Yeni Üyelik
5.
Bölüm

5. Bölüm

@nur_qwq

medya oğuz ege

Oy ve yorum yaparak bana destek olursanız çok sevinirim.

instagram hesabimiz miray.watty

Bana oradan ulşabilirsiniz.

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

Halil İbrahim sofrası gibi hissettiğim bir masada oturuyordum ve emin olun çok gericiydi!

Meltem hanım,bizi yemeğe çağırdıktan sonra tüm aileyi yemek masasında toplamıştı.

Geniş ve uzun yemek masasında her çesitten yemek vardı.Etinden sebzesine kadar her şeyi yapmıştı Meltem hanım.

Bense tabağıma çok fazla yağlı olmayan,doktorumun yememde sakınca görmediği yiyeceklerden almıştım.

Kalp hastası olup,çok fazla hap içmek zorunda kaldığım için çok fazla yağlı yiyecekler tüketemiyordum.

Tabağımdaki haşlanmış brokoliyi, tabakta bir o yana bir o yana kaydırıp duruyordum.

Heyecandan iştahım bir yerlerime kaçtığı için canım yemek yemek istemiyordu.

Masada,çatal ve bıçak seslerinden başka hiçbirşey duyulmuyordu.

Ben çiçekli masa örtüsünün ne kadar beyaz ve güzel olduğunu düşünürken bir anda Meltem Hanımın sesini duymamla irkilmiştim.

"Miray güzel kızım,neden yemiyorsun? Yemekleri mi beğenmedin?."

Meltem hanım benden bir cevap beklerken,ben çoktan alt dudağımı dişlemiş ne cevap vereceğimi düşünüyordum.

Hayır Meltem Hanım yemekler çok güzel görünüyor tabii ki ama ben kalp hastası olduğum için yiyemiyorum.

Direkt böyle söylersem kadının kalbine ineceğine bildiğim için hastalığımı daha sonra söylemeye çoktan karar vermiştim.

Dudaklarımda Meltem hanıma karşı büyük bir tebessüm oluşturdum ardından cevap verdim.

"Elinize sağlık Meltem hanım yemekler çok güzel olmuş.Ben çok fazla yağlı yiyecekler tüketmediğim için hepsinden yiyemedim ama yediklerim oldukça lezzetliydi elinize sağlık."

Meltem hanımda bana dişlerini göstererek gülümsediğinde içimde bir şeylerin kıpırdadığını hissettim.

"Afiyet olsun canım.Hepsini kendi ellerimle yaptım biricik kızıma."

Biricik kızıma

Biricik kızım..

Midemdeki kelebekleri yok saymaya çalışarak,yüzümdeki sırıtışla tekrar yemeğe odaklanmaya çalıştım.

Tabağımdaki son brokoliyide ağzıma atıp çiğnemeye başladığımda, masanın en başındaki Kadir beyle göz göze gelmiştik ardından bana yavaşça tebessüm ederek konuşmaya başlamıştı.

"Miray kızım seninle yemekten sonra konuşmak istediğimiz bir konu var."

Çiğnediğim brokolinin ağzımın içinde büyüdüğünü hissetmeye başlamıştım.Brokoliyi baya sesli bir şekilde yuttuğumda bakışlarım tekrar Kadir beyi bulmuştu.

Hastalığımı mi öğrenmişti yoksa?

Bence onu öğrendiğinde bu kadar sakin kalamazdı inci.

İç sesim haklıydı.Kadir Beyin hastalığımı öğrendiğinde bana gülümseyerek bakabilecegini pek sanmıyordum.

Ben içimde Kadir Beyin benimle ne konuşacağını ölçüp tartarken Kadir Beyin bana seslendiğini farketmistim.

"Miray kızım iyi misin? Rengin soldu biraz.Miden mi bulandı?."

Kadir Beyin hafif endişeli sesini duyduğumda ne yalan söyleyeceğimi konusunda bende telaşa kapılmıştım.

"Hayır hayır iyiyim.Siz ne hakkında konuşacaktınız?."

Hafif titreyen sesimle konuştuğumda Kadir Beyin sesimden hiçbirşey anlamadığını umdum.

"Ev konusu hakkında kızım.Yemek bittikten sonra konuşuruz."

Kadir beyi sessizce başımla onaylamıştım ve en sonunda kaderime razı gelmiştim.

Yemeğin geri kalanı sessizlik içinde geçmişti.Eve geldiğimden beri benimle hiç konuşmayan abilerim, yemek boyuncada hiç konuşmamıştı.

Yarım saatin sonunda,saat sekize gelirken yemek yemeyi bitirmiş sofrayı toplamıştık.

Meltem hanım her ne kadar oturmamı kendimi yormamamı söylesede ben ısrar etmiş,sofrayı toplamasına yardım etmiştim.

Evdeki diğer insanlardan yardım edince sofra çabucak toplanmıştı.

Meltem hanımla mutfakta herkese orta şekerli birer kahve yapmış şuanda salonda oturuyorduk.

Bana yine yasak olduğu için ben içemiyordum.Ben dışındaki herkeste ise kahve vardı.

Gözlerim Kadir Beyin üzerindeydi.Elindeki kahvesini içiyor ara sıra bana kaçamak bakışlar atıyordu.

Kadir Beyin siyah koyu saçları vardı.Aynı şekilde gür kirpikleri ve sakalları vardı.Keskin yüz hatlarına sahipti.İtiraf etmem gerekirse çok yakışıklı bir adamdı!

Oğullarıda onun kadar yakışıklıydı.En büyük abi kerim ali hafif kumral saçlara sahipti ve renkli gözleri vardı.

2. Abi Berkay abi ise kesinlikle Kadir Beyin kopyasıydı.Onunda aynı Kadir Bey gibi gür kirpikleri ve keskin yüz hatları vardı.Kahverengi gözlüydü.

Bana kapıyı açan sarışın çocuğun ismi ise oğuzdu.Sanırım o da 3. Abiydi çünkü salondaki diğer adını bilmediğim abilerden daha büyük duruyordu.

Ben abilere dalmış onları incelerken,Kadir Beyin boğaz temizleme sesiyle kendime gelmiştim.

Kadir Bey kahve fincanını ortadaki masaya koymuş ardından gözlerimin içine bakarak konuşmaya başlamıştı.

"Abilerinin hepsiyle tanıştın mı kızım?."

Kadir Beyin Sorduğu soruya olumsuz bit şekilde kafamı yana sallayarak cevap verdim.

"Hayır Kadir Bey hepsiyle tanışmadık.Sadece Kerem ali abi ve Berkay abiyle tanıştım."

Kadir Bey başını salladı ve ardından konuşmaya başladı.

"Oğuz,deniz ve ufuk kendinizi kardeşinize kısaca tanıtın oğlum."

Kadir Beyin konuşmasıyla üç çocukta olumlu anlamda başlarını salladılar.İlk olarak Oğuz abi konuşmaya başladı.

"Öncelikle seni tanıdığıma memnun oldum Miray.İsmim Oğuz Ege 3. Abinim.25 yaşındayım gemi kaptanıyım.İstediğin ismimle seslenebilirsin ikisinide kullanıyorum."

Oğuz abinin bana gülümseyerek anlattığı bilgileri bende gülümseyerek dinlemiştim.Çok sevecen ve güler yüzlü bir insandı sanırım onu sevmiştim.

Oğuz abinin yanında ise yine sarışın mavi gözlü bir çocuk oturuyordu.Bu çocuğun saçları Oğuz abiye göre daha kısaydı ve yüzünde benler bulunuyordu.

Ben onu incelerken o da bir kaç saniye bana bakmış ardından konuşmaya başlamıştı.

"İsmim deniz 24 yaşındayım 4. Abin oluyorum.İzmir üniversitesinde mühendislik öğrencisiyim,son sınıfım."

Yüzünde hafif bir tebessümle anlatmıştı bunları deniz abi.Pek samimi bulmasamda Berkay abiden bin kat daha iyiydi.

Son olarak gözlerim en küçük abiye çevrildiğinde yorulduğumu hissediyordum.

Ben çocukları dinlerken yorulmustum be!Kadir Bey ve Meltem Hanım yaparken hiç yorulmamıştı sanırım.

Bu abide esmer sayılırdı.Kahverengi saçları ve açık kahverengi gözleri vardı.Oldukça hoş görünüyordu.

Ben abim olan çocuğu incelerken onu incelediğimi farketmiş olacak ki bana dişlerini göstererek gülmüştü.

Gözlerim dişlerinde takılı kaldığında içimden kaç kere oha dediğimi sayamamıştım.Dişleri bembeyazdı dişlerinde tek bir leke bile yoktu.

Ben onun dişlerini seyre dalmışken o ise konuşmaya başlamıştı.

"Merhaba Miray.Ben ufuk sonuncu abinim.23 yaşındayım üniversite öğrencisiyim.Diş hekimliği okuyorum."

Sonunda hafif kıkırdamasıyla sanırım aşık olmuştum.Allahım hem kibar hem yakışıklı hemde diş hekimiydi! Dahası var mıydı?

Ben ona hülyalı hülyalı bakarken o da bana gülerek bakıyordu.

"En çok beni sevdin galiba."

Söylediği cümleyle hülyalı bakışlarım yüzümde donarken kendimi acil bir şekilde toplamaya çalıştım.

"Yo ne alakası var."

 

Cümleyi söylediğim an pişman olmuştum.Çünkü benim cümlemi bitirmemle ufuk abinin kaşlarının çatılması bir olmuştu.

Kadir Bey bir anda öksürmeye başlayınca bütün gözler onun üzerine çevrilmişti.Öksürmesi bitince boğazını temizlenmiş,konuşmaya hazırlanmıştı.

Ne konuşacağımız bilmediğim için stresle tırnaklarımı ellerime geçirmeye başlamıştım.

"Miray kızım öncelikle bizi kırmayıp bugün yemeğe geldiğin için ailem adına teşekkür ederim.Seninle konuşmak istediğim konu ev konusu."

 

Kadir Bey derin bir nefes aldı ardından konuşmaya devam etti.

"Açıkçası tabiiki ben ve annen bizimle yaşamanı çok istiyoruz.Ama biliyoruzki reşit bir bireysin.O yüzden aslında seni bugün buraya ondan çağırdık.Hem tanışmak hemde bizimle birlikte bu evde yaşamında ısrar etmek için."

Meltem hanımda seslice nefesini bıraktığında gözlerinin dolduğunu gördüm.

"Bazı insanlar yüzünden seni büyütemedik kızım.Birbirimizi yıllar sonra bulduk.Bak dikkat etmeni istiyorum çok geç demiyorum,yıllar sonra diyorum.Halâ hiçbirşey içim geç değil.Evet,belki ilk adımlarını göremedik ilk kelimelerine şahit olamadık ama bundan sonra birlikteyiz."

Kadir Bey titrekce bir nefes verdiğinde aynı anda bende kalbimin acımaya başladığını hissediyordum.

 

"Bizden ayrı geçirdiğin yılları birazda olsa telafi etmek istiyoruz.Anne,baban ve kardeşlerinle birlikte burada yaşamanı istiyoruz kızım."

Kadir Bey gözlerimin içine umutla bakarak konuşmaya devam ederken ben ne diyeceğimi bilemiyordum.

"Eğer sende istersen burada kalmanı çok isteriz.Yukarıda bir misafir odası var oldukça geniş.Orayı odan yaparız istediğin gibi döşersin.Elimizden geldiğince sana destek oluruz kızım.Lütfen bunu bir düşün."

 

Kadir Beyin söylediği cümleler kafamın içinde takip etmeye çalışırken kaybolduğunu hissediyordum.

Bunca yıl ailemsiz büyümüştüm.Şimdi yıllar sonra ailem bir anda karşıma çıkmıştı ve garip hissediyordum.

Bunca yıl onlarsız yaşadığımı kendime hatırlatıp,hayatıma böyle devam edebileceğimi mi söylemeliydim?

Yoksa yıllar sonra ilk defa aile sevgisini tadarak yaşamayı mı seçmeliydim?

Bildiğim tek şey şuan hiçbirşey bilmediğimdi.

Loading...
0%