BÖLÜM 1

O kadar heycanlıyım ki kalbim yerimden çıkıcak .

"Hey heycan yapma"

"Yok ya ne heycanı"

"Ah benim minik kardeşim büyüdünde ilk işine mi giriyorsun"

"Senin gibi doktor olamadık ama, bişi olmaz abicim "

Araba da ilerliyorduk, bugün ilk iş günüm şirkete kabul edilmiştim. Hemde patronun asistanı olarak görev alıcaktım patronum gerçekten çok iyi birisi onun asistanı olmaktan gurur duyarım.

​"Ee Eylül patronun nasıl biri bahset bana"

"50 li yaşlarında biri abi ama çok iyi birisi onunlan çok iyi anlaşıcam"

"50 mii yuh"

"Abi ne diyosun Allah aşkına"

"İyi tamam , şimdi kulaklarını 4 aç"

"kulaklarımı 4 mü açayım"

"Her neyse"

"Bak kızım kimseye karışmıyosun kendinide kimseye ezdirmiyosun tamamı"

Kafamı tamam anlamında salladım şirketin önüne gelmiştik , abim kafama bir öpücük kondurdu ve kliniğine gitti hastalar onu bekler .

Şirkete içeri girdim heyecandan karnıma ağrılar girmeye başladı işte bundan nefret ederdim.

Danışmanlığa doğru ilerledim ve dosyamı gösterdim hemen beni patronun odasına götürdü zaten daha önce patronunmla görüşmüştüm .

"Mehmet bey yeni asistanınız"

"Ah evet Eylül dü dimi , bak Eylül sen çok şanslısın ben biraz asistan zor seçerim ve seni ilk gördüğümde bu işe kolay adabte olacağını düşündüm ve seni seçtim" bu adam niye böyle konuştu şimdi sanki ölümsüzü seçmiş gibi

"Arkadaşlar Eylülün masasını ve işlerinden bahsedin"

Yanımdaki danışman tatlı birine benziyordu onu takip ederek masama yerleştim bana bi kaç önemli şeyler den bahsetti ve sonunda kendindende bahsetti

"Bu arada ben Zehra bişey lazım olursa bana veya arkadaşlara sorabilirsin kolay alışacağına inanıyorum " dedi

"Bende Eylül memnun oldum"

"Sanırım ikinci bir ismin daha var dosyanda gördüm de" niye sordu ki bunu

"Evet ikinci bir ismim daha var Eylül Akasya Arsal "

"Akasya güzel isimmiş " evet bu isimden nefret ederim

"Rica etsem bana sadece Eylül demenizi istiyorum" dediğimde tebbesümü gitti sanki

"Peki Eylül " dedi gülümseyerek .

Zehra gittikten sonra telefonum çaldı ah babaannem arıyor hemen cevapladım "alo Eylül gittinmmi kızım işine"

"Evet babaanne geldim "

"Tamam kızım dikkat et, işlerine odaklan oldumu bebeğim ben seni tutmayayım hadi kolay gelsin ."

"Görü-" diyemeden yüzüme kapattı .

💫

Aradan 3 saat geçmişti baya çalıştım verilen tüm işleri yaptım ve bu iş bu kadar kolay değilmiş telefon çaldı .

"Alo"

"Odaya bir kahve getir"

Evet Mehmet bey e ilk kahvesini götürücem , çay ocağını aramaya başladım ve buldum . Oradaki kadına

"E Mehmet bey e bir kahvae alabilirmiyim , ama kahvesini nasıl içitiğini bilmiyorum siz biliyormusunuz"

"Aa sen yeni gelen asistansın öylemi Mehmet bey kahvesini orta şekerli alır. Bu arada benim ismim Hatice bana Hatice abla diye seslenebilirsin" dedi gülümseyerek

"Memnun oldum Hatice abla bende Eylül "

"Maşallah ne güzel kızsın öyle " derken kahveyi fincana döküyordu.

" ne demek o sizin güzelliğiniz"

Dedim ve kahveyi alıp mehmet beyin oda sına ilerledim ve kapıyı çaldım girebilirsin dedi .

"Kahveniz geldi Mehmet bey"

"koy şuraya " sanırım işleri çok fazlaydı .

Odadan çıktım ve biri yanıma geldi

"Merhaba ben Yağız burada grafik tasarımcıyım sen yeni asistansın sanırım" dedi ağzım açık bi şekilde suratına baktım gerçekten yakışıklı biriydi.

"Şey evet ben yeni asistanım "

"ismini söyliycekmisin"

"Yok yani , şey benim ismim Eylül tanıştığıma memnun oldum ."

Dilim karışmıştı Allahım rezil oldum.

"Öğlen oldu dinlenme vakti yemek yiyicekmisin" dedi ve o sırada bir kaç tane kız geldi ve Yağız gitmek zorunda kaldı.

"Merhaba ben Özlem"

"Bende Yağmur "

"Benim ismimde Yaren "

"Memnun oldum bende Eylül "

Sonra asansöre doğru yğrüdüler arkalarından baktım sonra Yağmur

"Eylül gelmicekmisin "

"Nereye ?"

"Ah şaşkın öğle arası ya hani yemek yemeye gidicez" dediğinde utandım çünkü unutmuşum

Asansöre bindik aşağıya indiğimizde Zehrayı gördük

"Siz gidin yemek yemeğe ben zaten çıkamıyorum."

Özlem "Kıyamam sana getiririm ben sana yemek" dedi kahkaha atarak .

"Aman istemiyorum sen ye yemeğini" dedi Zehra.

Şirketten çıktık . Özlem bizi şirketin karşısındaki Hamburgerciye götürdü içeri doğru ilerlerken göz ucuyla camdan tipime baktım gayet güzel gözüküyodum .

Siparişlerimizi verdikten sonra oturduk

"Şey öğle arası kaç saat "

Hemen cevap verdi Yaren

"2 saat"

"İyiymiş " dedim o sırada hamburgerlerimiz gelmişti Garson

"Naber kızlar " deyince şaştım . Sonra Özlem "İyidir senden Naber ? Murat"

"Bende iyiyim , aranıza yeni biri katıldı galiba "

"Evet patronun yeni asistanı "

"O gıcık dediğin asistanı gönderdiniz galiba "

"Ay hatırlatma " dedi yağmur

"Beni yeni arkadaşınızla tanıştırmıycakmısınız dedi" Murat

"Ben Eylül memnun oldum"

"Bende Murat memnun oldum ,beni neredeyse hergün görüceksin Eylül "

"Seni biz zengin ettik " diye atladı Yağmur , sonra gülüştüler

Murat "aman burdan başka yere gitmiyosunuz bozuşuruz haa"

Murat burada çalışanmıydı yoksa modelmi , yalan yok baya yakışıklıydı. Yemeklerimizi yedik şirkete geri döndük lavaboya gidip makyajımı tazeledikten sonra masama geçtim gelen dosyaları Mehmet bey e göstermek için tam odaya girecekken odadan bağırma sesleri geliyordu.

"Derhal istanbul a geliyosun, benim yerime geçecekisin "

Sonra ses kesildi kapıyı çalıp içeri girdim, ohh içerisi çok serindi.

"Mehmet Bey size istediğiniz dosyaları getirdim " dosyayı verdim.

"Ne bakıyorsun çıkabilirsin " neden böyle dedi ki şimdi odadan çıktım aynadan kendimi gördüm utançtan yanaklarım kızarmıştı.

Bilgisayardaki işleri hallettim ve kızların yanına doğru yürüdüm aralardında bişeyler konuşuyorlardı.

"Ayy kanka Mehmet Bey in yerine oğlu Onur geliyor " diye söyleniyorlardı.

Özlemin yanına ilerledim

"buradaki herkes niye böyle heyecanlı "

"Ne yani sen bilmiyormusun"

"Neyi?"

"Sen asistansın ve bilmiyorsun, şirketin başına Mehmet beyin Fransa daki oğlu Onur bey geçiyor" tabii ya Mehmet bey telefonla konuşurken duydum .

Özlem kısık sesle "Çok şanslısın çünkü Onur bey çok yakışıklı birisi ama birazda sinirli , buradaki kızların hepsi resmen ona aşık ve hepsi bu zamanı bekliyordu. " işte şimdi merak etmeye başladım Onur beyi.

"Anladım " dedim. Dedim telefonumda abimin mesajını gördüm .

Abimm💪🏻: Bugün seni alamyacağım nöbetteyim otobüsle git.

Siz: tamaaamm

Saat 9'a geliyordu herkes yavaş yavaş çıkmaya başladı kızlar da gitmişti . İşim kalmamıştı Mehmet bey de burada değildi başka bir şirkete toplantıya gitti gelmesini beklemelimiydim yoksa gitmelimiydim. Çay ocağına gittim ama Hatice ablanın işi bitmiş olmalıydı , arkamı dönüp çıkacğım sırada sert bir bedene çarptım .

"Pardon "

"Sorun değil " dedim Yağıza çarpmıştım.

"Sendemi kahve almaya geldin "

"Evet ama Hatice abla yok "

"Onun iş saati bitmiş ben yaparım "

Yüzünü inceledim , yan profili gerçekten çok iyiydi

"Mehmet Bey hala gelmedi sanırım"

"Eylül sana diyorum " yüzüne dalmıştım hemen kendime geldim

"Ah evet Mehmet bey in gelmesini bekliyorum" dedim

"Sen neden gitmedin Yağız"

"Ben her zaman mesaideyim yani işlerim çok yoğun "

"Anladım" dedim gülerek.

Konuşurken kahvelerimiz olmuştu, elindeki kupa yı bana uzattı ve beraber çay ocağından çıktık.

Masama geçtim Mehmet bey hala gelmemişti. Saat 10 'geliyordu biraz etrafı dolaştım arkadaşımla konuştum . Felan derken saat 22.30 olmuştu bile bu adam nerde kaldı ya söylendim bu saatten sonra geleceğini sanmıyorum .

Telefon çaldı

"Buyrun Er Holding "

"Mehmet bey in asistanısınız öylemi? "

"Evet buyrun"

"Mehmet bey işinizin bittiğini söyledi ve gidebileceğinizi söyledi" rahatlamıştım. Saat 22.46 geçiyordu acaba otobüs bulabilirmiydim şirketten çıkmadan telefonum çaldı .

"Efendim babanne"

"kızım hani saat 9 da iş bitiyordu hala gelmedin"

"Babaanne şimdi çıktım eve geliyorum"

"Nasıl geleceksin abin nöbette otobüste yoktur şimdi "

"Taksiyle gelirim o zaman " durağa doğru yürüdüm otobüsün gelmesini bekledim.

10 dakika geçmişti otobüs gelmiyordu.

Karşıdan 2 çocuk geliyordu bana doğru yaklaştılar.

"Bu saatte otobüs yoktur bizim eve gelebilirsin " dedi birisi

"Evet seni buralarda bırakmayız gel bize" korkmaya başladım

"Hayır ben size niye geliyim gidin burdan " biri kolumu tuttu ve çekiştirmeye başladı, kolumu hemen çektim

"Gidin başımdan sarhoşmusunuz ya"

"Sana sarhoşuz güzellik " dediği sırada arkamdan birisinin yumruk atması bir oldu çocuk yere serilmişti diğeri ise korkudan kaçmaya başladı arkama döndüğümde Yağızı gördüm

"Sen gitmemişmiydin"

"Onu boşverde sen iyimisin "

"Evet iyiyim teşekkür ederim "

"Gel seni evine ben bırakırım " dedi

"Sana güvenbilirmiyim " dedim

"Bence güvenebilirsin ama sen bilirsin bu saatte seni burada bırakamam "

"Tamam güvendim " biraz ani bir karar oldu birkaç adım ilerledikten sonra motorunun yanına gittik motor çok güzeldi siyah R25 ti .

Kaskını bana uzattı , nasıl takılacağını bilmiyordum .

"Şey takarmısın " dedim . Kaskı elimden alıp başıma geçirdi motora bindi ben de arkasına oturacaktım eteğim mini olduğu için yan oturdum, hiç motora binmemiştim nereye tutunucaktım motor haraket etti tutunamadığım için beline sarıldım

"Kusura bakma hiç motora binmedim " dedim

"Sorun değil evin nerede "

Evin yolunu ona tarif ettim , eve gelmiştik indim ve kaskı başımdan çıkardım ona bol bol teşekkür ettim.

"Rica ederim " dedi ve gitti .o gerçekten iyi birisiydi bunu kabullendim apartmanın merdivenlirnden çıkarken alt komşumuz kapısı açıldı bu Kübra teyzeydi

"İş günün nasıl geçti kızım " pardonda yani sanane abla

"İyiydi de siz nerden biliyosunuz işimi gücümü"

"Babaannen söyledi yavrum "

Ah babaanne herkese söylemiştir şimdi o .

"Motorla geldiğin çocukta kimdi Eylül " sanane demey çok isterdim ama terbiyesizlik olmasın diye söyleyemiyorum.

"Şey o-" diyeceğim sırada telefonum çaldı oh kurtuldum .

"Alo "

"Geçtinmi eve Eylül " geçtim geçmesine baya zor oldu

"Evet abi geçtim eve"

"Daha geçmemişsin babannem dedi "

"Şuan merdivenleri çıkıyorum abi"

Başladı yine sorgu

"Mesai vardı abi"

"Tamam hadi görüşürüz "

"Görüşürüz abi" telefonu kapattım kapının önüne gelmiştim zili çaldım babaannem kapıyı açtı .

"Hoşgeldin kızım "

"Hoşbuldum babaanne" mutfağa doğru ilerledim . Bababannem en sevdiğim yemekleri yapmıştı yemekleri gömerken babaannem geldi .

"Ee kızım nasıl geçti ilk günün " babaannem çok heyecanlıydı

"Güzel geçti " dedim ama aklıma o iki serseri ve eve motorla geldiğim aklıma geldi.

"heh sorun olmadı dimi kızım "

"sorun çıkmadı ama patronum değişiyor babaanne" evet o meşhur Onur Er

"Bişi olmaz kızım bir kaç güne alışırsın, hadi ben yatmaya gidiyorum"

"İyi geceler kraliçem "

"Sanada iyi geceler prensesim " dedi ve gitti mutfağı toparlayıp odama geçtim bi duş aldım kıyafetlerimi giyip masamın başına geçtim eşyalarımı toparladıpım sırada gözüm annemle çekindiğim fotoğraf gitti elimle okşadım, belgelerimi topladığım sırada adımı gördüm Akasya Arsal her duyup gördüğüm zaman üzerime çok büyük bir ağırlık oluşuyor aklıma o zamanlar canlanıyor ama yapamıyorum .

Daha fazla düşünmeyip yatağıma girdim telefonumu elime aldığımda instagram dan takip isteklerinden Yağızı gördüm , acaba kabul etsemmi tabi kii de kabul edicem düşündüğüm şeye bak ona istek atıp uyudumm...🌸

Merhaba bu benim yazdığım ilk kitabım🤭 çok heyecanlıyım sizlerin desteğini bekliyorum 💕

Teşekkürler 🙏

​​​​

​​​​​