Bedenlerimiz birbirine yapıştığı an gözlerim şaşkınlıkla açılmıştı.

Ne yapıyordu lan bu!

Aniden ellerimi göğsüne yaslayarak tüm gücümle ittirdim ve "HAYIRDIR!" dedim."Sakin ol şampiyon" dedi alay ederek.

"Amacın ne senin?!" dediğimde hiç beklemeden hemen "Her hangi bir amacım yok." dedi.

Aynen kanka hiçbir amacın yoktur.

"Amacın olmadığı için mi bana bu kadar yaklaşıyorsun!" dediğimde çapkın bir şekilde bana bakarak "Canım sana yaklaşmak istedim" dediği an yüzüne güçlü bir tokat attım.Yüzü yana doğru döndü.

Edepsiz bu adam hak etti!

"Terbiyesiz, sapık herif" dediğimde yüz hatlarının gerildiğini anladım.Ağzının içinde "Güce bak anasını satayım" diye gevelediğini duymuştum.Yüzünü bana doğru döndürdüğünde ses tonumu hiç düşürmeyerek "Sen nesin,kimsin?! Mafya mısın? Tamam mafyasın diyelim.Bende mafya kızıyım.Mafya sayılırım yani.Söyle! Babamla aranda olan şeyi bende halledebilirim." dedim.

Ciddiyetimi hiç bozmayarak devam ettim."Beni burada zorla tutamazsın tamam mı? Ve bana bir adım dahi atarsan gebertirim seni!" dediğimde yüzüme sonirli bir şekilde bakıp odadan çıktı.

Anlayamıyorum bu adamın derdi neydi?

Kara odadan çıktıktan sonra odayı incelemeye başladım.Beyaz çarşaflı bir yatak,yatağın yanında beyaz bir koltuk ve kitaplıkta birkaç tane kitap vardı.Odanın içinde iki tane kapı vardı.Bir tanesi banyo,bir tanesiyse balkona çıkıyordu.Ve bir tane de büyük bir dolap vardı.İçini açıp baktığımda benim bedenime uyacak bir sürü kıyafet vardı.

Ne ara bu oda böyle hazırlanmıştı.Umrumdamıydı HAYIR!

Banyoya gidip güzel bir duş aldım ve dolabın içerisindeki kıyafetlerden seçip üzerime giydim.Bugün çok yorulmuştum.Yatağın çarşafını bozup yattım.

Düşünüyordum acaba babam neden beni bu adamın elinden hâlâ kurtarmamıştı.Yoksa benim yerimi mi bulamamıştı.Hayır.Öyle birşey olamaz çünkü babam bulmak isteseydi şimdiye kadar bulurdu.

Kesinlikle babamın planları vardı.Öff baba planına sıçacam şimdi nerdesin be adam!

Deyip kendimi derin bir uykuya bıraktım...

Haldun Ateş'ten;

Kızımı o eve göndermiştim ve hâlâ ortalıkta yoktu.Aslında bunların olacağını tahmin etmiştim.Ama Kara Bozkurt'un kızımı kendi evine götüreceğini tahmin etmemiştim.Evet,kızımının yokluğundan beri nerede ve kiminle olduğunu biliyordum.

Ve bu olaylar gelişirken çok iyi planlar yapmıştım.Kapı tıklatıldı."Gel" dediğimde karşımda Kerim vardı.Kerim "Abi kusura bakma biliyorsun önemli birşey olmasaydı seni rahatsız etmezdim." dedi.Bende "Bu kadar önemli ne oldu Kerim?"

Derin bir nefes alarak "Abi Kara Bozkurt kapıda" dediğinde acayip şaşırmıştım.Kara Bey'le bak seeen kendi ayaklarıyla yanıma geldi."Kerim hemen şimdi sana planımızı anlatıcam sende onu uygulayacaksın." dedim."Tamamdır abi plan ne?" diye sordu.

"Ben kızımı almaya giderken sizde Kara'nın deposundaki emanetleri alın." dediğimde Kerim tamam anlamında başını salladı ve odadan çıktı.Hemen arkasından ben çıktım.Kapının önüne geldiğimde Kara Bozkurt'la göz göze geldik.

"Ne oldu Kara Bey kızımı banamı getirdiniz?" diye sorduğumda alyla sırıtarak "Haldun Ateş sana kızını hiçbir zaman getirmeyeceğim." dediğinde bende alayla sırıttım ve "Bu kadar emin konuşma!" dedim.Çünkü şu ana kadar isteseydim kızımı elinden alırdım.

Kara Bozkurt belindeki silahı çıkartıp bana doğru uzattı."Sen benim kardeşimi öldürdün bende seni öldürücem." dedi.Bu adam yürek yiyip gelmiş.Bu kadar adamın olduğu yerde tek başına beni öldüreceğini mi zannediyor.Büyük salaklık!

"Cidden beni bu kadar adamın olduğu yerde öldürebileceğini mi zannediyorsun." der demez sırıtarak elindeki silahı sıktı ve göğsümden vurulduğumu hissettim.Bilincimi kaybetmeden hemen önce onun sesini duydum.

"Kızın artık benim." demişti.Ama ben kıpırdayamıyordum.Göğsümde felaket bir ağrı vardı.Öyle bir şeye izin vermeyecektim.Ve o soğuk zeminde yatarak derin bir uykuya daldım.Ve o gitmişti...

Kara Bozkurt'dan;

Artık aramızda hiçbir engel yoktu.Gebertmiştim o sik kafalıyı.Ama bu kadar kolay olmamalıydı.Neden kendime engel olamıyorum.Orospu evladını işkence çeke çeke burnundan getirmeliydim.

Yine de pişman değilim karşıma çıksa tekrar vururum.Mekandan ciddiyetimle çıktım.Arabama geçtiğimde Kerim'i bekledim.Kerim'de arabaya geldiğinde "Abi Haldun,adamları senin depoya gönderdi ne yapıcaz."

Haldun'dan bunu bekliyordum.Ve Kerim'de "Kerim bunu yapacağını biliyordum depodakileri ikinci depoya götürdüm.Merak etme,inebilirsin arabadan."dedim.

Haldun Ateş hiçbir şey yapamazdı.Amına koduğumun piçi artık burada yoktu.

Arabayı çalıştırıp eve geldim.Eve geldiğimde görünürde kimse yoktu.Büyük ihtimalle Bade daha uyanmamıştı.Bade'nin odasının kapısını çaldığımda içeriden ses gelmedi.

Birkaç kere daha çaldım.Açılmayınca kapıyı açtım ve içeriye girdim.İçeriye girdiğimde yatakta uzanmış bir şekilde uyuyordu.

Çok güzeldi,peri gibiydi.Küçük,hafif kemerli burnu,dolgun dudağı ve siyah saçlarıyla tam bir esmer güzeliydi.Normelde sert ve kaba olan kız neden şuan farklıydı.Yanına gidip yatağın kenarına oturdum.Güzelliğine dayanamayıp yanağına bir buse kondurdum.

Geri çekilirken Bade yavaşça gözlerini açtı ve "Ne oluyor lan!" dedi.İşte eski Bade geri döndü."Bir şey olduğu yok.Seni uyandırmak için gelmiştim." dedim.O da "Ben sana demedim mi benim yanıma yaklaşmayacaksın diye?Ne işin var burada?Benim uyanıp uyanmamam sana mı kaldı be adam?"dediğinde gülmemek için kendimi zor tuttum.

Nedense bu hali hoşuma çok gidiyordu.Ama benim bu tepkim onun hoşuna hiç gitmiyordu.

"Tamam sakin ol,dediğim gibi sadece uyandırmak için geldim."dediğimde uykulu bir şekilde "Gördüğün gibi uyandım artık gidebilirsin." dedi.Bende odadan çıktım.Nedense bu aralar aklıma hep Bade geliyordu...

Bade Ateş'ten;

Allah'ım bu adam beni deli ediyor.Ya bu nedir sabah sabah.

Kara odadan çıktığında güzel bir duş aldım,üzerime siyah straplez bir crop ve siyah bir pantolon giydim.

Aşağıya indiğimde Kara sofrada oturmuş beni bekliyordu.Bende sofraya oturup Lara'yı beklemeye başladım.Kara "Niye yemeye başlamıyorsun?" diye sorduğunda "Lara'yı bekliyorum." dedim.

Kara'da "Lara evde değil çıktı." dediğinde üzülmüştüm.Lara çok iyi bir kızdı,beraber sohbet etmiştik.Hiç bu embesil herif gibi değildi.

Kahvaltımızı sessiz bir şekilde yapıp tam çıkacaktım ki Kara "Nereye gidiyorsun?" diye sordu.

Bu adam da her boku merak ediyor ya!

"Sanane" dediğimde hızlıca yanıma gelip bileğimden tuttu.Beklemediğim için bileğimi tuttuğu an ona doğru dönmek zorunda kaldım.Bıkkınlıkla "Ne var" dedim.Kara ise "Sana iki seçenek sunuyorum.Ya bu evden dışarıya bir adım atmazsın yada gideceğin yere ben seni götürürüm." dedi.

Yine Kara Bozkurt ve saçmalıkları!

"Sen ne saçmalıyorsun?Benim de bir işim var!" dediğimde "Ne işiymiş o?" dediğinde gülmemek için kendimi zor tuttum.

Çünkü büyük bir ihtimalle Kara benim polis olduğumu bilmiyordu. :) Kara Bozkurt'un bilmediği bir şey.

"Bırak beni gidicem!" dediğimde Kara'da hemen "Sana iki seçenek sundum.Birini seç yoksa seni bırakmam."dediğinde ukala ukala sırıtıyordu.

Bende hemen beni tutan elini sertçe ittim ve karın boşluğuna bir tane tekme attım.Acıyla inleyerek "Kızım senin elin neden bu kadar sert ya?!" dediğinde kendimi tutamayarak kahkaha atmaya başladım.Ben kahkaha atarken birden dibimde Kara belirdi.

Neden bu kadar dibine girdiki!

Yukarıya doğru ona baktığımda onun da bana baktığını gördüm.Gözlerindeki ateşi görebiliyordum.Ben de ona bakmaya devam ettim.Yüzüme doğru eğilip daha çok yaklaştı.Ve "Hiçbir yere gidemezsin."dedi.Nefeslerimizin birbirine karıştığını hissettim.

Bu adam şimdi bana neden bu kadar yaklaştı...

_________

Yeni bölüm nasıl canolarımmmm düşüncelerinizi yoruma yazınnn merak ediyorummm

_________

​​​​​​