
İyi günler ve iyi akşamlar
Hadi başlayalım
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum
&&&
"Nasıl yani komutanım" dedi Binbaşı şaşkındı . Sanki bunun olmasını istemiyormuş gibi bir hali vardı .
Timi ile şimdiğe kadar beni istemeyen adam, şuan da timinden ayrılmamam için uğraşıyordu .
"Şöyle anlatayım binbaşım" diyerek söze girdi fırat Albay
"Azra yeni gelen timin tim komutanı olarak atandı ve artık sizin timin komutan yardımcısı üsteğmen Sinan oluçak."
Bu yeni tim de kimdi ya ben daha bunlara alışamamışken şimdi yeni bir timde tim komutanım oluçaktım.
Ben ve bu kara bahtım . Bir kere ayrılsak şaşardım zaten .
"Kim peki bu yeni tim komutanım . Burdalar mı burdalarsa görmek istiyorum ".dedim . Bari erkenden tanışalım da duruma bakayım .
"Burdalar, eğitim sahasında komutanlarını yani seni bekliyorlar gidelim tanışın "derken sanki çok komik bir şey söylemişim gibi gülerek söylemişti.
Ayaklanıp eğitim sahasına gitmeye başladık .
Eski timimden binbaşı hariç kimse yoktu . Demek sadeçe binbaşına haber vermişlerdi. Albay önde bizde arkasında ilerliyorduk .
Binbaşı bir adım yanıma yaklaşıp konuştu . "Günaydın yüzbaşım "dedi ama o kadar soğuk söylemişti ki bunu başkasına söylese korkardı.
"Günaydın binbaşım" dedim aynı soğuklukla .
"İnanmadım" dedi öyle sert bir şekilde söylemişti ki bu kelimeyi suratına bakmadan da sinirli olduğu anlaşılırdı.
Ama bu neye inanmamıştı ki neyden bahsediyordu
"Efendim" dedim şaşkındım ve anlamaya çalışıyordum.
"İnanmadım" diye tekrar etti . Gülümsedi ve devam etti "inanmadım acemi tiyatrona" dedi durup suratıma bakarak .
Ne saçmalıyordu bu adam ne tiyatrosu
Durdum kaşlarımı çatım . "Ne dediğinizi anlamıyorum binbaşım bir derdiniz varsa açıkça söyleyin lafı dolandırmadan ne diyeçekseniz söyleyin de rahatlayın."
Gülümsedi ama öyle bir Gülümsedi ki alay eder gibiydi . Kafasını sallayıp sağ sola baktı ve devam etti . "Sen istedin başka bir time geçmeyi değil mi bizim timde olmamak için sen konuştun albayla sonra bide haberin yokmuş gibi kim bunlar komutanım tanışalım demeler "küçük bi kahkaha attı"kimi kandırıyorsun sen karşında bir cocuk yok ."
Ne saçmalıyorsun bu adam benim hiç bir şeyden haberim yoktu .
Sinirlenmeye başlıyordum ama artık etrafıma bakıp sabır diledim "benim hiç bir şeyden haberim yoktu binbaşı ama sen neye inanmak istiyorsan inan zorlayan yok. "Diyip albayın yanına doğru ilerliyordum ki kolumdan tutup beni durdurdu ve kendine çevirdi .
"Nereye gidiyorsun Azra hanım daha ben bitirmedim" . Dedi dişlerinin arasından .
Kolumu tutan kolumu tutup arkasına geçip kolunu kıvırdım bençe iyi bile dayanmıştım .iyice kıvırıp büktüm .Arkasından kulağına yaklaşıp dişlerimin arasından konuşmaya başladım
"Ben sizin kuklanız değilim bu bir artık sizin emriniz altında değilim bu iki ve benimle konuşurken hattinizi bileceksiniz sınırlarınızı aşmıyaçasınız bu üç ve son olarakta ben kimseye kendimi inandırmaya çalışmam neye inanıyorsanız inanın" diyip kolunu bıraktım
Allahım sen bana sabır ver yarabbim
Onu arkamda bırakıp hızlı adımlarla ilerlemeye başladım . O kadar sinirlenmiştim ki öfkeden deliye dönüçektim
sinirden güldüm "tiyotroymuş sen kendini ne sanıyorsun yaa"
Dışarı çıkmıştım sonunda derin nefes alıp sakinleşmeye çalıştım .
Sinirlerime hakim olup albayın yanına yeni timimin yanına ilerledim .
Yok artık bu kadarı da çok fazla neden hiç bir şeyden haberim olmuyordu . Yada neden haber verme gereksiminde bulunmuyolardı.
Albay beni görünce" işte tim komutanınız da geldi "arkadaşlar dedi .
"Yok artık tim komutanımızda Azra mi "dedi Fidan
Sevinmiştim en azından yabancı değillerdi bizimkilerdi.Başlarında benim durmamda isabet olmuştu.
"Ne o beğenemedinizmi assubayım" diyip fidana baktım.
"Yok estağfurullah komutanım "dedi kormuştu benim kazabımdan kim korkmazdı ki zaten .
"Evett tim komutan yardımcısı da Kuzey sensin anlaşıldımı ? "Dedi albay
Kuzey hemen hazır ola geçip "Emredersiniz komutanım" derkende kafasını bir aşağı bir yukarı sallayarak anlaşıldığını belli etti.
Ama ben bunlardan intikam almazmıydım . Dün geldiler geleçeklerini söylemediler , bugün sabah erkenden karargaha çağrıldığımda bana buraya tayinlerinin çıktığı temmelli buraya geldiklerini söylememişlerdi.
Hazır eğitim sağasındaykende bir iştimah yaptırmasamda olmazdı .
"Tim hazırlan 5 dakikaya iştimah başlıyor ." Diye kükredim
"Ama ben biliyordum ya demedim mi intikamını alır diye burda beklememiz bir hataydı" .dedi Ege öyle sitemli söylemişti ki neredeyse ben bile üzüleçektim
Ama durun siz gösteriçem ben size
"10 tur koşu ile başlayın bakalım" dedim .
Arka arkaya sıralanıp emrimi beklediler .
"Başla "dediğimde Kuzey önde söylene söylene koşmaya başladı diğerleride arkasından takip etti.
"Kızım binbaşı nerede ? Nereye kayboldu" dedi
Ne güzelde keyfim yerine geliyordu .
Cehennemin dibine gitti paşam
"Bilmiyorum albayım . İsi çıktı herhalde görmedim . "Dedim
"tamam kızım ben odama gidiyorum sende çok yorma arkadaşlarını daha ilk günden tamam mı ?"
"Emredersiniz Albayım" diyip baş selamı verdim .
"Ee kaç oldu bakalım yardımcı "diye seslendim .
"4 komutanım "Diye bağırdı .
"Yok daha bu 2 dedim "gülerek "utanmıyormusunuz komutanınızı kandırmaya 5 tur daha koşuyorsunuz ."
Ömerin sesini duymasam da şuanda kuzeye büyük saydırdığını anlaya biliyordum .
8 turda fidanı yanıma çağırdım. Onun bir suçu yoktu . Onlar ne derse uymak zorundaydı çünkü o 5 dangalak kıza baskı uyguluyorlardı.
Neymiş abiler ne derse o olurmuş .
Onbeş tur koşturduktan sonra 30 şınav artı birde on tur lastik yuvarlatım . canları çıkmıştı ama seslerinden çıkaramıyoardı çünkü itiraz ederlerse bu 2 katına çıkacağını biliyorlardı.
Karargahta işlerimiz bitince eve geçmiştik
Bizimkiler ev kiralayana kadar amçamgilde bizde kalıyorlardı .
Ömer , Ege ve umut önden kuzeyin arabasını kaçırıp eve kaçmışlardı çünkü amçalık yarışı yapıyorlardı.
Biz eve geçtiğinizde Aslı bizi kapıda karşılanmıştı ama 3 deli daha eve gelmemişti .
Sabah erkenden kalmış Aslıya şekerler çikolatalar oyunçaklar almış odamı basmışlardı.
Teker teker Aslıya kendilerini tanıtıp aldıklarını vermişler oyunlar oynamışlardı.
Aslı önce çekinip arkama saklansada bizim 3 delinin samiyeti sayesinde hemen alışmış sırayla tepelerinde evi bile gezmişti .
Bana iyi geldikleri gibi aslıyada iyi gelmişlerdi .
Kapı zili çalınca Aslı koşarak kapıyı açmaya gitti . Bizimkiler gelmişti .
Aslı umutun sırtında Ege ile ömer ise ellerinde poşetlerle içeri girmişlerdi.
"Ne onlar ne aldınız lan o kadar deliler" dedi Hakan abim gülerek .
Ömer lafa atlayıp "ben abur cubur çikolata çilekli kakaolu sütler aldım" dedi .
O kadar heyçanlılardı ki söylerken poşetleri sırayla gösteriyorlar dı.
"Bende elbise makyaj malzemeleri prenses elbiseleri ayakkabılar ve bide bir sürü saç tokası aldım bakın hepsi yiğenime" dedi gururla .
"O kadar şeyi 1 saatte mi aldınız" diye sordu Fidan.
"Evet biz siz kadınlar gibi kararsız varlıklar değiliz elimize aldığımızı alırız . "Dedi Ömer göğsünü kabartarak .
"Tabi tabi "diyip Fidan poşetlerini içerisinden sarı çiçekli bir elbise çıkardı .
Havaya kaldırıp etiketine baktı . Fidan büyük bir kahkaha patlatınça hepimiz ona odaklandık
"14 yaş elbisemi aldınız 7 yaşındaki çocuğa. Demek ki her eline aldığınıda almıyaçakmışsın demi Ömer bey "diyip bir kahkaha daha patlattı onunla birlikte hepimiz gülerken ömer ters ters bakmakla yetiniyordu
"Ne oluçak canım" diyip elbiseyi aldı . "Aslımda seneye giyer "dedi .
Biz iyice gülmeye başlayınca" Ne var seneye giymesinde bu kadar komik olan anlatında bizde gülelim" dedi.
Hakan abim gülmesini zar zor durdurup" kaç sene oğlum kaç sene saklanaçak bu elbise 14 yaş almışsın salak" diyip gülmesine kaldığı yerden devam etti .
Meral teyzem ve amcamın uzaktan akrabalarının düğünü olduğu için İstanbula gitmişlerdi 1 haftalığına bizede evi bırakmışlardı
Dışarıdan yemek söyleyip yedik ve aslıyla puzzle yaptık
Aslının uykusu gelince hepimiz yataklara dağıldık .
......
Bölüm sonu
Umarım beğenmişsinizdir
Yeni bölümle görüşmek üzere
💜💜💜
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 13.34k Okunma |
1.11k Oy |
0 Takip |
34 Bölümlü Kitap |