@nzlkrcn
|
Hain Deren. Kuyu kazan Deren. Satıcı Deren. İkinci günden beni ortada bırakmıştı. Neymiş kursu varmışmış. Bu adamla başbaşa kaldık iyi mi? Hayır sesi soluğuda çikmiyor ki. En azından deren fazla hatta çok fazla bile olsa konuşup fikir veriyordu. Ee bugün bu yüzbaşı ile geçmez ki. Albaycığımla beraber evden çıkıp karargaha girdikten sonra pansumanı halledip çarşıya gittik. Önce yatak odası bakmak istedim. Bizi görenler evli çift sanınca işin içinden çikmak zor oldu. Dün yanımıza gelmeyen adam bugün tek olunca kıyrul gibi peşimden ayrılmadı. E tabi milletin çift sanması normal deği mi,? Allahım neler diyorum ben! Yatak odası içinde çift kişilik yatak gardırop şifonyer ve komodinleri sipariş verip mobilyacıdan çıktık. Artık beyaz eşyalar ve mutfak gereçleri kalmıştı. "Beyaz eşyaları nerden bakabiliriz? " "mutfakta ocak seti var değil mi?" "Hıhım o varmiş. Geri kalanları almam lazım. " "Benim tanıdık var bitane istersen oraya bakalım. Uygundur hem fiyarları" "Rehber sensin nasıl dersen"dedim gülümseyerek. ÖKÜZ insan nezaketen güler. Suratsız uyuz! Başını sallayıp geçti. Arabayla merkezden biraz uzak daha sakin bir semte gelmiştik. Bir kenara arabayı park edip yürümeye başkadık. Bir dükkanın önüne geldiğimizde kapıyo açarak bana yol verdi. "Selamın aleyküm Halil abi" "Oooo Uğurum. Aleyküm selam hoşgeldin kardeşim" "Hoşbulduk abim ne var ve yok" "Nolsun oğlum bizde aynı seni sormalı, sende hoşgeldin yenge! "ney ney ney? Ney dedi o ne yengesi be. Yok yenge falan. Hele bide bu suratsızla yok. Bi boğaz temizleme sesi geldi " Yok abim yanliş anladın. Bizim karargahın yeni doktoru kendisi. Lojmana yerleşti. Eşyaları tamamlıyoruz. Beyaz eşyalar kaldı bir" "Kusura bakma bacım. Ben bilemedim. " "Estağfurullah önemli değil. Bakabilir miyiz eşyalara" "Buyrun siz geçin önden. Bişey içer misiniz" "Ben bi çayını alırım abi" Sonra bana baktı sorarca. "Bende açık bi çay alabilirim. " Ben makinelere bakarken. Onlar kendi aralarında sohbet ediyordu. Orda çalışan kadın bana özellikleri anlatırken gözüm istemsizce oraya kayıyordu. Buzdolanına bakarken duyduğum kahkaha sesiyle başımı kaldırdım. ANAAAAA bu adamın gamzesi varmışya.. Ee gülmüyo ki hiç nerden bileyim gamzesi olduğunu. Demekki banaymış bu ketumluğu. Beya eşyaları ayarladık. Ödemeyi yaptık. Çıkmak için çaylarımızın bitmesini beklerken uğur birden ayaklandı. "Sen otur hemen geliyorum" Ben arkasından bakakaldım. 10 dakika sonra elimde dikey süpürgeyle çıkagelen adama ağzım açık baktım. "Sen yine unuttun sanırım. Hep benimkiyle idare edeceksin galiba? "allah kahretsin ni rezil olmadığım kalmıştı. " ee şey evet ya iyi ki hatırlattın çok sağol alıyım ben onu da ozaman şey bunuda işleme alsak" "O halledildi bacım" "anlamadım? " "Karargahımızın doktoruna yeni ev hediyesi olsun dedim. " Yüzbaşıya baktım sertçe. "Buna gerek yok. Kendi ürünümü ödeyebilirim. Düşüncen için saol" "Ben ödeyemezsin demedim ki ödersin. Benden önce düşünmüş olsaydın öderdin. " "Al evine götür ozaman kabul etmiyorum." Hızla dükkandan çıktım. "Sana soran oldu mu sanli isteyen mi oldu uyuz hödük bide onunkini almiyimmiş ben istedim sanki deren istemese ben ister miyidim acaba. Gıcık suratsız." Kendi kendime söylenirken arkamdan bi ses duydum. "Bitti mi" Ayyyy duydumu? "Ne bitti mi" "bana sövmen" "Sövmedim ben. Hem ben küfür etmem. " "etseydin daha iyiydi. Ne hödüklüğüm kaldı ne uyuzluğum nede suraysızlığım. " "Dinlemeseydin sende. Ben senden istedimmi böyle bişey. Rahatsızsan vermeseydin kıymetli süpürgeni. " "Mesele süpürgemi sence? " "değilmi hala elinde tutuyo bide" "Napim senin elinemi vereyim" "Hasbinallah. Bana bak yüzbaşı al süpürgeni başına çal." "doktor hanım. Sakin sakin çıkardın tırnaklarını. Art niyetle yapmadım. Kırdıysam özür dilerim. Sadece ufak bi hediye almak istedim. İhtiyacın olan bişey olsun dedim. O kadar ilgilendin pansuman konusunda falan. " "O benim görevim" "daha görevin başlamadı hastaneye git diyebilirdin. Ama sen hergün kendin gelip ilgilendin teşekkür hediyesi sayamaz misin? "başını omzuna eğmiş masumca bana bakıyordu. " Bidaha böyle bişey olmasını istemiyorum. " "Söz bıdaha sormadan bişey almam. " "Sorunca da alma. Gerek yok. " "Emredersiniz doktor hanım" "Ederim! " Ordan çıkmış merkeze gelmiştik tekrardan. Mutfak için araç gereç almam lazımdı. Tencere tava kaşık bardak vs vs. Evde bir tabe bişey yoktu. Büyük bir mağazaya girdik. Çeyiz mağazası! Ne ararsan var.. Önce bir tencere seti aldım. Sonra tavalar. Çaydanlık. Bardaklar sürahi çatal bıçal seti. Kahvaltı ve yemek takımı. Su takımı. Fincan kupa çezve, ketıl, kahve makinesi ve bilumum herşey. Tam ödene için gidecekken beni durdurdu. "Bişey diyicem ama korkuyorum" "Benden mi? " "evet.kızınca içinden başka bişey çıkıyo. O tırnaklarls gözümü oyarsın gibi geliyo da" "Süpürge olayı gibi yapmazsan kızacak bişey olmaz ortada. " "Peki peki tamam. Şey diyecektim. Oladar şey aldın ama önemli şeyleri yine unuttun. " "Neyi" "Yatağı vs aldın tamamda neyde yatacaksın? Yastık battaniye nevresim gibi? Ve sanırım evinin halı ve perdeleri de yok. " "Hiiiiih ayyy eveeet unuttum yaaa. Nerde yatıcam ben. Burda var mıdır yastık yorgan? " "Çeyiz mağazası burası mutlaka vardır. " "Birine soralım" Kadının yönlendirmesi ile or tarafa ilerledik idareten 2 nevresim 2 pike takımı. 4 yastık 1 battaniye 1 tv battaniyesi 1de yorgan ekledik. Listeye kattan çıkarken bornozlar gözüme çarptı. Benim ne havlum nede bornozum yoktu. Utanarak o tarafa yöneldim. Utandığımı fark ettiğinde başka şeyle ilgilenir gibi yanımızdan uzaklaştı. Bornoz hablu seti aldım misafir havlusu. El havlusu işte aklınıda ne gelirse. Bütün herşeyi aldıktan sonra. Perde ve halılarıda seçip işimizi bitirdik. Artık dönme vaktiydi. "Gitmeden işin yoksa birer kahve içsek felaket yoruldum. " "Sen girip içebilirsin istersen ben sevmem" " Çay yada başka bişeyde olur" "Bak kafe orda. Sen gir içeri. Ben burda beklerim" "Gelmicek misin? " "hayır! " Nemrut. Gudubet suratsız. Normalde kalkar giderdim ama sana inat değil mi girip oturucam. Yüzüne ters yers bakıp kafeye geçtim kendime bi kahve söyleyip açık alandaki masaların birine oturdum. Arada karşiya baktığımda duvara yaslanmış elinde telefonuna bakan ama asla buraya bakmayan adamı görüyordum. Uyuz teşekkür etmek istemiştim. Kahvem geldiğinde minik bir yudum alarak etrafı incelemeye başladım. Ama dikkatimi çeken karşı masada gözlerini hiç ayırmadan bakan denyolardı.İlk görmezden geldim umursamadım. Ama bu kadar da alalen bakılmaz. Kafamı karşı kaldırıma çevirdiğimde buraya sert bakan adamı gördüm. Heh şimdi noldu? Derken yanımdaki sandalye çekildi. Kafamo kalkdırdığımda o diğer masasaki denyonun teki oturmuştu. "Kalk! " "Anlamadım güzelim? " "Ağzını topla ve kalk" "Yok burası rahat. Hem daha tanışmadık yavrum" "o ağzını ben toplamadan topla masamdan siktir git" "Oowww asi bide en sevdiğim. Hadi ama. Böyle güzeli bulmuşken kaçırmam ben" Elini saçıma hatta boynuma doğru artığında. Elini tutmamla bükmem bir oldu. "Ananı avradını s... Napıyon lan bırak elimi" "Senin o elini götüne sokarım sürahi gibi gezersin memlekette şerefiz piç. " "Lan bırak karı demem fena ederim" Derken arkadaşı masaya doğru yaklaştı. Tam elini uzatmıştı ki onunde eli bükülerek arkasında kenetlendi. Kafamı kaldırdığımda yüzbaşı çatık kaşlarla bu iki piçe bakıyordu. "Sen kimsin amk bırak lan elimi. Derdimiz senle değil bu güzellikle! " İkiside pis pis sırıtınca. ikimizde elimizin altondakinin suratına yumruğu patlattık. Masadaki sıcak kahveyi üstlerine döktüğümde çığlıkla yerden kalkacak oldular ama karınlarına yedikleri tekmeyle geri düştüler. Sese gürültüye gelen polisler bizi tutarken. Yüzbaşı cüzdanını çıkarıp askeri kimliğini gösterdi. "Kusura bakmayın yüzbaşım sorun nedir? " "Bu iki soysuz. Doktor hanımı rahatsız etti. Uyarıya rağmen sözlü tacize devam etti. Müdahle etmek durumunda kaldık. " "Şikayetiniz var mı doktor hanım. " " Elbette şikayetçiyim bu içi oros.. yani bu heriflerden şikayetçiyim" "Siz karakola alın. Ben şikayet konusuyla ilgilenirim memur bey" "anlaşıldı yüzbaşım iyi günler" Adamları alarak dışarı çıktılar. Yüzbaşı cebinden para çıkarıp masaya koydu çantamı alıp beni bileğimden tutup dışarı çıkarttı. Dişarda elime çantamı verip bana döndü. Yüzünde alaycı bi gülüşle "demek sen hiç küfür etmezsin öyle mi" "Damarıma basılmayınca etmem" "Sürahi ha. İyiymiş bu sevdim ben bunu" "Susacakmısın.hem neden geldin ben hallediyodum" "Onu farkettim zaten. Nerden biliyosun sen dövüşmeyi" "Bi ara savunma sanatlarına ilgim vardı. " "Sadece ilgi gibi durmuyor sanlki. " "Bir kaç dövüş ve savunma sanatında derecem var desek daha doğru" "Ciddi misin? " "Sence şaka gibi mi duruyo. Hem sen içeri gelseydin bunlar olmazdı. " "Neden olmasın" "yanımda 2 metre adam varken masama gelmezlerdi heralde" "yok canım 2 metre yokum 1.97 falan" "Ayy pek fark varya arada. Ben teşekkür için davet etmiştim seni. Ama sen ters yapınca sinir oldum bende. Madem sen kahveyi kabul etmedin bende süpürgeyi kabul etmiyorum"tabi biz bunları konuşurken çoktan yola çikmiş karargaha doğru gidiyorduk. " Yok öyle bişey. Alındı artık o. " "Sen kullanırsıın" "Benim var" "Tamam 2 tane olur" "Yonca! Senin o hediye geri çevrilmez" "sen kahveyi reddettin ama" "Aynı şey değil" "Bence aynı" "değil' " Bi şartla kabul ederim" "Şart? " "evet şart" "Nedir? " "Hafta sonu müsait misin? " "Ne oldu? " "bunca uğraştın ettin benle bide hediye aldın. Bende buna teşekkür manasında seni yemeğe çıkarmak istiyorum" "gerek yok ! " "Tamam süpürgeye de gerek yok" "ooff tamam nereye gidicez" "ben ne biliyim burda ne var ne yok. Sen götürcen ben ısmarlıcam" "Kebab yer misin" "bilmem yerim heralde" "Tamam o iş bende. Cumartesi uygun mu? " "Uygun" "Anlaştık madem"karargaha gelmiştik arabadan inecekken seslendi. " Yonca? " "Uğur" "cumartesiye plan yaptık ama nasıl haberleşices? " "Bilmem" Salak kafam. "Sakıncası yoksa numaranı alabilir miyim" "Tabi" telefonunu uzattı numaramı yazdım kendimi çaldırdım. Arabadan inip Erdem albayın odası'na gittik. Bugünki olayı ve şikayer mevzunu çözmek için. Unutmadan önce telefonunu kaydettim YÜZBAŞI..
ASIL BOMBA HABER BİR SONRAKİ BÖLÜMDE. BU KIZDA BİŞEYLER VAR GİBİ. ADAMI İYİ BENZETTİ HE? YORUM VE OYLARI EKSİK ETMEYİN LÜTFEN HEPİNİZE TEŞEKKÜR EDERİM 🌸🥰
|
0% |