Yeni Üyelik
13.
Bölüm

DOĞUM.

@nzlkrcn

Elimde tabakla kapıyı çaldım. Bütün vücudum titriyordu. 2 ay sonra ilk defa yüzyüze gelecektik. Bir dakika sonra kapı açildi. Üstünde siyah bi tişört altında aynı renk eşofman vardı. Sakallarını hala kesmemişti ve bu ona çok yakışmıştı.

"Yonca" dedi şaşırmış sesiyle. Elimde tabakla resmen kapıdaki adamı süzüyordum. Sesiyle kendime geldim.

"Konserve yemekten sıkıldığını söylediğini hatırlıyorum."Elimdeki tabağı işaret ederek.

" Zahmet etmişsin "dedi.zahmet olurmu hiç

"Yok zahmet olmadı" dedim elimdeki tabağı uzatarak. "Afiyet olsın"

Bi kaç saniye yüzüme baktı. "Gelsene beraber yiyelim" bi saniye nefes aldı. "Çayda demleriz. "

"Ben rahatsız etmiyim yeni geldin zaten"

"Olur mu hiç. Hem tek yemek yemeyi pek sevmiyorum. "

"Peki ozaman ben kalanını da getireyim" Diye arkamı dönmüştüm ki bileğimi tutan el durmamı sağladı.

"Fazlasıyla var burda. Bence yeter ikimize de"

"Peki" diyerek terliklerimi çıkardım. İçeri adımladım.

"Sen rahatına bak ben bi çay koyayım" Ayy yok duramam ki ben.

"Yardım edeyim bende. İstersen yanına bişeyler hazırlayalım"

"Sen bilirsin dolap orda. Rahatça bakabilirsin" Dedi.

Dolabı açtım. Gözlerimde açildi. Asker olduğu dolaptan bile belliydi. Herşey nizami bi şekilde dizilmişti. Düzen takıntısı sanırım. Boyuna şekline göre herşey düzenliydi oysa benim dolapta herşey rastgeleydi. 2 domates 2 salatalık çıkardım. Peynir zeytini de çıkarıp masaya koydum. Diğerlerini doğramak için tabak bakındım.

"Tabaklar nerde? "Bir dolabın kapağını açıp tabak verdi. Sonra önündeki çekmeceden bir bıçağı tezgahın üstüne bıraktı. Dönüp çayı demledi. Bende malzemeleri doğrayıp masaya koydum. Çatal almak için çekmeceye uzandım. Oda bardak çıkardı çayları koydu. Beraber sohbet ederek yemeğimizi yedik. Ben o yokken olanları anlattım. O üstün körü görevden bahsetti. Yemekten sonra masayı toparladık. Temiz bardaklara yeniden çay koyup salona geçtik. Biraz öylece birbirimize baktık.

"Gitmeden önce dana bişey demiştim hatırlıyor musun"

"Evet unutmadım" dedim. Derin bir nefes aldı.

"Yonca benim sana bişey anlat-... " Sözünü kesen telefonum oldu. Baktığımda arayanın Nurdan olduğunu gördüm. Zaten doğumuna çok az kalmıştı. Bu saatte aradıysa bişey vardır diyerek açtım.

-alo? 

-yonca.! Telefondaki yavuzdu. Sesi telaşlıydı

-yavuz noldu? Ben böyle seslenince Uğurda yerinde dikleşti.

-bize gelir misin. Nurdanın suyu geldi panik yaptık.

-sakin ol hemen geliyorum. dedim telefonu kapatıp uğura baktım

"Nurdanın doğumu başlamış yukarı çıkmam lazım." dedim telaşla.

"Bende geleyim" Beraber yukarı çıktık. Kapıda teleşlı yavuzu itip içeri girdim. Nurdan halinden belliydi doğum başlamıştı.

"Arabayı hazırla uğur. Doğum başlamış. Panik yapmayın sakin olun. Çantan nerde Nurdan. Yavuz nurdanı arabaya indir. Ben doğum çantasını kendi çantamı alıp gelıyorum. "

"Ah be amcam az daha duramadın mı" diye mırıldandı Uğur. Diğerleri panikten duymadı ama ben duymuştum. Doğum çantasını alıp Eve indim. Kendi çantamı alıp hızla hastaneye gittik. Nurdan direk doğuma alınmıştı. Biz kapıdaydık. Yavuz bi sağa bi sola hızla yürüyordu. En son önüne geçip durdurdum.

"Sakin olur musun. Doğumu yapan nurdan. Panik halinin ona faydası yok" dedim. Sandalyeye oturdu fakat 2 dakika sonra yine ayağa kalktı..

1 saat sonra doğumhanenin kapısı açildi. İçeriden hemşire kucağında bebekle çıktı. Hepimiz kapıya ilerledik. Çok güzeldi. Fazla güzeldi. Bebeği gören yavuz gözyaşlarını tutamadı. Bi süre sonra normal odaya alınan Nurdan ve bebeğin yanına gittik. Yanında kalmayı teklif ettim fakat yavuz idare edebileceklerini söyledi. Bizde hastaneden ayrıldık. Arabaya geldiğimizde uğurun sesi duyuldu.

"Vaktin varmı? "

"Ne içim? "

"Bir yer var bildiğim oraya gitsek"

"oluur" Arabayı sürdü. Park gibi biyere geldik. Daha çok mesire alanı gibiydi ağaçlar arasında banklar ve kamelyalar.

"Dışarı çıkalım diyeceğim ama hava soğuk arabada oturalımmı? "

"Olur. Aceleden çeket falan da almadık zaten"

"Bekle 2 dakika hemen geliyorum" diyerek arabadan indi hızla yolun karşısında ki büfeye gitti. Elinde 2 bardakla geri geldi. Kapıyı açmamı işaret etti. Çay? Dedi sorarcasına. Teşekkür edip çayı aldım. Kendi tarafına oturduğunda sessice çaylarımızı yudumladık. 10 dakika sonra sessizliğe dayanamayarak konuştum.

"Uğur"

"Yonca"

"Sen söyle" dedi

"Evden çıkmadan önce konuşmamız yarım kalmıştı" dedim.

"Bende o konuyu konuşacaktım. "

"Dinliyorum"

"Yonca bak ben çok düşündüm. Baya baya düşündüm. Öyle bi anlık bir karar değil bu söyleyeceklerim. "

"Uğur"

"Dur bi kesme. Hazır başlamışken konuşayım yoksa yine konuşamam. İlkte çok düşündüm. Sadece bir beğeni olabilir mi diye ama değil. Zamanla iyice kavradım bunu. Ne bileyim senine beraber çatışmak bile ayrı güzel geliyo gözüme. " Hafif güldü bunu diyince "bak ben öyle pek konuşmayi beceremem. Öyle süslü cümlelerde bilmem öyle dümdüz adamım ben. Ve dan diye söyleyeceğim sanırım. " İyice dikkat kesildim yüzüne. Elimdeki bardağı alıp arabadaki bardak konulan yere koydı "yonca ben senden çok hoşlanıyorum" dedi DAN diye dedi. Bi an kaldım öyle gözlerim kocaman açildi.

"Fazla dan diye oldu sanırım" diye söylendi "sende karşılığı var mı bilmiyorum. Sanırım göreve gitmeden önceki konuşmamızdan aldım bu cesareti. Ben hemen bi yola girelim demiyorum. En azından biraz daha birbirimizi yakından tanımaya çalışsak olmaz mı he? " Bi sus be adam. Bide kadınlara çok konuşuyor derler. Bi sussan zaten cevap vericem de susmuyosun ki. Tam ağzımı açtim ki yine konuştu.

"Uğur"

"Bak hemen cevap vermek zoru-." Elimde ağzını kapattım

"Bi sus gözünü seviyim. Konuşturmıyosun ki. Sus ki ben de anlatayım"

"Hımgıgmgın" Bişeyler mırıldandı ama elim ağzında olduğu için anlamadım. Elimi çektim.

"Özür dilerim dinliyorum" Dedi hele şükür

"Bende çok düşündüm uğur. Bu zamana kadar verdiğim yeminlerden dolayı bu işlere kapım hep kapalıydı. Birini tuttum yeminimin. Biri ömrüm boyunca sürecek zaten. Artık kapılarımı aralayabilirim"

"Nasıl yabi? "

"Hislerin tek taraflı değil uğur. "

"Gerçekten mi" çocuk gibi şaşırmıştı

"Gerçekten. Bence de artık daha yakından tanıyabiliriz" dedim. Gözlerinin içi gülerek baktı yüzüme.

" O zaman "dedi avcunun içi yukarı bakacak şekilde elini uzattı. Gülümseyerek yüzüne baktım. Elimi avcunun arasına koydum.

 

 

 

BİLİYORUM KISA OLDU AMA KIŞLIK HAZIRLIK YAPIYORUM. O ARADA YAZDIM BÖLÜMÜ. BU SEFERLİK MARUZ GÖRÜN.

BÖLÜM HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİNİZİ BURAYA BELİRTEBİLİRSİNİZ.

SONUNDA OLDULAR GALİBA.

BEBİŞ TAM ZAMANINI BULDU GELECEK.

UĞURUN ÇENESİNİN DÜŞMESİ HEYCANDAN OLSA GEREK

OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN. BİLİN Kİ BUNLAR BENİ DAHA ÇOK YAZMAYA MOTİVE EDİYOR.

HEPİNİZE TEŞEKKÜRLER 🥰🌸

Loading...
0%