığını ağlayarak söylemesi üzerine savaş bu riskli planı küçük çocuk aklıyla yapmıştı. Kendisi açlığa günlerce dayanabilirdi. Beyza ama daha çok küçüktü açlığa Savaş kadar iyi direnemezdi. Bunu çok iyi biliyordu Savaş. Babalarının geçenlerde verdiği açlık cezasında Beyza 2 günün sonunda bayılmıştı. Savaş onu baygın bir şekilde evlerindeki kahverengi eski ve pis olan koltukta bulduğunda o kadar korkmuştuki kalp atışlarını onu bulduğu anda çıkardığı yaygarada bile duyulabilirdi. O gece Savaş onu kaybetmeye çok yaklaşmıştı bunu biliyordu. Küçük bedeni ve daha çocuk olan aklıyla bile bunu idrak edebilecek olgunluğa ulaşmıştı. İçine düştüğü hayat denen bu cehennem çukuru onun 9 yaşında bir çocuk olduğunu kabullenmiyordu. O da zaten artık 9 yaşında değildi. Sadece bedeni küçüktü artık. Ne bir çocuk gibi düşünebiliyor nede öyle bir hayat yaşayabiliyordu. Annesinin üstlenmediği sorumluluğu küçücük yaşı ve bedeniyle o üstleniyordu. Beyza son lokmayı ağzına attığında açlığı dinmişti. Daha güzel bir yemekle doymak isterdi ama şu an buna şükredecek durumdaydı."karnın doydumu? "Savaşın fısıldayarak sorduğu bu soruya soluk yeşil olan küçük ve Savaş için dünyalara bedel olan küçük gözler kapanıp açıldı . Kardeşinin siyah saçlarını okşayıp alnına bir öpücük bıraktı. Kardeşinin ellerini kendi ellerinin arasına aldı ve ikisinin yanyana zar zor sığdığı mutfaktan çıktılar. Dar koridorda salonlarını ve banyolarını teğet geçip en sonraki kendi odalarının kapılarını araladılar. "Para eksik lan ! Nerde söylesene kadın"Babalarının seslerini duydukları gibi odaya girdiler . Sinirli olduğu yüksek olan sesinden belliydi Cengizin. Alışık olunduğu gibi Leyla'ya bağırıyordu. Sorusundan Eskortluk işi yapan Annesinin getirdiği parada bir eksik olduğunu o an anlamıştı küçük Savaş . Yer yataklarından Beyzaninkine doğru küçük kardeşini çekiştirip yatağa yatırdı. "Şimdi gözlerini kapat. Uyuma taklidi yap tamam mı?"Beyza kafasını hafifçe salladığında eş zamanlı olarak yumruk ve babasının küfürleri duyuluyordu. Leylanin feryatları ve acıdan olan inlemeleri küçük kardeşlerin odalarından duyulmaya başlamıştı. "Sakın sesini çıkarma onun derdi şu an annem . Eğer bizi uyanık görürse bu saatte neden siz uyanıksınız der bizide döver . Ses çıkarmak yok " kardeşinide tembihledikten sonra sessiz ve küçük adımlarla hızlıca kendi yatağına girdi küçük Savaş. Odalarının dışından gelen sesleri iki kardeşten duymazdan gelmeye kendilerini bu cehennemden biraz olsun soyutlamaya çalışıyorlardı. "Cengiz vallahi parayı çalmadım adam bana bu kadar verdi . Senin onunla bu fiyattan anlaştığını söyledi. "Annesinin sesi ağlamaklı ve yalvarış dolu geliyordu. Savaşın bu seslere artık bir bağışıklığı vardı. Hiçbir duygu hissetmiyordu. Tek hissettiği duygu öfke idi. Şu anki durumdan bütün benliği ile nefret ediyordu. Büyük adam olup kardeşini burdan kurtarmak için sabırsız bir şekilde bekliyordu. Evden kaçmak aklına gelmişti ama kaçsaydılar eğer nereye gideceklerdi ? Güvenecekleri hiçkimse yoktu. Yanlarında bir yetişkin olmadığı zaman kardeşler için sokaklar çok tehlikeli oluyordu. Hem kız kardeşine birileri zarar vermeye çalışabilirdi. Bunu biliyordu. 9 yaşında olması a rağmen bu dünyadaki bütün pisliklerin farkındaydı. Daha birkaç gün önce annelerinin çalışması için eve getirdiği kız ondan sadece 5 yaş büyüktü . O kız da annesinin yaptığı işi yapmak için getirilmişti. Kızın gözlerine bakmak dahi yeterliydi. Zorlamışlardı belliydi. "Lan seni gebertirim ! Allah peygamber gelse elimden alamaz . Duydunmu ha! Sen birde bana yalan mı söylüyorsun orospu çoçuğu !senide şu odada yatan iki küçük piçide öldürür yakarım lan!"Beyza yattığı yerde arkasını dönüp abisine korkuyla baktı. Gerçekten öldürmek miydi? Yaparmıydı?Savaş ona bakan korku dolu zümrüt yeşili gözlere sakin ol dercesine elleriyle hareket yaptıktan sonra işaret parmağını dudaklarına götürüp susması gerektiğini tekrardan hatırlattı. Başıyla yastığı işaret ettiğinde Beyza uyuma taklidini geri dönmesi gerektiğini anladı. İki kardeş babalarından böyle saklanıyordu bir nevi . Kapıya şiddetli bir yumruk atıldı. Beyza yerinde korktuğu için hafiften sıçradı. Savaş ise temkinli bir şekilde kapıya baktı. Eğer babası onlar için gelmişse yine kardeşini o şerefsizden koruyacaktı. Kapıya baktığında gelen seslerin yumruk yüzünden değil annesinin bedeninin kapıya vurmasınlar geldiğini anladı . Yataktan yavaşça kalkıp eski beyaz kapıyı kilitledi. Yarın bunun yüzünden belki cengizden dayak yerdi ama şu an bu umurunda bile değildi. Annesine de şu an yaşadıkları ve yaşayacakları haktı mushaktı. O böyle düşünüyordu. Arada bir bazen ona karşı hüzün duyuyordu. Korumaya çalıştığı zamanlar olmuştu annesini. Birkaç kere cengiz annesini dövdüğü zmaan araya girmiş sonucunda gene o zararlı çıkmıştı . Çocuklarına sahip çıkmayan korumayan birini kendisi korumak zorunda değildi.Babası onları dövdüğünde anneleri kenarda oturup zevkle meyvesini yiyor oluyordu. Veya onlar açken onların gözü önünde yemek yiyordu. Beyza 'ya zaten doğru düzgün bakmamıştı. Savaş küçücük haliyle bebek olan kardeşinin karnını doyurmuştu. Annesi Beyza bezini kirlettiginde ona kızıp döverken Savaş onun bezini değiştirmişti. Karnını o doyurmuş,mahalledeki serseri veletlerden o kardeşini korumuştu . Kapıya savrulan Leylanın acı dolu inlemeleri ile çığlıkları şiddetin dozu arttıkça artıyordu. Annesinin çığlıkları artık Savaşın hiçbir duygusunu uyandırmıyordu. Duyguları artık kardeşi ve hayvanlar dışında pek bir kimseye kalmamıştı. 9 yaşında bur bedeni olabilirdi ama yüz ifadesi ve bakışları yaşadıklarını yansıtıyordu. Konuşma alışkanlığı pek yoktu . Az ve öz artık birazda küfürlü konuşmaya başlamıştı. Dışarıdan hiç konuşmayan bakışlarıyla insanları uzaklaştıran bir çocuk olabilirdi ama kafasının içinde çığlıklar ,feryatlar ve kıyametler oluyordu. Kendi kendine yüzlerce yeminin arasına bir kez daha yemin etti Savaş. Bu cehennemde annesini babasının ateşinde yanması zerre umrunda olamatacaktı. Babasını kendi ateşinde yakıcaktı. O iki zebaniyi cehennem ateşinde yakmaya bırakırken kardeşine o ateşin dumanını dahi göstermeyecekti. Gerekirse o ateşte kendisi yanıcak genede kardeşini o ateşte bırakmayacaktı... merhaba ikinci bölümle karşınızdayım.Hikayemizin planının daha kafanızda tam olarak oturmadığını,karakterimizi tam manasıyla tanımadığınızı biliyorum ama size söz veriyorum bu serüvenimizin içine atılıp hikayemiz eşlik ettikçe herşeyi anlayacaksınız. Ana karakterimizin pek masum olduğunu söyleyemem ileride beni daha da iyi anlayacaksınız.. ama onunda karşısına masumların değilde zalim olan korkak ve şerefsizlerin çıktığını bildirmek isterim. Şu anki eserim ilk kurgularımdan biri ve ben bu maceramda size tecrübeli olduğumu söyleyemem. Sizden bi kaç ricam olucak bölümü olduktan sonra (olumlu veya olumsuz hiç farketmez eksiklerimi,beğendiğiniz sahneleri ve sorularınızı)yorumlarda yazmanızı rica ediyorum. Ek olarak beğendiyseniz oy vermenizi ve okumayı seven arkadaşlarınıza kitaplarından bahsetmenizi çok isterim. (Tabi içinde kan,vahşet, psikopat ve narsist beraberinde kibirli bir katil, 18 +içerikler, hiçbir şekilde azda olsa sansürlenmemiş şiddet,cinsel içerikli ve küfürlerin olduğunu belirtmenizide tavsiye ederim.) Umarım hikayemizdeki yeni bölümümüzü beğenirsiniz. Sağlıcakla ve mutlu kalın..🖤🫶 |
0% |