Yeni Üyelik
31.
Bölüm

SÜSLÜ BALON

@nzlkrcn

Ben ebrara evlenme teklifi edeceğim
"Siktir lan ordan"
"Serdar ciddiyim ben"
"Lan mal mısın ne bu acelen yangından mal kaçırır gibi"
"Serdar ben daha fazla bekleyemem." Cebinden aylardır ayırmadığı yüzüğü çıkardı. "Aylar önce aldım bunu Almanya'dayken. Döndüğümde ebrar affederse zaten teklif edecektim. Ama bu olanlardan sonra beklememe kararı aldım. Ha şimdi ha 3 ay sonra"
"Oğlum ben bakamıyom mu kardeşime lan"
"Onu demek istemediğimi sende biliyosun. Durmayacaklar kardeşim. Durmayacaklar. Başka nir atakla gelecekler. Yine gelecekler. Bu defa riske atamam ebrarı. Bir kez daha kaybedersem yaşayamam"
"Tamam haklısın da yine de acele etmiyo musun? "
"aynı şey betülün başına gelse sen bekler miydin serdar. Tekrar kaybetmeti riske atabilir miydin" Haklıydı. Ne dese haklıydı. Serdarın seni çıkmadı bu defa.
"Ulan bekle madem biraz. Önce şu lojman işini ayarlayım sonra senin işi ayarlarız" Başını salladı alper
"Zaten hazırlık yapmam lazım. Yarın gidip edecem demedim. Ama en fazla 1 ay. " Demişti. Serdar ne kadar kıskansa da kardeşini. Ailesi elini kolunu başlamıştı.
"Almanyadan aldığımı klinik için kullanacaktım aslında. Ama onu düğüne ayırdım. Birikmişi kliniğe yatırıcam. Yetmezse arabayı satarım"
"Hadi lan ordan sen arabanı satıcan? "
"Ne var oğlum ebrarın kirpiği için ne var ne yok vazgeçerim ben" İşte şimdi verdiği karardan emin oldu serdar. Eğer arabasından bile vazgeçecekse alper. Gerisini düşünmeye gerek yoktu. Çünkü arabası onun kıymetlisiydi. Kaç paralar teklif etseler bile satmamıştı.

O günün üstünden 10 gün geçmişti. Bu sürede ayselin iş birliği ile ailesi evde yokken kalan eşyaları toplamışlardı. Lojman tutulmuş. Temizliği yapışmış yerleşilmişti. Ebrar rutin klinik işlerine devam ederken diğerleri hummalı bir hazırlığa başlamıştı. Alper ilk olarak lunaparkta dönme dolapla anlaşmış balonın birini ışıklar ve çiçeklerle donatacaktı. Tekliften sonra kutlama yapacakları mekan hazırlanmıştı. Herşey nerdeyse hazırdı. Tabi bu sürede ebrarı oyalamak canana kalmıştı.

 

Kızlar şimdi odada ebrarı elbise giymeye ikna etmeye çalışıyordu. Ebrar ise pantolonda inatçıydı. Allem edip kallem edip zorla elbiseyi giydirmişlerdi. Hep beaber dışarı çıktıklarında karşi lar onda vıp araçlardan vardı şu 9 kişilik olanlardan. Uraz şofördü eda ise hemen yanında. Arkada ayselle ümit, betülle serdar, aslıyla kerem{evet ever kerem sonunda birini bulmuştu. Komik bir durum ama kızın adı gerçekten aslıydı} ve son olarak Alper ve Ebrar vardı. Hep beraber istikamet lunapark diyip yola koyuldular. Kapıdan içeri adım attıkları ilk dakikada küçük bir çocuk gelip elindeki beyaz gülü Ebrarın eline tuuşturup koşarak kaçtı. Ebrar ne olduğunu anlamadan daha 5 10 adım atmışti ki başka bir çocuk bir gül daha bıraktı ellerine. Bu dönme dolaba gelene kadar her 10 adımda bir gerçekleşti. Şuan ellerinin arasında 20 tane beyaz gül vardı.

 

Dönme dolabın önğne geldiklerinde en üstteki balon dikkatini çekmişti ebrarın. Işıl ışıl ve çiçeklerle doluydu. Balon yaklaştıkça diğerleri sırayla her birine bindi. Son olarak o süslü balon önlerinde durduğunda alper elinden tutarak bindirdi ebrarı. Yer yer çiçeklerle süslenmişti. Yerlerde bile uçmasın diye yapıştırılmış gül yaprakları vardı. Balon ilk turunu tamamladığı sıra dışardan biri alperin eline 20 adet kırmızı Gül'den oluşan bir demet uzattı. Alper aldığı gülleri ebrara verirken gözlerinin içine bakıyordu. Ebrar şaşkınlıkla olanları izlerken en üstte dönme dolap durdu. Evet tamamen durdu. Ebrer korkuyla etrafına bakınırken adını duyması ile başını çevirdi.

"Ebrar! " Alper dönme dolabın içinde diz çökmüş elinde yüzük olan kutu ile kendisinr bakıyordu.
"Ebrar ı'm. Sevgilim. Güzelim. Seni o kadar çok seviyorum ki bundan sonra hayatımın hiç bir dakikasını senden ayrı geçirmek istemiyorum. Seninle gözlerimi kapatıp sabaha seninle uyanmak istiyorum. Aynı mutfakta beraber yemek yapalım. Aynı banyoda dişlerimizi fırçalayalım istiyorum. Ben sana bulamadığım şeyin yerinin sorarken. Sen nerde çıkardıysan ordadır diye söylen ıstiyorum. Bazen bu çorabın burda ne işi var diye başımın etini ye istiyorum. Ben güzelliğini kapatıyorsun diye rujunu bozmak istiyorum. Ben bundan sonra her anımı seninle yaşamak istiyorum. Sen kimsin diyenlere kocasıyım demek istiyorum. Sana gözünün ucuyla bile bakana. Karımdan gözlerini çek demek istiyorum. Ebrar ben kalan bütün ömrümü sana adamak istiyorum. Benimle evlenir misin? " Ebrar gözleri dolu dolu baktı alpere. Şuan bir cevap vermesi lazımdı. İçi avaz avaz evet derken dudaklarından kelimeler dökülmüyordu.
"Şu romantik bakışmanızı aşağıda yapsanız olmaz mı az daha bu yükseklikte sallanırsam tüm romantilğinizin içine kusabilirim" dedi eda "kız bi cevap versene artık" Diye çırlamayı unutmamıştı. Bu ses ile aklı başına gelen ebrar "EVET EVET EVET" diye bağırınca kocaman bir aklış tufanı koptu. Alper yerden kalkıp yanına oturdu. Yüzüğü parmağına taktığında dönme dolap hareket etmeye başlamıştı. Alper "betüüüll" diye seslenince betül serdarın gözlerini kapatmıştı. O ara alper dudaklarını birleştirdi. Herkes kahkaha atarken küfreden tek kişi serdardı.
"Bi inelim bak ben sana neler ediyorum." diye bağırdı serdar.
"Aşk olsun kayınço insan eniştesine böyle mi yapar" diyerek daha çok damarına basmıştı .

Hep birlikte güle oynaya lunaparktan çıktılar. Kutlama yapacakları mekana gelip pasta kesip bu günün tadını çıkardılar. En son herkes el ele sevdiceği ile sahilde yürürken Alper bi anda keremi çekip kulağına bişeyler söyledi. Kerem başını sallayıp aslının elinden tuttuğu gibi koşarak yanlarından ayrıldı. Biraz daha ilerledikten sonra canlı müzik yapan gençleri gördüler. Kerem'in işsareti ile alper ve ebrarın şarkisi çalmaya başlandı. Herkesin içinde gözgöze dans ettiler.

 

Herkes ne kadar ısrar etse de ebrar düğün istemedi. Sade nir nikah ve ardından sevdikleri ile ufak bir kutlama ile evlenmekte ısrarcıydı. Çünkü düğüne yapılan masraflar fazla gereksizdi. Bunun yerine klinikte sokak hayvanları için ödenek ayırmayı tercih etti. Geçen bir haftanın sonunda. Kız isteme günü gelmişti. Urazlar keremler ve canan hanım kız tarafıydı. Ayseller alperin arkadaşları ve bürodan çok yakın bir abisi ile eşi erkek tarafı olmuştu. Kapı çaldığında heycanla açtı kapıtı ebrar. Pudra pembe elbisesi ile biblo bebek gibi olmuştı. İlk gökhan bey ve eşi girdi içeri. Ardından aysel ve ümit sonrasında sağdıçlar göründü. En son ise alper gri bir takım elbise ile geldi kapıya. Elinde tuttuğu beyaz laleleri bıraktı kızın kucağına. İçeride herkes kendi halimde sohbet ediyordu. Kızlar kaş göz işareti ile mutfağa gidip kahveleri yaptılar. Ebrar zorla aldı fincano kızların elinden. Yoksa tuz atacaklardı. Oysa o çikolatalı yapmıştı kahveyi. Ama sağdıçlara acımadı. Bastı tuzu.

Kahveler dağıtıldıktan sonra bütün herkesin gözü alperdeydi. Alper kahveyi yudumladıktan sonra yüzünde geniş gülümseme ile kahveyi bitirdi kahveyi. Sağdıçlar istediğini alamamış bi şekilde yüzleri düşerek yudumladılar kahveyi. Hepsinin gözleri pörtlemişti. Ebrar ise kahkaha atmamak için dudaklarımı ısırıyordu. Gökhan bey canan hanımdan istedi ebrarı. Ebrar ailesi olmadığı için içinin buruk olacağını düşünürken aslında hiçte öyle değildi. Artık onlara pek ihtiyaçları yoktu. En son yüzükler takıldı. Alper alnından öptü ebrarı. Gözü dudaklarında kalmıştı oysa. Serdar ensesinden tutarak uzaklaştırdı kardeşinden. Herkes tebrik ettikten sonra. Kendi aralarında ufak bir eğlence ile geceyi bitirdiler

Artık lojmanda kaldıkları için alper balkona tırmanamıyordu. Ebrarla mesajlaşıp kapıya gelmişti. Ebrar abisinin uyuduğunu bilerek parmak ucunda açtı kapıyı. Sessizce odaya yürüdüler. Tam kapıyı açıp içeri geçmişlerdi ki. Odanın ortasında elleri belinde kaşları çatık bir serdar görmek son bekledikleri şey bile değildi.

 

 

BÖLÜM SONUUU.

SONRAKİ BÖLÜM FİNAL OLABİLİR. ARDINDAN ÖZEL BÖLÜM GELEBİLİR.

NASILDI BÖLÜM

SERDAR EBRARI PAYLAŞAMIYOR. EVLENINCE ORTALARINDA YATARSA HİÇ ŞAŞMAM.

TEKLİF NASILDI BEĞENDİNİZ Mİ

CANLAR BENİM OĞLUŞ 1E BAŞLADI BUGÜN. HAZIRLIK VS DERKEN TELAŞEM ÇOKTU. SİZLERİ DE BEKLETTİM KUSURA BAKMAYIN.

OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN.

DESTEKLERİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM.

Loading...
0%