Binadan el ele çıkmıştık. İlk olarak bir restorana gidip karnımızı doyurduk. Sonrasında beni biraz Almanya sokaklarında gezdirip oraları anlattı. Akşam yemeğini evde yemeyi söylesemde kabul etmedi. Akşam yemeğinide dışarda yiyip eve geçtik.

İlk olarak üzerimi değiştirip bi duş aldım. Salona girdiğimde alper yoktu. Seslendim. Mutfakta olduğunu söyledi. Kahve yapmıştı. Koltuklara oturup kahvemizi yudumladık. Saçlarım hala havluyla sarılıydı. Başımdan havluyu söküp aldı.
"Kurutalım saçlarını buralar soğuktur üşütme" diyerek elimden tutup banyoya götürdü. Fön makinesini açıp kendi elleriyle saçlarımı iyice kuruttu. Tekrar salona oturduk. Televizyondan bişeyler açtık ben sırtımı ona yaslamış ekranı izliyordum.

Bianda ne olduğunu anlamadan elini belime dolayıp beni bebek gibi kucağına aldı. Burnunu boynuma dayayıp derin derin kokladı. Ufacık bir öpücük kondurdu.
"Çok özledim" dedi fısıldar gibi "deli gibi özledim" Bir eli yanağıma gitti yavaşça sevdi yüzümü. Önce anlıma uzun bir öpücük kondurdu. Sonra yanaklarıma. Daha sonra burnuma. En son gözleri dudaklarıma kaydı. Geri gözlerime çıktı. Yavaşça yaklaştı. Tepkimi ölçmek için. Kârşı bir tepki almayınca dudaklarımızı birleştirdi. Ellerimi ensesinde birleştirip öpücüğüne karşılık verdim. İlk yumuşak başlayan öpücüğü gittikçe serinleşmişti. Belimdeki eli olduğu yeri okşamaya başlamıştı. Yanağımdaki eli enseme gitmiş kendine daha çok bastırmıştı mümkün gibi. Nefessiz kalana kadar öpmüştü. Dudaklarımızı ayırdıktan sonra alınlarımızı birleştirdi. "Yorulmuşsundur.uyıyalım mı" diye sordu. Başımı salladığımda beni kucağından indirdi. Yatak odasına geçtiğimizde ben gerilmiştim bir tık. Beni yatağa yönlendirdi. Daha sonra dolaba gitti ordan bir yastık ve battaniye aldı. "Sen burda uyu kapı açık kalsın. Ben salonda yatarım. Bişey olursa seslen duyarım" diyerek anlımı öptü. Tam uzaklaşmak üzereyken elinden tuttum " Beraber uyusak"dedim çekingen sesimle. "Seni rahatsız etmemek için" Demişti ki sözünü kestim. "Daha önce beraber uyumamış değiliz" dedim. Gülümseyerek başını salladı. Aldıklarını yerine bıraktı. Ben yatakta kayarak ona yer açtım. Usulca girdi örtünün altına. İkimizde birbirimize doğru dönerek uykuya daldık.

Sabah uyandığımda belimde bir el hissetim. Aynı anda ensemde bir nefes vardı. Yavaşça yerimden doğrukmak istediğimde belimdeki el sıkılaşarak kendine çekti. "Nereye" dedi boğuk sesiyle. Yavaşça ona doğru döndüm. "Günaydın" dedim yanağından öperken
"Günaydın güzelim" Dedi dudakları alnımı bulurken. Tekrar kalkmak için yeltendim. Fakat yine çekti beni kolları arasına. "Biraz daha lütfen" diye mırıldandı.
"Lavaboya gitmem lazım" diyerek kalktım kollarından. İşlerimi hallettikten sonra odaya gittiğimde tekrar uyıyakaldığını gördüm. Mutfağa girdim. Önce çayı ocağa koydum. Ardından dolaptan kahvaltılıkları çıkardım. Peyniri ve yumurtayı bir kapta çırptım. Isıttığım tavada güzelce pişirdim. Domates salatalık doğradım. Diğer malzemeleri de masaya yerleşririp odaya yürüdüm. Benim koca bebek hala uyuyordu. Yüz üstü yatmıştı iki elinide yaptığın altına sokmuştu. Dudakları büzüşmüş saçları dağılıp alnına düşmüştü. Yavaşça yatağa yaklaştım. Yanağına sulu bir öpücük kondurdum. Hafifçe gözlerini araladı. Mırıldanarak öbür tarafına döndü. Diğer yanağını açığa çıkardı. Anlaşıldı. Orayada aynı şekilde bir öpücük kondurdum. Bu defa sırt üstü yatmıştı. Israrla gözlerini açmıyor. Dudaklarını hafif öne uzatmış bekliyordu. "Hadi kalk çaylar soğuyacak" dedim. "Iı ııh" diyerek başını salladı. Dudaklarını daha çok uzattı. Onun bu haline gülerek dudaklarına da bir öpücük kondurdum. Gülerek gözlerini açtı. "Beni her sabah sen uyandırsana" dedi.
"Hadi hadi. Çayları koyuyorum çabuk gel "diyerek odadan çıktım.

Kahvaltı masasında görüntülü arayan abimle konuşarak karnınızı doyurduk. Beraber mutfağı toparladık. Daha sonra alper iş için odaya geçmişti. 2 gün evden çalışacaktı. Bende boş durmamak için. Akşam yemeği hazırlamaya mutfağa girdim. Yemeğin yanına alperin en sevdiği tatlıyı yapmak için malzemeleri çıkarnıştım ki kapı çaldı. Kapıyı açtığımda gördüğüm afeti devran ile gözlerim açıldı. Oda aynı şaşkınlıkla bana bakıyordu.

"Buyrun" dedim türkçe. Alışkanlık sanırım. Önce şaşkın bana baktı. Sonra aynı şeyi almanca tekrarladım. O ise yarım yamalak türkçeyle devam etti.
"Alper yok? " Sen kimsin be?
"Siz kimsiniz"
"Ben alper iş arkadaşı Mia. Dosya imzalanacak. O evde "
"Çalışıyor çağırayım. " Diyerek salona saver ettim. O salonda otururlen odaya gidip alperi çağırdım
"Mia?
" Alpeer"diye şakıdı. Hayırdır bu neşe?
"Ne oldu Mia"
"Dosya imzalayacak" dedi. Alper dosyayı alıp inceledi.
"Bu dosya Antonda artık. İmza yetkisi onda ona götürmen lazım"
"Peki.pardon.Siz kardeş" dedi ikimize bakarak
"Sevgilim" dedi alper elimi tutarak. Yüzündeki değişimi an be an gördüm.
"Sevgili? " Dedi tekrar sorgularcasına.
"He canım sevgili. Beğenemedin mi" Dedim öne çıkarak. Resmen sevgilim de gözü vardı.
"Anlamadım" Al yolarım
"Hadi anam naş naş. " dediö kapıya doğru ilerlertirken
"Nas nas? " Anlamıyo salak
"Tschüss" Diyerek kapı dışarı attım. Arkamı döndüğümde kollarını bağlamış sırıtan bir adam vardı.
"Bak bu yosmanın sende gözü var. Selam dahi verme yolarım" diyerek yanından geçip mutfağa girdim. "Sen kıskandın mı" dedi arkamdan sarılırken.
"Kıskanamam mı" diye tersledim.
"Kıskanırsın. Hemde çok güzel kısanırsın" diyerek benimle dalga geçti resmen. Gözlerimi kısarak aklıma gelen sinsilikle ona döndüm.
"Senin Uraz abiyi kıslandığın günleride biliyoruz" dediğim an yüzü anında değişti.
"Adamla aramı yeni düzelttim yavrum kışkırtma" dedi
"Adam nişanlı üstelik abi diyorum" diye suyuna gittim.
"İsmiyle hitap ettiğin günleri unutmadım" dedi sınırlı sesiyle.
"Hadi sen işine dön bende yemeği halledeyim" Diyerek kovdum mutfaktan.

Akşam yemeğimizi yemiş yürüyüş için dışarı çıkmıştık. Yürüyüş parkına giderek el ele yürümüş daha sonra banka oturmuştuk.
"Odama nasıl girdin anlatsana " dedim bunu hiç detaylı konuşmamıştık.
"Siz piknikteydiniz sanırım. Dayanamayarak eve girdim balkonun anahtarını kopyaladım. Sonra anahtarı yerine koydum. Gece uyuduğundan emin olduğum zamanlarda balkona tırmandım. Her gece gelemedim yakalanırım diye. Bazen balkonda oturup seninle birlikte ağladım. Uyuduğundan emin olduğum günler sessizce girdim hep odana. Yere oturdum ses olmasın diye. Uyurken izledim hep. Dokunamadm bile uyanırsan diye. Bi kere dokundum onuda hissetmişsin. Sadece saçını kokladım hep. Bazen belli belirsiz öpücük kondurdum. Tişörtle seni ilk gördüğüm gece elim ayağıma dolaştı. Burnuna dayamış uyuyordun. Ağlamıştın kirpiklerin ıslaktı. Nefret ettim kendimden. Sana yaşattıklarım için nefret ettim. "
"Geçti.geçmişi düşünme" dedim
"Aysele yalvardım buraya gelince. Senin kıyafetlerinden birini kargolasın diye. Yollamadı. Öldürüe beni dedi"
"Haklı öldürürdüm" dedim
"Ama haksızlık sende benim tişörtüm vardı ama bende bişey yoktu" Dedi elini cebine attı"bundan başka"diyerek tokamı çıkardı. "Senin uyuduğun zamanon birinde almıştım saçından düşmek üzereydi" Dedi. Çok aramıştım o tokamı. Başımı omzuna koydum. Hemen kolunun altına aldı. Biraz daha oturup eve geçtik.

Bu Sabah kahvaltıyı Alper hazırlamış. İşleri olduğu için erken kalkmış. Biraz işini yaptıktan sonra sofrayı hazırlarken kapıda onu izliyordum. "Hemen odaya dön uyu" dedi nasıl anladı diye düşünürken "kokunu nerde olsa duyarım" dedi. "Git uyu uyumasan bile numara yap ben gelicem" Dedi. Gülerek odaya geri döndüm. Yatağa yattım. Onun geldiğini duyduğumda gözlerimi kapattım. Yatağın diğer ucu çöktü. Usulca yaklaştı saçlarımı çekip önce boynuma sonra yanağıma kokulu bir öpücük bıraktı. Ben uyanmamak için kıvrandım onun gibi beni çevirip dudağıma uzun bir öpücük kondurdu. Ellerimi boynuna dolayıp yanağını öptüm. Kahvaltı ettikten sonra o işine dönerken ben kızlarla görüntülü konuşup olayları anlattım. Yemek için mutfağa geçeceğim sıra Alper'in sesini duydum" Sipariş verdim yemekle uğraşma Aşkım"ilk defa aşkım demişti. Öncesinde bitanem güzelim sevgilim derdi ama aşkım dememişti hiç ilk defa söyledi. Gözlerim ona bakakaldı.
"Noldu" dedi farkında değil gibi.
"Aşkım dedin" dedim.
"Olabilir. Aşkımsın. Aşksın sen"
"İlk defa dedin"
"Geç kalmışım" dedi yanağımı öperken. Tam yaklaşmıştıki çalan kapıyla geri çekildi. Pizza söylemiş. Yemeklerimizi yiyip dışarı çıktık. Değişiklik olması için bu defa Clube gittik. Daha önce hiç alkol almamıştım. Üstüme düzenlenen komplo hariç. Bu defa yalvar yakar en azından tatmak istedim. Zor olsada ikna oldu. Barmenle konuşup alkolü az olan bir kokteyl söyledi. 2 kadeh içtim. Bünye alışık olmayınca hafiften çakır keyif olmuştum. Alper belimden tutarak eve getirdi.

Koltuğa oturduğumuzda alpere sırnaştım. Sarhoş değildim. Çakır keyiftim. Ama tepkilerimide pek kontrol edemiyordum. Bianda çıkıp kucağına oturdum. Alper kocamam gözlerle bana bakıyodu.
Bidaha aşkım desene"dedim çocuk gibi.
"Bebeğim napıyosun" dedi şokla.
"Bebeğim değil aşkım de" diye direttim.
"Aşkım. Canımın içi. İyi misin"
"Gülerek boynuna yaklaştım. Derin derin kokladım. Elleri belimde napacağıma bakıyordu. Önce boynunu öptüm minik minik. Dudaklarım boynun dayken fısıldadım" Seni çok seviyorum " Seslice yutkundu. Hareket eden adem elmasına takıldı gözlerim. Bu defa eğilim orayı öptüm
"Sevgilim kendine gel" Dedi beni uzaklaştırarak.
"Uykum geldi" diyerek kedi gibi iyice sokuldum.

Sabah kafamda hafif bir ağrıyla uyandım. Başımı tutup hafif inleyince yanımdaki beden kıpırdadı. "İyi misin güzelim". Sesiyle ona döndüm. Bian gece olanlar aklıma geldi. Hızla örtüyü kafama kadar çektim. Gülerek açtı yüzümü. "Gece utanmıyordun" Dedi gülerek. Omuza bıtane vurarak odadan çıktım. Alperin bugün işe gitmesi lazımdı. Saate baktığımda 10du. Hızla mutfağa girdim. "Geç kaldın" diye bagırdım. Kokuyla elindeki tabağı attı. "Sakin ol güzelim" dedi tabağın kırıklarını toplarken. "Sabah müdür aradı. Sen burdayken evden çalışıcam. Gelin hanım'ı yanlız bırakma dedi. " Buna sevinmiştim. Çünkü o gidince fazlası ile sıkılacaktım. "Bu arada hafta sonu şirketin yıl dönümü kutlaması var. Beraber gıdıcez" dedi. Eyvah beniö giyecek bişeyim yokki. Telaşla elime telefonumu aldım. "Napıyosun" Dedi bana yaklaşarak. "Elbise bakıyorum giyecek bişeyim yok" dedim hızla. Elimden telefonun alıp masaya koydu. "Önce karnımızı doyuralım. Dedi. Kahvaltıdan sonra o işe dönmüş ben elbise bakmaya başlamıştım. Bitaneyi sipariş vermiştim alperden adresi alarak. Ama o güne kadar söylemeyecektim. Çünkü yenisini alacağına eminim.

Günler geçmiş kutlama zamanı gelmişti. Alper defalarca ısrar etsede elbiseyi göstermemiştim. Hatta gece gizlice bakmasın diye saklamıştım. Şimdi odada hazırlanmış. Son Rütüşleri yapıyordum. Elbisemin tonundaki rujumu sürüp. Parfümümü sıkmıştım. temsili elbise}

Odadan çıkınca ayakkabımın sesiyle bana dönmüştü. Üstüne tam oturan siyah bir takım eşbise gitmişti. Beni görünce gözleri açıldı. "Gitmiyoruz" dedi direk. "Ben müdüre bahane bulurum fakat bu elbise ile gitmiyoruz" dedi. İyiki en başta göstermedim. "Saçmalama" Diyerek yanına yaklaştım "yanımda sen varsın"

Zorda olsa ikna etmiştim. Kutlama yerine vardığımızda benim elbise kapalı bile kalmıştı. Fakat bu alper için önemli değildi. Bir dakika bile elimi bırakmadı. Ordaki arkadaşlarıyla tanıştırdı. Yemek bitince eve geldik. Ben elbiseyi çıkarmak için odaya gidecekken beni tuttu. "İnsan içinde sana dokunamadım. Ama bu elbisenim tadını çıkarmak istiyorum" Diyerek bana yaklaştı"nefes kesiyosun "diyerek kucağına aldı. Koltuğa oturdu. Anında dudaklarıma yapışarak şehvetle öptü beni. Diğerlerinden farklıydı. Daha arzulu öpüyordu. Dudaklarımdan boynuma geçti. Islak ıslak öpücük konduruyor ara ara ısıyordu. Isırdığı yerleri tekrar öpüp acısını alıyordu. Sonra eli elbisenin üst bağcığına gitti. Onu çözünde elbisenin önü açıldı. Hemen elimle tuttum " Alper" Dedim uyarırcasına. "Yarın gidiyosun güzelim. İzin ver bugün doyayım sana. Söz veriyorum iler gitmeyeceğim. Sadece doya doya sevmek istiyorum seni. " Diyerek ellerimi çekti. Elbisenin sırtı açık olduğu için sütyen giymemiştim. Elbisenin önü biraz acılınca alttan tuttum. Açıkta kalan boynumu omuzlarımı gerdanımı öptü. İçimde kıvılcımlanan duyguları zor zapdediyordum. Tekrer dudaklarıma döndü. Öyle arzulu öpüyordu ki yetişmekte zorlandım. Dili devreye girdiğinde elbiseyi unutup ellerimi boynuna doladım. Elbisenin önü düşünce göğüslerim ortada kaldı. Alper kendini biraz geri çekince gördüğü manzara ile ağzından kısık bir küfür çıktı. "Siktir.sen çamaşır giymemişmiydin" diye sordu.
Elbisenin sırtı açık"dedim ellerimde göğüslerimi kapatmaya çalışırken. Bianda kucağından koltuğa yatırdı beni. Bu defa üzerimde olan oydu. Gözlerime bakarak ellerimi çekti. "Korkma güzelim. Dur dediğin yerde durucam. Söz verıyorum daha iler gitmeyeceğim" Diyerek boynumdan aşağı öpmeye başladı. Bir eli elbisenin eteğinden içeri girerek bacağımı okşamaya başladı. O ara göğüslerime inmiş oraları öpüyordu. Aldığım hazla ellerim ensenine gitmiş saçlarını okşuyordum. Kasıklarım sızlamaya başlamıştı. Aynı şekilde öperek yukarı çıktı. Dudaklarıma sonkez ıslak bir öpücük kondurup elbisenin üst kısmını kapattı. "Sen üzerini değiştir güzelim. Ben duşa gireyim uyuyalım. Yoksa ben sözümü tutamayacağım" Dedi. Aldığım zevkten konuşamaz olmuş kafamı sallamıştım. O banyoya girerken ben odada hızla üzerimi değiştirmiştim. Yarın akşam üstü artık dönecektim. Alper ise elindeki işi bitirip en geç 1 aya dönecekti. Onu beklerken gözlerime daha fazla hükmedemedim. Tam uykuya dalmak üzereyken yatağın diğer tarafı çökmüştü. Belimden sarılan kollara doğru döndüm. Başımı göğsüne yaslayıp uykunub kollarına bıraktım kendimi.

BÖLÜM SONUUUU.

NASILDI BÖLÜM

HİKAYE NASIL İLERLİYOR

FİNAL OLMASINA TAHMİNİ 3 4 BÖLÜM KALDI

AZ BİRAZ DAHA KAOS OLUP SONRA FİNAL YAPICAZ

KİTABIMI BEĞENDİNİZ Mİ

YORUM VE OYLARI UNUTMAYALIM LÜTFEN.

DESTEK VEREN HERKESE TEŞEKKÜRLER,🥰😍💕🌺🌸❤