@nzlkrcn
|
Alper seni hiç aldatmadı.... Adımlarım durdu. Öylece kalakaldım koridorda. "Ne saçmalıyosun sen? " "Dinle Ebrar. Herşeyi anlatıcam o akşam o evde hiç bişey sandığın gibi değildi".o sıra abimler yanımıza gelmişti. Eceye tepki verecekleri sıra durdurdum elimle. " Anlat! "dedim sadece. Ayakta bile duracak halim yoktu. " Otur önce"dedi. Ordaki koltukların birine oturdum sadece karşıya bakıyordum. Yüzüne bakarsam öldürme isteği geliyordu çünkü. "En son olaydan sonra Bursaya taşındım ben. O gün yaptıklarım için de çol özür dilerim pişmanım" "Konuya gel Ece! " "tamam. Bigün Alper gelmiş bursaya. Şak diye çıktı karşıma. Bana vefa borcun var dedi. Yapacaklarını anlattı. İlk baş kabul etmedim. Seni tekrar karşıma almak istemedim fakat. Ailen hala normal ayrıldığımızı sanıyor demi. Kanıtlar hala elimde yapmak zorundasın dedi. Mecbur bıraktı anlayacağın. Nedenini hiç Bılmıyorum söylemedi. Sadece seninle tehdit edildiğini biliyorum. Ama neyle olduğunu anlatmadı. Plan basitti. Seni benimle aldattığına inanman lazımdı. O uzak durmalar mesajlaşmalar vs hepsi oyundu. O gün oraya geleceğinden emindi. Bilerek ortada bıraktı telefonunu. Bilerek konum değil açık adres attım." Derince bir nefes aldı. "Devam et! " "O gün o evde hiçbişey sandığın gibi değildi. Üzerimdeki gömlek senin ona aldığın değildi. Öyle sanmanı istedi. Gidip aynısından almış paketini sıfır ben açtım. O gömleğin içinde sandığın gibi değildim içimde askılı ve şort vardı. Seni kapıda görünce hiç konuşamadım. Konuşursam gerçekleri dökülürdüm çünkü o bakışını hala unutamiyorum. Alper ise o bornozun altında pantolonu vardı paçalarını kıvırmıştı belli olmasın diye. Üstünde ise sıfır kol atleti vardı. Bilerek önünü çok kapattı görünmesin diye. Senin orda aldattığını sanmanı istedi. Artık neyle tehdit edildiyse senden vazgeçmeliydi. Başka yol yok dedi. Ancak böyle nefret eder bırakır dedi. Diğer türlü sen bi şekilde peşine düşermişsin. "Doğruydu düşerdim. " Sen çıkıp gittikten sonra attığın kolyeyi avuçlarına alıp öptü. Hıçkıra hıçkıra ağladı. Ben hiç onu öyle görmedim daha önce. Ne yanına gidebildim. Ne ordan gidebildim. Kaldım öyle ayakta. Gidebilirsin dedi sonradan. Korktum kendine bişey yapar diye. Git dedi. Herşey için saol.dedi kanıtlarıb hiç biri elimde değil ozaman sildim onları ama bunu yapmaya mecburdum. Hakkını helal et dedi. Gömlek diye sordum giderken çöpe at dedi. Çıktım gittim evden sonra ne oldu bilmiyorum. İş için gelmiştim buraya o günden sonra ilk kez dün. Kaza yaptığını duydum. Seninde halini görünce daha fazla gizleyemedim. Üstümde vebal gibi kaldı bu. Bilin artık doğruları. Alper o gün ne yüzüme baktı. Ne başka bişey. Bende zaten bir beklentide değilim. Kendi yolumu çizdim. Ben üstüme düşeni anlattım. Gerisi size kalmış. Hoşçakalın" diyerek ayrıldı hastaneden. Hepimiz şok olmuştuk. Ne yapacaktım şimdi. Ne olacaktı. Neyse sebeb bana söyleyebilirdi. Böyle olması gerekmezdi. "İyi misin abicim" diye sordu abim ne zaman sonra bilmem. "Bilmiyorum" dedim. Gerçekten bilmiyordum. O ara ameliysthanenin kapısı açıldı. Doktoru görünce hepimiz kapıya ilerledik. "Ameliyat iyi geçti. Parça organlara zarar vermemiş. Karın zarını delmiş sadece. Biz gerekli müdahaleyi yaptık. Birazdan odaya alırız. Sonrasında hastayı görebilirsiniz. " diyerek hepimizin yüreğine su serpti. 1 saat sonra falan normal odaya alındı. Uraz abiyle betül gitti. Aysel ve ümit eve kıyafet almaya gitti. Biz abimle başında kaldık. Annesi ve babasına söylemedik. Zaten babannesi hasta olduğu için onlar onun yanındaydı. "Ne yapıcaksın şimdi" dedi abim sessizliği bozarak. "Abi bana hiç bişey sormayın. Bilmiyorum. Ne yapıcamı bilmiyorum. Önce uyansın. Vermesi gereken hesapları versin ilk olarak. " Biz öylece beklerken aysel ve ümitte gelmişti. Ümit'i zorla eve gönderio üçümüz başinda kaldık. Abim koltuğa oturudu aysel başını abimin dizine koydu. İkisidr uyuyakaldı. Ben sandalyede başında bekliyordum. Uyuyamıyorum bile. Bi süre sonra hafiften gözlerini açtı. Kığırdadığı zaman karnının acısıyla durdu. "Yat kıpırdama" dedim beni gördüğünde şaşkıncs baktı. "Noldu" diye sordu. "Sessiz ol. Yeni uyudular" dedim koltuktakileri göstererek."yat şimdi uyu sabah konuşuruz"dedim "sen nerde yatacaksın" "Böyle iyiyim ben" "Sandalye üstünde olmaz yanıma uzan istersen" "Saçmalama" dedim sertçe "Önceden de beraber yattığımız oldu Ebrar. Sandalye tepesinde mi uyuyacaksın" "Dediğin gibi eskidendi o. Ben rahatım böyle" "Ben değilim ama. Hiç olmazsa yatağın ucuna yat" dedi ayaklarını toplayarak. Belli ki durmayacak yavaçşa kıvrıldım ayak ucuna. "Yat uyu. Yarın konuşacak çok şeyimiz var" "Ne gibi" diye sordu. Sesinde korku vardı. "Yat" Bi süre sonra uyuyakalmışım. Bi ara saçımda bir el hissettim. Sanırım yine halisünasyon görüyordum. Hafif gözlerimi açtım. Değildi gerçekti. Yatakta oturur vaziyete gelmişti. Gerçekten saçımı seviyordu. "Napıyosun" Dedim hızla kalkarak omuzlarından tutup geri yatırdım. "Kalkma ayağa dikişlerin acıyacak. Yat ve uyu. Çeker giderim yoksa" Tehdidimle hemen yattı. "Tamam bidaha kalkmam gitme" dedi yalvarır gibi. Geri tekrar yattım. Sabah abimle alperin sesine uyandım. Abim su içiriyordu. "Nasıl oldun" diye sordum. "Sana da günaydin" dedi sorduğumu yok sayarak. "Günaydın günaydın. Ağrın var mı" dedim. "İyyim biraz sızlama var sadece" O sıra kahvaltı gelmişti. Yemesine yardımcı oldu Aysel. Bizde abimle aşağı kantine kahvaltılık almaya indik. Yukarıda odaya götürüp ayselle birlikte karnımızı doyurduk. Sonrasında doktor geldi. "Ben çıkmak ıstiyorum" Dedi. Delirmiş olmalı çğnlğ daha gece ameliyattan çıktı. "Mümkün değil. Yarın duruma göre ancak taburcu olabilirsiniz" dedi doktor. "Hertürlü sorumluluğu alıyorum. İmza atıp çıkmak istiyorum" diye diretti. Doktor arada kalmıştı çünkü imza atarsa böyle imkanı vardı. "Burdayız doktor bey" dedim sinirli gözlerimi alpere dikerken. "Siz müsade edene kadar burdayız" Ağzını açmış bişey diyecekken "Sesini kes eğer bidaha çıkıcam dersen şimdi çeker giderim bidaha da yüzüne bakmam" diye kulağına fısıldadım. El mecbur kabul etti. Doktor muayenesini yaptı. Ardından hemşire gelip pansumanını yapıp odadan çıktı. "Nasıl oldu ben hiç bişey hatırlamıyorum" dedi "Alkollü motora binersen sonuç kaçınılmaz" dedi abim "bariyere girmişsin. Parça saplanmış karnına Allah'tan organlara zarar vermemiş" Diye durumu anlattı. Biz öyle otururken betül ve uraz abi geldi. Betül yiyecek bişeyler hazırlamış. Uraz abi isr meyve almıştı. Urazı görünce yüzü düştü Alperin. "Geçmiş olsun" dediler "Hhhım saolun" dedi ağzının içinden. Yavaşça kolunu dürttüm. Çocuk gibi omuz silkti. "Uraz bi dün telaştan aklımdan çıktı. Kan verdiğin için çok teşekkür ederiz. Abim hayatını sana borçlu" dedi aysel. "Bana kan mı verdi" Dedi sesindeki şaşkınlığı saklayamayarak. "Önemli değil insanlık vazifesi" dedi Uraz abi. Alper pek memnun olmasada. "Saolasın" Dedi. "Kan kardeşi olmuşuz" "Öyle oldu biraz" dedi uraz abi dalgaya vurarak. Biraz daha oturduktan sonra. Betülle Uraz kalktı. Geçirmek için kapıya geçecekken "ahhh" diye inleyen alpere döndüm karnını tutmuş acı çeker gibiydi hızla yanına geldiğimde sıkıca elimi kavradı. "Bian sızladı da" dedi yalandı. Besbelliydi. Kalkmak istedim izin vermedi. Herkes durumu anlamıştı zaten. Abimle aysel onları geçirdi. Hızla çektim elimi. "Saçma salak hareketler yapma!"diye kızdım. Masum masum yüzüme bakarken kıyamasam da hala ona çok kızgınım. Ve hala ayrıyız. "Daha görülecek hesabımız var" dedim. Sorgular gibi baktı yüzüme. "Ağrın sızın var mı" "Y-yok" Dedi korkarak. "İyi o zaman söyle bakalım. Neyle tehdit edildin" Diye dan diye girdim mevzuya "Yavaş abicim vur dedik öldürdün" dedi abim "Kimse karısmasın. Ben hastaneden çıkmayı falan bekleyemem. Bu olay bugün çözülecek" dedim herkese gözdağı vererek. "Ne tehdidi" diye sordu kaçaçak yol ararken. "Ece geldi gece" diye başladim söze. Gözlerindeki titremeyi gördüm. "Herşeyi anlattı" "Herşeyi? " diye sordu. Ne kadarını biliyorum diye sorgularken. "Oynadığınız oyundan tut. Edildiğin tehdide kadar. Sadece tehditin ne olduğunu öğrenmek kaldı" dedim tek nefeste. Sessiz kaldı. Etrafı inceledi. Konuşmak istedi ama sesi çıkmadı. Terlemişti. Elleri yumruk olmuş dizlerinin üstüne koymuştu. "Konuş" dedim sesim yükselerek. "Konuş hangi tehditmiş bu hayatımın içine sıçmana sebeb olacak. Hangi tehditmiş beni bu hale sokacak" Artık sabrım kalmamıştı. "Bir mesaj" Dedi önce. "Seni Bursada bulduktan bir süre sonra gelen bir mesaj"
...FLAŞHBACK.... Gelen bir mesaj tüm ipleri koparmıştı. #Neler yapabileceğimi gördün değilmi? Bursa gibi burnunuzun dibinde dahi bulamadınız Ebrarı. Eğer o cesaret edip kaçmasaydı. Ben ortaya çıkarana kadar bulmanız imkansızdı. Eğer bu işe son vermezsen bu defa asla bulamayacağın yere götüreceğim. İl dışı değil. Yurt dışı. Hiç bir şekilde size ulaşamayacağı.# *fotoğraf* *fotoğraf * *belge * *belge* *belge* #Şimdi sen karar ver. Bahsettiğiniz bu saçma aşk için Ebrarın hem hayalinden hemde sevdiklerinden ayrılmasına göz yumacak mısın. 1 ay verıyorum sana. 1 ay içinde bu işi bitirmezsen herşeyin sorumluluğu senin# gelen belgeleri inceledim. Nasıl yaptı bilmiyorum. Fakat diplomasından tut. Klinik açmak için bile gerekli olan herşeyin iptal belgeleri vardı. Eğer diplaması olmazsa başka yerde bile çalışamazdı veteriner olarak. Bunu nasıl başarmıştı. Fotoğraflarda ise bilgiler silinmiş bi şekilde. Ebrarın gideceği bilet. Ona zora kurulan hayatın belgeleriydi. Kimliği bile başka çıkmıştı. Önemli herşey silinmişti. İstesemde ulaşamazdım. Şimdi ne yapacaktım. Eğer bunlar elinden alınırsa Ebrar yıkılırdı. Hele ki zorla başka bir ülkeye götürülürse ondan geri hiç bişey kalmazdı... Düşündüm uzunca düşündüm.. Evet belki çok üzülecekti. Hatta yıkılacaktı. Ama mecburdum. Herşeyi yoluna sokana kadar bunu yapmaya mecburdum. Normaş bi şekilde ayrılsam ardını arardı. Durmazdı. Fakat ihanet olduğuna inanırsa. Benden nefret ederdi. Kliniği ben açacaktım. Sonrasında ise evlenirsek eğer kimse onu biyere götüremezdi. Bi şekilde kendimi affettirirdim. Hem gerçekleri öğrenince belkide kolay affederdi.
FLASHBACK SON....
Herşeyi anlattı dinledik. Belgeleri fotorafları mesajları gösterdi. Avukat adamsın lan sen nasıl kandın bunlara. "Tamam" Dedim anlattığı herşeyden sonra. Kalktım sandalyeden. Tam gitmek için adım atmıştım elimden tuttu. "Sadece tamam mı" diye sordu. Sesinde de yüzündede acı vardı. "Evet ne bekledin ki herşeyi anlattıktan sonra hemen affedip geçeceğimi mi? Ne sandın ben o kliniği kabul edicem seninle evlenicem mi? Peki buna nasıl inandın" "Hayır tabiki hemen affetmeni bekledim ama bana şans veremez misin. Herşeyi telafi etmem için" "Çok geç. Artık herşey için çok geç. O söylediğin şeylerin hepsi buraya kazındı" Dedim kafamı göstererek "acısı ise burda" Kalbimi gösterdim sonrasında. "Geçmiş olsun alper ABİ" Elimi çekerek odadan çıktım. Arkamda nasıl bişey kaldığını bilmeden kendi enkazım altında ayrıldım hastaneden.
BÖLÜM SONUUUUU. BEĞENDİNİZ Mİ BÖLÜMÜ NASILDI GERÇEKLER. ALPER HAKLI MIYDI. KENDİNİ AFFETTİREBİLECEK Mİ EBRAR BUNLARI HAZMEDEBİLECEK Mİ. ALPERİ AFFEDEBİLİR Mİ BUNDAN SONRA NELER OLACAK. SERDAR AYSEL VE DİĞERLERİ NE TEPKİ VERECEK. YENİ BÖLÜM BEKLEYENLER OY VE YORUMU EKSİK ETMESİN LÜTFEN. GÖRÜŞMEK ÜZERE 😍🥰❤ |
0% |