.

.

.

.

Sabah alarmın sesiyle uyandım diğer hayatımın aksine bugün kendimi daha enerjik ve huzurlu hissediyordum çok oyalanmadan hazırlanıp aşağıya indim bu saate evden sesler gelmesi beni mutlu etti merdivenleri indikçe burnuma mis gibi kokular geldi. Hemen seslerin olduğu yere mutfağa varınca Ayaz hariç herkesin masada olduğunu gördüm Elif hanım " kızım bende seni uyandırmaya geliyordum hadi kahvaltini yapta geç kalma dersine" diyince "teşekkür ederim benim otobüse yetişmem lazım size afiyet olsun" dedim.

Savaş abim bana dönüp "gel kahvaltini yap ben seni bırakırım kahvaltısız çıkma evden" işte bu sözler beni dumura uğrattı ben alışkındım tek başıma gitmeye kimseye rahatsızlık vermek istemediğim için " yok siz hiç rahatsız olmayın ben dün durağın yerini gördüm hemen çıkarsam yetişirim teşekkür ederim teklifiniz için ben artık çıkayım" hızlı hızlı konuşup hemen durağa koşturdum. Çantamdan akbilimi çıkarıp hemen gelen otobüse bindim.

Bugün öğleden sonra Mehmet beyle birlikte kimlik işini halledecektik beni arayıp alabileceğini söyleyince reddedip tarif ettiği yere gittim. Kimliğin birkaç güne geleceğini bu sürede geçici belgeyle diğer resmi yerlere gidebileceğimi söylediler. İşimiz bitince Mehmet bey beni eve getirdi sonra kendiside dönmedi evdekilere yorgun olduğumu dinlenmek için odama çıkmak istediğimi söyleyip yukarı çıktım. Sabah ne kadar güzel uyanmış olsamda kimlik değişme durumu bana yaşadığım o zorlukları hatırlattı huzursuz bir şekilde yatağıma uzanıp uyudum.

Sarsılmam ve adımı duymamla uyanmaya çalıştım gördüğüm kabus o kadar etkilemişti ki karşımda gördüğüm yüze rağmen hâlâ ağlıyordum kuzey abim bana sıkıca sarılıp " geçti Ayliz geçti güzelim sakinleş hadi" diyip yanındaki suyu uzattı bana nerede olduğumu farkedince geri çekilip utandım birden. Yanıma geçip başımın üstünden öpüp "daha iyi misin canını sıkan birşey varsa bana anlatabilirsin" dedi. Nasıl anlatacaktım ki ailem bildiğim insanlardan gördüğüm kötü muameleyi babam sandığım adamın bana inanmayıp dövmesini sustum içli içli ağladım gözyaşlarım birbir düştü.

Kuzey abi daha fazla konuşmadı sadece sarıldı bana ne kadar öyle durduk bilmiyorum ama odadaki sessizliği Elif hanımın kapıyı çalıp bizi aşağıya çağırması bozdu. Kuzey abi kalkıp benide kendiyle birlikte kaldırdı " hadi güzelim elini yüzünü yıka aşağıya yemeğe inelim" dedi lavaboya gidip elimi yüzümü yıkayınca kendimi daha iyi hissetmeye başladım aslında yıkamak değilde gördüğüm kabustan sonra Kuzey abinin bana sarılması değiştirdi tuh halimi.

Kuzey abiyle beraber sofraya geçince çok fazla konuşmadan sadece onları dinleyip yemeğimi yedim. Yemekten sonra Kuzey abi mahalledeki gençlerle parkta buluşacağını söyleyip benide yanına çağırdı önce garipsemis olsam bile kuzey abiye karşı içimde bir güven duygusu oluştuğu için onaylayip yukarı çıktım üstüme normal biseyler giyinip evden çıktık.

Abimle beraber parka gelince buranın kalabalık olduğunu farkettim bizden ayrı 4 erkek ve 3 kız daha vardı.

Meliste buradaydı sırtını bir meteora dayamış çekirdek citliyordu sanırım sevgilisi beni görünce hemen yanıma gelip sarıldı. Sonra diğerleriyle tanışmaya başladık.

Emre abi kuzey abimle yaşıt ve onun benden 1 yaş büyük kardeşi Cemre okul öncesi öğretmenliği okuyormuş.

Yiğit abi Ayaz abimle yaşıtmış benimle yaşıt olan beha ve en son olarak melisin yanındaki sevgilisi sandığım kişi aslında abisi olan Yağız gözlerime baktığı an geçen marketten çıkarken çarptığım kişi olduğunu görünce yüzüm kızarmaya başladı bana ufak bir tebessüm etti ve sohbete devam ettiler.

Eve dönerken ben Melis ve cemre yan yana yürürken abimler arkamızdan geliyordu hepsiyle vedalaşıp eve geçtik.

Kapıyı Savaş abi açınca annemin uyuduğunu söyledi bizde odalarımıza çıktık akşam güzel geçmiş olsa bile uyuyamayacağımdan emin olup mutfağa kendime su almak için indim.

Arkamdan gelen sesle su boğazımda kaldı arkamı döndüm ve Arkamı döndüm ve karşımda Ayaz abimi görmeyi beklemediğim için şaşkın ve korkulu gözlerle ona baktım benim surat ifademden ne gördü bilmiyorum ama usulca yanıma gelip " Ayliz biraz konuşalım mi" diye sordu.

Başımı onaylar anlamında sallayıp bir sandalye çekip oturdum o da karşıma oturunca konuşması için yüzüne baktım " Bak Ayliz amacım seni üzmek değildi sadece kendime ördüğüm bir kalkandi bugün hastanedeyken aklıma seninle ilgili hiç birşey bilmediğim geldi bende kayıtlarına baktım daha önce çoğu defa hastaneye giriş yapılmış ama nedense hepsi ya düşme yada ev kazası diye geçiyor ben bunu bir anlam veremedim" derin bir soluk alıp konuşmaya devam etti

" Sana o evde nasıl davrandılar bilmiyorum biz burada Aylin burnumuzdan getirdiği halde sesimizi çıkarmadık hep daha fazlasını istedi ve bizi abi olarak görmedi sen ne yaşadın da en ufak bir ses yukseltmemizde hemen içine kapanıyorsun" birşey diyemedim bu halimi görünce daha fazla konuşmayıp iyi geceler diyip odasına çıktı.

Daha fazla burada duramayıp suyumu alıp odama çıktım huzurlu bir uyku için dua edip kendimi yatağa attım.

.

Kuzey'den...

Evimize o telefon geldiğinden beri değişik bir duygu karmaşası içindeydik hepimiz bir yandan Aylin kardeşimiz değilse mutlu olacak durumdayken diğer yandan ya gelen kızda onun gibiyse ne yapacağımızı düşünür olduk .

Hastane başhekim odasında beklerken karşımdaki çift o kadar yabancı o kadar kendini beğenmiş duruyorlardı ki korktum bir an acaba o kızda mi bunlara benziyor diye evet karşımdaki kadına bakınca Aylini görür gibi oldum beni bu düşüncelerden kurtaran kapı sesi geldiğinde gelen kişiye baktım test yapmaya gerek bile yoktu aslında annemle babamın karışımı Ayaz abimin kız hali gibi durdu karşımızda.

Hiç konuşmadim ağzımı açmadım sonuçları beklerken kapının önünde Aylizi bekleyen genci görünce istemsizce çatıldı kaşlarım annemle babam tanıştıktan sonra onlar aşağıya indi. Anneme karşı ufak bir tebessüm etse bile benle babama bakmaktan kaçıyordu. Saatler geçti ve sonuçları öğrendik meğer benim öz kardeşim Aylizmis..

Eşyalarını alıp evimize geçtikten sonra yaşadığı bütün olaylara verdiği tepki çok hoşuma gitti içi dışı bir gibiydi sasirdigi an balık gibi açılan ağzından haberi var mıydı acaba.

Annemler içeri geçince valizini alıp içeriye taşıdım harbiden bu kız zengin aileden gelmedi mi sadece 1 valiz eşyası mi var yani kafamdaki soruları kenara bırakıp içeriye geçtim.

Babam ve annemle tanıştıktan sonra babam beni gösterip tanıtınca dönüp dönük suratımla aylize baktım ne tepki verecek diye tebessüm edip tanıttı kendini. Aslında bakarsak Aylinle benzemiyorlardi.

Bugün akşamüstü odasının önünde geçerken ağlama seslerini duyunca merak ettim ve kapıyı caldim ses gelmeyince biraz bekledim sonra o sözleri duyunca 'baba nolur yapma ben yalan söylemedim' işte o an anladım ki benim kardeşim yaralı..

Ve ben abiolarak o yaraları saracağıma dair kendime söz verdim.

Güne yine kapımın çalınmasıyla uyandım gece Ayaz abimle konuştuktan sonra çok geçmeden uyuyup kaldım benim ona bir kırgınlığım yok herkesin kendi tercihi nasıl davranacağı.

Kapım tekrar çalınca gel diyerek seslendim çok geçmeden içeriye kuzey abim gülümseyerek girdi "uykucu dersin yok mu senin" diyip yanağımdan makas aldı onun bu samimi halleri beni birazcık bile olsa rahatlatıyor ve mutlu ediyor.

"Yok abi dün gece gruptan yazmışlar bugün ders iptal oldu o yüzden birazcık daha uyumaktan zarar gelmez dedim iyi demişim demi" diyip dönüp abime baktım yanağımdan makas aldığı eli havada kalmış şaşkın bir şekilde bana bakıyordu.

" Kız sen bana abi mi dedin vallaha eğer yanlış duymadiysam bana bana kuzeyine abi dedin demi" diyip beni olduğum yerden kucaklayıp döndürmeye başladı ağzımdan kaçan çığlıkla bir anda merdivenlerden sesler gelmeye başladı.

Yukarı çıkan annem babam ve abilerim hepsi bir anda içeriye girdi annem "Ayliz bişey mi oldu kuzey oğlum biraksana kızı" dedi. Kuzey abim diğer abilerime bakip sinsi bir şekilde sırıtıp bana döndü "Ayliz söylesin ne olduğunu daha güzel olur" dedi.

Gayet doğal bir şekilde anneme bakıp gülerek" Anne Kuzey abi beni uyandirmaya geldi bende uyku mahmuru abi diyince sonumuz bu işte." Arkadaşlar sanırım annem ona anne dediğim için kuzey abi gibi transa geçti. Salak kafam ya bir anda söylenir mi kadinin kalbine inecek şimdi.

Annem bir anda sevinçle çığlık atarak bana sarıldı " güzel kızım benim annem çok teşekkür ederim beni ne kadar mutlu ettin bilemezsin Mehmet duydun mu bak kızım bana anne dedi ben onun annesiyim en çok ben onun annesiyim" diyip yanaklarımdan öptü.

Geri çekilip diğerlerine bakınca abilerim ve babamın yüzünde buruk bir tebessüm vardı mutlu olmuşlardı ama onlara abi ve baba denediğim için üzülmüşlerdi ama ben kıyamam ki tamam belki baba sıfatı benim için hemen olacak bir durum değildi ama en azından abilerimi mutlu edebilirdim.

Usulca Savaş abimin yanına gidip " Abicim benim bugün dersim yok ama almam gereken birkac eşya var çıkınca beni AVM'ye bırakır mısın" dedim abi bir anda bana dönüp başımın üstünden öperek " olur abim hadi kahvaltı yapalım çıkarız" dedi.

Başını öne eğip çıkan bir Ayaz beklemiyordum ama dursun ona daha güzel bir anda söyleyeceğim. Hep beraber kahvaltı sofrasına geçtiğimizde herkesin yüzü gülüyordu ama Ayaz abi kafasını masada kaldırıp bize katılmamıştı boğazımı temizleyip "Ayaz abi bugün evde olduğuna göre hastaneye gitmeyeceksin sanırım çıkışta beni almaya sen gelir misin" diyip bombayı ortaya bıraktım.

Ayaz abimin içtiği çay boğazında kalınca yanındaki Savaş abim sırtına vurmaya başladı kuzey abim ise yanimda oturmuş hunharca Ayaz abime gülüyordu. Ayaz abi biraz sakinlesince bana bakıp " Alırım tabi güzelim işin bitmeden haber ver gelirim ben yanına" dedi.

' güzelin miyim gerçekten dememek için zor tuttum kendimi' ama dur bir dakika niye herkes bana bakıp gülüyor 'benim içimden konuşmadım mı' diye düşünürken kuzey abim

"Hayır abim ve hâlâ dışından konuşmay devam ediyorsun" dedi ve "insan abisine de düşmez ama ayıp yani" diyip kahkaha attı.

Kahvaltımız benim pot kırmam üzerine sakin geçmişti savaş abim beni bırakıp gitmiş şimdi eksik olan eşyalarımı alıyordum isim bitmek üzere olunca Ayaz abime haber verdim birazdan gelip alacakmış. Onu beklerken dışarıdaki kafeye geçtim gelen garsona sütlü kahve söyleyip bekledim.

Az sonra karşı masadan sesinin duyduğum kişiyle emin olmak ister gibi kafamı kaldırıp baktım Yağız abi oradaydı ve yanında 2 arkadaşı daha vardi benim ona baktığımı farketmiş gibi başını kaldırınca utançla ne yapacağımı bilemedim. Sonra masasından kalkıp benim masama doğru geldi.

"Merhaba Ayliz nasılsın"

"İyiyim Yağız.. Yağız abi sen nasılsın"

"Teşekkür ederim yalnız mısın eğer yalnizsan yanımıza gelebilirsin"

"Rahatsız etmeyeyim teşekkür ederim birazdan kalkacaktım zaten"

"Dur istersen ben arkadaşlara haber vereyim beraber çıkalım" diyince lafımı ağzıma tıkan Ayaz abimin sesi oldu.

"Yağız.. kardeşim sende mi buradaydın siz tanışıyor musunuz?"

"Evet kardeşim geçen akşam kuzeyle beraber parka gelince tanıştık Aylizle burada yalnız görünce sorayım dedim" abim bana dönüp

" Çok beklettim mi güzelim yorulduysan eve geçelim dinlen" diyince başımla onayladım yağız abiyle vedalaşıp eve geçtik.

Eve geldiğimizde Ayaz abim beni bırakıp hastaneye geçeceğini söyledi inip zili çaldım açan olmayınca annemi aradım

"Alo Annem"

"alo bebeğim bişey mi oldu Ayaz abin almaya gelmedi mi"

"Yok yok anne abim beni aldı ben eve geldim ama anahtarım yok çok geç gelir misin bekleyeyim seni burada"

"Yok kızım kapıda bekleme Sevim teyzenlerdeyiz Meliste evde hadi buraya gel annem"

"Tamam annem geliyorum" diyip kapattım telefonu melislerin evinin önüne gelince zili çaldım kapıyı Melis açtı ve hemen bana sarılıp

"Ayy Ayliz iyi ki geldin bu yaşlıların içinde tek başıma oturmaktan çok sıkıldım hadi gel içeri selam verip sonra odama çıkarız" dedi.

Onun bu haline gülmeden edemedim ayakkabılarımı çıkarıp içeriye geçtim melisi takip edip annemlerin olduğu salona geçince içerinin ne kadar kalabalık ve 35 yaş üstü kadınla dolu olduğunu gördüm.

Utana sıkıla herkese selam verip annemin yanına geçtim annem yanaklarımdan öpüp sarılınca az önceki gerginliğim geçti. içerideki diğer kadınların "Elif maşallah kızın pek güzelmiş" " kaç yaşındasın kızım" "okuyor musun" soruları üzerine tekrar kızarmaya başlayınca imdadıma Sevim teyze yetişti

"Hanımlar kızı sık boğaz etmeyin Ayliz kızım aç mısın hemen hazırlayalım birşeyler Melis annem hadi sen Aylizle mutfağa geç bir tabakta Ayliz'e hazırla ben buraya bakarım" dedi sevim teyzeye teşekkür babında gülümseyip melisle beraber mutfağa geçtim.

Melis kahkaha atarak " Ayliz biraz daha dursaydik içeride seni evlendirecekti teyzeler, ya güzel bir kız gördüler mi akılları hemen bekar oğullarına yeğenlerine gidiyor" kapının zil sesi duyulunca Melis elindeki demlikle bana dönüp "canım kapıyı açar mısın ben şu çayları içeriye verip geliyorum" dedi cevabımı beklemeden gitti.

Kapıyı açtım karşımda Yağız abiyi görmeyi beklemiyordum gerçi niye beklemiyorsam melisin abisi olduğuna göre burası onunda evi asıl beklenmedik olan benim kapıyı açmış olmam sanırım çünkü ayakkabısını çıkaran yağız abinin gözleri bende durunca şaşırdığını anlayabildim. Hemen bir iki adım geri atıp etrafına bakındı sonra

"Şey ben yanlış gelmedim değil mi burası bizim evimiz" diyince güldüm ve " Evet Yağız abi gün sırası sizin evdeymis annemde burada olunca bende geldim melisin eli dolu olunca da kapıyı ben açtım yani şey evet burası sizin ev buyur gel dışarıda kaldın" diyip kenara çekildim.

"Gün olacağını unutmuşum hatirlasaydim bu kadar erken gelmezdim..ben kimseye görünmeden yukarıya çıkayı-"

"Oğlum gelsene kapıda ne duruyorsunuz sakın bana hemen çıkacam deme geç içeriye selam ver sonra kızlarla beraber mutfakta biseyler yersin" diyen Sevim teyze yağız abinin konuşmasına fırsat vermeyip kolundan tutup cekistirdi.

Melislerle beraber mutfakta çay içerken Melis bir anda " Ayliz bak ben sana ne dedim az önce bu teyzeler taktı sana kafayı hele Hacer teyze şimdiden kafasında senle oğlunu shipledi galiba" diyince ağzım açık onu inledim sonra hemen " Hacer teyzenin oğlu mu adı ne?" diyince Yağız abi yediği kekten dolayı öksürmeye başladı hemen yanimdaki bardaktan su uzatıp verince Melis lafa girdi

"Helal abicim helal.. kız Ayliz ne yapacaksın adını hem askerde o daha gelmedi"

"Şey ben geçen tanıştıklarımdan biriyse rezil olmayayım diye sormuştum" dememle Yağız abi "saçma salak konuşmayın daha okulu var okulunuz var sizin uymayın şu içerideki kadınlara ben odamdayim" deyip gitti.

Melisle biraz daha sohbet ettikten sonra annemle beraber eve geldik babam ve abimler eve gelmeden sofrayı hazırlamak için eve geldik. Çok geçmeden hepsi gelince yemekler yendi sohbet muhabbet edildikten sonra uyumak için odalarımıza geçtik.

Kuruyan boğazımla uykumdan uyanıp aşağıya indim merdivenlerden indikten sonra bir odanın içinden fısıltı şeklinde sesler duyunca dönüp oraya baktım gördüğüm manzarayla elim ayağım çekildi resmen.

Acaba odada ne gördü de Ayliz bu kadar kötü oldu?

Yağız'ın kek yüzünden boğulacak hale gelmesi peki?😃

Yorum yapmayı yıldızıma tıktık yapmayı unutmayın olur mu 🍀🍀