Benim canım okurlarım yıldız hatırlatmasını sonda yapmak daha güzel sanırım 😉

Bölüm basliyooorrrr.....

---&---

-Hocam ben iyiyim, dedi telaş yapmayın ama buz tutmaya devam etmemiz lazım.

Nefesim kesilmişti nasıl güzel bir kokusu vardı.Sanki yıllardır tanıdığım bir koku gibiydi.

-Tamam hocam hemen tutarız ama eşofmanı çıkartalım dedim.

Odama geçip ona uyabilecek biseyler aradım ama bulamadım.Tekrar göz gezdirirken sipariş verdiğim sırada xs alacağıma xl aldığım eşofman takımını gördüm.Onu alıp koşarak gittim hocam bunu giyin hemen dedim takımın altını uzatarak eline aldığında gülmeye başladı.Cunku rengi pembeydi.

-Ama hocam.

-Lutfen hocam .

Ben ısrar edince dayanamadı ben içerdeyim deyip mutfağa geçtim.

2 dakika sonra geliyorum deyip içeri girdim. Alt dudağımı disleyip gulmemeye çalıştım.Ama çok pembeydi.Aklima ayağı geldi hemen gidip buzu balkondan alıp tekrar elinden tutup sedire oturttum ve buz koymaya devam ettim.Daha kızarmıştı ama kabarmamisti. Acisida azalmisa benziyordu.

-Tamam pembeyi anladım ama bu beden biraz acayip geldi dedi,tebessümle.

-Hocam aceleyle sipariş vermiştim bedenine dikkat etmemişim xs yerine xl almışım ya ama gönderme ye vaktim olmayınca kalmıştı öyle.Size nasipmis ama yakışmış dedim.

Yalancı bir kizginlikla Hocammmm dedi.

-Ama ben yalan söyleyemem ki hocam ,dediğim sıra bana doğru yaklaşmaya başladı elini saçlarıma götürdü içim titremeye başlamıştı resmen ki başımda elini gezdirdi.Saclarim da biseyler yaptı.

-Saclariniz gözüme takiliyo deminden beri karışmıştı hocam dedi.

-Haa o mu telas yapınca elim ayagima dolaştı ne bileyim hocam yaa.

-Korkmayin hocam gecti,dedi buzu tutan elimin üzerine elini koyarak.

Bakışlarım ellerine kaydı. Ses çıkarmadım sonra hafifçe elimi çektim

-Hocam siz tutun ben krem getireyim dedim.

İlaç çantamın icinde arkadaşımdan kalma bı yanık kremi vardı hemen aldım.Geri döndüm.

-Hocam buzu çekin krem sürelim.

İtiraz etmeden çekti kremi sürdüm.Beni izliyordu fark ediyordum ki arkama odaklandı.

- Anneniz mi dedi,masada ki fotoğrafı gostererek.

-Evet dedim yırtık resmi elime alarak.

-Annemin atanma haberinden sonra ailecek fotoğraf çekilmişler.Dedem anneme getirmiş o fotoğraftan birini.Annemde o gün babamla tanistirmis tabi dedem küplere binmiş bu köylüye vermem seni ölürümde vermem daha ne hakaretler ne hakaretler.Sonra dedem bı şekilde annemin elindeki fotoğrafı almış en sağdaki annemi fotoğrafın diğer yarısından ayırmış anneme vermiş bundan sonra böyle tek başınasın kararini değistirirsen geç olmadan gel resmi tamamla ama geç kalırsam buda beni son görüşün deyip çekip gitmiş anneme de bu kalmış babam yıllarca saklamış bunu benim için.

- Bakabilir miyim hocam ,dedi heyecanla.

-Tabii deyip yırtık fotoğrafı uzattım.

Dikkatle baktı baktı baktı. Annemin üzerinde ellerini gezdirdi. En ince ayrintisina kadar inceledi bu kadar incelemesi şaşırtmıştı.Ben artık cevap bekler gibi bakınca:

-Ne kadar da annenize benziyorsunuz gözleriniz özellikle tıpatıp aynı.

-Babamda beni Sevda gözlüm diye severdi.

Sustuk.Sonra aklıma telefonum geldi bu hale gelmemize sebep olan mesaja bakmaya karar verdim.Biz yangınla söngünle uğraşırken bı kaç mesaj daha gelmişti telastan duymamıştım.Yabanci bir numaraydi.Oda ne?

"Hasretimmmm"

"Gül yüzlü sevdiğim"

"Ömrümün yegane aşkı"

Bunlarda neydi şaşkınlıkla okuyordum bu kimdi.

-Hocam iyi misiniz ne hale geldik bir mesaj yüzünden dediniz şuan çok saskinsiniz biraz da endişeli ?

-İyiyim hocam saçma sapan bı mesaj.

"Ahhh gördü iki gözümün çiçeği"

"Siz kimsiniz"

"Ahh çiçeğim beni tanımadın mi "

"Profil fotoğrafınız yok ki tanıyamadım kimsiniz"

"Demek öyle o zaman biraz gizem katalım çiçeğim ben seni seven adamım."

"Bana sevgi gerekmez bana yazmayın."

"Ama bir dakika siz beni nerden tanıyorsunuz"

"Geçmişten diyelim"

"Demiyelim kimsiniz söyleyin bitsin bu iş"

"Tatlım şuan bir isim var sana yazacağım ama şunu unutma seni çok seviyorum ve senden aslaa vazgeçmem"

"Heyyy kim olduğunu söylemeden gidemezsin kime diyorum ben"

-Gitti yaaa.

-Kim hocam.

Anlatamayacaktim telefonu uzatttim okuması bittiğinde sinirle ayaklandı.

-Kim bu şerefsiz ya hu, dedi sinirle volta atarak.Hemen ara tuşuna basti.Caldi çaldı çaldı ama açan olmadı.

-Öldürürüm ben bu şerefsizi ,dedi.

-Tamam hocam sakin olun çıkar kokusu.

Birden durdu aklına gelen şeyle.

-Hocamm seyyy Yusuf bey olabilir mi

-Hic olur mu hocam Yusuf ne alaka adam nişanlı hem niye böyle bişey yapsın.

-Ne bileyim aşk mesajı olunca gerçi bu güzellikle size hayran tek kişi o değildir ki ,dedi.Bian göz göze geldik söylediğine utanmisti.

-Baska kim olabilir sizi tanıdığını söylüyor eskiden beri üniversiteden falan olabilir mi?

-Bilmiyorum ki aklıma kimse gelmiyor.

-Eski sevgiliniz falan olabilir mi,dedi gözlerimi devirince

-Neee olamaz mı hocam dedi

-Olamaz hocam çünkü hiç eskiyen sevgilim olmadı.

-Ciddi olamazsınız

-Neden herkesin illa sevgilisi olacak diye şart mı var hocam

-Yok ama ne bileyim insan bı şaşırıyor.O zaman size platonik takılan birisi

Başımı olumsuz anlamda sallayınca umudu tükendi.

Hiç konuşmadan biraz daha oturduk saat gece yarısına geliyordu saati fark edince geç oldu diye kalktı Deniz bey ama elli kez tembih ederek gitti.Gece mesaj atarsa haddini asarsa hemen Deniz beye gidecektim.

O gittikten sonra evi toparlayıp uyumak için yatağa girdim ama ne mümkün tüm akşam olanları düşündüm durdum. Deniz beyin yanında niye huzurluyum gözlerine bakarken niye hiç rahatsız olmadım niye bu kadar rahat davranıyorum yanında.... Mesaj atan kim nerden çıktı.... Deniz beyin ayağı nasıl acaba mesaj telasindan ayağına bakamadım. Düşüncelerle daldigim uykumdan saat 6 gibi bilinmeyen den

gelen mesajla uyandım.

-----------------

Tam burda altta minicik bir yıldız var ona bı dokunabilir misin canım okuyucummmm