Yeni Üyelik
16.
Bölüm

16. Bölüm

@ogretmenbiranne

 

Merhaba arkadaşlar yazarınız bu saatte uyumayıp sizin için bir bölüm hazırladı. Umarım beğenirsiniz 🍀

 

 

 

Keyifli okumalar diliyorum 🍀💕

 

 

 

 

 

DevranCaglar: yanlış anlaşıldım sanırım sevgilin olduğun için gitmedim sevgilin varken köşe bucakta konuşmak seni zor durumda bırakır diye gittim Aras olduğunu bilseydim selam verirdim, bellezza (;

 

Gelen mesaja ne yazacağımı bilemedim. Öncelikle sonda yazdığına çeviriden baktım. Güzellik yazmıştı. Ellerim soğuk soğuk terlemeye başladı.

 

Çok fazla bekletmek istemediğim için,

 

Siz: teşekkür ederim düşüncen için ama zor durumda kalacağım bir sevgilim yok..

 

Siz: gerçi böyle bir kanıya nerden vardın anlamadım..

 

Herhalde masadaki kendi sevgilisi olduğu için böyle düşündü.. neden bilmiyorum ama sevgilisi olması ihtimali canımı sıkmıştı. Ama bunu ona söylememe gerek yoktu.

 

Mesajlar görüldü olduktan sonra yazıyor ibaresiyle şapşal şapşal sırıtmaya başladım.

 

DevranCaglar: Mert..

 

Ne merti ya karıştırdı galiba kime yazdığını.. ardından tekrar yazıyor olunca bekledim

 

...

 

DevranCaglar: Mert sizin yanınızdan geldikten sonra sevgilin olduğunu söyledi o yüzden yani.

 

Ama iyi de mert sevgilim olmadığını biliyordu neden böyle birşey yaptı ki?

 

Siz: Hmm yanlış anlamış sanırım..

 

Siz: Devran bana Mert'in numarasını verebilir misin?

 

DevranCaglar: Vereyim tabi de neden?

 

Siz: bir projemle ilgili fikrini alacaktım da..

 

Aferin sana salak Ayliz mimar olan devran sen Mert'in fikrini alacağını söyle adamda sana inanacakti..

 

DevranCaglar: Ayliz, mert iç mimar biliyorsun değil mi?

 

Hemen salağa yatmam lazım

 

Siz: Aaa pardon ben karıştırmışım savaş abime sorayım o zaman

 

DevranCaglar: Bende mimarım Ayliz..

 

Siz: Ben seni bu aralar çok rahatsız ettiğim için daha fazla uğraştırmamak adına öyle dedim.. belgeleri atmam için numaranı verirsen sana gönderebilirim.

 

Hemen çevrimdışı olmuş ya.. napayım ama adama Mert'in neden böyle bir şey yaptığını sormak için istiyorum diyemezdim ya.

 

Mesajıma cevap gelmeyince sıkıntılı bir nefes verip yorganın altına girdim. Bu eve geldiğimden beri uykuyu sever olmuştum.

 

🍀🍀🍀🍀🍀🍀

 

Sabah gözlerimi açtığımda biraz fazla uyuduğumu farkettim. Hemen üstümü değişip aşağıya indim annemden başka kimse yoktu. Mutfağı temizleyen annemin yanına gidip "günaydın annem, çok uyumuşum neden uyandırmadınız?"

 

"Günaydın meleğim abin uyandırmayın bugün dinlensin isterse uyandığı zaman gelir diyince kıyamadım bende" diyip yanağımdan öptü.

 

"Tamam annem ben bir şeyler atıştırıp çıkarım" diyip dolaptan kendime aparetif bir şeyler çıkardım.

 

Evden çıkarken aklıma gömlek almam gerektiği gelince hızlıca bir mağazaya gidip beyaz bir gömlek aldım. Kasaya gelince çalışan bayan gömlekle beraber kol düğmesi önerince bir çiftte kol düğmesi aldım.

 

Şirkete varınca adımlarımı merdivenlere yönelttim. Abimin odasının önüne gelince yeni bir sekreterin olduğunu görüp " savaş bey odasında mı?" diye sordum.

 

"Evet odasında isminizi öğrenebilir miyim?" diyince kadının kibarlığına karşılık gülümseyip "Ayliz Demir" dedim.

 

"Buyrun Ayliz hanım Savaş bey geleceğinizi haber vermişti" diyip işine geri döndü. Hemen aklıma gelen şeyle geri dönüp "Devran bey odasında mı acaba?"

 

"Odasında ama misafiri var, dilerseniz haber vereyim?"

 

"Yok hayır teşekkür ederim, kolay gelsin" diyip abimin odasına geçtim.

 

Abim beni görünce elindeki kalemi bırakıp "hoşgeldin papatyam, dinlenseydin bugün" diyince " ayy abi projeyi halledeyim, hemde burada olmak bana iyi geliyor" dedim.

 

Abim "tamam papatyam sen o zaman çizim masasına geç bende şu evrakları halledeyim yemeğe çıkarız" diyince onu onaylayıp masaya kuruldum.

 

Taslağı tamamladıktan sonra abime gösterdim hata yaptığım yerleri gösterip üzerinden beraber geçtik. Aklıma birden mert gelince abime " mert geldi mi abi acaba?" diye bir soru yönelttim.

 

" Gelmiştir abim de ne ara samimi oldun sen mertle hayır yani şirkete geldiğini duyduğu an odamda buluyorum herifi" abimin kıskançlıkla eş bir şekilde sitemine gülüp,

 

"Kafa dengi biri abi yanlış anlama Aras neyse Mertte o'dur benim için" diyip yerimden kalktım.

 

"Ben bir merte bakayım abi sonra çıkarız olur mu?" Abimde onaylar şekilde konuşunca telefonumu alıp hızlıca Mert'in odasının kapısına vardım.

 

Kapıyı çalmadan önce içeriden seslerin geldiğini duyup bekledim. Sesler kesilince elimi kapıyı tıklatmak için kaldırdığım an açılan kapıyla neredeyse yere düşüyordum.

 

Belime sarılan kollarla düşmediğimi idrak ettim. Başımı kaldırma gereksinimi duymadım beni tutan kolların sahibini kokusundan tanıdım.

 

Göz göze geldiğimiz an birbirimize ne kadar baktık bilmiyorum ama duyduğumuz sesle ikimizde dünyaya dönüş yapmıştık.

 

Mert'in "Hah işte bu yüzden dedim abicim anladın mı?" diyip masasına geçti. Konunun ne olduğunu bilmediğim için sorgulamadım.

 

Saçma bir şekilde devran'a açıklama yapma gereği duydum, "sana uğrayacaktım ama sekreter misafirinin olduğunu söyleyince rahatsız etmek istemedim." diye geveledim.

 

Ağzının içinden "keşke gelseydin" diye mırıldandı ama ben duymuştum.. "Ne rahatsızlığı annem vardı sadece uğramak istediğin konu neydi peki?"

 

"Sana bir gömlek borçluydum ya onu verecekt-" sözümü kesen Mert'in sesiyle yüzümde kızarmaya başladı.

 

"Ee yuh ama ne gömleği ne olduda gömlek borçlandın... Ayy tamam tamam sus ben bunları duymaya hazır değilim." Diyen Mertin çığırtmasıyla acaba kırmızının kaçıncı tonuna dönmüştü rengim birde devran'a bu kadar yakınken..

 

Devran bana bakıp kızardığımı görünce "Mert şansını zorlama mesain uzar haberin olsun" diyip bana dönerek "odama geçiyorum istediğin zaman gelirsin" diyerek göz kırpıp çıkmıştı.

 

Mertle odada yalnız kalınca baştan sona herşeyi konuşup sormam gerekenleri sordum " ohh iyi yapmışım sevgilin diyerek, kızım sen alık mısın ben Devran abimi ilk defa böyle görüyorum onunda gözünü açmak için sevgilin olduğunu söylemiştim" sonra durup biraz düşünür gibi yaparak tekrar söze girdi "ki görünen o ki iyide yapmışım baksana yapıştı beline bırakmadı seni."

 

Mert'in söyledikleri biraz fazla mıydı bilmiyorum salak veya safta değilim farkındayım ama ben ikinci bir yıkımı kaldıramayacağımı düşünüyordum.

 

.

.

.

 

Öğle arasında abimle yemek yedikten sonra. Tekrar şirkete dönmüştüm yolda abimi arayan bir müşterisi olunca beni bırakıp gitmişti.

 

Abimin odasına gelip eşyalarımı bıraktıktan sonra saatime baktım. Öğle arası bitmiş olmalıydı. Telefonumu ve devranın hediyelerini aldıktan sonra onun odasına gitmek için çıktım odadan.

 

Sekretere sormama gerek yoktu sabah bana istediğin zaman gelebilirsin demişti. Kapının önüne gelip tıklatınca. 'Gel' sesini duymamla kafamı içeriye uzattım önce.

 

" Dosyaları getirdiysen masaya bırakıp çıkabilirsin Sedef" diyince benim geldiğimi farketmeyen adamı biraz daha kesme şansım oldu. O kadar ciddi bir şekilde yapıyordu ki işini kollarını sıvadığı gömleği elinde çevirdiği kalemi ve sert bakışlarıyla bu hali gözüme mükemmel görünmüştü.

 

Tekrar " dosyaları bırakabilirsin dedim sedef neden hâlâ bekliyorsun" diyip kafasını kaldırınca o çatık kaşları düzelip dudakları kıvrıldı. Kalkıp yanıma doğru gelirken ben ise hâlâ açık kapının önünde ona bakıyordum.

 

İyice yanıma yaklaşıp bileğimden tutarak beni yana doğru çekmesine müsade ettim. Ardından kapıyı kapatınca bu hareketiyle bile hızlanan kalbime güldüm.

 

Onun bakışları gülüşümde kalınca biz yine transa geçtik. Ben onun kokusunu yakından duyumsayip çaktırmadan solurken o kısmış olduğu gözleriyle dudağımın yanındaki gamzeye bakıyordu.

 

Hani az önce salak veya saf değilim demiştim ya unutun siz onu salağın tekiyim durmuş kimseye güvenemem yıkımı kaldıramam dediğim halde adamın içine düşüyordum neredeyse.

 

Hem belki bende Mertte yanlış anlamıştık yani olamaz mı?

 

"Çalışıyordun sanırım yoğunsun ben bunları vermek için gelmiştim" diyip elimdekileri uzatarak 2 adım geriledim.

 

Ani değişen ruh halim onu da şaşırtmış olacak ki bir şey demeyip elimdekileri almak için uzattığı eli belli belirsiz parmaklarıma değince karnımdan yumruk yemiş gibi oldum.

 

"Teşekkür ederim, ama zahmet etmişsin gerek yoktu." diyerek benim açtığım soğukluğa ayak uydurdu. "Ne zahmeti gömleğin benim yüzümden mahvoldu" diyerek paketi açmasını bekledim.

 

Paketi açtığında gömleği görünce tekrar teşekkür etmişti. Tam paketleri kaldıracağı an yere düşen kutuyla şaşkın bir şekilde bana baktı. Yere düşen kutuyu alıp açınca "bu sanırım yanlış pakete karışmış" diyerek bana uzattı.

 

Ona aldığıma ihtimal vermiyordu. Gülümseyip " hayır karışmadı o da senin için yani sana aldım, şeyy kullanır mısın bilmiyorum ama görünce almak istedim."

 

"Teşekkür ederim ama gerçekten gerek yoktu bunlara" diyip elinde tuttuğu kutudan çıkarttı kol düğmelerini.

 

"Olsun içimden geldi benim için o kadar şey yaptıktan sonra ufak bir hediye sadece" dedim.

 

Çıkardığı kol düğmelerine bakıp sessiz bir şekilde " birini A harfi alsaydın bari" diye kendince sessiz bir şekilde mırıldandı.

 

Sonra dediğimi yeni anlamış gibi " Ben sadece yanında olmak istediğim için yanındaydım bunun için teşekkür etme artık lütfen" diyerek. Katladığı gömlek kollarını aşağı doğru indirmeye başladı.

 

Kol düğmelerini takmaya çalışırken zorlandığını görüp 'elindekileri bırakırsan daha rahat takarsın' demek yerine "istersen yardım edeyim" dedim.

 

"Çok iyi olur takamadım bir türlü" diyip elindeki kol düğmelerinden birini avucuma bıraktı. Düğmeyi takarken elimin altında atan nabzı görmezden ve duymazdan gelmeye çalıştım.

 

Vallahi bu yakınlık kalbime zarardı.

 

Tam düğmeleri takmışken kapının aniden açılmasıyla gelen ses kulaklarımı tırmaladı..

 

"Devrancım akşam için rezervasyon

tamam"

 

.

..

 

...

 

 

Kestikkk.. Sizce gelen kişi kimdi?

 

 

Bölüm hakkındaki düşünceleriniz?

 

Satır aralarında yorum yapmayı yıldızıma tıktık yapmayı unutmazsanız sevinirim 🍀🍀🍀

 

Loading...
0%