-Hasret gelebilir miyim ?

-Gel Deniz gel.

-Sana kahve getirdim.

-Sağol.

İkiside hiç konuşmadan terasta oturmuş manzaryı seyrediyorlardı.Hasret konuşmadıkça bozmak istemedi.

-Eee konuşmayacak mıyız teyze oğlu,dedi Hasret kendi evindeyken dizlerinin üzerine başını koyup Denize baktığı gibi aynı pozisyonu alıp.Deniz de o anı hatırlatmak istediğini anlayıp oda kendi dizlerine başını koyup:

-Konuşalım teyzem kızı

-Ne zaman

-Hep senin yaşıyor olduğunu düşündüm hissettim o kente gelirkende görevlendirmeye o kasabayı seçerkende hep içimdeki sesi dinledim görüyorsun yanıltmadı.Elimle koymuş gibi karşı evimden çıktın.

-Bu kadarı tesadüf olabilir mi çok acayip değil mi her şey biz bunları böyle yaşayalım diye yapılmış gibi hissetmiyor musun.

-Seni ilk gördüğümde gözlerine ilk baktığım andan itibaren öyle hissediyorum.Seni aradığım için seni gördüğüm an gördüm yüzünde Sevda teyzemin yüzünü.

-Neden söylemedin emin olmak mı istedin.

-Dedim ya ilk gördüğüm an emindim ama bu sana nasıl söylenir hayatında ne var ne yaşıyorsun bilmem lazımdı.Kafam karışıktı ailemle mi söylesem ne yapsam bilemedim anneannemler dayımlar dahil hepsini bana ziyarete çağırıp senle tanıştırıp söyleyecektim ama kader başka plan yaptı.

-Şimdi anlıyorum teyzem annemin fotoğrafını görünce hüngür hüngür ağlamıştı.Sevda, Özgür,teyzem beni ilk gördüklerinde neden afalladılar beni her gören neden şaşırıyordu şimdi şimdi anlıyorum Herkes anneme benzetip yok canım deyip devam etti.

-Aynen öyle annem seni ilk gördüğünde ağlamadı mı?

-Ağlamıştı evet bende sen hasta olunca korktu sandım.

-Sonra sütlaç var onu tattığında şaşırmıştın ama hemen de toparlamıştın.Annemin yaptığını biliyodun

-Aynen dayım piknikte yer yemez senden şüphelenmiş aslında biliyo musun ablama da çok benziyodu zaten nasıl anlayamadım diyor.

-Sevda olmasa hepiniz bilip bana söylemeyecektiniz ama.Beni buraya getiren de oydu zaten canım kuzenim.

-E ben seni bulan benim kız

-Yok seni bi süre affetmeyecem

-Yok öyle yağma Sevda ya canım cicim bana tavır ben uygun zamanı bekledim en az kaosla bitsin istedim sen kırılma istedim en çok beni sev.

Kollarını yana açmış masum masum ona baktığını gören Hasret.

-Tamam tamam en sevdiğim kuzenim sensin,canımmm, deyip Deniz'e sarıldı.İkiside sarıldılar Deniz Hasret'e sımsıkı sarılıp yanaklarından kafasından öptü öptü durdu.

-Ohh bee yanıma her gelişinde sarılıp öpmek istiyodum seni kendimi zor tutuyodum saçlarını falan karıştırasım geliyodu çok şükür.

-Sıkıyosa yapsaydın seni döverdim.

-Aşk olsun insan bi bana alıcı gözüyle bakar hiç mi giderim yok kız.

-Aslında baktım maşallah çok yakışıklısın ama senden bana başka bi enerji geliyodu ben sana başkası için bakmıştım.

-Başkası mı kinin için kız,Ezgi hoca mı yoksa maalesef çiçeğim o nişanlanacak .

-Yok çiçeğim ben seni bir güle düşünmüştüm.

-Hımm o gül değil de daha çok diken gibi ama neyse.

-Valla bu çocuğu bi gün öldürcem ben,sensin diken.

-Gülce, Sevda siz ne zamandır ordasınız.

-Benim diken olduğumu söylediği andan beri,bende sana ölüyodum aşk olsun Hasret beni yakıştıra yakıştıra buna mı yakıştırdın.Lisede gördüğümüz arkadaşın Oğuz'a yakıştırdın sanmıştım beni.

-Oğuz kim

-Sana ne

-Doğru bana ne

Onların bu ufak atışmasını gülerek izlemişti Hasret ve Sevda.

-Bu arada en bi sevdiğin kuzenin benim abim değil.Hem siz demin bensiz sarılıyo muydunuz çabuk tekrar sarılıp beni de alın içinize.

-Gel sıpa gel benden sonra en çok seni sevecek.

Üçü birden tekrar sarılmışlardı.Gülce onların bu haline tebessümle bakmıştı.

-Ohooo siz burada sevgi yumağı olun kadın kendine gelemedi lan daha hem hani bana yer koymamışsınız kızı ahtopot gibi sarmışsınız be.

-Gel aslanım gel sen eksiksişn.

-Gülce abla sende gelsene

-Yok kuzum ben sizi izlerken daha mutluyum siz kuzen kuzen sarılın.

-Peki şimdilik orda dur bir gün sende bu sevgi yumağına aile ferdi olarak katılırsın.

-Ahh abi ne vuruyon kafama be ben senle evlenecek mi dedim belki kendimi kast ettim

-O zaman iki kere tokat,deyip kafasına tekrar tokat attı.

-Ne be ne vuruyon.Kız Gülce abla bana varmaz mısın aşk olsun.

-Varırım tatlım varırım senden iyisini yakışıklısını mı bulcam.

-Salın beni ben yavuklumla sarılcam,abi salsana bi abi sal sal,ohh be kurtuldum kolum koptu be.

-Yavuklummm

-Yavukluumm.

Gülce ile Özgür sarılmış diğerleride onlerı izliyordu gülerek birisi hariç tabi ki.

-Yeter saçmaladığınız hadi içeriye geçelim anneannem toparlanmıştır biraz.

Makbule hanım Hasret'in Sevda'nın kızı olduğunu öğrenince küçük bir baygınlık geçirmişti.O biraz toparlansın diye herkes dağılmıştı.

Herkes içeriye geçiyordu ama Gülce ile Özgür sarmaş dolaştı.Tam kapıya gelince Deniz.

-Saçmalamayı kesin içeriye giriyoruz.

-Girelim ne var bunda

-Bu halde mi

-Ne varmış halimizde

-Evet abi yavuklum o benim anneannem duyunca sevinir bi haber daha vermeyelim mi

-Verelim Özgür verelim,bi torun kazandın bi torunun öldü gömdük diyelim oluır mu,ayrılın ayıp diye bişey var ondan diyorum yada gidin az ötede saçmalayın.

Deniz ikisinin ayrılmasını bekledikten sonra arkalrından içeriye girdi.Tüm gece sohbet muhabbetle geçmişti en başından sonuna herşey konuşulmuştu.Herkes bi ağlayıp bir gülüyordu.Gülce yorgun düşmüş yerde minderde başını duvara yaslayıp uyuyup kalmıştı.Onu görünce hemen yataklar yapıldı.

-Abi gülce ye selensene

-Peki

-Gülce ,Gülce,gülce

-Uyanmıyo

-O uyanmaz

-Durun ben yavuklumu kucaklayıp getiriyorum.

-Biriniz bana yardım etsin

-Tamam ben geliyorum Hasret abi sende yavuklumu götürüver artık.

Deniz Gülce'yi kucaklayıp yatağa götürdü.Gidene kadar onu izledi.Yatağa yatırınca yüzüne düşen saçını alıp üzerini ince örtüp tam çıkacakken Gülce yana döndü Deniz'in eli Gülce'nin altında kaldı.Deniz bu haline gülümseyip yavaşça elini çekti.O sıra mırıldandı Gülce.

-Uyucam be ben

Deniz fısıltıyla: Sen uyu güzellik ,deyip odadan çıktı.Bu gece burada kalmaya karar vermişlerdi.

Ertesi gün dedenin mezarını ziyaret ettiler..Ordan Ayhan beylere geçip diğer kuzenleri Sevda,Sude ve Tayfunla da tanışıp eve döndüler.O gecede gırgır şamata geçirdiler.Son gün bi İzmir turu attılar.Akşam yemeği yiyip herkesle vedalaşığ Hasret,Gülce ve Deniz Deniz'in arabasıyla yola çıktılar.Anneanne de ilk fırsatta Hasret'in köyünü göremeye gelecekti hatta Ayhan dayısı ve diğer kuzenleride.

-aaa Özgür arıyo

-Ne oldu acaba

-Efendim Özgür

-Yavuklummm beni unutma bak oralarda benden başkasına bakarsan valla küserim

-Aşkım senden başkasına bakar mıyım ben hiç aşk olsun kalbimi kırdın

-Ben senin kalbini almasını bilirim yavuklum sen üzülme

-Tamam o zaman affettim yavuklum .

-Gidince haber et aşkım gözüm yollarda kalmasın iyi yolculuklar.

-Ederim yavuklum hadi bay.

-BU çocuk hiç yaşlanmaz yaa

-Çok tatlı değil mi ama

-Aşkım falan noluyo ya siz iyice ipin ucunu kaçırdınız şakaysa şaka yaptınız bitti ne bu laubalilik hadi bizimkinin yaşı küçük aklı kıt yetmiyo sana ne oluyo Gülce.Hem ne ara siz birbinizi numarasını aldınız.

-Birincisi sana mı sorcam nasıl konuşacağımı,ikincisi ilk günden verdim numaramı,üçüncüsü benle konuşurken ağzından çıkanlara bi

Ayar ver artık.

-Bu ayar verilmiş hali kalbini kırmamak için zor tutuyorum kendimi saçmalama istersen

-Aman bide tutmasan napacaktın bu tutmuş halinse,sana ne sana biz şakalaşıyoruz

-Bu şakanın suyu çıktı artık uzatmayın yavuklum falan neyse de aşkım a da başladınız siz.

-Ya sana ne sen ne karışıyosun benim kimle ne konuşacağıma

-Gülcee bağırma güzelce konuşuyoruz.

-Konuşmuyorum ya konuşmuyorum senle ben sende benle konuşma bana karışma hakkını kendinde bulamazsın tamam mı

-Tamam Gülce HANIM.

Hasret konuşmlarına karışmak istemedi bir yola gireceklerdi belli ama sancılı başlamıştı anşlaşılan ikisinde bunu görmesi uzun sürecekti anlaşılan.Yol boyu asla üçlü diyalog kurulmamıştı.Eve gece yarısı varmışlardı.Gülce burada kalıp sabah gidecekti ilçeye.Eşyaları indirip herkes kendi evine geçmişti.

Sabah Hasret le Deniz birlikte okula gideceklerdi. Deniz'i müdürlükten çağırmışlardı o ilçeye geçecekti.Yüzden Hasret okula tek geçti.Biraz erken gitmişti.Yusuf Hasret'i kapıda bekliyordu.Hasret'in kolundan tutup hemen kenara çekti.

-Napıyorsun Yusuf bıraksana.

-Sen napıyosun asıl Hasret sana ilanı aşk ettiğim gün sevgili değiliz dediğin adamın ailesiyle mi gittin ailesiyle mi tanışmaya gittin sen.Ben senin için Yasemin'den ayrıldım.

-Ayrılmasaydın Yusuf istediğim kişiyle istediğim yere giderim

-Gidemezsin sen benim kadınımsın

-Yusuf saçmalama istersen içindeki canavar gene ortaya çıkıyo dizginle istersen şunu

-Sen çıkartıyosun o canavarı ne işin var İzmir de

-Sa –na-ne

-Çıldırtma beni Hasret

Hasret Yusuf'un Yasemin'i kendisi yüzünden terk etmiş olmasına çok üzüldü.Sevmediğini biliyordu ama Hasret yüzünden olmasını istemiyordu.Yusuf'u uzaklaştırmak için oyuna devam etti.

-Evet Yusuf biz Deniz le sevgili olduk gerçekten hemde senin sayende aileside Deniz de sürekli benim başımı derde sokmanıza beni üzmenize kıyamadı duygusal bağlamda çok bağlandık ailesi ile Deniz le de sevgili olduk oldu mu?

-Gene beni kızdırmak için diyosun demi iki günde o kadar ilerletmiş olamazsınız.

-Şaka falan değil Yusuf ben Deniz'i çok seviyorum

-Lan ne ara sevdin hani beni seviyodun.

-Sevmemem gerekiyomuş unutmaya karar vermiştim Deniz her an yanımdaydı bu olayd ağabeyle sonsuz destekçim oldu ona şans vermeye karar verdim ve oda bu şansı çok hak ediyor.Onu çok seviyorum

-Bende seni bitanem,deyip sarılıp öptü Hasret'İ Deniz.

Yusuf bu rahatlıklarına iyice çıldırıyordu.

-Allah belanızı versin deyip çekip gitti.

Deniz bi kaç belge alıp gidecekti.Onun için uğramıştı okula ve Hasret'in oyununa hemencecik eşlik ediverdi.Hasret le vedalaşıp yola çıktı.Durakta Gülce'yi gördü önce tereddüt etsede durup camı indirdi.

-Bende ilçeye gidiyorum bırakayım sizi

-Yok sağolun

-Lütfen

-Peki.

Yol boyu hiç konuşmadılar.Pastanenin öüne gelince Gülce işi bitince yemek yiyelim dedi Deniz kabul etmedi.Am a Gülce de kırılsın istemedi bir tatlı için uğrayacağını söyleyip gitti.Gülce gelince abisi Salih pastaneyi devredip gitmişti.Öğlen Deniz pasteneye geldi.

-Bir tatlı sözüm vardı onu almaya geldim.

-Tabii hoş geldin

-Hoşbulduk Gülce hanım

-Tamam tartıştık bak tatlı yice zkaldır şu hanımı.

-Yok kaldıramam resmişyet kalkınca size karışırken buluyorum kendimi haddimi bilmem lazım

-Denizz

-Neyse sözün hala geçerliyse oturayım.

-Geçerli otur bari,çocuklar sana tatlını getirsin ben iki dakika arkadaşla konuşup sana eşlik edeceğim müsadenle.

-Tabi tabi müsaade senin.

Gülce yan masaya geçti.Gülceyle yaşıt bi genç vardı.Kulak misafiri oldu Deniz.

-Ne var Ali söyle ne söyleyeceksen sonrada git.

-Gülce ben tekrar sevgili olmak istiyorum seni unutamıyorum.

-Olmaz Ali olacak olsa ben bitirmezdim.Ben tekrar güvenemem hem bitti artık

-Gülce bi şans daha ver inan ki bi hataydı bak inkar etmiyorum yalan söylemiyorum kızların olduğunu bile bile gittim o gece ama pişmanım.

-Pişmanlığını da al git Ali benim için fark etmez ne halin varsa gör.Hem sen beni mi takip ediyodun abim gitti iki saate sen damladın.

-Ben değil ama arkadaşa ara ara baktırıyodum.

-Ya git boş boş işler yapma.

-Boş iş değil bitanem ben seni geri istiyorum.

O sırada Gülce'nin elini tuttu.Gülce hızla elini çekti.

-Napıyosun ya sen elimi tutma rahatlığını nerden buluyosun

-Sen benim sevgilimdin önceden de tuttum ne var bunda

-O zaman sevgiliydik Ali şimdi arkadaş bile değiliz,ayağa kalktı

-Şimdi çık git ısrara mana yok

Gülce'nin kolundan tutup:

-Ne olacak bi şans daha versen pişmanım diyorum pişmanım.

-Yok sana şans falan taze bitti tükendi hadi paşam hadi.

-Paşandım,aşkındım,sevgilindim her şeyindim hani bitti deyince hepsi bitti mi

-Bitti Ali bitti bırak kolumu artık canım acıyo.

Ali ısrarla Gülce'nin üzerine doğru yürüyünce Deniz artık dayanamadı.

-Birader bıraksana kızın kolunu

-Sana ne lan sen işine bak git efendi efendi tatlını ye.

-Sana kadının kolunu bırak diyorum

-Bırakmıyorum lan o benim sevgilim sana ne sen kimsin

-Ben o tanıyorum yada tanımıyorum mesele o değil şuan o kadının kolunu bırakmazsan tekrar uyarmayacağım o kolunu kırarım.

-Deniz sen karışma.

-Oooo tanışıyoruz da evet Deniz sen karışma sevgili arasına girilmez.

-O senin sevgilin değil elini çek.

-Deniz ben hallederim masana dön lütfen.

-Gülce halletsen halledebilirdin gitmiyorum.Çek lan elini

-Çekmiyorum lan.

Ali lafını bitirir bitirmez Deniz Ali'ye tokat attı Gülce'yi kolundan tutup çekti.Alş hızla dönüp Deniz'e güçlü bir tokat attık.Birden kavgaya başladılar.Gülce korkuyordu Ali dövüş sporlarıyla uğraştığı için Deniz'e zarar verebilirdi.Kavga iyice alevlendim kimse ayıramıyordu.En son Ali:

-Sana ne lan o benim sen kimsin it deyince.

Deniz Ali'yi altına alıp arka arkaya yumrukları geçirmeye başladı.Gülce bağırsada duymuyordu.Ali bi baygınlık geçirinceDeniz kendine geldi. Gülce Deniz'i koltuklu olan masaya geçirdi. Ali'nin arkadaşını aradı oda hemen geldi Ali'yi götürdü.Ortalık biraz yatışınca Gülce Deniz'e pansuman yapmaya başladı.Deniz'in yüzü çok kötüydü ama Deniz de Ali'yi iyi benzetmişti.

-Ya hu sana karışma dedim demi ne karışıyosun adam dövüş sporları yapıyo her yere ne dalıyosun ya sana zarar verseydi.

-Bende biliyorum bişeyler hem bilmesem de dalardım onun yaptığı zorbalığa susacak değildim

-Ben senin karışmanı istemediğim için o masaya geçtim sen gene her zaman ki gibi karıştın.Sana karışma diyorum her seferinde aynı şeyi yapıyosun ya bi karışma benim hayatıma.

Deniz Gülce'nin pansuman yapan elini tutup indirdi.Göz gözeydiler:

-Teşekkür ederim ben kendi pisliğimi temizlerim,sana da bi daha karışmam almadım bir türlü ders sende haklısın bende birinden haz duymasam benim etrafımda olsun istemem tatlı için teşekkürler

verdiğim rahatsızlık için özür dilerim.deyip çekip gitti Deniz.

Kapıda çalışanlardan birisi telefon uzatıp Abi bu senin galiba baya parçalanmış ama bilgilerin falan vardır al istersen dedi.

Gülce söylediklerine pişman olmuştu ama ona zarar gelmesinden korkmuştu.Ali belalı bir tip değildi ama o an ki kavgada Deniz'e zarar verebilirdi.