Yeni Üyelik
24.
Bölüm

YONCA MI BU?

@nzlkrcn

Tim ve Yonca helikopterden inip karargaha doğru yürüdüler. Albay kapıda zaten onları bekliyordu. Kollarını açarak kızın gelmesini bekledi. Kız baba yarısına sıkıca sarıldı. "İyi misin kızım. Var mı sıkıntı"
"Bende yokta onlar için aynısını diyemem" dedi yonca.
"Komutanım bi gittik ortalığın içinden geçmiş yengem doktorum" dedi onur. Albay kaşlarını çatarak ona bakınca yerinde pustu. Detaylar ve ifade için içeri girip işlemleri hallettiler. Piç kuruları ise başka helikopterle hastaneye gelmişti. Zehirlenen adam yoğun bakıma alınmış diğerleri için ağır tedavi başlamıştı. İyi olmaları şarttı ne kadar istemeseler bile. Bilgi alınabilirdi.

Deren ve Demet delirmişti. Hülyanın öğrenmemesi için kılı kırk yarmışlardı. İşlemler bittikten sonra yonca eve geçmişti. Ve tabiki uğur ile birlikte. Akşam albay mesai sonunda Yoncayı kendi evine götürecekti. Yoksa Demet eve dahi almazdı. İçeri girdiklerinde uğur direkt kolları arasına aldı kızı.
"Doğruyu söyle var mı yaran bişeyin. Bişey yaptılar mı canını yaktılar mı"
"Yok canım bişeyim yok. Fırsatları olmadı zarar verecek. Hem masum korkak bir doktordan bunları beklemediklerinden ellerimi bile bağlamadılar."
"Sen nasıl yaptın yavrum. Aklım gitti bişey oldu diye. Seni her halde bekliyordum ama başlarında o kadar rahat beklemiyordum. Bi sigaran eksikti." Yonca kahkaha attı bu haline.
"Sizin kadar olmasa da bizimde aldığımız eğitimler hafife alınamas yüzbaşım" dedi yonca başını göğsüne yaslarken. "Ben bi duş alsam olur mu? Orospu çocuklarının delikleri leş gibi" Yonca ağzından çıkanın farkında değildi. Uğur kocaman gözlerle ona baktı. Ardından kahkahayı attı. "İlk defa ağzından küfür duyuyorum" diye konuştu kahkahanın arasında. Yonca utanarak başını eğdi.
"Konu onlar olunca dilime hakim olamıyorum" Uğur daha çok çekti kendine. "Vallahi onura kızıyorum ama bende aşırı merak ediyorum onları bu hale sokan küfürlerini" Yonca omzuna bir tane geçirdi. "Sen geç dalganı." Dedi sahte triple. "Ben duşa girip geliyorum. " Diyerek yanından ayrıldı

Kız duşa girmişken Uğur yemek ve tatlı sipsrişi verdi. Kendi beceremezdi. Kız duştan çıkmış saçında havlu üstünde tayt ve tişörtle salona geldi. Saçları yine ıslaktı. Uğur hiç bir kelime etmeden elini tutup banyoya geri soktu. Dolaptan makineyi alıp saçlarını kuruttu. Saçları kuruduktan sonra kızı omuzlarından tutup kendine çevirdi. Ani bir hareketle belinden tutup kaldırdı. Lavabonun kenarına oturttu. Saçlarını sevdi. Saçlarından öptü uzun uzun. Alnından öptü. Burnundan, şakağından yanaklarından. Asıl hedefine gelmişti sıra. Yavaşça yaklaştı uğur. Tam dudaklarına değecekken çalan kapıyla uzaklaştılar. "Zamanlamanı sikeyim" dedi ağzının içinden. Yonca yavaşça vurdu bitane ağzına. "Şşhhhtt" Parmaklarını öptü uğur "yemek söylemiştim o gelmiştir" Diyerek kapıyı açtı. Yemekleri masaya koyup karınlarını duyurdular.

Aslında yoncanın içi içini yiyordu. Bir konuşmaya şahit olmuştu ordayken. Eğer yanliş anlamadıysa içerde köstebek vardı. Kimdi bilinmez ama kendisini bunlara anlatan biri vardı. Kaçırılmasına sebeb olan biri. Albaya bu konuyu anlatması lazımdı. Akşam yemek için Uğuruda alıp eve geçmişlerdi. Albay bırakmamıştı damadını :).

Deren ve Demet sıkı sıkı sardı kızı. Hele Deren ağlamaktan yüzü gözü şişmişti. Yonca sıkıca sarıp sakinleştirdi kızı. Hep beraber yemeklerini yediler. Bi ara Albayın kulağına "önemli bir konu var" diye fısıldadı. Yemekten sonra yüzbaşı yonca ve Albay çalişma odasına geçmişti. "Sorun nedir kızım" diye sordu. Yonca konunun ciddiyeti için resmiyeti kullandı.
"Albayım orda bir konuşmaya şahit oldum. Eğer ki yanliş anlamadıysam. Beni onlara sunan biri var. Sizin kızınız yüzbaşının sevgilisi olarak. Ben eğer masum bir doktor olsam sizi tuzağa çekeceklerdi. Yemdim ben. Sayesinde aldık doktoru. Bu kadar içlerinde ama hala anlamadılar gibi konuşmalar geçti. Eğer geç kalınsaydı destek gelecekti. Sanırım içerde hain var" diyerek bitirdi konuşmasını. Uğur ve Albay sinir ve şaşkınlıkla doldu. Bu çok ciddi bir konuydu. Eğer gerçekse bunca zaman hiç. Biri nasıl anlamamıştı.

Diğer günlerde hastanedeki şerefsizler kontol altında kalmıştı. Yoğun bakımdaki çıkmış normal odadaydı. Karargahta ise üst rütbeliler büyük bir çalişma içindeydi. İçerdeki haini çıkartmak için.

Yonca tim ile birlikte atış poligonundaydı. Yonca eline aldığı silahı hedefe doğru uzattı. 5 atış. 5 nokta atışı. Tak tak tak. Tam onikiden. Hiç şaşma sekme yok. Tim iyice şaşırıyordu yoncaya. Bu kız öyle bassettiği gibi basit bir eğitim almamıştı. Nişancılığı mükemmeldi. Silah kabiliyetide öyle. Ee bide onların arasından böyle rahatça çıkabildiyse. Asla hafife alınmaması gerekti.

Onları uzaktan izleyen biri vardı. "Kim lan bu kız" dedi yabancı. "Tek yara almadan kurtuldu. Bu nasıl doktor" diye söylendi kendi kendine. İyice sinir olmaya başlamıştı. Bian önce bu doktorun işinin bitmesi lazımdı.

 

Aradan geçen 10 günün sonunda piçlerin nerdeyse hepsi iyileşmiş sayılırdı. Sorguya alınmışlar ama asla konuşmuyolardı. Albayın müsadesile elinde çantası üstünde önlüğü sorgu odasına girdi yonca. İlk olarak küfürlerinden nasibini alanlara ilerledi. "Naber" dedi sakince çantasını masaya açtı. Bir bezle neşteri temizledi ve koydı "özlediniz mi beni" Eline şırıngayı aldı. İki ilacı birbirine karıştırdı. "Ee adamınızı iyi edeyim diye getirdiniz ama ne yazıkki zehirledim. Acı çeke çeke kıvrana kıvrana hemde. " Saditsçe gülümsedi. Yanında sadece yüzbaşı vardı. Diğerleri dışarıdan izliyordu. Hele onur ve efe heycanla bekliyordu.
"Elimin ayarı yok sizde bilirsiniz. Dozajları pek ayarlayamıyorum. Şimdi sen seç bakalım dedi elinde iki şırıngayı göstererek. Kalp sıpazmı mı geçirmek istersin. Beyin kananası mı? " şerefsiz korkuyla kıza bakıyordu. Ama ağızlarını açamıyordu. "Konuş lan yavşak" diyerek boş olan iğneyi eline batırdı. Adam çığlık atsa da konuşmadı. "He sen istiyosun ki ben yine ağzımı bozayım" Diyerek dolandı etrafında "hay hay nasıl istersen" Dedi neşteri alıp üzerindeki tişörttü kesti. "Ameliyat tecrübem yok. Ama sende bir ilki yapabiliriz demi götveren. Şimdi karnından bir kesik açsam canlı canlı"diyerek hafiften neşteri sürttü. Adam gözlerini kapattı sıkı sıkı " Yok yok vazgeçtim"diyerek klempi çıkardı çantadan. "Çıkarın şunun pantolonunu" dedi. Yüzbaşının gözleri açildi. Ne diyodu bu kız "hadi ama yüzbaşı bunuda ben yapamam." Diyerek klempi temizledi. "Ben daha bağırsaklarını götünden çekicem bunun" Uğur şimdi anlamıştı olayı. "Hatta diyorum şu önündeki işe yaramayan şeyi kesip bağırsaklarının yerine mi soksam çıkardığım yerden" Diyerek yüzbaşıys göz kırptı. Efe ve onur arkada delirmişti. "Lan" Dedi onur poposunu elleriyle saklayarak "bu komutanımdan da manyak çıktı"

Uğur adama doğru yaklaşıp ayağa kaldırdı. Yonca iyice dibine girdi adamın "senin götünden kan değil ama organlarını alıcam" diyerek sırıttı. "Canın çok yanacak ama dişini sık olur mu" diye klempi gözünün önünde salladı. Uğur tam adamın pantolonuna saldırmışken adamın dili çözüldü. "Temem temem vallah bırak anlatacam ne varsa anlatacam" Adam bülbül gibi şakımıştı. aralarında hain olduğunu ama kimin olduğunu bilmediğini anlattı. Sorgusu bitince adamı dışarı aldılar. Sonra diğeri girdi içeri. Yonca zaten içerde bekliyordu. Adam yoncayo görünce bir durdu zaten. "Geeel geeel" dedi sırıtarak. "Şansına küs pezevengin kalp sıpazmı seçti sana beyin kabaması kaldı" diyerek oturttu adamı. "Şansızmışsın.beyin kanaması daha zordur. Sende yok ama beynin kafa tasına sığmayacak derece de büyüyecek" dedi. İğneyi elinde sallarken. "İstersen baştan konuş ki onun gibi canın yanmasın." Bu daha kolay çözülecek gibiydi. Çünkü titriyordu. "Yüzbaşım sizin burda karga var mıdır" diye sordu. "Karga heryerdr var doktorum" Dedi uğur.
"Desene bugün karınları doyacak. Bu ibnenin gözlerini ona sunacağım" Diyerek ucu kanca şeklinde olan malzemeyi çıkardı. "Sen başıno sabit tut yüzbaşım. Göz yerinden zor çıkar" Diyerk adama yaklaştı. Şimdi karar ver babasını siktiğimin evladı gözünü mü oyayım. Sen mi anlatırsın "diyerek aleti gözüne yaklaştırdı. Dişarda kahkaha tufanı kopuyordu. Adam korkuyla çekti başını. " Yeter uzak tutun benden konuşucam "diyerek oda anlatmıştı.

Şimdi sırada zehirlenen vardı. Yonca ona ayrı bir süpriz hazırlamışyı. Yüzüne maskesini takarak kendini gizledi. Adam içerde askerlere kafa tutuyordu. İnatçı gibiydi. Kapı açıldı. Önlüklü ve maskeli doktor içeri girdi. " Zehirlenmişsin" dedi adama sesini değiştiterek. "Yapana helal olsun ama işini biliyormuş. İyi kivrandırdı mi seni" diye sordu. "Siktir git başımdan işini bilse öldürürdü" diye yanıt verdi it soyu "belkide amacı öldürmek değildir" diyerek yarasına bastırdı. Adam çığlık atarak kurtulmaya çalıştı ama kaçamadı. Yonca dibine yaklaşıp maskeyii indirdi. "Belkide ölmen değil kıvranmanı istedim" diyerek yaraya iyice bası uyguladı. Ve bam dikişler attı. "Aah tüh dikişler patladı ya. Ay korkma korkma ben hemen atarım bilirsin elim çoook hafiftir." Diyerek dikiş setini çıkardı. "Ama önce şunu bi uygulayalım" diyerek iğnedeki zehri adamın damarına enjekte etti. "Merak etmee korkmaaa öldürmeeez" dedü sakince "sadece yavaş yavaş organların patlayacak. Kan kusacak işeyecek ve sıçacaksın. Biliyomusun. Öldürmekten beter eder. " Diyerek dikiş setini aldı eline "anesteside kalmamış. Bu açıklıktan organlar fırlamasın." Diyerek iğneyi yaraya yaklaştırdı. Adam geri çekildi. "Ha sahi panzehir burda" diyerek diğer iğneyi gösterdi"eğer anlatmak istersen dinlerim" Tekrer yaraya yaklaştı "dur" Dedi korkuyla adam" Dur anlatıcam yap şu iğneyi ".
" Önce bi konuşalım değilmi. Piçlerin hainden bahsetti. Kim bu anlat bakalım. Anlattımlarını beğenirsem eğer panzehiri veririm" Diyerek geri çekildi. Adam şakır şakır döküldü. "Hain dibinizde" dedi "gözünüzün önünde farkında değilsiniz. Ne zaman göreve çıksanız bütün bilgileriniz elimizde. Ne zaman atak yapsanız hepsinden habermiz var. Seni de bildiren oydu zaten"

 

 

BÖLÜM SONUUUU

GEÇ KALDI BİLMİYORUM AMA ELİMDE DEĞİLDİ.

NASILDI BÖLÜM.

YONCA SADİST ÇİKTİ UĞUR KORKMASA BALİ

YONCANIN YÖNTEMLERİ NASILDI

SİZCR HAİN KİM DÜŞÜNEN TAHMİN EDEN VAR MI. BAKALIM KİMLER BİLECEK.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın canlarım seviliyorsunuz.

Loading...
0%