Hemen telefonumu şarja taktım. Başka biri olsaydı umrumda olmazdı ama bu buğraydı. Üstelik cevap bile yazamamıştım çok ayıp olmuştu. Birden bire başım dönmeye başladı gözümün önü karardı ve o an duyduğum tek şey yere bişeyler düşmüştü. Ve baya ses çıkarmıştı. Bayılmıştım. Gözlerimi araladığımda hastanedeydim. İyi de ben buraya nasıl gelmiştim ? Beni buraya kim getirmişti ? Birden yattığım odanın kapısı çaldı.

-Azra

Girin 

-Aysel Abla

Kızım sonun da uyanmışsın. Çok korkuttun beni iyi misin ?

Aysel ablayla kapı komşusuyduk. O benim burda ki annemdi. Ona buraya taşınmadan önce yedek anahtarımı vermiştim. İyi ki de vermişim. Beni buraya o getirmişti. Ve ben düşerken ki o büyük sesi duymuş olmalıydı.

-Azra 

İyiyim Aysel Abla ben ne olduğunu hatırlamıyorum. Birden gözüm karardı sonrasını hatırlamıyorum.

-Aysel Abla

Allahtan büyük oğlum evdeydi kızım yoksa seni nasıl getirirdim o panikle.

Aysel ablanın 4 tane çocuğu vardı. Biz hep kahve içerken onlardan bahsederdi. Büyük oğlunun yurt dışında bir firması vardı. Acaba bahsettiği oğlu bu muydu ? Daha önce hiç Aysel Ablanın çocuklarını görmemiştim. Eğer oysa ona teşekkür etmem gerekiyordu. Sonuçta beni buraya o getirmişti. Kimseye borçlu kalmak istemiyordum. Konuşmalarımızın arkasından doktorum geldi ve konuşmaya başladı

-Dr 

Azra hanım sizin vitamin değerleriniz çok düşük. Siz nasıl besleniyorsunuz ? B6' nız oldukça düşük. Sizin için ilerde tehlike yaratabilir. Lütfen et ve et ürünleri tüketin.

Önemli birşeyim yoktu. Ama benim tramvam vardı et yiyemezdim. Ben küçükken çok sevdiğim bir civcivim vardı. Onunla sürekli vakit geçiriyordum. İnsanlardan çok o arkadaşım olmuştu benim. Babam bir gün bunu fark edince gözlerimin önünde civcivimi kesip yemişti. Ve ben asla istemesem de zorla bana da bir parça vermişti. Zorla yedikten sonra günlerce belki haftalarca adam akıllı bir şey yememiştim. Doktora olayları açıkladıktan sonra düzenli kontrollere gelmemi istedi ve bu sorunu zorlandığım için hapla çözeceğini dile getirmişti.