"1 2 3 4 5 6 ...... 47 48 49 50.önüm arkam sağım solum sobee saklanmayan ebeee". Ne mi yapıyoruz. Tabi ki Ada ve korumalarla saklanbaç oynuyoruz. Evet evet korumalarla. Gülmemem lazım gülmemem lazım. Hamdi abi o koca cüssesi ile o ağacın arkasında saklandığını düşünüyor olamaz. Ebemiz Ada. Sonunda ebe olmaya ikna edebilmiştik. Ben ise bahçedeki arabanın arkasında saklanıyorum. Hüseyin ve Murat abi ileride evin balkonunun altındaki büyük vazoların yanında sürekli birbirini itekledikleri için büyük ihtimalle ilk ebelenen olacaklar. Kerem çalıların arkasında. Furkan ise kapının üstündeki çatıda boylu boyunca yatıyor. Oraya nasıl tırmandığını bende bilmiyorum. "Gee lii yoo ruuummm" diyen Ada ile iyice yerime sindim. Ve bingo ilk Murat abi ve Hüseyin ebelendi. "Lan dedim sana yanıma gelme diye göt gibi kaldık ortada." Murat abi isyan ederken Hüseyin ağzını kapatmıştı. Karan beyin kesin emri Adanın yanında asla kötü kelime kullanılmayacak!. Ada tekrar aramaya başlarken kahkaha attı. "Hamdi abi deve kuşu gibisin. Kafan değil ama popon görünüyor" diyerek ebe ağacına koştu. "Ulan sığmıyorum ki bıyere" diye isyan ederek çıktı saklandığı ağacın arkasından. "Piist kışt gitsene be"
"Bi yerden ses geliyor" dedi Ada. Kerem'in sesiydi. Arabanın camından göre biliyordum. Saklandığı çalının üstünde kedi vardı. Adam kocaman koruma her türlü insana kafa tutuyor ama kediden korkuyor. "Len git. Pist hoşt kışt nasıl gidiyor len bu kedi" derken Ada onu da ebeledi. Minik minik adımlarla bana doğru yaklaştı. Ayak seslerini duyabiliyordum. Ben arabanın arkasında beklerken bir anda ön tarafından çıkıp ödümü koparttıktan sonra koşmaya başladı. Bende arkasından fırladım ama "Kerem abiii tut Ukde ablayı" dediğinde kollarıma yapışan Kerem yüzünden bende ebelendim.
Sultan teyze hazırladığı meyve sularını bize getirdiğinde hepimiz oyuna ara vermiştik. Yere çimenlere oturup meyve sularımızı içerken Sultan teyze kalan korumalara da meyve sularını dağıttı. "Lan bişey eksik" dedi Murat abi. Hakketten ne eksikti. Hepimiz birbirimizin suratına baktık. Ada parmağını kaldırıp tek tek hepimizi saydı. "Eksik var" dediğinde hepimizin aklına o kişi geldi "Furkan"
"O nerde lan" dedi hamdi abi.
"Bi o ebelenmedi. Kurtlu o duramaz uzun süre hareketsiz" dedi Hüseyin.
"Kesin uyudu gene" dedi Kerem. Bir kaç dakika düşündükten sonra aklıma gelen şeyle kahkaha attım. Hepsi bana bakınca zorla kendimi durdurdum. "Ben biliyorum yerini" dediktem sonra hepsi bana nerde bakışı atınca parmağımla olduğı yeri gösterdim. Murat abi "şerefs-" demeden bu defa Kerem ağzını kapatıp kaşları ile Adayı işaret etti.
Hamdi abi bahçeden aldığı hortumu Furkan'ın olduğu yere doğru tutarken çeşmeyi açan Adaydı. "Lan noluyo lan lan lan" diye yerinden fırladığı gibi yere uçan Furkana hepimiz ağzımız açık bakıyorduk. Adam resmen pat diye yere düşmüştü. Hepimiz başına toplandığımızda aptal aptal yüzümüze bakıp "ebelendim mi" dedi. Evet Ada ve benim yüzümden bir süredir korumalarla gizli gizli oyun oynuyorduk. Karan beyin haberi yoktu. Olsa hepsinin topuğuna sıkarmış Kerem öyle demişti.
Karan beyin yaralanmasının üstünden 1 ay geçmişti. Bir hafta boyunca her akşam koluna pansuman yapmıştım. Belki de yaptığım yanlıştı. Çünkü ona her yaklaştığımda karnımdaki kelebekler uçuşa geçiyordu. Kokusu beni mest ediyordu. İçimdeki hislere engel olamıyordum ama bu yanlıştı. O benim patronumdu. Şimdi oyunumuz bitmiş mutfakta sofrayı kuruyorduk. Karan bey gelmiş duş almak için yukarı çıkmıştı. Yaklaşık 15 dakika sonra sofrada olurdu. Onun sevdiği lahana sarması yapmıştım. Biner dolması mercimek çorbası ve salata ile öasa hazır sayılırdı. Öyle sanıldığı gibi çok çeşit yemek pişmezdi. İsraf olmamasına dikkat ederdi Karan bey. Korumalara ayrı yemek geliyordu. Onlara biz pişirmiyorduk. Ama yaptığımız kek börek gibi şeylerden ara ara veriyorduk. Benim içime sinmiyordu çünkü. Piştiğindeki kokusu mutlaka onlara da gidiyordur. Karan bey geldiğinde hep beraber sofraya oturmuş yemeğimizi yiyorduk. Elimde olmadan ara ara bakışlarım ona kayıyordu. Bazen gözgöze geldiğimizde ilk gözlerini kaçıran ben oluyordum. Yakalanmış olma korkusu içime doluyordu. Ada her akşam olduğu gibi yine bıcır bıcır bişeyler anlatıyor babası ilgiyle dinliyordu. Benim babam dinlemek şöyle dursun sesime bile tahammül edemezdi. Karan bey gerçekten harika bir babaydı.
Bugün hava biraz serindi. Ama biz yine korumaları ikna etmiş bahçede yakartop oynuyoruz. Bu defa kalabalık değiliz. Riske atmak istemediler sadece Kerem ve Hüseyin bizimle. Ve bu ili mızıkçı kızlar erkekler diye ayrılarak beni Ada ile eşleştirdiler. Ver iz dı adalet? Bu iki çam yarmasını vurmak zor olmuştu zira Adanın attığı toplar pek bana gelmiyordu. Ama son anda imdadıma Sultan teyze yetişmiş ve her attığını vurmuştu. Ada sayesinde kazandıkları 7 canı ard ardına almış yetmemiş ikisinide saf dışı bıraktıktan sonra ellerini birbirine sürterek içeri geçmişti. Yaklaşıl 10 dakikadır ortadayım ve ikiside sinirden kıpkırmızı olmuş şekilde topu atıyordu. Mazallah eğer o top bana gelirse geldiği yeri kırma olasığı çok yüksekti. Vuramadıkça iyice hırslanıyorlardı. Çünkü ortada bir iddia vardı. Kaybeden tatlı ısmarlayacaktı. Ben ortada sayamadığım bilmem kaçıncı turumu atarken "ne oluyor burda?" diyen sesle hepimiz yere mıhlanmış gibi kaldık. Kerem top elinde havada kalmıştı. Ve kocaman gözlerlr bize bakıyordu. " Nolur yanliş duydun deyin"diyerek bize bakıyordu. Ama yanliş değildi. Çekirge en sonunda sıçramayı bırakmıştı. Ve biz çol pis yakalanmıştık
"Eyvah basıldık" dedi Ada. Evet güzelim aynen öyle basıldık.
"Ne oluyor burda dedim" dedi tekrar aynı ses. Biz dördümüz yanyana dizilmiş ellerimiz önümüzde başımız yerde karşisinda bekliyorduk. Ben hala nefesimi düzene sokamadığım için hızlı hızlı nefes alıp veriyordum.
"Abi" dedi Hüseyin ama cümlesini tamamlamadan Ada öne çıktı.
"Babacım onlara kızma. Ben çok istedim. Baban kızar dediler ama baba kızmaz dedim. Kızmadın demi" dedi en masum haliyle. Karan bey gözlerini üçümüz üstünde gezdirdi. "Valla kızma baba. İki kişi oynayamıyoruz ki demi Ukde abla?" diye topu bana atınca başımı kaldırdım. Bir adım öne çıkıp koca adamları korumaya aldım
"Ada haklı Karan bey. Onlar sizin razı gelmeyeceğinizi söyledi. Fakat biz ısrar ettik." dediğimde şöyle bir baştan ayağa beni izledi.
" Vuramadı mı bu herif seni" dediğinde bakışlarım tekrar onu buldu. Dudakları hafiften yukarı doğru kıvrılmıştı.
"Abi 15 dakkadır ortada dönüyo top değiremedik" dedi Kerem. Sonra Karan beyle göz göze gelince susup başını öne eğdi.
"Öyle mi. Geçin yerlerinizi bide biz deneyelim bakalım" diyince hepimiz ağzımız açik ona bakakaldık. O ise ceketini çıkarıp Hüseyin'e verdi. Gömleğimin kol düğmelerini açıp dirseklerine kadar kıvırdı. Kravatını da çıkarıp uzattıktan sonra "at bakalım" diyerek topu istedi. Bans bakarak "Geç bakalım ortaya" dedikten sonra topu elinde çevirdi. Karşısına Kerem geçtikten sonra topu bana doğru savurdu. Ortada 27.turumu atıyordum. Hala vurabilmiş değillerdi. "Ulan sıçan gibi ordan oraya sekiyor. Denk düşmüyor ki" dedi Karan bey sinirle. "Abi bizde çok denedik vurulmuyor" dedi kenardan Hüseyin. Top tekrar Karan beye geldiğinde yüksekten gelen topu kaptım. Yerimde "Can kaptım can kaptım" diyerek zıplarken topu kereme geri attım. Tekrar karan beye geldiğnde "Helal olsun ozaman" diyip göz kırptığında öylece kalakaldım. Tam topu tekrar atacaktı ki vazgeçti. "Pes ediyorum" diyerek yere bıraktı. Ada sevinçle yerinde zıpladı. "Kaybettiniz tatlıları alacaksiniz" dedi Keremle Hüseyin'e. Biz ada ile içeri geçerken Karan beyin Kartını uzattığını gördüm. "Yok abi biz girdik iddiaya" dedi Hüseyin. "Tamam oğlum siz kızlara alın kendiniz. Bununla git iki tepsi baklava al. Biri sizin. Biri gece değişime gelecek gruba ayırın" deyip ceketini alıp içeri geçti. Düşünceli adamdı. Eğer bişey yapacaksa diğerlerini de düşünürdü. Sonradan duyup kırılmasınlar derdi
Gecenin bir yarını karnımda ki ve belimdeki şiddetli ağrı ile gözlerimi açtım. Regl olmuştum. Normalde hafir ağrılı geçerdi ama bu defa üşüttüm sanırım çok kötü ağrıyordu. Ağrı kesici bulabilmek için aşağı indim. Baktığım yerlerde göremeyince iki büklüm zor bela Sultan teyzenin odasına girdim. Yavaşça ona seslenip uyandırdım "ne oldu kızım iyi misin" diyerek telaşla yataktan kalktı.
"Ağrı kesici varmı Sultan teyze çok karnım ağrıyor" dediğimde ağlamak üzereydim. Üşüttüğümde böyle olurdu. Hem evde sıcak su torbası da yoktu.
"Ne oldu neden ağrıyor güzel kızım" Diye saçlar mi okşadı
"Adet sancısı teyzem. Üşüttüm sanırım çok artıyor dayanamıyorum" dediğimde koluma girdi.
"İlaçla olmaz öyle. Ben diyeyim Karan bey oğluma bize soför ayarlasın. Hastaneye gidelim ikimiz" diyince kolundan tuttum
"Gerek yok. Lütfen ilaç alsam geçer" desemde dinlemedi.
"Yürü üstüne bişey al sen. Laf dinle. Olmaz öyle" diyerek koluma girip yukarı çıkardı. Benim üstümü bile değişecek halim yoktu. Dolaptan uzun öröe hırkamı alıp yatapın üstüne uzandım. Bu arada Sultan teyzenin sesini duyabiliyordum.
Yavaşça Karan beyin kapısını çaldı. Adamın kuş uykusu olduğu için "evet" diyerek içerden sesi geldi. "Karan bey oğlum bi bakar mısın" dedi Sultan teyze. Karan bir kaç saniye sonra kapıyı açtı. "Noldu Sultan teyze Adaya mi bişey oldu" dediğinde sesi teleşlıydı. "Yok oğlum Ada iyi uyuyor Ukde" dediği an Karan beyin adım sesini duydum "ne oldu nesi var" derken odamın kapısında belirmişti bile. Hızla yatağın yanına geldiğinde kalkmaya çalıştım. İzin vermedi. Yatağın yanına diz çöktü."Ne oldu ukde. Bembeyaz olmuşsun. Neyin var"derken ben utançtan kırmızıya evrilmeye başlamıştım. "Karan bey oğlum" diyerek dikkati çekti Sultan teyze. "Sen bize birini ayarlasan biz hastaneye gitsek" dediğinde Karan bey tekrar Sultan teyze ye döndü. "Ben götürürüm sen Adanın yanında kal ama neyin var bir söyleseniz" dedi. Sultan teyze çekinerek "kadınsal sebeplerden kaynaklı ağrılar" diyince karan Bey hızla başını salladı. Ben ağrıdan konuşamıyordum bile. "Tamam sultanım sen geç adanın yanına. Ben götürürüm" diyip odadan çıktı. Ne kadar ısrar etsekte dinlemedi. Tekrar odama gelio koluma girdi. "Yürüyebilecek misin" dediğinde başımı salladım. Yürürdümde o merdşveni tekrar nasıl ın erdim onu bilmiyorum. Merdivende daha 2 3 adım atmıştım ki "böyle olmaz" diyen sesini duyduktan sonra havalandım. Kapıya geldiğimiz de Sultan teyze kapıyı açıp üstüme örtü örttü. Arabanın yanında hazır bekleyen Hasan abi kapıları açtı. Karan bey beni arkaya bindirdiği gibi yanıma geldi. "Yat dizime" Deyip itiraz edemeden başımı çekip yasladı. Gece yollarında boş olması ile 15 dakika sonra hastanedeydik. Tekrar kucağına almak istediğinde izin vermedim. Zorlanarak acilden giriş yaptık. Özel hastane olduğu için bir de Karan bey faktörü olduğu için sıra beklemeden direk doktorun odasına girdik. "Neyiniz var" diyen doktora ben ağzımı açmaya fırsat kalmadan "şiddetli regli ağrısı var" diyen Karan beyle gözlerim kocaman açıldı. Bir kaç soru sorup cevap aldıktan sonra Serum için Damar yolu açmaya gelen hemşire ile nefesimi tuttum. Ses çıkarmamak için sedyenin üstündeki elimi sımsıkı yumruk yapıp gözlerimi kapattığım sıra. Önce sıktığım yumruğun üstünde bir el hisettim. Daha sonra başımı kavrayıp kendinr bastıran bir kol.
Serum fayda edip ağrım kesildikçe gözlerim istem dışı kapanmaya başladi. Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama biryerden havalandığımı hissetsemde gözlerimi açamadım. Birinin kucağında biyerlere bindiğimi anımsadım. Daha sonra hareket etmeye başladık. Bişeyler duyuyor ama tepki veremiyordum. Belli bir zaman sonra sırtım yumuşak bir yere değdi. Ardından kapanan kapı sesi geldi. Tekrar geçen zamanın üstünden açılan kapı ve ayak seslerini duydum. Üzerimdeki battaniyenin ucu kaldırıldı. Karnımın üstüne sıcak bişeyler kondu. Tekrar battaniye üstüme örtüldü. Hepsini duydum ama kendime gelip gözlerimi açamadım. Daha sonra saçlarımın üstünde sıcak bir nefes ardından belli belirsiz bir baskı hissettim. Tekrar kapanan kapı ile derin uykuya daldım. Peki bunlar bir rüya miydi?
HELLOOO CANLARIM.
ÖZLEDİNİZ Mİ BENİ.
NASILSINIZ BAKALIM.
YENİ BÖLÜMÜ BEĞENDİNİZ Mİ
BEN BU BÖLÜMÜ YAZARKEN ÇOK EĞLENDİM.
UKDE VE ADA İKİLİSİ HARİKA OLMADI MI
KORUMALARI DA KENDİNE BENZETTİLER
PEKİ KARANIN TEPKİSİNİ BEKLER MİYDİNİZ. BEN BİR ARA KIZACAK SANDIM😀
PEKİ UKDENİN UYKU ANINDA HİSSETTİKLERİ RÜYA MI?
OY VE YORUMLARINIZI LİTFEN EKSİK ETMEYİN CANLARIM.
HEPİNİZİ ÖPÜYORUM ❤😘
Okur Yorumları | Yorum Ekle |