Yeni Üyelik
6.
Bölüm

5. Bölüm

@nurgogne

 

 

Yazar'dan:

 

 

Tony bayılacağını anladığı kızı hızla tuttuğun da gözleri daha da yakından gördüğü yüze odaklandı.'İçimde büyüyen endişenin nedeni de ne?' diye düşünmeden edemedi Tony.

 

Pepper'ın da uyarmasıyla hızla Valeria'yı kucağına alarak binada bulunan revire yöneldi.

 

Doktor gelip Valeria'yı muayene etmek için dışarı çıkmalarını istediğin de Tony'in içindeki endişe gerginliğe dönüşmeye başlamıştı.

 

Ona göre Valeria korkudan ve stresten dolayı bayılmıştı ama bir tarafı başka birşeyin olduğunu söyleyip duruyordu.

 

İçinde Obadiah'a karşı oluşmaya başlayan bir öfke de vardı ve Tony hangi duyguya tutunması gerektiğini bilmiyordu.

 

Sorun şuydu ki Tony duygularına tutunup hareket eden bir adam hiç olmamıştı. Şimdi ise içinde olduğu durum kafasını fazlasıyla karıştırmıştı.

 

Doktor bir kaç testten sonra odadan çıktığın da Tony ne zaman oturduğunu bilmediği koltuktan kalkarak doktorun yanına geçti.

 

"Uyandı mı? Neden bayılmış?"

 

"Anksiyete krizi, vücud fazla stres ve korkuya dayanamayarak pes etmiş ve kendini dış dünyaya kapatmış. Ne zaman uyanacağını bilemeyiz. Kendini güvende hissetmeli."

 

"Görebilir miyim?"

 

"Fazla kalamazsınız Bay Stark."

 

"Tamam sorun değil"

 

Tony neden içeri girmek istediğini bilmese de kendini üstünü değiştirirken buldu. Karşısında olan aynadan kendine baktığın da şaşkındı.

 

Düşünmeden anlık bir karar vermişti ve şimdi yoğun bakım kıyafetleri ile aynadan kendine bakıyordu. Bu hiç onluk bir hareket değildi.

 

Suçluluk duygusundan olduğuna kendini inandırarak içeri girdi ve bir çok alete bağlı olarak yatan kıza yaklaştı.

 

Yatağın yanındaki sandalyeye oturduğun da ne demesi yada yapması gerektiğini de bilmiyordu. Bu yaptığı onun için çok yeni birşeydi.

 

"Neden burda olduğumu bilmiyorum küçük kız. Bir anda kendimi burda buldum ve ne yapacağımı da bilmiyorum."

 

"Belki de beni buna iten suçluluk duygusu ama gene de alışkın olduğum bir durumun içinde değilim."

 

"Kendini güvende hissedersen uyanırmışsın. Benim yanımda güvendesin inan bana ben sana birşey yapmam."

 

"Değerlerin düzene giriyor. Evet ufaklık korkma ve sakinleş ben konuşmaya devam edicem."

 

"Benim kız versiyonum gibi duruyorsun ve bilmiyorum Valeria seni daha göreli bir saat bile olmadı ama istemsizce yakınında olmam gerekiyormuş gibi hissediyorum."

 

"Ayrıca ne yaptığını bilmediğimi de sanma, sen odadan çıkar çıkmaz kameraları açtım ne yaptığına bakmak için ve duyduğum kadarıyla Pepper sana kapıda beklemeni söylememişti."

 

"Birleylerden şüphelendiğini ortada dolanan Obadiah'a olan dik bakışlarından anlamıştım ama böyle ileri gidebileceğini düşünmemiştim."

 

"Amacı seni korkutup kaçırmaktan ibaret sanmıştım ama anladığım kadarıyla bu ilk defa seni rahatsız edişi de değil."

 

"Tamam ordan kötü göründüğünü biliyorum hemen birine güvensiz davranmak pek benlik değil ama yaşadığım üç aydan sonra kime güveneceğim şaşırdım. Gene de iyiki kamerayı açmışım yoksa vaktinde çıkmazdım odadan."

 

Tony bir an Valeria'nın parmağının hareket ettiğini gördüğün de hızla yerinden kalkarak kenarda olan doktoru çağırmak için kullanılan düğmeye bastı.

 

"Sen bu odadan çabucak çıkarsan Obadiah işini hızlıca çözebileceğim, bir daha seni rahatsız edememesini sağlayacağımdan emin olabilirsin Valeria."

 

Odaya gelen doktor ile bir kaç adım geri çekildi Tony. Doktor bir kaç kontrolden sonra Valeria'nın her an uyanabileceğini bunun için onu normal odaya alacaklarını söylediğin de Tony'in yüzünden belliydi ne kadar rahatladığı.

 

 

Valeria'dan:

 

 

Yanımda konuşan ve susmayacağım belirten babamın beni sakinleştirdiğinin farkında oluşu beni biraz olsun mutlu etmişti.

 

Bilincim açıktı düşünebiliyor ve duyabiliyordum ama şuan bir tepki veremiyordum.

 

Normalinde bayılmam bu kadar ilerlemezdi ama bugün ikinci kez bayılmıştım ve gün içinde yaşadığım fazlaca stres beni bu hale getirmiş olmalıydı.

 

Babamın sözleri beni git gide rahatlatırken benim için böyle endişelenmiş olması da ayrı bir mutluluk nedeniydi.

 

Parmağımı oynattığını farkettiğin sesine yansıyan heyecanı ise paha biçilemezdi. Küçüklüğümden beri baba sevgisi görmemiştim ama hep özenirdim.

 

Ama şimdi Tony Stark babam olduğunu bilmeden bile olsa benimle böyle ilgilenmesi içimde tarif edilemez duygulara neden oluyordu.

 

Obadiah ile ilgili kafasında dönen neydi bilmiyorum ama doğrusu bu şuan düşüneceğim birşey de değildi.

 

Babam bir şekilde etrafımdaydı ve benimle ilgileniyordu. Nedenini bilmese de içinden geleni yapıyordu ve yanımdaydı. Şuan daha önemli birşey yoktu benim için.

 

Beni odaya alıcaklarını söylediklerinden sonra benim düşüncelerim tamamen beynimi ele geçirip daha da rahatlamama neden olurken kendime uyanmak için baskı yapmayı bıraktım.

 

Çünkü biliyordum ki artık baskı yapmama gerek yoktu babamın sözleri ve varlığı bana iyi gelmişti. Zira babam gelmeden önce gözlerimi açmak için kendimi zorluyordum.

 

Odaya geçtiğimi hissettiğim de daha da rahatlamaya başladım. Yoğun bakımın o ağır kokusu etrafımdan uzaklaşırken babamın parfümü tüm odayı doldurmaya başlamıştı.

 

Burnuma dolan parfüm kokusu benim için son nokta olurken vücudumun tamamen gevşediğini hissettim.

 

Gözlerimde ki ağırlık da vücudumda ki gevşemeyle beraber ortadan kalkarken gözlerimi kolayca açtım.

 

Babam odanın camından dışarıyı izliyordu ve uyandığının farkında değildi. Yüzümde oluşan hafif tebessümle onu izlemeye başladım.

 

Fruy yanılmış babam daha gün bitmeden kolundaki sargıyı çıkartmıştı. Bunun onun için iyi mi yoksa kötü mü olduğunu bilmiyordum ama şu anlık bir sorun yok gibi görünüyordu.

 

"Hadi ama ufaklık artık uyan!"

 

Babam sitem ederek döndüğünde gülüşüme engel olamadım. Ufak bir şaşkınlığın ardından sahte olduğu çok belli olan bir öfke ile yaklaştı bana.

 

"Seni hain ufaklık demek beni kandırıyorsun. Ne zaman uyandın sen?"

 

"Daha yeni uyandım Bay Stark. Sizi rahatsız etmek istemediğim için ses çıkartmadım."

 

"Rahatsız olmazdım aksine sessiz kalman daha rahatsız edici birşey."

 

"Happy gibi çok konuştuğumu iddia ettiğiniz de bu lafını size hatırlatmaktan çekinmem Bay Stark."

 

"Demek Happy ile de yakınlaştın. Söylesene ufaklık nasıl etrafımdaki insanları bu kadar çabuk etkin altına aldın?"

 

"Özel birşey yapmadım, sadece olduğum gibi davrandım. Ama sanırım size çok benzememin de beni sevmelerinde etkisi var."

 

"Sadece sevmelerin de değil. Pepper iki Tony çok zor diye yakınmaya başladı bile."

 

"Size benziyorum ama siz olamam Bay Stark."

 

"Tabiki olamazsın tatlım sen genç bir bayansın. Hem bu yakışıklılık kolay kolay ulaşılabilinecek birşey değil."

 

"Ama bu güzellik de yaşım için fazla değil mi sizce de Bay Stark?"

 

Tek kaşımı kaldırarak sorduğum soruya babam da tek kaşını kaldırıp bana baktı bir süre.

 

"Bunu hiç düşünmezdim ama galiba bu konuda Pepper haklı. 2 Tony çok fazla oluyor."

 

Gözlerini kaçırarak kurduğu cümleden sonra bana baktığın da ikimiz de gülmeye başladık. Öyle ki kapının tıklatıldığını bile fark etmemiştik.

 

Happy kafasını uzattığın da biz hala ondan bir haber gülmeye devam ediyorduk. Patlayan flash ile babamla eş zamanlı kapıya döndük.

 

(Happy=H / Tony=T / Pepper=P / Valeria=V)

 

H: "Kusura bakmayın ama çok tatlı duruyordunuz."

 

T: "Kapıyı çalman gerektiğini göz ardı mı ettin dostum."

 

H: "Hayır patron ben kapıyı çaldım ama siz gülmekten duymamış olmalısınız."

 

V: "Hey Happy! Orda durma gel hadi."

 

P: "Çağırmasan da gelicez zaten Valeria."

 

V: "Hoş geldiniz Bayan Potts"

 

P: "Hoşbuldum tatlım, nasıl oldun?"

 

V: "İyiyim Bayan Potts, sağolun."

 

H: "Neyin varmış ki? Neden bayılmışsın?"

 

T: "Anksiyeti varmış hanımefendinin fazla stres ve korku onu tetikliyormuş, öyle ki vücudu kendini kitleyecek kadar strese girmiş. Ve bunun olabileceğini bile bile Obadiah'ın odayı dinlemesini engellemeye çalışmış."

 

V: "Ama siz, nasıl?"

 

T: "Unutma ki ortaklar olsa da şirket benim Valeria. Orda ne olduğunu bilmem gerekiyor dimi."

 

H: "Bir daha böyle tehlikeli bir şeye kalkışmıyorsun Valeria. Ya sana birşey olsaydı."

 

T: "Karışmıyacak zaten, çünkü artık ne Pepper'ın asistanı ne de Stark Endüstrinin bir çalışanı değil."

 

P-H: "Ne?"

 

V: "Ama Bay Stark ben birşey yapmadım ki neden beni atıyorsunuz endüstriden."

 

Tam mutlu oldum derken önüme gene koca bir taş atılmıştı ve bu sefer o taşı atan babamdı. Kaldırmaya gücüm yetmezdi. Babamın attığı bir taş olduğu içinde tırmanıp üzerinden geçme şansım da kalmıyordu.

 

Babam bir süre bana daha doğrusu gözlerimin içine baktı. Yüzünde ciddi ifade an ve an ümidimi kaybetmeme neden olurken derin bir nefes aldım.

 

P: "Tony onun bir suçu yokken onu böyle uzaklaştıramazsın."

 

H: "Pepper haklı Tony, bu çok yanlış bir karar."

 

T: "Kararın yanlış yada doğru olup olmadığını sormadım ki ben size! Öyle olucak dediysem öyle olucak. Valeria Brave'nin Stark Endüstrilerinde ki iş hayatı bitti."

 

Ümidim tamamen beni bırakıp gittiğinde üzüntüyle kafamı eğdim. Gözlerim dolarken bunu kimse görsün istemiyordum.

 

T: "Çünkü Valeria Brave bundan sonra tamamen bana yardımcı olucak ve çalışmalarını benim yanımda yürütecek. Pepper artık sen Endüstri ile ilgileneceksin. Yükünü alıyorum benim yanımda Valeria olucak, böylelikle kendini daha da hızlı geliştirmiş olucak."

 

Duyduklarımı hazmettiğim an kafamı kaldırıp baktım. Tüm ciddiyeti ile bana bakan babam gitmiş yerine kocaman bir gülümseme ile bana bakan babam gelmişti.

 

Gülümsemesi anında bana da bulaşıp gülümsememe neden olurken kendimi tutamayarak anlık bir karar ile ona sarıldım.

 

V: "Teşekkür ederim, çok teşekkür ederim Bay Stark."

 

Babamın elleri bana dolanmadığın da ne yaptığımı fark ederek hızla geri çekildim.

 

V: "Özür dilerim Bay Stark. Bir an kendimi durduramadım."

 

T: "Sorun değil ufaklık seni anlıyorum. Senin yerinde kim olsa aynı tepkiyi verirdi. Sonuçta Bay Mükemmel Dahi Stark ile çalışıcak olmak bir ayrıcalık."

 

V: "Yanlız siz de benimle çalışacağınızı unutmayın Bay Stark. Emin olun bu ufaklık sizi fazlasıyla şaşırtabilicek zekaya ve yeteneğe sahip."

 

Biz babamla birbirimize meydan okurcasına bakarken Pepper ve Happy'in bizi izlediklerini unutmuştuk resmen.

 

H: "Bence çok büyük bir dertten kurtuldun."

 

P: "İnanırmısın onlara baktıkça bende aynı şeyi düşünüyorum Happy."

 

Kapı tekrar tıklatıldığın da hepimiz oraya döndük. Babam gir komutunu verdiğin de gelenin doktor olduğunu gördük.

 

"Nasıl hissediyorsunuz Bayan Brave?"

 

"Çok iyiyim. Burdan ne zaman çıkabilirim?"

 

"Son bir kontrolden sonra çıkabilirsiniz Bayan Brave."

 

Doktor ışıkla gözlerime bakıp bir çubuğu gözlerim ile takip etmemi istediğinde onun dediklerini yaptım. Bir kaç evrağa da bakarak elindeki dosyayı bana uzattığın da babam benden önce davranarak aldı.

 

"Kan testleriniz de stabil değerleriniz de öyle Bayan Brave. Çıkmanız için bir sakınca yok."

 

"Teşekkürler doktor, kolay gelsin."

 

Doktor çıktıktan sonra babam da oturduğu yerden kalkarak Happy'in omzuna iki defa vurdu.

 

"Hadi gidelim de hanımlar toparlanıp çıksınlar Happy."

 

 

Loading...
0%