Yeni Üyelik
3.
Bölüm

Bölüm 3"İkiz"

@nurmelek22201

Ahu Altınbaş'dan

O adama sarıldığım da yıllardır aradığım o sıcaklığı hissetmiştim ama hala kim olduğunu bilmiyordum sarılmamız bittiğinde koca evin içine girmiştik

Salondaki koltuk takımının en köşesine oturmuştum ve içerde derin bir sessizlik hakimdi tabiki bir açıklama bekliyordum bu adam kimdi ve neden bu evdeydik karşımdaki adam sonunda konuşmaya başladığında bakışlarım o adama döndü

"Ben senin abinim"bir süre sadece yüzüne baktım abinin ne demek olduğunu tabiki biliyordum benim başka kardeşlerim mi vardı ailem belki bir annem"sen benim kardeşim mi oluyorsun yani?" adfam başıyla beni onayladıktan sonra"başka kardeşlerinde var"dedi yani gerçekten bir ailem vardı

"Anne ve babamız peki var mı?"sorduğum soruyla karşımdaki adamın yüzüne hüzünlü bir ifade çöktü"anne ,babamız öldü ama sen hatırlamasanda ben sana babalık yapıyordum hatta ilk kelimen benim adımdı"ne yani ilk doğduğumda onun yanındamıydım beraber mi büyümüştük

Kafa karışıklığım artarken "ben ilk doğduğum da seninlemiydim"diye sordum karşımdaki adam başıyla beni onayladı"ama sonra kaçırıldın yedi yaşındaydın öncesini hatırlamıyor musun"kafamı hayır anlamında salladıktan sonra"peki neden kaçırıldım?"diye sordum

10 yıl önce Reha Altınbaş

Ahum benim biricik kızım hastalanmıştı ne kadar onu dışarı çıkarmak tehlikeli olsa da hastaneye götürmek zorundaydım yoksa iyileşemezdi

Ateşini bir defa daha kontrol ederken Arkın"abi aile doktoru babamın emri yüzünden gelemiyor Ahu'yu doktora götürmemiz lazım"

Altınbaş ailesinin laneti bir ömür yakamdan düşmeyecek o koltuk masanın başında her zaman tek bir aile oldu o da bizdik ama ben bana kalan lanetli mirası reddediyor kardeşlerimi de o lanet den uzak tutmaya çalışıyordum ama düşmanlar peşimizi bırakmıyordu özellikle doğan ikizlerden birinin kız olduğu öğrenilince yakamızdan düşmemişlerdi bu yüzden Ahu 'yu evden dışarı bile çıkartamıyorduk

Babam koltuğu reddettiğim için sinirliydi ve bana ve kardeşlerime yaptığı bütün yardımları kesmişlerdi

"Hazırlanın hastaneye gidiyoruz"Ahu'nun üzerini giydirirken Ayaz ikizime bir şey mi oldu diye ağlıyordu kendi yanından ayrılmasına bile tahammül edemiyordu çok bağlıydı kardeşine"Aslanım bir şeyi yok kardeşinin şimdi hastaneye götüreceğiz eskisi gibi olacak her şey"Ayaz söylediklerimle biraz olsun rahatlamış olacak ki ağlaması durdu diğer kardeşim Önere dönüp sen evde Ayazın yanında kal Arkın benimle hastaneye gelsin Öner başını sallayarak beni onayladıktan sonra Ayazı alarak içerek geçti

******

Hastaneye girdiğimizde Ahu'yu yatırmışlardı ve sürekli olarak soğuk suyla yıkıyorduk ateşi yavaş yavaşş düşmeye başladığında saat gece yarısını geçiyordu ve doktor sabah çıkış yapmamızı uygun görmüştü acil çok kalabalık olmasada doluydu ve Ahu'nun başına bir şey gelmesinden deli gibi korkuyordum

Doktorun bana seslenmesiyle ona dönerken elimi Ahu'nun elinden çekmemiştim"efendim"dediğimde doktor "biraz konuşabilirmiyiz?"diye sordu Ahu'nun elini bırakarak onun yanına ilerledim ve "tabiki"diye cevap verdim

Doktor Ahu'nun bağışıklığı hakkında bir şeyler zırvalarken dikkatim dağılmıştı ve Ahu'yu kontrol edememiştim doktor konuşmayı bitirdiğinde tekrar arkamı döndüm ama Ahu yoktu panikle etrafa b akarken byatağın üzerine bırakılmış notu fark ettim

Benim kızımı benden kaçırdın velayetini aldın bütün çocuklarımı benden nefret ettirdin bunu yanına bırakacağımı mı sandın oğlum

-Fikret Altınbaş

"AHU"bağırışım hastaneyi inlettiğinde sinir krizi geçiriyordum

Altınbaş ailesi o gün çökmüştü

Ahu Altınbaş'dan

Rehanın anlattığı hikaye gözlerimi doldurduğunda düşündüm kendi öz babam olmasaydı ben mutlu yaşardım ikizimle hiç ayrılmazdık mesela

"Peki diğer kardeşlerim nerde onlarla tanışmak istiyorum"dediğimde Reha gülümseyerek "geliyorlar mesaj attım"dedi sanırım onları merak etmem hoşuna gitmişti özellikle ikizimi çok merak ediyordum beni hatırlıyormuydu yoksa oda benim gibi unutmuşmuydu hala bana Reha'nın anlattığı kadar bağlımıydı

Düşüncelerim kapının çalma sesiyle dağılırken Reha kalkarak kapıyı açtı ve karşımda üç adam gördüm üç adamda gözlerni odada dolaştırdı ve bende durduğunda içinden siyah saçlı kahve gözlü bir adam öne atılarak bana sıkıca sarıldı ardından konuşmaya başladı "ben Öner en sevdiğin abin "beni bıraktıktıktan sonra bir iki adım geri gitti ve neşeyle bana bakmaya başladı ben ona şaşkın bakışlar atarken diğer adam onun ittirerek önüne geçti oda siyah saçlı kahve gözlüydü ve tam anlamıyla ikiz gibi duruyolardı onlardamı ikiz di acaba "sen onu dinleme en sevdiğin abin ben olacağım adım Arkın "ona da şaşkın bakışlarla baktığımda arkadan yüksek bir ses geldi

"Abi o benim ikizim rahat bırakın ikizimi en çok beni sevecek o"karşımda benim yaşlarımda ki çocukla bakışlarım buluştuğunda içimde eksik bir şeylerin tamamlandığını hissettim oda bana gözlerini doldurarak baktığında bu sefer ona sarılan ben oldum kollarım bedenine sıkıca dolandığında oda bana kocaman sarıldı

Omzuma damlayan göz yaşlarını hissetiğimde bende ağlamaya başladım o benim eksik yarımdı

Onun omzundan Edizle göz göze geldiğinde kocaman bir gülümseme sundu bende ona kocaman gülümseyim başımı ikizimin boynuna gömdüm

Kavuşmuştuk

Üçüncü Bölüm sonu...

Loading...
0%