Yeni Üyelik
3.
Bölüm

Yüzük..

@nzlkrcn

.....ALPER'DEN......

-O ses neydi? Nerden geldi o

-Galiba abimin odasından

-Uyanık miydi o? Duydu mu? Duymamıştır demi? Ya duyduysa?

-Sakin ol dur bi. Ben kontrol edip geliyorum.

 

Hay elimin ayarını sikeyim.. Sakarlığıma sokayım.. Ulan çakmak sesi çıkmasın diye içerde kapının yanında yakıp geldim sigarayı, küllüğü düşürmenin sırası miydi? Hemen toplanıp yatağa yattım. Uyuyor numarası yaptım. Aysel sessizce odaya girdi. "Abiii, abii uyuyo musun? " Sessizce odayı dolandı yere düşen küllüğü kaldırdı ve aynı sessizlikle odadan çıktı. Öbür odanın kapı sesini duyunca tekrar balkon kapısına gittim.

 

-uyuyor kanka.

 

-o ses neymiş?

 

-salak abim hava sıcak diye kapı açık uyumuş. Küllüğü düşmüş yere o ses çıkarmış sanırım.

 

-emin misin?

-evet baktım uyuyordu. Seslendim cevap vermedi.

-neyse içeri geçelim daha fazla konuşucak halim kalmadı.

-tamam geçelim hadi.

Onlar içeri geçince yatağa uzandım. Ebrar birine mi aşıktı? Peki kime? Platonik miydi? Ne yaptı lan o ibne bu kıza?

Gözleri kıpkırmızı olmuştu. Kaç saattir ağlıyordu böyle. Ah küçüğüm, sen büyüdünde aşk acısı mı çekiyorsun. Lan bide o şerefsiz kızın karşına başkasıyla mı çıktı. Ne hale gelmiş kız ya. Ama bulucam lan seni. Kimsin nesin bilmiyorum ama bulucam. Ve o kızdan akıttığın her yaşın hesabını sorucam sana...

Sabaha kadar düşündüm durdum o hali gözümün önüne geldikçe delirdim. Kimdi bu herif? Okuldan mı acaba? Aysele sorsam dinlediğimi anlar. Serdara sorsam kızın üstüne gider. Neydi o dalkavuğun adı. Kerem miydi neydi ona sorem desem. Gevşek anında söyler Ebrara. Ben bu işin peşini bırakmam. Bulucam o ibneyi. Götünden kan alıcam...

 

...... EBRAR DAN......

 

Gece saatine kadar konuştuk. O çıkan ses... Rüzgar da yoktu ki nasıl düştü küllük? Duymamıştır dimi? Artık düşünmekten ağlamaktan gözlerimi açamaz oldum en son kendi kendine kapanmış gözlerim. Uyandığımda Aysel yanımda yoktu. Saate baktım 10u geçmişti. Ne çok uyumuşum böyle. Alper evde yoktur bu saatte büroya gitmiştir. Yada adliyeye. Hah söyledim mi bilmem kendisi avukatta. Aysel ise moda tasarım okuyor.

 

Odadan çıkıp direk banyoya girdim. Aynaya baktığımda kendimden iğrendim resmen. Yüzüm gözüm davul gibi olmuş. Saçlar desen bağımsızlığını ilan etmiş. Bu tiple seni mi sevecekti bide adam. Manken gibi Ece varken. Tam tekrar gözlerim dolacakken yüzüme soğuk su çarpıp ağlamamı geri gönderdim. Aşağı imdiğimde Aysel ve Hatice teyze murfaktaydı.

 

-günaydin.

 

-günaydın güzel kızım. Nasıl oldun geçti mi baş ağrın.

-günaydın kankam seni bekledik hadi kahvaltıya gel.

-geçti hatice teyzem. Bu sabah daha iyiyim. Neden kaldırmadınız beni saat geç olmuş.

-nolacak kızım bilirim senin migrenini ben. Biz erkenden az bişey atıştırdık ama şimdi seninle güzel bi kahvaltı ederiz.

-senin okul yok muydu Aysel?

-yok canım bugün dersim yoktu benim. Sen napıcan var mı dersin?

-öğlenden sorna var 4 gibi ama önce bi klinik gezmem lazım staj için malum bir ay sonra kapanacak okullar yaz ve seneye olan stajım için yer ayarlamam lazım.

-bende geliyim mi tek gitme.

-senide yormiyim ya. Zaten biliyosun büyük ihtimalle Canan ablanın yanında olucak bi gidip konuşıcam.

-kız ne yorgunluğu bana da gezmek olur işte.

-e tamam ozaman kahvaltıdan sonra eve giderim bi önce abimi görmem lazım. Sonra hazırlanır çıkarız uygun mu?

-sen evden çıkarken alo dersin ozaman.

-anlaştık.

Güzelce kahvaltımızı edip eve geçtim. Odasıns baktığımda abim uyuyordu. Ses çıkarmadan yanına gidip yanağına buse kondurdum. Tam çekilecekken gözlerini açtı.

-güzelim

-hii uyandırdım mi abi özür dilerim

-yok güzelim seni bekliyodum içim geçmiş sabah Alperlere geldim ama sen uyuyomuşsun bende eve geldim. Hem baba bak bakim sen. Ne bu halin. Ne oldu sana. Yüzün gözün şişmiş. Ağladın mı sen? Biri. Bişey mi dedi.

-ay kim ne dicek abi. Migren belası geldi dün gece yarına kadar geçmedi desem yeridir biliyosun bazen bter ediyo beni. İlaç falan içtim ama pek etki etmedi.

-söyleseydin Alpere hastaneye götürseydi. Bu durumda serumsuz geçmiyor bilmiyon mu balım

-yok abi ya benim nazım sana geçiyo. Başkasina diyemem ben beni götürün diye heemm.. Hem o dün pek müsait değildi zaten.

-nasıl değildi ne oldu ki?

-bilmiyo musun gerçekten. Dün eceyi getirdi eve hatice tayzeye el öptürmeye.

-vay piç. Bişeyde demedi bana. Demek baya ciddi bu kızla. Hatice teyzeye getirdiyse.

-neyse abi sen yat uyu hadi. Ben çikicam zaten giyinip..

_Nereye güzelim?

-Önce staj için klinikler konuşucam bi. Sonrasında 4te dersim var okula geçiçem

-tamam abim kaçta çıkıcan gelıyim seni almaya. Bişeyler yapalım beraber.

-olur abim 6 gibi biter dersim benim ararım seni.

-tamam canım dikkat et kendine hadi görüşürüz.

 

Abimi kocaman öpüp odama geçtim. Yatağın üstüne baktığımda Alperin bana aldığı ayıcığı gördüm. O orda durdukça benim içim hep! Umut dolacak biliyorum. Kaldırıp bazanın altına soktum. Üstümü değiştirip evden çıktım. Ne saç nede makyaj uğraşacak halim yoktu. Ayselle kapı önünde buluşup. Durağa kadar yürüdük. Ordan dolmuşa binip okulun yakınındaki canan ablanın kliniğine geldik. Daha önce yolda araba çarpıp kaçmış bi kediyi buraya getirince öyle tanıştık canan abla ile. Benimde veteriner hekimliği okuduğumu öğrenince staj döneminde bana gel demişti. Telefonlarımızıda alıp. Arada konuşmuştuk. Şimdi içerde kahve içip staj işini konuşup kesinleştirdik. Okullar kapanınca 1 ay sonra staja başlıcam. Okul açılıncada haftada belli günlerde gelip devam edicektim..

 

Klinikten çıktıktan sonra okula geçtim. Ebrar ise sevgilisinin yanına geçti. Evet en azından birimizin mutlu bir ilişkisi vardı. Aysel ile ümit neredeyse 3 yıldır birlikteydi. Aileleri de biliyordu. Ama Ekrem amca okul bitmeden bişey olamaz dediği için okulun bitmesini bekliyolardı.

 

Kampüsten içeri girince banklarda oturan keremi gördüm. Ama yanında tanımadığım biri daha vardı. Yanlarına gidip selam verdim.

 

-selam kerem.

-oooo kankam hoşgeldiii.... Töövbe estağfurullah. Bismillâh. Lan ne bu halin. İmama mı sövdün. Camiye mi işedin. Şeytan çarpmış gibisin.

-Allah razı olsun be keremim. Ne güzel moral veriyon sen böyle.

-kızım tipin şaftın şambalağın kaymış. Gece görsem korkarım noldu sana.

-şambalak ne be?

-ne bilim ben uyumlu oldu diye şey ettim.

-amaan neyse napıyosun.

-bizde aynı seni sormalı. He bu arada tanıştırayım. Liseden arkadaşım burak. Oda okul kaydını buraya aldırmış. Öğretmenlik okuyor bugün beni ziyarete geldi. Buda benim bebitom. Biricik kankam akideşim Ebrar.

-memnun oldım burak.

-bende memnun oldum Ebrar.

-ee derse girmicez mi?

-hay babanı saat gelmiş lan. Kanka sen burda bekle biz bi derse gidip çıkalım. Sakın bi yere gitme bak bide seni arayamıcem çıkınca aynen burda bulcem seni

-lan yürü git dersine çocuk oyalıyo sanki.

-hadi ebrar ı'm gidelim biz. Heh kalsın buda burda.

 

Kerem koluma girip beni sürüklemeye başladı. Sınıfa girdiğimizde herkes kendi havasındaydı. Zaten kerem dışında pek kimseyle muhattabım yoktu. Yerimize geçip oturduk.

 

-hoca gelmeden anlat hemen noldu? Gene o demi. Seni bu hale ancak o getirir.

 

-bingo! Doğru tahmin. Dün Eceyi annesiyle tanıştırmak için eve getirdi.

-bende oradaydım deme?

-malesef.. Hatice teyze çağırmıştı oturmaya. Kimse bilmiyodu. Sürpriz yapmak istemiş.

-buna mı bu kadar üzülüo bu hale geldin.

-sadece bu değil... Onları gördüm şey ederken.

-höööh ayı anasının olduğu evde mi yuh.

-dur be ne anladın gene öyle değil. Öpüşürken.

-nerde lan ulu orta yerde mi?

-hayır be odasını göstermeye gittilerdi. Bende lavabo için kalkınca kapıda aralık olunca azcık gözüm kaydı sanırım.

-he dikizledim demiyon da

-yapıştırırım bak bitane. Ne dikizlemesi kapı aralık kalınca kendine engel olamayıp baktım keşke bakmasaydım.

-kötü olmuş be kanka. Bunlar baya ciddi anlaşılan eve getirdiyse.

-vur tabi sende vur yüzüme.

-kanka üzül diye demiyorum biliyosun. Ama artık vazgeçmenin zamanı gelmedi mi?

-o kadar kolay olsa bunca sene vazgeçmezmiydim?

-sende haklısın ama seni böyle gördükçe yakasına yapışıp gör şu kızı diyesim var.

-sakın bak sakın.

-saçmalama yapacak değilim ama. İçimden geçende bu.

Biz konuşurken hoca gelince sohbeti kesmek zorunda kaldık. Ders bitince arkadaşıya gezeceklermiş beni de davet ettiler ama ben abim geleceği için kabul etmedim. Fakülteden çıkınca abimi gördüm. Yine almış kızını gelmiş. Kızı dediysem de motor. Evladı gibi mübarek.

-nasıl oldun güzel kızım iyimisin.

-iyiyim abicim. Güzel kızım deme bence. Yoksa diğer kızın kıskanacak.

Abim kocaman gülümsedi.

-o bilir yerini merak etme kısmanmaz ablasını. Hadi atla.

-nereye?

-sahile inelim diyorum. Bişeyler yeriz az gezer eve öyle geçeriz olur mu?

-siz nasıl emre derseniz memur bey.

-serseri seni. Diyip kaskı taktı kafama motora atlayıp sahile indik bişeyler yiyip. Biraz deniz havası alınca eve döndük.

 

Okulların kapanmasına son bir hafta kalmıştı. Mezun olacaklar derin bi telaş içindeydi. Bense içimdeki dertle günlerimi geçiriyodum. Bu günlerde bi kaç daha burakla denk gelmiştik ama ayak üstü sohbet dışında pek bi muhabbetmiz yoktu. Bugünde evde otururken kerem aradı

 

-kaankaaammm.

 

-he kankam

-sana bişey sorcem ama asla benim işim değil bak tamamen benden bağımsız.

-de gülüm de bakam

- benim arkadaş burak varya

-öğretmen olan

-heh tam o.

-şunu taksit taksit söylemesene be kerem

-senin numaranı istedi de. Bende sana sormadan bişey diyemedim.

-napıcakmış benim numaramı.?

-senden hoşlanmış sanırım . Sohbet eder tanışırız dedi.

-yok kerem. Biliyosun. Kimseye boş ümit vermenin anlamı yok. Gerek yok istemiyorum.

-peki hesabını

-ona da yok. Senin yanında selamlaşmadan öte bi sohmetimiz olamaz onunla o yüzden gerek yok.

-aslında bi konuşsaydın kanka belki ne bilim

-kerem lütfen.

-ama kanka

-KEREM!!

-ops uyarı keremi geldi sustum. Tamam aynen iletiyorum kendisine.

-görüşürüz kerem.

-görüşürüz kardom.

 

Aaah bu çocuk komik deli falan ama inatçı ya. Hala anlamadı beni. Sürekli başkasına şans versen diyip duruyo. Ya zaten biri varken kalbimde babaşkasının duygulsrıyla oynamanın ne anlamı var.

 

Ben evde pineklerken abim eve geldi.

 

-güzelim hazırlan hadi dışarı çıkıyoruz.

-nereye abi.?

-alperlerle çıkıcaz plan yapmışlar.

-abş ben gelmesem.

-hayır Ebrar bu defa kabul etmiyorum. Hep bunu yapıyosun. Önceden de hep beraber çıkardık. Şimdi noldu? Alper sana yanlış bişey mi söyledi. Neden onunlayken gelmiyosun?

Hayır yaa hayır olay yanlış yerlere gidiyo. Ben ondan kaçıyorum evet ama onu görünce dayanamadığım için. Ama sanırım abim olayı çok yanliş anladı.

-yok abi ne alaka Alper abi bana ne dıcek.

- e neden ozaman ne zaman alper desem gelmiyosun?

-yok ondan değil ben şey ee hani pek keyfim yok ya bu aralar sizinde keyfiniz kaçmasın diye ondan işte ondan.

Heh kızım sıva iyice sıva anam. Ne saçmaladın şimdi sen.

-Ebrar abim ne diyon Allah aşkına sen. Ne keyif kaçması. Hadi diyorum hazırlaan.

-ama abi.

-ya çıkar hazırlanırsın ya da bu halde tutar kolundan götürürüm.

Şöyle bi. Üstüme baktım geyikli pijamalarımla harika bi kombimim vardı.

-tamam abi giyinip geliyorum

Odaya çikip üstüne normal bi şort ve krop giydim. Aynada halime baktım. İyice yüzüm bembeyazdı. Biraz renklendirmek için maskara eyeliner allık ve rujla makyajımıda tamamlayıp, bu sıcakta saç çekilmez diye şıkı bi at kuyruğu yapıp çıktım. Kapıda sandaletlerimide giydikten sonra dışarı çıktık. Dışarda sadece ayseli görünce kaş göz işareti ile alperi sordum. Bilmem dercesine omuzlarını indirip kaldırdı.

-serdar abi. Abim siz serdarlarla gelin ben arkadan gelicem dedi ama.

-biliyorum fıstığım. Haberim var hadi atlayın arabaya.

-alper abi neden bizle gelmedi.

-onun işi vardı arkadan gelecekti.

Garip beraber çıkacaksak beraber giderdik. Abimde bi değişik danranıyo zaten. Var bu işte bi bit yeniği ama bakalım. Sahil tarafında bi kafeye gidip oturduk. Biraz fazla sakindi sanırım. Ve bize ayrılan masa özellikle diğerlerinden daha uzak ve biraz fazla süslü gibi. Aradan yarım saat geçmeden kapısan alper ve ece girdi. Ne yani buda mı gelecekti. Aysel ile birbirimizr bakıp olayı çözmeye çalıştık. Alper her zamankinden farklıydı bugün pantolon tişört yerine. Siyah gömlek ve siyah pantolon giymişti. Masaya geldiklerinde selamlaşıp oturduk onlar öyle sohbet ederken bizde ayselle aramızda olayı çözmeye çalışıyorduk.

 

Bianda kafede müzik değişti.

 

"Söz verdim gitmiycem seni üzmiycem Sen bir çağır gelmemezlik etmiycem İki elim kanda olsa bu cihanda Sadece seni sevicem"

 

Ne oluyor diye arkamı döndüğümde ecenin önünde bir pasta. Üstünde bir yazı. 'BENİMLE EVLENİR MİSİN GÜLGÜZELİM'.

 

Bakışlarımı pastadan alıp yukarı kaldırdığımda. Ece ayakta alper dizlerinin üstünde. Elinde bir kadife kutu içinde tektaş yüzük.

Bütün kafe alkışladı. Ben dahil. Ece çığlık atarak bağırdı. "EVEEEET." Ben içimden fısıldadım"hayır"

Dolu gözlerle onları onları alkışlerken. Herkes abisi için mutluluktan saydı. Ben ise içimde kalken kalbimin cenazesine ağladım...

 

Evet bir bölümün daha sonuna geldik. Ne düşünüyorsunuz. Eğer hatalarım olduysa affola.

 

Şimdi ne olacak?

 

Ebrar buna nasıl dayanacak?

Alper ve Ece evlenecek mi?

 

Bu srada veterinerlik fakültesi'nde staj durumu var mı yok mu bilmiyorum. Bu sadece bir kurgu. Bir hayal. Çok fazla gerçeklik aramayalım lütfen.

 

hepimize teşekkür ederim 😘💕

 

 

 

 

 

 

 

 

Loading...
0%