@nur_qwq
|
Ben Miray İnci Soykan. Bir sevgi kırıntısına dahi muhtaç olan o kız benim. Yetimhanede büyümüş,okul hayatını zorbalıklarla geçirmiş,defalarca intihar etmeye kalkışıp yine de günün sonunda hayata tutunmayı başarabilen o kız benim. Ve şimdi 19 yıl sonra,bir ailem olduğunu öğrenip ufak çaplı bir şok yaşayan o kız sanırım yine benim. Allahım felaket tellalı falan mıyım?
"Gerçekten çok üzgünüz Kadir Bey ve Meltem Hanım ne söyleseniz haklısınız.Ben hastane müdürü olarak sizden ve ailenizden özür dilemek istiyorum.İnanın bizde sizinle birlikte öğrendik ne diyeceğimi bilemiyorum." Önümdeki kağıttan bakışlarımı ayırıp karşımda yaklaşık 1 saattir konuşan adama çevirdim bakışlarımı. 50 yaşlarının sonunda gibiydi,uzun boylu kır saçları vardı.Karşısında oturan adama ve kadına mahçup ve üzgün bakışlar atıyordu. Hastane odasında sessizlik hakimdi. DNA sonucu açıklandığından beri kimseden çıt çıkmıyordu. Ve evet ne yazık ki benimde nutkum tutulmuştu. Yaklaşık 2 gün önce telefonumun çalmasıyla başlamıştı her şey.Doğduğum hastanenin müdürü beni aramış ve doğumda karışma ihtimalim olabileceğimi söylemişti ve acilen beni hastaneye çağırmıştı. Dün DNA testi için gerekli olan tahlilleri almışlardı.Bugünde testin sonuçları açıklanmıştı. Ve evet Kadir Arslan ve Meltem Arslandan alınan örnekler benimle uyuşmuştu.Biyolojik olarak anne ve babamlardı.
"Merve hanım bize ulaştığında şok olduk resmen.Bir anlık dalgınlıkla çocukları karıştırdığını daha sonra diğer kız bebeğin ölmesiyle işini kaybeder diye açıklamaya korktuğunu söyledi.Biz kendisiyle her türlü ilişkimizi kestik.Yine de onun yerine çok üzgünüm.Bunca yıl öldü olarak bildiğiniz kızınız ölmemiş aslında ne kadar üzücü! ah gerçekten çok üzgünüm!" Biyolojik babam,konuşan müdüre doğru sert bakışlar atmaya devam ediyordu.
"Tamam semih bey lütfen daha fazla uzatmayın.Anladım çok üzgünsünüz fakat hem Merve hanım hem de sizin hastaneniz cezasız kalmayacak! Merve hanımın bir anlık dalgınlığı sonucu biz kızımıza 19 yıldır hasret yaşıyorduk!" Kadir Beyin sözlerini bitirmesiyle,Meltem Hanımın gözyaşlarının akması bir olmuştu.
"NASIL BİR HATA YAPABILIRSINIZ YA NASIL! BEN KIZIMA SİZİN YÜZÜNÜZDEN HASRET KALDIM BUNCA YIL!! BU NASIL BİR SORUMSUZLUK! DAVA EDECEĞİM SİZİ VE HASTANENIZI SÜRÜNDÜRECEĞİM!" Meltem Hanım bağırarak tehdit savurmaya devam ederken Kadir Bey ise onu sakinleştirmeye çalışıyordu.
"Gerçekten ne söyleseniz haklısınız.Ama sonuçta kızınıza kavuştunuz değil mi? Bence bu işi büyütmeye gerek yok.Mahkemeye kadar taşımayın lütfen." Kadir Beyin öldürücü bakışları bir anda hastanenin müdürünün üstüne çevrilmişti. Ben bile oturduğum yerden çenesini ne kadar sıktığını farkedebiliyordumm.Çok sinirlenmişti. Yavaşça bakışlarını bana döndürüp,bana baktığında yumuşayan bakışlarıyla konuşmaya başladı.
"Miray güzel kızım Meltem annenle 2 dakika dışarıda bekleyin olur mu? Hemen geleceğim." Kadir Beyin konuşması bittiğinde,yavaşça başımı sallayıp oturduğum sandalyeden kalktım.Ve Meltem hanıma doğru yürümeye babaşladım. Oturduğu yere geldiğimde elimi ona uzatıp tutmasını bekledim.Yaşlı gözlerle kafasını kaldırıp yavaşça bana gülümsedi ve oturduğu yerden kalkarak birlikte koridora çıktık. Koridordaki bekleme koltuklarına oturduğumuzda aradan 30 saniye geçmeden Meltem hanım konuşmaya başladı.
"Adın Miray İnci mi güzel kızım?" Meltem Hanımın Sorduğu soru üzerine yavaşça başımı salladım ve yüzünü incelemeye başladım. Açıkçası Meltem Hanım çok güzel bir kadındı sarı hafif uzun saçları vardı.Gözleri masmaviydi ve çok hoş görünüyordu.Orta kilolu uzun boyluydu . Sana çok benziyor diye fısıldadı içimden bir ses. Evet annemin kopyasıydım.Ona çok benziyordum. Benimde mavi gözlerim vardı.Onun gibi sarı doğal saçlarım vardı. O an içimden sadece ağlamak geldi.Küçük mirayı düşündüm bir an.Yetimhanede annesine mi benzediğini yoksa babasına mı benzediğini hiç bilemeden öleceğini düşünen küçük mirayı. Bu seferse içimden sadece gülmek geldi.Annemize benziyormuş demek geldi.Annemizin kopyasıymışız,babamız bize her baktığında annemizi görebilecekmiş,ağlama lütfen demek geldi. Ama yapamadım o küçük Miray kalbimde hep ağladı ve ben onu bir türlü susturamadım. "Miray güzel kızım beni duyuyor musun?" Meltem Hanımın dokunuşuyla irkilerek kendime döndüğümde bana baktığını gördüm. Dudaklarını aralayarak konuşmaya devam etti. "Daldın sanırım canım.Daha iyi misin?" Dudaklarımı yalayıp ne söyleyeceğimi düşünmeye başladım. -Evet Meltem Hanım harikayım 19 yıl sonra sürpriz yumurtadan çıkar gibi karşıma çıkan ailemle tanıştım ve harikayım Aklımdaki düşünceleri savuşturarak o klasik cümleyi söyledim.
"Evet iyiyim sağolun Meltem hanım" Meltem Hanımın dudaklarında yavaşça bir tebessüm oluştu. "Bende diyordum ki seni ailemizle tanıştırmak istiyoruz.Biliyorum her şey çok yeni ama benim kaybedecek tek dakikam yok kızım.Seninle o kadar yıl ayrı kaldık.Artık tek saniye kaybetmek istemiyorum." Titrek bir nefes alıp sözlerine kaldığı yerden devam etti.
"Şimdiye kadar ne yaşadığını,ne türlü zorluklara katlandığı bilmiyorum ama öğrenmek istiyorum.Sen benim canımdan bir parçasın çünkü.Sen benim evladımsın.Ne kadar ayrı kalmış olursak olalım bunu telafi edebiliriz.Eğer sende istersen yarın akşam bize yemeğe gelirsin.En azından bir yerden başlamış oluruz hem Abilerinle tanışmış olursun olur mu kızım?" Meltem hanım sözlerinin bitirmesiyle umut dolu bakışlar atmaya başlamıştı. Bense ne diyeceğimi bilemiyordum.Kabul etmeli miydim? Kardeşlerim varmış diye düşündüm.Kardeş demek canın yarısı demekti.Benimde canımın yarıları varmış demekki.Bunca yıl yalnız değilmişim. Belkide abilerimde beni canlarından çok seviyordu ve beni bekliyorlardı. İçim umutla doldu o an. Ve Tam o anda fısıldadı içimdeki ses. Zaten öleceksin İnci insanları üzmene değecek mi? Tam onları kendine alıştırıp yine gidecek misin? Gözlerim dolmaya başladığında,kendimi sıkmaya başladım. Hayır İnci ağlamayacaksın hayır o senin annen ve seninle tanışmak istiyor.Hayır İnci ağlamayacaksın senin abilerin var.Hayır İnci ağlamayacaksın çünkü senin bir baban var. Bakışlarım Meltem hanıma değdiğinde kafamı olumlu anlamda salladım.
"Evet Meltem Hanım yemeğe gelmek isterim.Ailenizle de tanışmak isterim." Meltem Hanım ağlayarak oturduğun koltuktan kalkıp bana sarıldığında, bende kollarımı onun boynuna sararak ağlamaya başladım. Ve o an susturdum içimdeki sesi. Yıllar sonra ailemi bulmuşum bırakında onların yanında öleyim.Kimsesiz ölmeyeyim, en azından öldükten sonra arkamdan dua okuyacak birileri, bir ailem olsun.
|
0% |